Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/281 E. 2020/393 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/281 Esas
KARAR NO: 2020/393

DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 22/03/2017
KARAR TARİHİ: 07/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, 16/12/2016 tarihinde sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı servis aracının seyir halinde ilerlediği sırada söz konusu servis aracının kapısının açık olması neticesinde, servis aracında yolcu konumunda bulunan davacının servis aracından düşmesi sonucunda yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, davacının bu kaza neticesinde kısmi olarak iş göremez hale geldiğini, kazaya konu olayla ilgili … plakalı aracın sürücüsü …’ın kendisinden beklenen dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak kuralları ihlal ettiğini, davacının kaza tarihinde öğrenci olduğunu, davacının mağduriyetinin giderilmesi için kalıcı iş göremezlik maddi tazminatının kaza tarihi itibari ile işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesi gerektiğini, kazaya karışan … plaka sayılı aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile davalı … Sigorta AŞ tarafından zorunlu sigorta limitine kadar sorumluluğu bulunduğunu beyanla, davacı kalıcı iş göremezlik tazminatının maddi tazminat değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik asgari 3.500TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının davalı şirkete başvurusu üzerine maluliyet tazminatı hesaplanabilmesinin gerekli evrak talep edildiğini, ancak davacı tarafın işbu belgeleri ibraz etmeden dava açtığını, bu nedenle dava şartının yerine getirilmediğinden davanın usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın işbu davadan önce yaptığı başvuru üzerine davalı şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, davacı tarafın trafik sigortası genel şartları uyarınca gereken evrakı da ibraz etmediğini, bu nedenle davacının maluliyet tazminatının davalı tarafından tespit edilemediğini, davalı şirkete yapılan başvuruda yeterli ve gerekli evrakın bulunmaması sebebiyle başvurunun neticelendirildiğini, davacı tarafın, sigortalının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, sigortalının kusuru konusunda ceza davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, zira davalı şirket sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, sigorta poliçesinde yazılı teminat tutarının, maluliyet halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödenmeyeceğini beyanla, haksız davanın reddini, davacının davasının ispatı halinde, davalı şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmamasını, olmaz ise asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin erken dava tarihinden başlatılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, davalı şirkete yapılan başvuruya ilişkin dilekçe, epikriz raporu, genel adli muayene raporu, olay yeri inceleme raporu, … Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu’nun … CBS sayılı dosyası sureti, hastane kayıtları, hastane dosyaları, radyoloji raporu, poliçe ve hasar dosyası celp olunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak dosya rpor tanzimi için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş olup, 22/06/2018 tarihli adli tıp raporunda sürücü …’ın %85 oranında kusurlu, yolcu …’ın belirtilen davranış faktörlerinin sonuç üzerinde %15 oranında etken olduğunu belirtmiş, yine Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Dairesince tanzim olunan 28/06/2019 tarihli raporunda davacının %16,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğini belirtmişlerdir. Adli tıp raporları taraflara usulune uygun tebliğ edilmiş, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucunda davacının davaya sebebiyet veren aracın sigortalısı olan davalı şirketten maddi tazminat taleplerinin tahsiline ilişkin tazminat davasıdır.
Yargılama devam ederken davacı vekili Av….’in 22/05/2020 tarihli e-imzalı dilekçesi ile, davalı ile sulh olunduğunu, bu nedenle huzurdaki davadan feragat ettiklerini, davalıdan herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığını, sulh sözleşmesinde davalı tarafın vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmayacağı yönünde koşul bulunduğunu beyan ettiği, davalı vekiline iki haftalık süre içerisinde vekalet ücreti ve yargılama gideri konusunda beyanda bulunmak üzere süre verildiği, verilen süre içerisinde davalı tarafça beyanda bulunulmadığı, davacı vekilinin davadan feragate yetkisi olduğu görülmüştür.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmıştır. Feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Davacının davasından feragat ettiği görülmekle, davacının davasından feragati nedeniyle HMK 307 ve 311 maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Feragat nedeni ile konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacı vekilinin ücreti vekalet talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin takdiren üzerinde bırakılmasına,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 54,40TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 31,40TLnin mahsubu ile bakiye 23,00TLnin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.07/07/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı