Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/369 E. 2018/262 K. 01.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/369
KARAR NO : 2018/262
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 18/04/2017
KARAR TARİHİ : 01/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili banka adına ve onu temsilen … Bank A.Ş. … Şubesi ile davalılar arasında 04.07.2012 tarihinde “Maaş ödemeleri Protokolü” akdedildiğini, davalı firmanın müvekkili bankaya hiçbir şekilde bilgi vermeden, protokolün süresi devam ettiği halde; başka bir banka ile maaş ödeme anlaşması yaptığı, davalı firmanın müvekkili bankadan son maaş ödemesini Ocak 2017 içerisinde gerçekleştirdiğini, daha sonra herhangi bir tarihte müvekkili bankadan maaş ödemesi gerçekleştirmediğini, Şubat 2017 sonunda davalı firma yetkilisinin başka bir banka ile anlaştıklarını müvekkili bankaya ilettiklerini, sözleşmeye aykırı olarak davalı firmanın müvekkili bankadan maaş ödemelerini gerçekleştirmediğini ve taraflar arasında akdedilen protokolün çalışmaz duruma düşürüldüğünü, müvekkili banka tarafından keşide edilen ihtarname söz konusu protokolün feshedildiği ve bu maddeye göre hesaplanan 14.173,13-USD tutarındaki banka alacağının bulunduğu, ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 3 iş günü içerisinde işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesi hususların ihtar edildiğini, bu nedenle sözleşmenin 8. Maddesine göre müvekkili tarafından davalıya yapılan ödemenin protokolün imzalanma tarihinde geçerli olan Merkez Bankası döviz alış kurundan hesaplanan USD karşılığından, protokolün geri kalan süresine kıstelyevm usulü ile hesap edilmek suretiyle 14.173,13 USD’nin davalı firma tarafından derhal, nakden ve defaten davacı bankaya ödenmesi gerektiğini beyanla (14.173,13-USD) 52.582,31 TL’nin davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklettilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında söz konusu protokolün müvekkili şirketin … adresinde bulunan 725 çalışanının maaşlarının … Bank aracılığıyla ödenmesi amacı ile akdedildiğini, müvekkil şirketin, her ne kadar protokol 725 işçiyi kapsamakta ise de, müvekkili şirketin davacı … Bank üzerinden 944 işçinin maaş ödemesini yaptığını, müvekkil şirketin bu maddede bahsi geçen geri ödemeye ilişkin hiçbir hükmü ihlal etmediğini, protokolü çalışamaz hale getirenin davacı bankanın kendisi olduğunu, sebebinin … faaliyetleri kapsamında müvekkili şirketin ve çalışanlarının hesaplarının bulunduğu Çorlu Şubesini kapatma kararı alarak hesaplarını Büyükçekmece Şubesine taşıma karar ve eylemi olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, celp olunan delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişi Hukukçu … ile bankacı Meltem Mülayim’e tevdii edilmiş olup dosyaya sunulan 02.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında akdedilen maaş ödemeleri protokolü tahtında davalı şirketin protokol hükümlerine aykırı davrandığına ve edimlerini yerine getirmediğine, Protokolün davalı şirket tarafından bitiş tarihinden önce haksız ve usule uygun olmayan şekilde çalışmaz hale getirilmesi sonucu oluşan fesihten kaynaklanan alacağı olduğuna dair, dosyada mübrez bilgi ve belgelerin yeteri kadar delil mahkeme tarafından kabul edildiği takdirde, davacı bankanın davalı şirketten 16.04.2017 dava tarihi itibariyle 14.173,13-USD olmak üzere, işbu tarih itibariyle TL karşılığı 52.210,98-TL’ye tekabül eden asıl alacağı olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, sözleşmeye ayrıkılığa dayalı cezai şarttan kaynaklı alacak davasıdır.
Davacının talebinin yabancı mevduat hesabına dayandırıldığı ön inceleme duruşmasında alınan beyanıyla somutlaştırılmış ve karar bu minvalde tesis edilmiştir.
Taraflar arasında 04/07/2012 tarihli “maaş ödemeleri protokolü” imzalandığı, 14/09/2015 ila 10/01/2017 tarihleri arasındaki dönemde banka tarafından toplu maaş ödemesi işlemlerinin gerçekleştirildiği halde sözleşme süresi dahilinde 2017 yılı Şubat ve Haziran ayları arasındaki maaş ödemelerinin ise gerçekleştirilemeyip, davalının akdi yükümlülüklerine aykırı davrandığı ifade edilerek davacı banka tarafından keşide olunan ihtarname ile sözleşmenin feshedildiği ve protokolün 8. Maddesi uyarınca hesaplanan cezai şartın ödenmesinin talep olunduğu sabittir.
Davalı tarafça her ne kadar bankanın şirket hesabını Mecidiyeköy, işçi hesaplarının ise Büyükçekmece Şubesine taşınmak suretiyle fabrika binasının da Çorlu’da bulunduğu ifade edilerek mevcut durumun şirket ve şirket çalışanları nezdinde mağduriyetlere yol açtığının ifade edildiği görülmekte ise de iş bu savunmaya itibar edilerek sözleşmenin haklı olarak feshedildiğine dair görüşe iştirak edilmemiştir. Zira taraflar arasındaki “Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesinin 21.2 maddesi kapsamında” söz konusu nakil işlemlerinin müşteriye bildirilmek suretiyle tek taraflı olarak gerçekleştirilebileceği açıkça karar altına alınmıştır. Basiretli bir tacir gibi davranması gereken davalının sözleşme hükümlerine aykırılığın sonuçlarına katlanması esastır. İleri sürülen savunmaya bu nedenle itibar edilemeyeceği takdir olunmuştur. Kaldı ki; maaş ödemeleri için hesap açılan her bir personele davacı banka tarafından para çekme ve kredi kartlarının verildiği keza maaş hesaplarının taşınmasının ilgili personel tarafından maaş hesabını kullanmasına engel teşkil etmeyeceği de yapılan bilirkişi incelemesi nezdinde ortaya konmuştur. Davalının sorumluluğu esas alınarak ödemesi gerçekleştirilmeyen beş aylık süre içerisinde kıstelyevm usulüne göre yapılan teknik hesaplamaya göre ödemekle sorumlu olduğu cezai şart bedelinin 14.173,13 Euro olduğu anlaşılmakla neticeden davanın kabulüne yönelik aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KABULÜ ile;
14.173,13-USD’nin dava tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4a maddesi uyarınca USD cinsine kamu bankalarının uyguladığı 1 yıllık en yüksek faiz oranının uygulanmak suretiyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(2)Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.553,17 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 897,98 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.655,19 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(3)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinde, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 6.071,69 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”
(4)Davacı tarafından yapılan; 897,98 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 1.400 TL bilirkişi ücreti, 71,10 TL posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 2.405,08 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
(5)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”