Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/394 E. 2020/679 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1091 Esas
KARAR NO:2020/680

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:18/12/2017
KARAR TARİHİ:17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, erkek giyim ürünleri üreten ve satan ve aynı zamanda bir marka (…) olan davacı şirketin, davalı şirkete gömlek, ayakkabı, kemer, mont, takım elbise ve benzeri ürünleri sattığını, davalı şirket yetkilisinin, çalışanlara verilecek kıyafet ve ayakkabıların devamlı davacı şirketten alınacağını taahüt etmesi üzerine, davacı şirketin satıma konu ürünlerin fiyatlarında ciddi bir iskontoya gittiğini, davalının devamlı ürün satın almak bir yana, işbu davanın müstenidi olan takibe konu ürün bedellerini dahi ödemediğini, nitekim bu hususun, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi vasıtasıyla incelenmesi sureti ile de sabit olduğunu, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapıldığında, davacı şirketin davalıdan cari hesap ve faturalardan kaynaklı olarak 26.827,00TL alacaklı olduğunun sabit olduğunu, davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun %20den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalı şirketle davacı arasında bir borç ilişkisi bulunmadığını, davalı şirketin almış olduğu bir hizmet de bulunmadığını,davalı şirket tarafından davacı şirketten toplamda 5.517,90TLlik mal alımı yapıldığını, davacı yanın dava dilekçesinde belirttiği 13/03/2017 tarihli … ve … evrak nolu, 20/03/2017 tarihli … evrak nolu toplamda 5.517,90TL tutarındaki üç faturanın taraflarınca kabul edilmekle birlikte, dava dilekçesi ekinde gösterilen hesap ekstresinde yer alan diğer faturaları kabul etmelerinin mümkün olmadığını, bu üç fatura dışında davalı tarafından teslim alınmış ne bir fatura ne de bir hizmet olduğunu, davalıya ait defter ve kayıtlar incelendiğinde davalı ile davacı arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi ve diğer faturalara ilişkin herhangi bir kaydın olmadığının görüleceğini, davacı yanın tek taraflı beyanıyla davalı şirketi borçlu hale getirdiğini, haksız yer fatura kestiğini ve davalı şirketin o hizmeti aldığında dair herhangi bir belgeyi de dosyaya sunmadığını, davacının haksız olduğunu beyanla, 5.517,90TL lik borcun kabulü ile kalan tutar için işbu davanın reddine karar verilmesini, davacının kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, fatura, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, ticaret sicil kaydı, e-defter beratı, gider pusulası, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Şti, borçlu … Ltd Şti aleyhine 26.827,00TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişi SMMM … tarafından tanzim olunan 03/09/2018 tarihli raporunda; davalının ticari defter ve kayıtlarına göre, davacıya 3 adet faturadan dolayı 5.517,90TL ve 1 adet faturadan dolayı (davalı bu faturayı peşin ödediğini ticari defterlerine kaydetmiştir. Ancak peşin ödediğine dair belge sunmadığı için) 717,00TL davacıya borçlu olduğunun değerlendirilerek, somut dava nedeniyle toplamda davacıya 6.234,49TL borçlu olduğunu ve 6.234,49TLne takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %9,75 oranından başlayacak değişen oranlarda faiz işletilmesi gerekeceğinin mütalaa edildiğini, davacının icra müdürlüğüne sunmuş olduğu davalı ile cari hesap muavin özeti ile, dava ve takip konusu ettiği fatura fotokopilerinin incelenmesi sonuç, davalıya 17 adet fatura ile 26.827,00TL tutarlı mal/hizmet satışı yaptığını ve davalı adına düzenlediği mal satış faturalarının, davlıya teslimine/tebliğine ilişkin dosyada herhangi bir kaydi belgeye rastlanmadığından, davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 20.592,51TL tutarlı 13 adet fatura içeriği mal/hizmet tesliminin davacı tarafından kanıtlanması gerektiğini belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 04/03/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; davalı kayıtlarında işli olan 4 adet faturanın da teslim veya tebliğ edildiklerine dair davalıya veya yetkilisine ait herhangi bir imza ve işaret bulunmadığını, ancak davalı tarafından bu faturaların ticari defterlerine işli olduğundan davalıya tebliğ edilmiş olduğunun kesinleşmiş olduğunu, 1 adet faturanın ise … tarafından ürün değişikliği yapılmış olduğunu, anılan kişinin davalı çalışanı olduğu hakkında karar ittihazı halinde bu fatura bedeli olan 1.252,50TLnin de talep edilebilir bir alacak olacağından, davacının davalıdan 7.488,00TL alacağının olduğunu ve bu alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %9,75 oranında başlayacak değişen oranlarda faiz uygulanması gerekeceğini, davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 19.339,00TL tutarlı 12 adet fatura içerinin mal/hizmet tesliminin davacı tarafından kanıtlanması gerektiğini belirtmiştir. Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Davacı tarafça davalıya yemin teklifinde bulunulmuş, mahkememizin 13/10/2020 tarihli celsesinde davalı şirket yetkilisi … “Ben yemin teklif edilen 13/03/2017 tarihli, … numaralı, 2.486,00 TL bedelli, 13/03/2017 tarihli, … numaralı, 1.335,00 TL bedelli, 30/03/2017 tarihli, … numaralı, 1.697,50 TL bedelli faturalar dışında yemin teklif edilen diğer faturalara konu malzemeleri almadığımı, bunların bana teslim edilmediğini, namusum şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerler üzerine yemin ederim” şeklinde yemin etmiştir.
Dava, faturaya dayalı yapılan takibe vaki itirazın iptali talebidir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporu, yemin teklifi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı şirkete şirket çalışanlarına verilmek üzere gömlek, ayakkabı, kemer, mont, takım elbise ve benzeri ürünler satmak üzere taraflarlar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığı, ticari ilişki nedeniyle oluşan davacının fatura alacağının davalıdan tahsili için başlatılan icra takibinde borca, yetkiye ve ferilere itiraz noktasında toplandığı, davalı tarafından icra takibinde yetki itirazında bulunulmuş ise de, BKnun 89/1 maddesi gereğince davacının ikametgahı itibariyle … Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olduğu, bu nedenle yetkiye yönelik itirazın haksız olduğu, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporundaki tespitlere göre, tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelendiği, davacının dava ve takip konusu ettiği faturaların incelenmesi sonucu davalıya 17 adet toplam 26.827TL tutarlı mal/hizmet satışı yaptığı ve davalı adına düzenlediği 17 adet mal satış faturalarının davalıya teslimine/tebliğine ilişkin herhangi bir kaydi belgeye bulunmadığı, davalı kayıtlarında işli olan 4 adet faturanın da teslim veya tebliğ edildiklerine dair davalıya veya yetkilisine ait herhangi bir imza veya işaret bulunmadığı, ancak davalı tarafından bu faturaların ticari defterlerine kayıtlı olduğundan davalıya tebliğ edilmiş olduklarının kesinleşmiş olduğu, davacı tarafından takibe konulan 17 adet faturadan 3 adedinin davalı tarafından kabul edildiği, 1 adedinin kayıtlı olduğu davalı tarafından davacıya peşin ödeme ile ödendiği, diğer 14 adet faturanın ise davalıya ait BA formları kontrol edilmesine rağmen ticari defterlerde kayıtlı olmadığı, bu durumda davalının ticari defterlerinde kayıtlı ve davalının kabulünde olan 3 adet faturadan dolayı davacıya 5.517,90TL borcunun kesin olduğu, 717,00TL tutarlı faturanın ise davalının ticari defter ve kayıtlarına peşin ödenmiş olarak kayıt edildiği, ancak peşin ödediğine dair belge sunmadığı için 717,00TL davacıya borçlu olduğunun kabulü gerektiği, davalı şirket yetkilisi tarafından mahkememizin 13/10/2020 tarihli celsesinde yapılan yeminde de, işbu 3 adet fatura dışında yemin teklif edilen diğer faturalara konu malzemeleri almadığı, bunların kendisine teslim edilmediğine ilişkin yeminde bulunduğu, dolayısıyla davalının ticari defterlerine kayıt ettiği 3 adet fatura bedeli olan 5.517,90TL ile peşin ödediğine dair bir belge sunulmayan 717,00TLlik faturadan dolayı toplam 6.234,49TL borcu bulunduğunun, diğer faturalar konu malların tesliminin ise ispat edilemediğinin kabulü gerektiği, davalının bu borç yönünden icra takibine yapmış olduğu itirazında haksız olduğu, tarafların tacir olması nedeniyle davacının avans faizi talebinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davalının ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 6.237,50 TL üzerinden takip talebindeki şartlar ile devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca alacak belirlenebilir olduğundan İİK 67/2 mad uyarınca %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, reddedilen kısım yönünden davacının kötü niyetli olduğu sabit olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 6.237,50 TL üzerinden takip talebindeki şartlar ile devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca (6.237,50 TL’nin) %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,

3-Reddedilen kısım yönünden davacının kötü niyetli olduğu sabit olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 426,08TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 458,14TL (324,01TL dava açılırken + 134,13TL icrada)den mahsubu ile fazla alınan 32,06TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Davacı tarafından yapılan 900,00TL bilirkişi ücreti ve 502,30TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.402,30TLnin davanın kabul ve red oranına göre (0,23) hesaplanan 322,52TLsinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 324,01TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,

Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/11/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

İşbu evrak, 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.