Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/448 E. 2018/333 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/448
KARAR NO : 2018/333
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/05/2017
KARAR TARİHİ : 15/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketine … numaralı poliçeyle sigortalı …sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davacı adına kayıtlı … plakalı aracın 13/05/2015 tarihinde karıştığı trafik kazası sonrası müvekkilinin aracının büyük oranda değer kaybettiğini, kaza sonrası alınan 27/11/2015 tarihli raporda görülebileceği üzere değer kaybının 10.991,00-TL olarak hesaplandığını, trafik sigortacısının karşı araçta meydana gelen zararı limit dahilinde teminat altına aldığı ve araçta meydana gelen değer kaybının gerçek zarar kalemleri arasında bulunduğunu beyanla 10.000,00-TL değer kaybı bedelinin 13/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacak talebinin zamanaşımına uğradığını, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğuna ilişkin iddiaları kabul etmediğini, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olduğunu, araçta kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında mülkiyet değişikliği bulunduğundan dava konusu taleplerin ZMMS Sigortası Genel Şartları gereğince teminat dışı kaldığını, müvekkil şirkete yapılan ihbar sonucunda dava konusu … plakalı aracın kilometresinin 245.100 olduğunun tespit edildiği dolayısıyla kilometresi fazla olan aracın yıpranma payı nedeniyle değer kaybı oluşturmayacağını, fahiş olarak belirlenen değer kaybı bedelinin kabul edilemeyeceğini, davacının faiz başlangıç tarihine ve faiz oranına ilişkin taleplerinin reddini, kusur oranlarının tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdiini beyanla yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup, sigorta şirketine yapılan müracaat dilekçesi, araç değer kaybına ilişkin bilirkişi raporu, trafik kazası tespit tutanağı, aracın kaza sonrası fotografları, emsal 2. El piyasa fiyatlarına ilişkin internet çıktıları, araç ruhsat ve ehliyet fotokopileri, aracın tamirine dair servis irsaliye faturaları, 86703139 numaralı trafik poliçesi, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinden alınan ekspertiz raporu ve hasar bilgisi celp olunmuştur.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bilirkişi Makine Yüksek Mühendisi …’a tevdii edilmiş, tanzim olunan 01/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafa ait … plakalı minibüsün olay mahalline geldiğinde istikametine göre sağ taraftan park halinde bulunan minibüsü geçtiği sırada harekete geçerek kontrolsüz bir şekilde sola yönelen … plakalı kamyonet ile çarpışması sonucu gerçekleşen olayda kusurunun bulunmadığını, davalı … şirketine kayıtlı aracın ise yol özellikleri ve mevcut trafiğin seyir durumunu dikkate almadan ayna kontrolünü yeteri kadar yapmadan kontrolsüz bir şekilde sola yönelmesi nedeniyle oluşan kazada %100 oranında kusurlu olduğunu, dosyada mevcut hasar fotoğrafları ile 13/05/2015 tarihinde meydana gelen kazaya ilişkin tutulan kaza tespit tutanağında belirtilen hasarın birbiri ile uyumlu olduğunu, kazaya ilişkin hasar ile bu hasarlı parça fiyatı tutarının kabul edilebilir makul fiyat aralığında olduğu ve işçilik tutarlarının ise serbest piyasa koşullarında günün rayicine uygun olduğunu, rapor tanzim tarihi itibariyle yapılan kazalı araca dair piyasa rayiç değerinin ortalama 42.000,00-TL civarında olabileceği ancak aracın hasar geçmişinin incelenmesinde 13/05/2015 tarihinden öncesine ait 5 adet hasar kaydı bulunduğu da göz önüne alındığında söz konusu araçta takdiren 2.000,00-TL değer kaybı oluşabileceği, davacının aracını kullanamamaktan doğan zararının 10 günlük onarım süreci ve günlük ortalama 100,00-TL kiralama bedeli dikkate alındığında 1.000,00-TL olabileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; kusurlu eylem neticesinde meydana gelen trafik kazası ile araçta oluşan değer kaybının poliçe teminatı kapsamında tazmini istemine ilişkindir.
Toplanan deliller nazarında; dosya içeriğiyle ve olayın meydana geliş şekli dahilinde bilirkişi tarafından yapılan teknik analiz neticesinde de belirtildiği üzere, davalı şirket sigortalısı dava dışı araç sürücüsünün yol özelliklerini ve mevcut trafiğin seyir durumunu dikkate almadan, yeterli ayna kontrolünü yapmadan sola yöneldiği ve gelen aracın uzaklığı ya da hızını dikkate almadan geçiş yapmakta olan davacıya ait minibüsün sağ ön kısmına çarpmak suretiyle meydana gelen kazada tamamen kusurlu olduğu, davacının ise davalıya sigortalı araç sürücüsünün yola kontrolsüz şekilde yönelmesi sebebiyle herhangi bir kusurunun olmadığı yönünde hakimliğimiz nezdinde kesin kanaate erişilmiştir.
Bu bağlamda davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybından kusur nispetinde ZMMS poliçesi kapsamında davalı … şirketinin (değer kaybının araçla doğrudan ilişkili olup doğrudan zarar türlerinden olduğu kabul edilmekle) 6102 Sayılı TTK 1401 ve 1409. maddeleri uyarınca sorumlu tutulması gerektiği esastır. Bilirkişi raporu dahilinde; aracın özellikleri, kazanın meydana geliş şekli, araçta oluşan hasarın mahiyeti ve hasarsız halinin ikinci el piyasa satış değeri, aracın kazanın öncesine ilişkin hasar geçmişi dikkate alınmak suretiyle tespit olunan “gerçek” değer kaybı bedeli olan 2.000,00 TL’nin davalı … şirketinden tahsiliyle davacıya verilmesine hükmedilmiştir. Her ne kadar kısa kararda faiz başlangıç tarihi 13/05/2015 olarak yazılmış ise de bu durumun sehven yapıldığı, davalının temerrüt tarihinin ihtarın tebliğ tarihi itibariyle 25/04/2017 tarihi olması gerektiği anlaşılmış, kısa kararla hüküm arasında çelişki oluşturulamayacağından bu hususa gerekçede değinmek gerekli görülmüştür. Bununla birlikte aracın minibüs vasfında ticari kullanıma mahsus olduğu dikkate alınarak uygulanması gereken faiz türünün avans faizi olduğu takdir edilerek izah edilen gerekçe dahilinde talep miktarı itibariyle davanın kısmen kabulüne dair neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1) Davanın KISMEN KABULÜ ile;
(2) 2.000,00-TL’lik değer kaybı tazminatının 13/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 136,62 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 34,16 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
(4)Davacı tarafından yapılan; 170,78 peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 116,80 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 823,58 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 164,71 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
(5)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretinden aşağı bir ücret takdir edilemeyeceğinden 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …
¸

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır. “