Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/475 E. 2022/188 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/475 Esas
KARAR NO :2022/188

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:23/05/2017
KARAR TARİHİ:24/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacınıni … isimli ticari işletmesinde, piyasaya et satışı yaptığını, davalı firmanın, davacıdan …’deki restaurantı için 2015 Ekim ayı ile 2016 Nisan ayları arasında et ve et ürünleri alımı yaptığını, davalı şirketin borçlarını ödememesi üzerine faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takip konusu borca ve tüm ferilerine haksız itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının takip tarihi olan 10.11.2016 tarihine kadar borçlarının tamamını ödemediğini, davalının davacıya söz konusu alışverişten kaynaklanan 30.04.2016 tarihli bakiye 25.755,23-TL cari hesap borcu bulunduğunu, ayrıca davacının, davalının istemi üzerine davalıya 5.000,00-TL borç verdiğini, davalının bu borcunu da ödemediğini beyanla …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasındaki davalının itirazının iptali ile takibin devamını, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu bu nedenle asıl alacak üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun tebliğe rağmen davalı tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, faturalar, SGK kayıtları, vergi dairesi kayıtları ve cari hesap dökümleri Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, Mali Müşavir bilirkişi …’ye tevdii edilen dosyada tanzim olunan 08/06/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın, davalıdan faturaya dayalı bakiye alacağını tahsil edemediği gerekçesi ile 10.11.2016 tarihinde ….İcra Müdürlüğü’nün … dosya numarası ile 25.755,23-TL asıl alacak üzerinden davalı aleyhine takibe geçtiği, davalının icra takibine, takip miktarına, borca, faiz ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiğinin anlaşıldığı, davacı tarafın 2015-2016 yılı ticari defterleri ve belgeleri incelendiğinde, davacının ibraz edilen ticari defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, mevcut tespitlere göre davacının ibraz edilen ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfı taşıdığı, davacının, davalı adına tanzim ettiği dava konusu faturaları ticari defterlerine usulüne uygun olarak kayıt ettiği, takip tarihi itibariyle davalıdan 33.155,74-TL alacağı olduğu, davalı tarafın ise ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği, taraflar arasında ticari ilişkileri düzenleyen mevcut bir sözleşme olmadığı, davacının, davalıdan takip ve dava konusu yaptığı faturalardan dolayı alacağı olduğunu iddia ediyorsa bu faturalarda mevcut malları davalıya teslim ettiğini veya dava konusu faturayı davalıya tebliğ ettiğini tebliğ tarihinden itibaren yasal süresi içinde mevcut faturalara davalı tarafından itiraz edilemediğini yasaya uygun deliller ile ispata mecbur olduğu, davacının ispat yükümlüklerini yerine getirebiliyorsa, takip tarihi itibariyle davalıdan 25.155,.23-TL alacağı olacağı aksi halde bir alacağının olamayacağı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilerek 20/08/2021 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; … Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından mahkemeye gönderilen 20.03.2020 tarihli yazı değerlendirilmesinde; yazı ekinde davalı şirkete ait SGK prim ve hizmet bildirgeleri her ay ve kaç TL üzerinden verildiği bilgisi verildiği, çalışan sayısı ve çalışan isimleri için bilgi verilmediği, prim ve hizmet bildirgesinin sadece 2015 Ocak dönemi olarak ibraz edildiği ancak davacı tarafından davalı adına tanzim edilen faturaların Ekim 2015 – Nisan 2016 arası olduğu değerlendirildiğinde ibraz edilen bilginin uyuşmazlığın çözümüne katkı sağlamadığı, … Vergi Dairesi tarafından mahkemeye gönderilen davalıya ait 2015 yılı BA formunda; davalının, davacından 2015 yılından 37 adet fatura karşılığı 70.750,00-TL KDV ve kuruş hariç mal aldığının davalı tarafından vergi dairesine bildirildiği, 2016 yılında ise davacı tarafından davalı adına tanzim olunan faturaların aylık bazda KDV hariç aylık toplam tutarları toplamının 5.000,00-TL altında olduğundan BA / BS formlarında bildirim yükümlülüğünün bulunmadığı, bu nedenle BA formunda ve davacı BS formunda konu hakkında herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, ibraz edilen bilgi ve belgeler çerçevesinde, davacının davalıya 105.680,47-TL fatura vb. tanzim ettiği, karşılığında 72.524,73-TL davalıdan ödeme ve mahsup sağladığı, davalının ödemelerinin hangi borç için yapıldığının belirlenemediği, yapılan ödemenin ilk vadesi ortaya çıkan fatura tutarları için yapıldığının değerlendirildiği, ancak davacının ticari defterlerinde davalıdan 33.155,74-TL alacağının olduğu, takip talebinin 25.755,23-TL olduğu, takip talebinin hangi faturalar için yapıldığı yönünde herhangi bir belirleme yapılamadığı, bu durumda davacının talebinin en eski tarihli olan faturadan başladığının değerlendirildiği, davacı talebinin 25.755,23-TL olması, bu tutarı oluşturan faturalardan 24,611,31-TL tutarlı faturayı davalı tarafa tebliğ ettiği, davalı tarafından yasal süresince herhangi bir itirazın dava dosyasına ibraz edilmediği, sonuç olarak, davacının davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile yaptığı takip dolayısıyla 24.611,31-TL alacaklı olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 25.755,23-TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, alacaklının itirazın iptali davası açtığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Tüm dosya kapsamı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle fatura ve cari hesap alacağının tahsiline ilişkindir. Tarafların tacir olduğu davacı tarafından delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Yapılan bilirkişi incelemesi ile davalı tarafın usulüne uygun tebliğe rağmen ticari defterlerini dosyaya sunmadığı, davacı tarafın usulüne uygun olarak tutulan HMK 222. Maddesi uyarınca delil vasfına haiz ticari kayıtlarını sunduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafından sunulan ticari defter ve kayıtların incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişinin kök ve ek raporundaki tespitlerle; davacının 2015- 2016 yılına ait kayıtlarına göre davalıdan takip tarihi itibariyle 33.155,74 TL alacağının kayıtlı olduğu, davacı tarafından düzenlenmiş irsaliye faturaların bir kısmında teslim alan kişilerin adı soyadı ve imzasının bulunduğu, bir kısmında teslim alan kısmının boş olduğu, mahkememizce tarafların bağlı bulunduğu vergi dairelerinden celp edilen BA/BS formları incelendiğinde ise davalının 2015 yılı BA formuna göre davacıdan 37 tane fatura karşılığı toplam KDV hariç 70.750,00 TL mal aldığına ilişkin beyan verdiği, 2016 yılında ise tanzim olunan fatura değerleri 5.000 TL’nin altında olduğundan vergi dairesine bildirimde bulunma yükümlülüğü bulunmadığından herhangi bir bilgiye ulaşılmadığı, davacı tarafça ibraz edilen belgelere göre ise davacının davalıdan 105.680,47 TL fatura karşılığı alacağının 72.524,73 TL’sinin ödendiğini, bakiye 33.155,74 TL alacağı olmasına rağmen takibin 25.755,23 TL olduğundan talebi bakımından en eski tarihli tanzim edilen faturadan başlayarak alacağını talep ettiği değerlendirilerek 30/12/2015 tarihli fatura dahil davalının BA formuna göre beyan edilen ve davalıya tebliğ edilen ve isim ve imzalar bulunan irsaliye faturalardan kaynaklı toplam fatura alacağının 24.611,31 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacının davalı tacir şirkete faturalar kestiği, kesilen bu faturaların davacının ticari defterlerinde alacak olarak kayıtlı olduğu, TTK 21/2. Maddesi uyarınca faturalara 8 gün içinde itiraz edildiğine ilişkin dosyada davalı tarafından sunulmuş herhangi bir belgenin bulunmadığı, davalı tarafın ticari kayıtlarını mahkememizce tayin edilen inceleme gününde ibraz etmemesi nedeniyle defterlerinde faturaların kayıtlı olup olmadığının bilinmediği ancak davalı şirket tarafından bağlı bulunduğu vergi dairesine davacı tarafından düzenlenmiş olan davaya konu faturaların beyan edilmesi sebebiyle davacının faturadan kaynaklı alacağının olduğunun anlaşıldığı, beyan edilen kadar davacının faturaya konu malları davalıya teslim edildiğini ispatladığı kanaatine varılmıştır. Davacının usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde ise faturaların kayıtlı olduğu, irsaliye faturalarda teslim alan kısmında isim ve imzası da bulunan ve davalı tarafça vergi dairesine beyan edilen 2015 yılındaki faturalardan kaynaklı davacının davalıdan yapılan hesaplama neticesinde toplamda 24.611,31 TL alacağının bulunduğu anlaşılmıştır. Belirtilen bu sebeplerle, davacı tarafın ticari defterlerinde icraya konu faturaların kayıtlı olduğu, faturaların dayandığı malların teslimine ilişkin ispat yükünün davacı tarafta olduğu nazara alındığında; davacı tarafça tanzim edilen isim ve imzanın bulunduğu ve vergi dairesine beyan da edilmiş bu faturalardan kaynaklı davalının malları teslim aldığına dair mahkememizce kanaatin oluştuğu, davalı tarafça ödeme yapıldığına dair herhangi bir ödeme belgesi, dekont vs de sunulmadığından davacının davalıdan takip tarihi itibariyle fatura ve cari hesaptan kaynaklı toplamda 24.611,31-TL alacağının bulunduğu ve bunu davalıdan tahsilini talep edebileceği, davacının icra takibinde 25.755,23 TL talep ettiği dikkate dikkate alınarak, davanın kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazların kısmen iptali ile takibin 24.611,31 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazzlaya ilişkin taleplerin reddine, ayrıca alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşılmakla, İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazların KISMEN İPTALİ İLE, takibin 24.611,31-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak tutarına takip tarihinden alacak tahsil edilinceye kadar 3095 sayılı Kanun uyarınca T.C. Merkez Bankası’nın uyguladığı yıllık %9,00 oranında yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
(2)İİK. 67/2. maddesi uyarınca alacağın %20’si (4.922,26-TL) oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.681,19-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 311,06-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.370,13-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 311,06-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
(5)Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvuru harcı, 850,00-TL bilirkişi ücreti, 205,50-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.086,90-TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.038,62-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
(6)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(7)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(8)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2022

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.