Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/239 E. 2019/426 K. 22.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2008/565 Esas
KARAR NO : 2019/425

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 17/09/2008
KARAR TARİHİ: 22/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar ile davalı … arasında …Noterliği’nin 12/09/2003 tarih ve …yevmiye numaralı sözleşmesi ile … ünvanlı adi ortaklığın kurulduğunu, söz konusu Adi Ortaklık Sözleşmesi ile ortaklık yetkilisi olarak davalının tayin edildiğini ve …Noterliği’nin 08/03/2007 tarih ve …yevmiye numaralı Adi Ortaklık Tadil Sözleşmesinin imzalandığını, her iki adi ortaklık sözleşmesi ile ortaklık yetkilisi olarak davalının tayin edildiğini, Adi Ortaklık Tadil Sözleşmesi ile bu yetkinin 5 yıla çıkarıldığını, ancak adi ortaklık yetkilisi davalının söz konusu sözleşmenin hiçbir maddesine uymadığını, söz konusu sözleşmenin 4.maddesine göre “1.000,00 TL’yi aşan tasarruflarda, yatırımlarda ve ticari işlemlerde en az çift imza kullanmak” zorunluluğunun olmasına rağmen davalının 1.000,00 TL’yi aşan adi ortaklık işlemlerinin hiçbirinde diğer ortaklardan herhangi birinin imzasına gerek duymadan tek başına işlemler gerçekleştirdiğini, davalının yapılan işler neticesinde elde edilecek tahsilatları kendi adına yaptığını ve diğer ortaklar olan davacılara hiçbir kar dağıtımı da yapmadığını, inceleme yapmak ve bu bağlamda bilgi sahibi olmak isteyen davacıların, defterleri incelemek ve mali durum hakkında özet çıkarmak için birden fazla kere davalıdan bilgi istediklerini, ancak davalı tarafından sürekli oyalandıklarını, davacıların davalıdan kar payı alacaklarının bulunduğunu, anılan nedenlerle davanın kabulü ile adi ortaklığın tasfiyesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL olan alacağın davalıdan tahsiline, adi ortaklık mallarının davalıdan olan alacak miktarına mahsuben davacılar arasında aynen paylaştırılmasına, eğer tasfiye hükümlerine göre aynen paylaştırma mümkün olmaz ise malların tasfiye gereği satılarak paraya çevrilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

ISLAH: Davacı/karşı davalı … vekili ıslah dilekçesi ile; işbu dava dosyasında davalıdan 10.000,00 TL’nin tahsilinin talep edildiği, dosyada toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları ile davacının davalıdan olan alacağının, dağıtılmayan kar payları toplamının ve demirbaşların tespitinin yapıldığını, her iki tutar arasında 20.000,00 TL fark bulunması nedeniyle dava dilekçesinde talep edilmeyen bu miktarı ıslah ettiklerini, anılan nedenle davanın kabulü ile dava değerinin 30.000,00 TL’ye çıkarılmasına, bu miktarın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve ıslah etmiş olup, yapılan ıslaha ilişkin harç mahkememiz veznesine depo edilmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davalının davacılar ile kurulan … Ünvanlı adi ortaklığın ortaklarından olduğunu, davalının ortaklıkta her ne kadar temsilci olarak seçilmiş ise de fiilen ortaklığın tüm işlemlerinin davacı ortaklar tarafından yapıldığını, ortaklığa ait tüm muhasebe işlemleri ve yazışmaların davacı …’nun eşi …’nun ortağı bulunduğu…Şirketinin muhasebecisi tarafından tutulduğunu, hazırlanan bilançoların davacılar tarafından hazırlanarak davalıya imzaya sunulduğunu, ayrıca davacı …’nun ortağı bulunduğu …Şti tarafından davalının kurduğu … Adi Ortaklığına şirkete lazım olan ışık ve diğer set malzemelerinin satışının yapıldığını, şirkete ait tüm defterler ve demirbaşlar ile bilgisayar kayıtlarının davacılar elinde olduğunu, davacıların iddialarında kötü niyetli olduklarını, ortaklık adına alınan Dalga Kıran isimli dizinin çekimi için gerekli malzemelerin davalı tarafından talep edilmesine ve bu hususta kendilerine faks çekilmesine rağmen gerekli malzemelerin teslim edilmediğini, bu nedenle davalının gerekli malzemeleri başka firmalardan temin ederek çekimi yaptığını, bu olay nedeniyle ortaklığın ve şirketin zarar gördüğünü, şirkete bağlanan tüm işlerin davalı tarafından yapıldığını, davacıların ortaklığa ait demirbaşları davalıya haber vermeden 3.şahıslara ve şirketlere kiraladıklarını ve buradan gelen gelirleri davalıya haber vermeden tahsil ettiklerini, davalının adi ortaklıktaki hissesi oranında alacaklı bulunduğunu ve mağdur olanın davacılar değil davalı olduğunu, anılan nedenlerle asıl davanın reddi ile karşı davaya ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 6.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davacılardan tahsiline, ortaklığın demirbaşlarının piyasa değerlerinin tespit edilerek bu bedelin ortakların hissesi oranında paylaştırılmasına, davacılar tarafından… isimli dizi için… Merkezinden tahsil edilen bedelin hissesi oranında kendilerine ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacılar ile davalı arasında …Noterliği’nin 12/09/2003 tarih ve… yevmiye numaralı sözleşmesi ile kurulan “… Yapım” ünvanlı adi ortaklığın tasfiyesi ile davalıdan olan alacakları ile adi ortaklık mallarının alacak miktarına mahsuben davacılar arasında aynen paylaştırılmasına yönelik alacak davasıdır.
Mahkememizce iddia ve savunmalar doğrultusunda talep edilebilecek alacak ve tazminat miktarlarının tespiti bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Mali Müşavir İrfan Demirci, Prof.Dr…. ve Sektör Uzmanı … tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda; … Yapım ünvanlı adi şirketin fesih ve tasfiyesi şartlarının gerçekleştiği, 2009 yılı itibariyle şirkette net zararın 8.634,21 TL olduğu, şirketin toplam değeri 18.958,74 TL olan 6 adet demirbaşının bulunduğu, şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi halinde tasfiye kararının verildiği tarihteki bilançonun çıkarılarak özvarlığın tespit edilmesi ve şirket ortaklarına hisseleri oranında dağıtım yapılması gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilahare davacı/karşı davalı … 28/11/20111 tarihli celsede, diğer davacı … ile birlikte açmış olduğu asıl davadan vazgeçtiğini, davalı/karşı davacı tarafından açılan davayı da kabul etmediğini beyan ederek asıl davadan feragat ettiğini beyan etmiş, beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Aldırılan bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı beyan ve itirazlar sunulmuştur. Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak YMM … tayin edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan raporda; dosya münderecatına göre yapılan inceleme sonucu asıl dava yönünden davacı ve karşı davalıların taleplerinin yerinde olduğu, ortaklık tasfiyesinin yapılmasının gerekli olacağı, talebin dava tarihi itibariyle karşılanması gerektiği, ortaklığa ait dağıtılmayan kar bedelinin dava tarihi itibariyle 50.378,82 TL olduğu, bunun 1/3’nün 16.792,94 TL, ortaklığın mal varlığı toplamının 18.958,74 TL, bunun 1/3’nün 6.319,58 TL olduğu, ancak bedelinin rayiç değer olarak hesaplanmasının uzman bilirkişi tarafından belirlenmesinin gerektiği, karşı davada davalı ve karşı davacı maddi zarar olarak 6.000,00 TL ve manevi olarak 5.000,000 TL talep ettiği, ortaklığa ait demirbaşların davacı ve karşı davalılar tarafından kiralanarak haftalık 7.000,00 TL tahsilde bulunduklarını bu bedelden kendisine bir pay vermediklerini, bunun CD ile kanıtlandığı, yine ayrıca …bank’tan alınan kredi ile ortaklığa alınan kamyonun davacı … adına ruhsatının çıkartılmış olduğu bildirilmiş olmasına karşın ortaklığın tasfiyesinin talep edilmiş olmasına rağmen bu değerler tayin edilecek tasfiye memuru tarafından belirlenmesi gerektiği, rayiç değerin belirlenmesinde işlerin uzmanı olan film yapım şirketinde ışıkçı olarak çalışan şahsın bilirkişi olarak atanması ile dava tarihindeki bu mal varlıklarının değerlerinin belirlenmesi neticesinde ortaklıktaki ortakların 1/3 oranındaki hisselerine düşen bedelin belirlenebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Aldırılan bilirkişi raporuna davalı karşı davacı tarafın itirazları, şirket mallarının rayiç değerlerinin tespiti ve aldırılan her iki bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Ticaret Hukukçusu Prof.Dr…, Borçlar Hukukçusu Prof Dr….ve Yeminli Mali Müşavir … tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda; davacı ve davalıların ortağı bulunduğu adi şirketin feshi için haklı sebeplerin gerçekleştiği, feshe karar verilmesi halinde adi şirketin tasfiye haline gireceği, bu durumda adi şirketin tasfiyesinin ortakların oybirliği yapması gerektiği, ancak ortakların tasfiyenin yapılması konusunda anlaşamadıkları, bu durumda tasfiyeyi gerçekleştirecek bir tasfiye memuru atanmasının mahkemenin takdirinde olduğu, adi şirketin malvarlığı konusunda taraflar arasında anlaşma bulunmadığı, ancak davacıların elinde olduğu anlaşılan demirbaşların davalının belirttiği listeye göre belirlenmesinin dosyadaki bilgi ve belgelere göre uygun olacağı, dosyada mevcut gelir tablolarına göre adi ortaklığın 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarındaki toplam karının 50.378,82 TL olduğu, ortaklara dağıtılmadığı anlaşılan bu tutarın yönetici olarak atanmış olan davalı ortakta bulunduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
818 sayılı Eski Borçlar Kanunu 535/1.ve 6098 sayılı Borçlar Kanunu 639/1-7.maddeleri uyarınca ortaklık sözleşmesinde ön görülen amacın gerçekleşmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından ve tarafların tasfiyenin gerçekleştirilmesi konusunda anlaşamamaları nedeniyle mahkememizce Mali Müşavir …’ın tasfiyeye esas olmak üzere tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir. Tasfiye memuru … tarafından sunulan raporda; ortakların vergi dairesi kayıtlarına sunduğu son mali tabloların 30/04/2011 tarihli olduğu, 30/04/2011 tarihi itibariyle bilançosunda aktif varlık olarak kasada 0,84 TL ve 259.010,00 TL ticari alacak, 883,05 TL diğer alacaklar olmak üzere toplam 259.893,89 TL, pasif kaynaklar olarak ticari borçlar 63.856,80 TL, ortaklara borçlar 142.178,07 TL, ödenecek vergi ve fonlar 3.521,05 TL ile 50.337,97 TL özkaynak olmak üzere toplam 259.893,89 TL olduğu, ortakların ödenmiş sermaye payının … için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL ve … için 1.000,00 TL olduğu ve pay oranlarının %33,33’er pay eşit olduğu yönünde sonuç ve kanaat bildirilmiştir.
Tasfiye memuru tarafından aldırılan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, tarafların rapora beyan ve itirazları doğrultusunda tasfiye memurundan ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, sunulan ek raporda; davacı karşı davalı … vekili tarafından rapora itiraz dilekçesinde mali tabloların kimin tarafından imzalandığı ve …’in 1.000,00 TL üzerini tek imzayla işlemler yaptığı ve bu hususda raporda bilgi verilmediğinden bahsettiğini, varlıkların nasıl tasfiye edileceğine dair açıklama yapılmadığı mali tablolardaki borç ve alacakların nerden kaynaklandığının belirtilmediğinin bildirildiğini, düzenlenen kök raporun tamamen dosyaya sunulu belge ve bilgiler ile mali tablolara göre düzenlendiği, incelenmek üzere davacı veya davalı tarafından evrak/belge veya şirkete ait ticari defter ve belgelerin sunulmadığı, davacı/karşı davalı …’ın vekili D yapımdan alacak olarak görünen miktarın …’in Ankara Mithat Paşa İş Bankası şubesine ödenerek tahsil edildiği ve banka hesabının hareketlerinin istenmesi talep edildiği, mahkemece banka hesap hareketlerinin 12/09/2013-21/05/2014 tarihleri arası istendiği ve banka tarafından faturaların 2006 yılı olduğundan ilgili hesap hareketlerinin görülemediği, davalı/karşı davacı … vekili de kamyonun satışını …’ın kabul ettiği, müvekkilinin 2008’den beri hiçbir malzemeyi kullanmadığı, dosyaya sunulu mizan ve bilançoya müvekkilinin imza atmadığını ve kabul etmediklerini beyan ettiği, tarafların itirazlarının karşılanabilmesi için en azından 2008 ve takip eden yıllar hesaplarının denetime tabi tutularak borç ve alacak kayıtlarının belgelerinin teyidi gerektiği, bunun için defter ve belgelerin inceleme için bilirkişiye sunulması, dosyada mevcut belgelere göre varlığı mali tablolardan belirlenen demirbaş ve eşyanın fiili olarak tespiti sayımı gerektiği, bu işlemler sonucu tasfiyeye konu mevcutlar ve borçların ayrıntılı olarak tespitinin tasfiye işlemlerini kolaylaştıracağı bildirilmiştir.
Mahkememizce dosyaya Şirketler Hukuku uzmanı ve sektör uzmanı bilirkişiler dahil edilmek suretiyle taraf vekillerinin dosya kapsamındaki mevcut beyanları, ibraz etmiş oldukları belgeler ve mahkememizce celp edilen kayıtlar değerlendirilmek suretiyle denetime elverişli ve gerekçeli rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Sektör Uzmanı …ile Hukukçu … tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda;… Yapım ünvanlı adi ortaklığın …, … ve … ortaklığında ve 12/09/2003 tarihinde kurulduğu, taraflar arasında şirket kurulurken bir ortaklık sözlemesi ve sonrasında davalı/karşı davacı …’in bazı yetkilerinin sürelerinin uzatıldığı bir Adi Ortaklık Tadil Sözleşmesi’nin imzalandığı, yapılan piyasa araştırmalarında dava konusu olan ve sektörde kullanılan ışık ekipmanlarının günlük kira bedellerinin 100,00 TL ile 250,00 TL arasında ekipmanların günümüz satış bedellerinin 19.000,00 TL ile 20.000,00 TL arasında değişiklik gösterdiği, ekipmanların o günkü alış bedellerinin ve yapılmış olan işlerin bedellerinin tarafların muhasebe defterlerinde açıkça görülebileceği, muhasebe defterlerinden daha sağlıklı bir şekilde hesaplanacak gelir ve giderler doğrultusunda ortakların ortaklık oranları üzerinden hak ettikleri ve talep edebilecekleri alacağı belirlenebileceği, bu konuda mahkemenin takdirine göre heyete bir muhasip aza bilirkişi atandığı takdirde çekişme bütünü yönünden nihai kanaat arzı mevkiine gelinebileceği, bu haliyle bu raporun bütününde sayın mahkemeye sunulan kanaatin ön kanaat izahı manasına geldiği, ekipmanların satışı halinde ise ekipmanların kullanılabilirlik durumu, kalitesi, özellikleri ve de kullanılmış ürünler oldukları gözetilerek minimum 500-750 TL’ye maksimum 10.000,00 TL-15.000,00 TL’ye satılabilecekleri yönünde görüş bildirilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından belirtildiği üzere heyeti Mali Müşavir bilirkişinin atanması gerektiği anlaşıldığından bu kez heyete Mali Müşavir …’ın tayin edilerek yeniden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan ek raporda; mali inceleme sonucu, tasfiye edileceklerin 13/03/2014 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen tarafların hazırladığı resmi bilanço değerinin tasfiyeye esas alınması gerektiği, buna göre demirbaşların toplam değeri olarak 15.967,80 TL kayıtlı değerden ortaklık tasfiyesinin uygun olacağı, kiralama bedelleri için yapılan tespitin günlük 100-250 TL arasında değişmekte olup ayda veya haftada kaç gün kiralandığı, gelişen teknoloji karşısında 2008 yılı demirbaşlarının bugün için talep görüp görmeyeceği hususlarının somut olmadığı, bu konuda tarafların dosyaya sunduğu belge ve bilgide bulunmadığı, ayrıca 2010 yılından sonra vergi dairesine beyan vermeyen ve kaydı olmayan bir şirketin ticari faaliyette bulunma ihtimalinin çok zayıf olduğu, kime kaç gün kaç liraya kiralandığı hususunda somut tespitler yapılmadan kira geliri hesabı yapılamayacağı, ortakların ödenmiş sermaye payının … için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL ve … için 1.000,00 TL pay oranları %33,33’er pay eşit olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bu kez mahkememizce davacı …’ın uhdesinde olduğu bildirilen mallar üzerinde bu konuda uzman bilirkişi refakate alınarak keşif icrası ile söz konusu malzemelerin neler olduğu hususu da kayıt altına alınarak, bu malzemelerin değeri hususunda keşif yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Uzman Organizatör … tayin edilmiş, keşfen yapılan inceleme sonucu ibraz edilen bilirkişi raporunda; yapılan keşif sonucu malzemelerin günümüzde rayiç fiyatlarının ortalama fiyatlar olduğu, bazı malzemelerin bütünlük taşımadığı, eski, bakımsız, çalışıp çalışmadığı anlaşılamayan malzemelerin günümüzdeki teknoloji ile rağbet görmeyeceğinin anlaşıldığı yönünde görüş bildirilmiş, aldırılan bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce taraflara adi ortaklığa atamak istedikleri tasfiye memuru varsa memurun açık kimlik bilgileri ve adresinin mahkememize bildirilmesi istenmiş, davacı/karşı davalı … tarafından tasfiye memuru olarak …’ın tasfiye memuru olarak bildirildiği, davalı/karşı davacı … tarafından ise …’ın tasfiye memuru olarak bildirildiği, davacı … Kaçak tarafından tasfiye memurunun bildirilmediği görülmekle, tasfiye memuru olarak talep edilen …’ın davetiye ile duruşmaya celbine karar verilmiş, …’ın 20/12/2017 tarihli celsede alınan beyanında adi şirketin tasfiyesi hususunda tasfiye memurluğu görevini kabul ettiğini, tasfiye memurluğu için taraflardan herhangi bir ücret talebi olmadığını beyan etmiş olmakla mahkememizce tasfiye memuru olarak …’ın atanmasına karar verilmiştir. Bilahare tasfiye memuru … sunmuş olduğu beyan dilekçesi ile; 20/12/2017 tarihli celsede tasfiye memuru olarak atanmasına rağmen şirket ortaklarından istenilen belgelerin tarafına teslim edilmediğini, bu nedenle görevi gereği yürütmesi gereken işlemleri süresinde gerçekleştiremediğini, şirket ortaklarının konu ile ilgili gerekli alakayı göstermediklerini ve kendisine yardımcı olmadıklarını, bu koşullar altında tasfiye memurluğu görevini sürdüremeyeceğini beyan ederek tasfiye memurluğundan istifa ettiğini beyan etmiştir.
Tasfiye memuru …’ın istifası üzerine bu kez 11/04/2018 tarihli celsede tarafların talepleri doğrultusunda tasfiye memuru olarak …’ın atanmasına karar verilmiş, dosyanın bir örneğinin tasfiye memuru …’a tevdi edilerek taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisi kapsamında tasfiyeyi sağlayarak buna ilişkin raporu dosyaya sunması hususunda meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş, … tarafından sunulan 28/01/2019 tarihli dilekçe ile; tarafların sağlık sorunları ve diğer mazeretleri nedeniyle 25/01/2019 tarihinde görüşebildiklerini, bu tarihteki görüşmeye …’in İzmir’de olduğunu beyan ederek gelmediği bildirilmiş olmakla, mahkememizce …’ın beyanlarının alınması amacı ile 22/05/2019 tarihinde yapılacak olan duruşmaya celbine karar verilmiş, 22/05/2019 tarihli celsede hazır bulunan …’ın alınan beyanında; davacı ve davalının oluşturduğu adi ortaklığın aynı zamanda muhasebeciliğini yaptığını, taraflar arasında uyuşmazlık çıkınca kendisinin adi şirketin tasfiyesini ve kapanışlarını Maliye’ye bildirdiğini, faturayı şirket adına kestiğini, çünkü söz konusu demirbaşlar şirket adına kayıtlı olduğunu ve faturaları da bu nedenle şirket adına kesip KDV’sini de vergi dairesine yatırdığını, dağıtılmayan kâr olarak 65.000,00 TL civarında bir miktar gözüktüğünü, bunun da yönetici konumunda bulunan …’in uhdesinde olduğu, kendisinin bildiklerinin bundan ibaret olduğunu beyan etmiştir.
Yapılan yargılama, davacıların iddiaları, davalının beyanları, ibraz edilen deliller, mahkememizce yaptırılan incelemeler sonucu ibraz edilen bilirkişi kök ve ek raporları, tasfiye memuru raporları ve beyanları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı karşı davalılar … ve … ile davalı karşı davacı … arasında Şark Işık Yapım ünvanlı adi ortaklığın kurulduğu, adi ortaklık sözleşmesi ve tadil sözleşmesi ile davalı/karşı davacı …’in ortaklık yetkilisi olarak atandığı daha sonra söz konusu adi ortaklığın tasfiyesinin kanunen tamamlandığı, işlemlerinin bitirilmiş olduğu, yine adi ortaklığa konu araç ve bir kısım malzemelerin satışının yapıldığı, ancak adi ortaklık ilişkisi kanunen tasfiye edilmiş ise de taraflar arasındaki kar ve zarar dağıtımının fiilen adi ortaklar arasında yapılmadığı, mahkememizce adi ortaklığın 6098 sayılı Medeni Kanun’un 620-645 maddeleri uyarınca (818 sayılı Borçlar Kanunu 520-541.maddeleri uyarınca) tasfiyesinin gerektiği anlaşılmış, tarafların tasfiye hususunda tarafların anlaşamadıkları görülmüş, mahkememizce adi ortaklığa … tasfiye memuru olarak atanmıştır. Tasfiye memuru tarafından ve mahkememizce adi ortaklığın yöneticisi konumunda olan …’den tasfiye bilançosunu ve yönetici ortak olan adi ortaklara ilişkin hesap listesi ile hissedarlara ait kar ve zarar durumu ile ortaklara ait mal ve varlıkları bildirmesi hususunda 1 aylık kesin süre verilmiş, yönetici ortak … tarafından 1 aylık süre içinde taraflara ait ve adi ortaklığa ait gelir ve gider durumu hususunda rapor sunulmuş, sadece daha önce kanunen tasfiyeye tabi tutulan bir kısım mal varlıklarının ve satılan aracın bedelin davacılar tarafından alındığı, bunların da tasfiyeye dahil edilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de; davalı/karşı davacı …’in söz konusu araç satışını bizzat kendisinin yaptığı, dolayısıyla satış bedelinin de uhdesinde olduğu, bu doğrultuda satış bedellerinin davacılar tarafından tahsil edildiğine ilişkin somut bir delil ibraz edilemediğinden yönetici ortak …’in soyut beyanlarına itibar edilmemiş, yine tasfiye memuru tarafından hazırlanan raporda adi ortaklığın dağıtılmayan karının 65.000,00 TL civarında olduğu ve bu bedelin hali hazırda yönetici ortak davalı … uhdesinde bulunduğu, bu kapsamda adi ortaklık sözleşmesinde her bir ortağın hissesi eşit kabul edildiğinden davacı … tarafından açılan davanın 21.660,00 TL için kabulüne karar vermek gerekmiş, … tarafından dava açıldığında tasfiye payı olarak fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak 10.000,00 TL’nin talep edildiği ve dava dilekçesinde talep edilen bu 10.000,00 TL için faiz talep edilmediği, ıslahla her ne kadar faiz talebinde bulunulmuş ise de; dava tarihinde dava dilekçesi ile istenmemiş faizin ıslah dilekçesi ile talep edilebilmesi için dava tarihi ile ıslah tarihi arasında işlemiş faiz miktarının, ıslah dilekçesinde belirlenerek buna ilişkin bedelin müdeabih hale getirilmesi ve istenilen bu faizin harcının dosyaya yatırılması gerektiği, aksi takdirde ıslah dilekçesinde sadece tüm bedele dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi yönündeki ıslahın usulü uygun olmaması ve bu durumda sadece ıslah edilen asıl alacağa ıslah tarihi itibariyle faize karar verilebileceği, bu kapsamda kabul edilen 21.660,00 TL’nin 10.000,00 TL’sinin faizsiz, 11.660,00 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 09/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı yönetici ortaktan tahsili ile davacı …’na verilmesine karar vermek gerekmiş, davacı … tarafından açılan davada bu davacının, açmış olduğu davadan feragati sebebi ile bu dava için karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, davalı karşı davacı … tarafından, davacılar karşı davalılar aleyhine açılan tasfiye payının tahsili amaçlı 6.000,00 TL’lik tazminat ve alacak davası yönünden davacı karşı davalı …’ın davayı kabul beyanı doğrultusunda 6.000,00 TL maddi tazminatın karşı dava tarihi olan 19/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalı …’dan tahsili ile davalı karşı davacı …’e verilmesine karar vermek gerekmiş, yine karşı dava kapsamında davalı … tarafından açılan manevi tazminat davasında, davacı karşı davalı …’ın davayı kabul beyanı doğrultusunda davanın kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın karşı dava tarihi olan 19/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalı …’dan tahsili ile davalı karşı davacı …’e verilmesine karar vermek gerekmiş, yine davalı karşı davacı … tarafından davalı karşı davacı … aleyhine açılan tasfiye payının tahsili amaçlı davada, davalı karşı davacı …’in yönetici ortak konumunda olduğu, mahkememizce de kabul gören tasfiye memuru …’ın beyan ve raporuna göre adi ortaklığın dağıtıma tabi 65.000,00 TL’lik gelirinin bulunduğu ve söz konusu gelirin davalı karşı davacı …’in uhdesinde bulunduğu, bu kapsamda davalı karşı davacının, davacı karşı davalı …’ndan talep edebileceği herhangi bir tasfiye bedeli bulunmadığı anlaşıldığından, tasfiye payının tahsiline yönelik karşı dava olarak açılan maddi tazminat davasının reddine karar vermek gerekmiş, yine davalı karşı davacı tarafından taraflar arasındaki ilişkisi sebebiyle manevi tazminat isteminde de bulunulmuş ise de ortaklık tasfiyesinin davalı karşı davacının manevi şahsiyetinde ne gibi bir zarar doğurduğu iddia ve ispat edilemediği gibi doğduğu iddia olunan bir zarar ile tasfiye ilişkisindeki illiyet bağıda açıklanmamış olduğundan manevi tazminat davası yönünden açılan davanın da reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … tarafından açılan davada, davacının feragati nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı … tarafından açılan davanın KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile, 21.660,00 TL’nin yönetici ortak davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, (10.000,00 TL’si için dava dilekçesinde faiz talep edilmemiş olması nedeniyle ve 10.000,00 TL için usulüne uygun ıslah yapılmamış olması nedeniyle 10.000,00 TL’sinin faiziz olarak 11.660,00 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 09/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,)
3-Davacı karşı davalı … yönünden kalan kısımlar yönünden davanın REDDİNE,
4-Davalı karşı davacı … tarafından açılan davanın, davacı karşı davalı …’ın kabulü doğrultusunda 6.000,00 TL maddi tazminatın karşı dava tarihi olan 19/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalı …’dan tahsili ile davalı karşı davacı …’e verilmesine,
5-Karşı dava kapsamında açılan 5.000,00 TL manevi tazminatın davacı karşı davalı …’ın kabulü doğrultusunda KABULÜ ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 19/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsil ile davacı karşı davalı …’dan tahsili ile davalı karşı davacı …’e verilmesine,
6-Davalı karşı davacı … tarafından davacı karşı davalı … aleyhine açılan davanın sübut bulmadığından REDDİNE,
7-Adi şirketin tasfiyesi kanunen tamamlanıp, vergisel işlemleri bitirilmiş olduğundan bu hususta AYRICA KARAR OLUŞTURULMASINA YER OLMADIĞINA,
8-Asıl Dava Yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 1.479,59 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 135,00 TL + ıslah harcı 341,55 TL toplamı 476,55 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.003,04 TL’nin davalı …’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı … tarafından yatırılan toplam 476,55 TL harcın davalı …’den alınarak davacı …’na verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL ücreti vekaletin davalı …’den alınarak davacı …’na verilmesine,
11-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacı …’ndan alınarak davalı …’e verilmesine,
12-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalı …’e verilmesine,
13-Karşı Dava Yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 409,86 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 148,50 TL’nin mahsubu ile bakiye 261,36 TL’nin karşı davalı …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
14-Karşı davacı … tarafından yatırılan 148,50 TL harcın karşı davalı …’dan alınarak karşı davacı …’e verilmesine,
15-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği maddi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL ücreti vekaletin karşı davalı …’dan alınarak karşı davacı …’e verilmesine,
16-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği manevi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL ücreti vekaletin karşı davalı …’dan alınarak karşı davacı …’e verilmesine,
17-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği maddi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL ücreti vekaletin karşı davacı …’den alınarak karşı davalı …’na verilmesine,
18-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği manevi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL ücreti vekaletin karşı davacı …’den alınarak karşı davalı …’na verilmesine,
19-Davacı … tarafından yapılan toplam 3.390,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 2.447,58 TL’sinin davalı …’den alınıp davacı …’na verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
20-Davalı/karşı davacı … tarafından yapılan toplam 2.777,00 TL yargılama giderinin davacı/karşı davalı …’dan alınarak davalı/karşı davacı …’e verilmesine,
21-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır