Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/202 E. 2021/571 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/202 Esas
KARAR NO:2021/571

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:01/03/2017
KARAR TARİHİ:06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, 13/02/2011 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyir halinde iken marka ve modeli tespit edilemeyen bir aracın, aracın arka sol tarafından vurarak davacının içinde bulunduğu … plaka sayılı araca vurması neticesinde savurduğunu ve aracın takla atması sonucu yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, … plaka sayılı araç sürücüsü İsmail Kahraman hakkında müşteki şüpheli sıfatıyla savcılık soruşturması yapıldığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, davacının kazada yaralandığını ve tedavi gördüğünü, kazaya sebebiyet veren plakası marka ve modeli tespit edilemeyen araç nedeniyle SSKnun 14.mad göre kişiye gelen bedensel zararların tazmininden … Hesabının sorumlu olduğunu, davalı … Hesabına başvuruda bulunduklarını, ancak davalının cevap vermemekle birlikte ibraz edilen engelli sağlık kurulu raporunu süreli olduğu gerekçesiyle başvuruyu reddettiğini beyanla, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davacıya ödenmesi gereken iş gücü kaybından doğan toplam 3.200TL daimi maluliyet (sakatlık) ve 100TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.300TL tazminatın davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 02/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davada dava şartlarının yerine getirilmediğinden reddi gerektiğini, dava yada tahkim yoluna başvurulabilmesi için sigorta kuruluşu tarafından başvurunun 15 gün içerisinde cevaplanmaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin olması şartının arandığını, davada kuruma başvuru yapıldığını, 15 gün içinde kurum tarafından cevap verildiğini, ancak verilen cevabi yazıda trafik kazasında yaralanan Murat Karaman’ın maluliyetine ilişkin sağlık kurulu raporunda %18 oranında özürlülüğe neden olduğunun belirtildiğini, salık kurulu raporu sürekli ibaresi ile verilmemiş olup, iki yıl sonra kontrol şartı gerektiğinin belirtildiğini, bu nedenle özür oranı ile ilgili … İl Sağlık Müdürlüğüne yazı yazıldığını, gelen cevabi yazıya göre değerlendirme yapılıp yapılmayacağının bildirildiğini, söz konusu talebin değerlendirilmesi için eksikliklerin giderilmesinin beklenmekte olduğunu, bu aşamada dava açılmasının kanuna aykırılık oluşturduğunu, dava konusu kazanın 03/11/2011 tarihinde meydana gelmekle birlikte dava tarihi olan 02/03/2017 ve şirkete başvuru tarihi olan 02/12/2016 dikkate alındığında 2 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğunu, 03/11/2011 tarihinde plakası tespit edilemeyen aracın karıştığı kaza sonucunda davacının malul kaldığını, davacının kusuru oranında olmak üzere yaralanma ve sürekli sakatlık halinde olay tarihi itibariyle teminat limitinin kişi başı azami 200.000TL ile sınırlı olduğunu, zmms poliçelerinde, poliçelerde belirtilen tedavi teminatı ile vefat ve maluliyet ayrı ayrı teminatlar olarak belirlendiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı doğrultusunda geçici iş görmezlik tazminat bedelinin tedavi gideri kapsamında değerlendirilerek tedavi gideri teminatı içinde değerlendirilmesi gerektiğini, bakım giderinin tedavisi bitmiş, malul dahi olsa tıbbi olarak destek veya yardıma ihtiyacı kalmamış kişinin eksik kalan fonksiyonunun bir başkası tarafından karşılanma bedelinin olmadığını, bakımın tedavinin süresi içinde olduğunu, tedavi ve bakım giderinin birlikte anılması gerektiğini, hesaplanan tazminattan müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminin de yapılması gerektiğini beyanla, haksız davanın redidne, teminata girmeyen kazanç kaybı, tedavi gideri, bakım , yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, savcılık kararı, genel adli muayene raporu, iş göremezlik belgesi, rapor, sağlık kurulu raporu, başvuru dilekçesi, nüfus kayıt örneği, hastane kayıtları, tedavi evrakları, sağlık kurulu raporu, hasar dosyası celp olunmuştur.
Davalı tarafça zamanaşımı iddiasında bulunulmuş ise de kazanın gerçekleştiği 13/02/2011 tarihi ile davanın açılmış olduğu 01/03/2017 tarihi arasında (zararın aynı zamanda cezayı gerektiren bir fiilden yanaklanmış olması nedeniyle uzamış zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğundan) zaman aşımı süresinin henüz dolmadığı anlaşılmıştır.
Dosya Adli Tıp Kurumu3.İhtisas Kuruluna gönderilmiş olup tanzim olunan 01/10/2018 tarihli … karar sayılı raporunda; davacının 13/02/2011 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızasının maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığını, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 ay kadar uzayabileceğini belirtmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişi Aktüerya Hesap Bilirkişisi … tarafından tanzim olunan 14/01/2020 tarihli raporunda; dava konusu olayda taraf kusurunu gösteren bir kusur raporu bulunmadığından tazminat hesabında kusur durumunun dikkate alınmadığını, adli tıp kurulu raporuna göre davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığını, iyileşme süresinin 6 ay olduğunu, davacının 6 aylık geçici iş göremezlik zararının 3.821,32TL olduğunu, mahkemece başvuru koşullarının yerine getirildiğinin kabulü halinde, davalının, davacının 02/12/2016 tarihli dilekçesinin davalı kayıtlarına girdiği 02/12/2016 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 15/12/2016 tarihinde temerrüde düştüğünü, kaza tarihinde geçerli olan kişi başı sakatlanma ve ölüm ile tedavi gideri sigorta limitinin 200.000TL olup, hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatının tedavi gideri teminat limiti dahilinde kaldığını belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiş, itirazlar doğrultusunda bilirkişiler kusur hasar tespiti Uzmanı …ve Aktüerya Uzmanı …’ye tevdi edilerek, tanzim olunan 04/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda; 13/02/2011 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasında, marka ve modeli belli olmayan araç sürücüsü ve … plakalı araç sürücüsü …’ın dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı, kullandıkları aracın hızını yük ve teknik özelliğine, görüş , yol, hava ve trafik durumunun getirdiği mahal şartlarına uydurmadığını, dosya içerisindeki kaza tespit tutanağı, araç görselleri, araç içindeki yolcular dışında tanık beyanları olmadığından iki araç sürücüsü için kusur dağılımı yapılamadığını, araç içinde yolcu olarak bulunan davacının yolcuların uyması zorunlu kurallara riayet ettiğini, kazanın oluşmasında alabilecek herhangi bir tedbirinin bulunmadığını, kendisine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığı için atfı kabil kusurunun bulunmadığını, davacının araçta emniyet kemeri takıp takmadığına ilişkin herhangi bir bilgiye rastlanmadığını, emniyet kemeri takmadıklarının tespiti halinde davacının kusura katılımının söz konusu olacağını, adli tıp kurumunca belirlenen 6 aylık iyileşme süresine göre hesaplanan geçici iş göremezlik zararının 3.821,32TL olduğunu, davalının 15/12/2016 tarihinde temerrüde düştüğünü ve geçici iş göremezlik tazminatının, tedavi gideri teminat limiti dahilinde kaldığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi heyetince tanzim olunan 15/02/2021 tarihli ek raporda ise, rapora karşı beyan ve itirazların değerlendirildiğini, meydana gelen trafik kazasında marka ve modeli belli olmayan araç sürücüsünün dikkat ve özen yükümlülüğe aykırı davrandığını, kullandığı aracın hızını yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun getirdiği mahal şartlarına uydurmadığı sonucu öngörülebilir ve önlenebilir kazanın oluşumunda %100 oranında asli kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsünün uymazı sorunlu kurallara riayet ettiği, kazanın oluşmasında alabilecek herhangi bir tedbirinin bulunmadığı, kendisine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığı için atfı kabil kusurunun bulunmadığını, araçta yolcu olarak bulunan davacının yolcuların uyması zorunlu kurallara riayet ettiğini bu nedenle kendisine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığını belirtmişlerdir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş görememezliğe dayalı maddi tazminat davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan adli tıp ve bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 13/02/2011 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyir halinde iken marka ve modeli tespit edilemeyen bir aracın, davacının içinde bulunduğu … plaka sayılı araca vurması neticesinde yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, meydana gelen kaza nedeniyle yaralanan davacının trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş görememezliği ilişkin zararının tazmini için davalı … Hesabına başvuruda bulunulduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalıya başvurusu reddedilen davacının trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş görememezliği dayalı maddi tazminat istemi noktasında toplandığı, adli tıp kurumunca davacının 13/02/2011 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızasının maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 ay kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, marka ve modeli belli olmayan araç sürücüsünün dikkat ve özen yükümlülüğe aykırı davrandığı, kullandığı aracın hızını yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun getirdiği mahal şartlarına uydurmadığı sonucu öngörülebilir ve önlenebilir kazanın oluşumunda %100 oranında asli kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsünün uymazı sorunlu kurallara riayet ettiği, kazanın oluşmasında alabilecek herhangi bir tedbirinin bulunmadığı, kendisine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığı için atfı kabil kusurunun bulunmadığı, araçta yolcu olarak bulunan davacının yolcuların uyması zorunlu kurallara riayet ettiğini bu nedenle kendisine kusur izafe edilmesinin uygun olmadığı, adli tıp kurumunca davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı ve iyileşme süresinin 6 ay olduğu tespit edildiğinden, davacının 6 aylık geçici iş göremezlik zararının 3.821,32TL olarak hesaplandığı, davacının işbu tutarı davalıdan talep edebileceği, davalının, davacının 02/12/2016 tarihli dilekçesinin davalı kayıtlarına girdiği 02/12/2016 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 15/12/2016 tarihinde temerrüde düştüğü, kaza tarihinde geçerli olan kişi başı sakatlanma ve ölüm ile tedavi gideri sigorta limitinin 200.000TL olup, hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatının tedavi gideri teminat limiti dahilinde kaldığı anlaşıldığından, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacının geçici iş göremezliğinden kaynaklı olarak 3.851,32 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 14/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile davacının geçici iş göremezliğinden kaynaklı olarak 3.851,32 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 14/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 263,08TL nispi karar harcından peşin alınan (dava açılırken 31,40TL + ıslah ile 70TL) 101,40TLnin mahsubu ile bakiye 161,68TLnin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 3.851,32TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-) Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, tebligat tezkere giderleri olmak üzere toplam 2.431,00TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 101,40TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-)Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/07/2021

Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI