Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1108 E. 2023/323 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1108
KARAR NO:2023/323

DAVA:TAZMİNAT
DAVA TARİHİ:15/11/2017
KARAR TARİHİ:17/05/2023

İstanbul 12.ATM 2017/1008 esas, 2017/1096 karar sayılı 12/12/2017 tarihli kararı ile mahkememiz 2016/965 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilen ve mahkememiz … esas sayılı dosyasından tefrik edilerek yukarıda yazılı esas sırasına kaydı yapılan ve Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı ile birlikte … San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin ortağı olduğunu, şirketin 01/01/2016 tarihinden bu yana ortaklar arasında çözülemeyen fikir aykırılıkları ve davalının kusurlu davranışları nedeniyle fiili olarak faaliyetlerini sürdüremediğini, davacının İstanbul …ATM …esas sayılı dosyası ile ortaklıktan çıkma davası açtığını, davalının benzer isimdeki ve aynı sektördeki firması ile haksız rekabet yarattığını ve anlaşmazlıkların fitilini ateşlediğini, tarafların ortağı olduğu … ile … Müh.San.Tic.A.Ş.arasında 2015 yılı sonunda Sağlık Bakanlığı …Sağlık Kampüsünde bulunan MOH binası şantiyesi ile ilgili sözleşme yapılıp işe başlandığını, ancak davalının fikir ayrılıkları sebebiyle 30/03/2016 tarihinde… … unvanlı firma kurarak aynı kampüste … firmasının diğer işlerini yapmaya başladığını, davalının, davacının uyarılarına rağmen … üzerinden personel ve malzeme alımı yapıp bunlardan doğacak vergi maliyetlerini karşılayacağını taahhüt ettiğini ancak ödemeyerek firmayı vergi, SGK ve ticari borç altına sokup zarara uğrattığını, davacının şirketten dışlandığını, ortaklık haklarından yoksun bırakıldığını ve davalının her iki firmayı da tek başına yönetir hale geldiğini, davalının … firmasına ait personel ve malzemeleri kendi firmasında kullandığını ve halen kullanmaya devam ettiğini, davalının Bilkent şantiyesinde taşeronluk yapan …Elektrik firması ile ilgili olarak personel ve malzeme alımı yapıp bunlarla ilgili …’i vergi ve ticari borç altına soktuğunu, bu firmaya tek imzalı fatura kesip ödemeleri de ortak olunan firmaya aktardığını, ayrıca şirketin iş yaptığı… İnş.Mimarlık Ltd.Şirketi ile ilgili olan alacakları şahsi olarak tahsil edip kendi şahsi hesabına aktardığını, davacının ticari sektördeki bütün itibarının zedelendiğini, tarafların ortak olduğu şirkette yaptıkları iş neticesinde kazandıkları hakedişleri, kendi nam ve hesabına tahsil ettiğini ve bu bedelleri teslim etmediğini, davacı da haricen tahsil etmeye çalıştıkça diğer firmalar karşısında küçük düştüğünü, davalının neredeyse aynı isimde bir firma kurup aynı sektörde birlikte edindikleri aynı çevre ile işler yapmasının davacıyı artık iş yapamaz hale getirdiğini, ortaklığın maddi ve manevi olarak tamamen sona erdiğini, taraflar arasındaki anlaşmazlıkların aktif çalışmakta olan şirketin faaliyetlerini tamamen durdurduğunu ve bundan sonra da yeniden birlikte iş yapma imkanlarının kalmadığını, davalının özen ve bağlılık yükümlülüğü ve rekabet yasağına aykırı hareket ettiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep, dava ve hakları saklı kalmak kaydıyla davalı müdür/şirket ortağının haksız rekabet ve haksız ticari faaliyetleri neticesinde davacının uğradığı 1.000 TL maddi, 50.000 TL manevi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 26/03/2018 tarihli dilekçesi ile, davacının iki kişilik bir limited şirketin çifte imza yetkisine sahip ortaklardan biri olduğunu, uğranılan zararlar şahsi zararları olmayıp şirketin zararı olduğundan tazminat talebini de şirket hesabına talep ettiğini beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların ortak oldukları dava dışı şirkette eşit pay sahibi, çifte imzaya sahip müdürler olduklarını, Yargıtay 11.HD 2016/7578 Esas, 2017/2119 karar sayılı 13/04/2017 tarihli kararı ile dava dışı şirket ortağının kendi adına TTK madde 626 uyarınca dava açamayacağını, aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle davanın reddinin gerektiğine karar verdiğini, kaldı ki davacının şirketi tek başına temsil yetkisi olmadığından yine tek başına şirket adına tazminat isteme hakkı bulunmadığını, eğer şirket adına dava açıyorsa bu konuda da ikinci bir dava şartı noksanlığı olan genel kurul kararı bulunmaması sebebiyle dava açma ehliyetine sahip olmadığını, dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, davalının ortaklık boyunca hiçbir kusurlu davranışı olmadığı gibi davacının kusurlarını, eksikliklerini ve ortak bulunduğu şirkete verdiği zararları gidermek için uğraştığının hem banka kayıtları hem de iş yaptıkları şirketler ve diğer yasal evraklar bazında ortada olduğunu, davacının kontrolü altında olan banka hesabından gerek bankamatik kartı gerekse internet bankacılığı kullanılarak 20.000 TL gibi bir rakamın davacı tarafından nakit çekilmesine rağmen muhasebe kayıtlarında bu harcamaya dair herhangi bir beyan olmadığı gibi herhangi bir fatura da bulunmadığını, ayın banka hesabına bakıldığında para girişlerinin hep davalı tarafından yapıldığı, davalının kusurlu olmak yerine şirketin devamı için çalıştığı ve para kazandırdığını, davacının sözleşmeyle çalıştığı şirketleri arayarak email yada posta göndererek rahatsız etmesinin yanısıra muhasebe işlerini takip eden kişileri de rahatsız ederek bütün personeli işten çıkarmaya çalıştığını, davacının hatalı ve tek taraflı beyanı ile herhangi bir ihbar yapılmadan işçilerin işten çıkarıldığını, davacının ortaklığın başından beri şirketin ana çalışma yeri olan şantiyelere elinden geldiğince gitmediğini, şantiyelerde bütün işlerin davalı tarafından bizzat başında durularak takip edildiğini, davacının işçilerin şantiyeye gitmesini de engellediğini , araçların anahtarlarını aldığını ve habersiz olarak sahadan eleman çektiği için sözleşmeye aykırılıktan dolayı sözleşmeleri feshedildiğinden şirketin davacı tarafından zarara uğratıldığını, davacı tarafından muhasebeye verilmesi gereken evrakların ya hiç verilmediğini ya da davalı tarafından uyarıldığında gönderildiğini, alacaklara dair faturaların kesilmesi gerekirken davacının faturaları imzalamaktan kaçınarak bir kez daha şirketi zarara uğrattığı gibi vergi bakımından da şirketin üstlendiği sorumlulukları yerine getirmesine engel olduğunu, bu nedenle fahiş bir vergi ve sigorta borcu altına girildiğini, vergi dairesine olan borç nedeniyle açılması gereken dava davacının alakasız talepleri ile açılamadığından yine hem şirketin hem de dolaylı olarak davalının zarara uğratıldığını, banka hesaplarının kontrolü davacıda olmasına rağmen vadesi gelen çeklerin, personel maaşlarının ödenmediğini, personel ödemeleri davalı tarafından yapıldığı gibi vergiler ve sigortaya ait ödemelerin de davalı tarafından yapıldığını, şirkete ait deponun hiçbir bilgi verilmeden davacı tarafından boşaltıldığını, buradaki şirkete ait demirbaş ve eşyaların ise nerede olduğunun bilinmediğini, şirkete ait … plaka sayılı aracın vekalet ile 60.000 TL’ye satıldığını, davacı kontrolündeki para ile 52.000 TL’lik borç ödenmesine rağmen geri kalan paranın nerede olduğunun bilinmediğini, davacı tarafından şirket merkezinin kapı kilitleri değiştirilerek davalının girişinin engellendiğini ve anahtar istendiğinde ağır tahrik dolu hakaretlerle şirket merkezinden uzaklaştırılmak istendiğini, davacının şirket e-mail hesabının şifresini de değiştirerek davalının erişimini engellediğini, davalının sözleşme ile yüklendikleri iş olan MOH binası şantiyesinde bulunan bir kısım işi Ankara’da şantiyenin başında durarak başarıyla tamamladığını, davacının iddiasının aksine ortak şirketin MOH binasındaki sözleşme konusunun sonlandığını, müteahhit firmanın aynı kampus içindeki ikinci bir işi ortak oldukları şirkete vermek istediğini ancak davacının bu ikinci işi istemediğini ve sözleşmeyi imzalamadığını, piyasadan ve işten çekildiğini, ikinci şirketin bu çekilişten sonra kurulduğunu ve davacının reddettiği işi aldığını, iki iş arasındaki bağ davacı tarafından ortadan kaldırıldığından rekabet yaratacak bir olay bulunmadığını, MOH binası ile ilgili kullanılan bütün malzeme ve malların o sözleşmedeki iş bitiminde İstanbul’daki depoya gönderildiğini, ortak şirkette çalışan personelin yine ortak şirkete ait olan işlerde çalıştığını, davalının şirketin hiçbir malını ve işçisini diğer çalışmada kullanmadığını, ya malzemeleri geri gönderdiğini ya da faturalarını keserek bedellerini ortak şirket hesabına aktardığını, hiçbir zaman ortak oldukları şirket üzerinden bir taahhüt vermediğini, kendi şirketine ait vergi ve SGK borçlarını üstlendiğini, ortak şirketin içerisinde olduğu borç batağının ikinci şirketle alakası olmadığı gibi vergi ve SGK borçlarının tamamıyla ortak olan şirkete ait olduğunu, davacının kendi iradesi ile ikinci işten çekildiğini, davalının kendi şahsi hesabına ortaklığa olan alacakları almadığı gibi kendisine yapılan ödemeleri şirket hesabına aktardığını, tek başına fatura kesmediği gibi bu faturalarla alacak tahsil etmediğini, davacının müşterileri telefon ve e-mail ile hem yazılı hem sözlü olarak rahatsız etmeye başlaması ile ticari itibarını kaybettiğini, davacının kusurlu davranışları nedeniyle ortak olan şirketin battığını, iddianın aksine ikinci şirketin kar etmeyip zarar ettiğini, borçlardan dolayı davalının gayrimenkulünün icra kanalıyla satılmış olup davalının halen borçlu olduğunu, bu nedenlerle davacının dava açma ehliyeti bulunmadığından dava şartı noksanlığından davasının reddine, yine talep değişikliğine izinleri olmadığından TTK m.553 uyarınca davanın reddine, şirketin davacının idare beyanı ile piyasadan çekilmesi neticesinde piyasadaki işlerde ikinci şirketin herhangi bir rekabet içerisinde olamayacağından, davacının ve ortak şirketin zarar yerine kar etmesi ile de davacının davasında haksız olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ticaret sicil kayıtları, faturalar, SGK evrakları, malzeme listeleri, personel listeleri, SGK hizmet listeleri, SGK tahakkuk fişleri, dekontlar, fişler, … ….Ltd.Şti.2014-2015-2016 yılları kurumlar vergisi beyannameleri, taraf delilleri dosya içerisine alınmıştır.
Dosya mali müşavir, elektrik mühendisi ve nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 22/01/2020 havale tarihli raporda; davacının ortağı olduğu … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği, dosya kapsamına yerinde inceleme talebinin bulunmadığı, davalı şirketin 2017 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalının … A.Ş. nin diğer işleri hususunda …A.Ş ile ayrıca iş yapıp yapmadığı hususuna açıklık getirilmesi bakımından (sözleşme, teknik şartname, Hakediş vb.) belgelerin sunulması, özellikle kullanılabilecek malzemelerin değerlendirilebilmesi bakımından mevcut işe ait (tarafların ortaklığının bulunduğu … san. ve Ltd. Şti. ile …A.Ş,arasında imza edilen Sağlık Bakanlığı … Sağlık Kampüsünde bulunan MOH binası Şantiyesi işi) sözleşme konusu işin niteliği ve kapsamının da bilinmesi gerekeceği Mahkemece uygun bulunması halinde … san. ve Ltd. Şti. ile … A.Ş. arasında imza edilen Sağlık Bakanlığı … Sağlık Kampüsünde bulunan …binası şantiyesi işine ait hakediş ve sözleşme örneklerinin de sunulması gerekeceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ olunmuş, rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilerek dosyaya sunulan tarafların ortağı olduğu davaya konu şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak ek rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 13/03/2022 tarihli ek raporda; davacının ortağı olduğu … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait 2016 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu,
defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacının ortağı olduğu … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait ticari defterlerin incelenmesi neticesinde 2016 yılında …AŞ.’ne ( KDV Hariç) 631.366,40 TL fatura düzenlediği, 2016 yılı gelirlerinin tamamının ( KDV Hariç) 1.102.529,42 TL olduğu, … San ve Tic Ltd. Şti’nin 2015-2016 yıllarına ait Kurumlar Vergisi Beyannamesi ekinde yer alan Gelir Tablosunun incelenmesi sonucunda 2016 yılında 512.393,63 TL zarar ettiği, Bilançosunda Öz
kaynaklarının 242.309,03 TL olduğu ve şirketin öz kaynaklarını yitirdiği, diğer bir ifade ile borca batık olduğu, Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklarının ( kısa vadeli borçlarının) 2015 yılında 262.887,54 TL ‘den
2016 yılında 739.676,78 TL yükseldiği, teknik bakımdan, kök rapor içeriğinde belirtilen belgelere ulaşılamadığı anlaşılmakla ilave bir değerlendirme yapılamadığı, … Şirketinin …A.Ş ile bağlantısı iş ilişkisi bakımından, teknik olarak, belge bazlı tespit edilemediği, kök rapor sonrasında …Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce sunulan belgelerden, …A.Ş. ile … San. Tic. Ltd. Şti. faaliyet alanlarının (özellikle yangın, hırsız alarm, bina teknoloji sistemleri) örtüşmekte olduğu, teknik inceleme gerçekleştirilebilmesi için dosya dâhilinde yeterli verinin yer almamasından hareketle,
haksız rekabetin mevcut olup/olmadığı hususunda görüş beyan edilmesi mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Dava, dava dışı … San.ve Tic.Ltd.Şti’nin yetkilisi/müdürü olan davalının haksız davranışları ve haksız rekabeti nedeniyle uğranılan zararın tazminine yönelik tazminat davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dava dışı … San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin yetkilisi/müdürü olan davalının benzer isim ( …) ve aynı sektördeki firması ile haksız rekabet yarattığından bahisle uğranılan zararın tazmine yönelik maddi ve manevi tazminat isteminden ibarettir. Davaya konu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin …Ticaret odasına 25.05.2005 tarihinde… sicil numarası ile kayıtlı olduğu, şirketin faaliyet konusunun; “Orta gerilim ve alçak gerilim tesisatları ile ilgili her türlü pano şalt cihazları vs. ilk madde ve yardımcı malzemenin imalatı ithali ihracı ve dahili pazarlamasını yapmak ve ana sözleşmesinde yazılı olan işler” olduğu, şirket sermayesinin 300.000,00 TL olarak belirtendiği ve tarafların eşit sermaye oranı ile şirket ortakları olduğu, Davalı …’in kurduğu şahıs şirketinin “ …” olduğu ve şirketin…Ticaret odasına 30.03.2016 tarihinde …Sicil numarası ile kayıt edildiği, şirketin faaliyet konusunun “Bina ve bina dışı yapıların (ulaşım için aydınlatma ve sinyalizasyon sistemleri hariç) elektrik tesisatı, kablolu televizyon ve bilgisayar ağı tesisatı ile konut tipi antenler (uydu antenleri dahil) elektrikli güneş enerjisi kolektörleri, elektrik sayaçları, yangın ve hırsızlık alarm sistemleri vb.kurulumu 2-Orta gerilim ve alçak gerilim tesisatları ile ilgili her türlü pano şalt cihazları vs. İlk madde ve yardımcı malzemenin imalatı ithali ihracı ve dahili pazarlamasını yapmak 3-Her türlü elektrik taahhüt işleri yapmak konusuna giren malların nakliyesi ithalatı ihracatını yapmak” olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile, davaya konu … San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin ticari defter kayıtlarında … müh.Tic.A.Ş.adına düzenlenen faturaların işli olduğu, şirketin 2016 yılı defterlerin göre yurtiçi satışlarının KDV hariç 1.102.529,42 TL olduğu, bu bedelin 631.366,40 TL’sinin … ile düzenlenen faturalardan kaynaklandığı, şirketin 2015-2016 yıllarına ait kurumlar vergisi beyannamesi ekinde yer alan gelir tablosuna göre 2016 yılında 512.393,63 TL zarar ettiği, 2013-2014-2015-2016 yıllarına ait kurumlar vergisi beyannamesi ekinde yer alan bilançosunda 2016 yılında öz kaynakları 243.309,03 TL olup şirketin öz kaynaklarını yitirdiği, borca batık olduğu, şirketin yıllar içinde pasifinde ciddi artışlar meydana geldiği, personel, vergi, diğer ticari borçlar ve uzun vadeli borçların 2016 yılında ciddi artış sergilediği, kısa vadeli yabancı kaynaklarının/borçlarının 2015 yılında 262.887,54 TL’den 2016 yılında 739.676,78 TL’ye yükseldiği, davalının sunduğu 2017 yılı ticari defter kayıtlarına göre … ile herhangi bir kaydının olmadığı, davalının … Müh.Tic.A.Ş.’nin diğer işleri husunda … ile ayrıca iş yapıp yapmadığı hususuna açıklık getirebilecek sözleşme, teknik şartname, hakediş vb.belge bulunmadığından davalının, ortak şirkete ait malzemeleri kullanıp kullanmadığı ve zarar oluşup oluşmadığı hususlarında değerlendirme yapılamadığı tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTK’da düzenleme altına alınan haksız rekabet hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Haksız rekabet rakipler arasında yada tedarik eden ve müşteri arasında dürüstlük kuralına uygun olmayan ticari uygulamalardır. Ticaret hayatında dürüstlük kuralına uygun olmayan tüm eylem ve işlemler bu kapsamda değerlendirilir. Haksız rekabetin düzenlenmesindeki amaç piyasada hem rakipleri korumak hem de rakip olmayan kişileri (tüketicileri yada alıcı firmaları) korumaktır. Bu kapsamda, dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ve diğer hukuka aykırı davranışlar, başkalarının iş ürünlerinden yararlanma, üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı ifşa etmek, iş şartlarına uymamak, sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yönelik vb.durumlar haksız rekabet hükümlerine aykırılık sağlamaktadır. TTKnun 626.maddesi uyarınca limited şirket müdürleri ve yönetimle görevli kişilerin görevlerini tüm özeni göstererek yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini dürüstlük kuralı çerçevesinde gözetmekle yükümlü olduğu, yine 2.fıkraya göre ise, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemiş veya diğer tüm ortaklar yazılı olarak izin vermemiş ise, müdürlerin şirketle rekabet oluşturan bir faaliyette bulunamayacaklarının düzenlendiği, yine ortak olmayan müdürlerin de ortakları için öngörülmüş bulunan bağlılık borcuna tabi olduğunun düzenlendiği, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgeler uyarınca davalının haksız rekabet hükümlerine aykırı davrandığına ilişkin yeterli delile rastlanılmadığı anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 148,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen 39,15 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Maddi tazminat yönünden davalı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden davalı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
17/05/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır