Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/329 E. 2019/287 K. 11.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/329
KARAR NO : 2019/287
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/04/2017
KARAR TARİHİ: 11/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … şubesiyle …Şti. Arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesini davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, bahse konu sözleşmeye istinaden asıl borçlu …Şti. Adına kredi tahsis edildiğini, asıl borçlunun krediden kaynaklı borcunu ödememesi nedeniyle …Noterliği’nin 20/02/2017 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, borcun yinede ödenmemesi nedeniyle borçlular hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından 21/03/2017 tarihinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000,00-TL’lik icra takibine geçildiğini, davalıların borca faize ve tüm ferilerine itirazlarının yerinde olmadığını beyanla itirazın iptaline vaki huzurdaki davayı ikame etmiştir.
Usulüne uygun tebliğe rağmen davalılar tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bankacı bilirkişi…’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 17/09/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı bankayla dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan sözleşmeye istinaden dava dışı asıl borçlu lehine kredi tahsis edildiği ve kullandırıldığını, kredi sözleşmesinin davalı borçlular … ve … tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla
imzalandığını, davacı bankanın kredi geri ödemelerinin süresinde yapılmaması nedeniyle …Noterliğince hesap kat ihtarı keşide ettirerek tebliğden itibaren kredi tutarının 7 gün içerisinde ödenmesi aksi halde yasal yollara başvurulacağını ihtar ettiğini, sözleşmenin 12. Maddesi gereğince borçluların 03/03/2017 tarihinde temerrüde düştüğünün kabulünün gerektiğini, davacı bankanın borcun ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine ilamsız icra takibi başlattığını, takipte her borçludan fazlaya ilişkin haklar ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 100.000,00-TL asıl alacağın temerrüt tarihinden itibaren %40 temerrüt faizi ve faizin %5 GV icra harç ve masraflarının avukatlık ücretiyle birlikte tahsilinin talep edildiğini, davacı banka alacağının 21/03/2017 takip tarihi itibariyle 3.352.015,30-TL asıl alacak olmak üzere işlemiş faiz ve erileriyle ihtiyati haciz masrafı masraflar dahil toplamda 3.444.730,75-TL olarak hesaplandığını, davacı bankanın 100.000,00-TL asıl alacak talebinde bulunduğundan talebe uygun olarak 100.000,00-TL asıl alacağın 03/03/2017 temerrüt tarihinden 21/03/2017 takip tarihine kadar %40 temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 BSMV hesabıyla masraflar dahil olmak üzere toplam 102.878,15-TL alacak talebinin yerinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptaline ilişkindir.
Davalılar davacı banka ile dava dışı …Şti. arasında imza edilen Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesini müşterek müteselsil kefil sıfatıyla imzalamışlardır.
Sözleşme kapsamında borç ödenmediğinden banka tarafından … Noterliği’nin … yevmiye sayılı 20/02/2017 tarihli kat ihtarnamesiyle gerek asıl borçlunun gerekse huzurdaki davada davalı sıfatını haiz olan müşterek – müteselsil kefillerin temerrüde düşmüş oldukları anlaşılmaktadır.
Bu minvalde bankacı bilirkişinin banka kayıtlarının bizzat yerinde denetlenmesi suretiyle yapmış olduğu mali inceleme neticesinde 6102 Sayılı TTK 8-(1) maddesi de dikkate alınarak davacı bankanın icra takibine konu edilen her bir alacak kalemi yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapılmak suretiyle toplam banka alacağı daha yüksek hesaplanmakla birlikte talep miktarı üzerinden müşterek müteselsil kefalet hükümleri dahilinde davalıların 100.000,00 TL’lik kısmi borçtan sorumlu tutulmaları gerektiğinin takdiriyle davanın kabulüne ve yerinde görülmeyen itirazın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Yargıtay 19. H.D. 2016/17721 E. 2018/2298 K. Sayılı ilamında da belirtildiği üzere dava konusu alacak likit bulunduğundan, hüküm altına alınan alacak miktarı üzerinden davacı banka yararına İİK’nun 67/2. maddesi gereğince icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeten aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KABULÜ ile;
Davalıların İstanbul …İcra Müd…. E. Sayılı dosyasına vaki itirazının talep olunan alacak miktarı itibariyle takibin tahsilde tekerrür oluşturmayacak şekilde kaldığı yerden devamına,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan 20.000,00-TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 6.831,00TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.207,75 TL + 500,00 TL (icra veznesine yatan) olmak üzere toplam 1.707,75 TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.123,25 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 10.750,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; 1.207,75 TL peşin harç, 4,60 TL vekalet harcı, 31,40 TL başvuru harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 115,50 TL posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.959,25TL yargılama masrafınının davalılardan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
Hakim ¸

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır. “