Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/261 E. 2018/644 K. 14.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/259 Esas
KARAR NO : 2018/687
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2017
KARAR TARİHİ : 21/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı … ile davacı banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi ve Kredi Kullanım Beyanı imzalandığını ve diğer davalı …’nin bu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu GKS çerçevesinde davalı … ile gerçek kişi ticari kart üyelik sözleşmeleri imzalandığını ve davalılara 2 adet kredi kartı tahsis edildiğini, davalı borçluya kullandıkları bu krediden kaynaklanan borçlarını ödememeleri sebebiyle Babaeski Noterliğinin 19/01/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, gönderilen ihtarnameden bir sonuç alınamaması sebebiyle İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası 28.786,90 TL talep edildiğini, davalıların icra takibine yapmış oldukları haksız ve kötü niyetli itirazları sonucunda takibin durdurulduğunu belirterek davalıların icra dosyasına yapmış olduğu itirazlarının iptali ile takibin devamına ve itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi davalılara ayrı ayrı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davalılar cevap dilekçesi ile, dava dilekçesinde ileri sürülen hususları kabul etmediklerini, icra takibinin öncelikle kredi sözleşmesine göre borçlu gözüken esas borçlu … aleyhine yapılması gerektiğini, esas borçlu hakkındaki takip sonuçsuz kalmadan kefil hakkında da takip yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra takibindeki miktar kadar alacaklı olduğu iddiasının davacının ispat etmesi gerektiğini, icra takibi açılmadan önce yasal prosedür yerine getirilmediğini, istenen faiz miktarı ve oranını kabul etmediklerini, yüksek miktarda talepte bulunulduğunu, ödemeleri bulunduğunu ve bunun borçtan düşülmediğini, davacının icra inkar tazminatı talebinin yasal koşulları oluşmadığını, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, anılan takip dosyasında alacaklının … Bankası A.Ş olduğu, borçluların … ve … olduğu, takip konusu alacağın kredi sözleşmesine dayalı olarak… nolu Ticari Krediden kaynaklanan 24.991,37 TL asıl alacak, 355,91 TL işlemiş faiz, 17,80 TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 25.365,08 TL, 3744—-017, 5400—-3014 nolu kredi kartlarından kaynaklı 3.234,68 TL asıl alacak, 182,21 TL işlemiş faiz, 4,93 TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 3.421,82 TL olmak üzere üzere her iki alacak toplamı olan 28.786,90 TL alacağa ilişkin olduğu, yapılan takibe borçlular tarafından sunulan itiraz dilekçesi ile, alacaklı bankaya borçlarının bulunmadığını belirterek borcun tamamına, işlemiş gözüken faize, işleyecek faiz oranlarına ve alacak gözüken kalemlerin tamamına itiraz ettiklerini beyan etmiş ve itiraz üzerine takibin durdurulmuş olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, tarafların beyan ve itirazları, dava konusu kredi sözleşmeleri suretleri ile birlikte tüm dosya davacı banka kayıtları üzerinde ve dava dosyası üzerinde Bankacı bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak (mutlaka banka kayıtları üzerinde inceleme yapılmak suretiyle) davacının icra takip tarihi itibariyle davalılardan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne kadar alacaklı olduğu, davacının takipten önce işlemiş faiz talebinde bulunup bulunamayacağı, bulunabilecek ise ne kadar bulunabileceği, davalılıar tarafından takipten önce takipten sonra dava tarihine kadar ödeme yapılmış ise bu ödemelerin öncelikle BK. 100. maddesi uyarınca faiz ve ferilerinden düşüm yapılmak sureti ile, a) Takip tarihi itibariyle, b) Dava tarihi itibariyle davalılardan olan alacağının hesaplanması hususunda bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişinin gerekçeli ve ayrıntılı denetime elverişli bilirkişi raporu ile, takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalılardan … nolu Taksitli Ticari Krediden 25.371,58 TL, Kredi Kartlarından 3.430,13 TL olmak üzere toplam 28.786,90 TL tutarında alacağının bulunduğu, takip tarihinden itibaren … nolu taksitli ticari kredi alacağı için yıllık %48 oranında, kredi kartlarından olan alacağı için yıllık %28,08 oranında temerrüt faizi talep edebileceği, davacının davalılardan faizin 55’i oranında BSMV isteyebileceği” tespit edilmiştir. Rapor davacı vekiline ve davalılara ayrı ayrı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı banka ile davalı … arasında akdedilen GKS ve bu GKS’ye …n müteselsil kefil sıfatıyla katılması sebebiyle verilen kredinin ödenmemesi sebebiyle davalılar hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan yargılama davacıların iddiaları, davalıların beyanları, icra dosyası, taraflar arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi, hesap ekstresi ve mahkememizce yaptırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı incelendiğinde, davacı ile davalı … arasında genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, bu genel kredi sözleşmesi uyarınca davalıya kredi kullandırıldığı, yine bu genel kredi sözleşmesi uyarınca kredi kartı verildiği, davalı …’nin de bu genel kredi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesinin kefil sıfatı ile imzaladığı, kullandırılan kredilerin ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından hesabın katedildiği ve davalılar hakkında icra takibinin başlatıldığı, davalılar tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, davacı tarafından süresi içerisinde itirazın iptali davasının açıldığı, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesine göre davacının davalılardan krediden kaynaklı 25.371,58 TL, kredi kartından kaynaklı ise 3.430,13 TL alacağının bulunduğu, ancak davacı tarafın icra takibinde 25.365,06 TL krediden kaynaklı 3.421,82 TL de kredi kartından kaynaklı alacak talebinde bulunduğu, dolayısıyla bilirkişi tarafından tespit edilen alacak miktarının talep miktarından daha fazla olduğu görülmekle taleple bağlı kalınarak davanın KABULÜNE karar vermek gerekmiştir.
İcra inkar tazminatına yönelik talebe gelince: bilindiği gibi 2004 sayılı İİK. ‘nın 67/2 . Maddesi uyarınca ” bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu … Diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolununa şeyin tahammülüne göre red veya hükmolunan meblağın (01/07/2012 tarihinden sonra yapılan icra takibine itirazlarda) hükmolunan meblağın %20 ‘sinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilir denilmektedir. ayrıca gerek uygulamada gerekse bilimsel çalışmalarda sadece itirazın haksız olmasının borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesi için aynı zamanda alacağın likit olması da zorunludur. Alacağın likit olması için her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması, ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekli olması, böylece borçlunun borç tutarının tahkik ve tayin etmesinin mümkün olması, başka bir deyişle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Şayet tüm bu koşullar mevcut ise likit bir alacaktan söz edilebileceği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun … Esas … Karar sayılı kararı ile de açıkça belirtilmiştir. Dava konusu bu olayda, davacı vekilinin dava dilekçesi ile talebinin mevcut olduğu, alacağın banka alacağına dayalı İİK 68 b Maddesi kapsamında kalan belgelere dayalı olduğu, bu bağlamda belirlenebilir bir likit olduğu anlaşılmakla davalının hükmedilen alacağın %20’si oranında 2004 sayılı İİK’nun 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalılar tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına,
2-İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen alacak bedeli olan toplam 28.786,90 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 5.757,38 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun tahsilde mükerrer olmamak şartıyla davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.966,43 TL nispi karar harcından peşin alınan 348,42 TL nin mahsubu ile bakiye 1.618,01 TLnin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 3.454,43 TL nispi ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 348,42 TL peşin harç, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 175,00 TL yargılama masrafı olmak üzere toplam 1.223,42 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …