Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1026 E. 2019/985 K. 11.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1026 Esas
KARAR NO : 2019/985

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/11/2017
KARAR TARİHİ : 11/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; temlik eden …AŞ ile dava dışı …AŞ arasında imzalanmış olan genel kredi sözleşmelerine istinaden dava dışı şirkete krediler kullandırıldığını, davalının da bu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi müşterisi tarafından kullanılan kredinin süresinde ödenmemesi nedeniyle temlik eden banka tarafından …Noterliği’nin 04/01/2005 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edilerek toplamda 3.445.916,63 TL borcun ödenmesinin talep edildiğini, asıl borçlu …AŞ’nin Kadıköy …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından iflasına karar verildiğini, … İflas Müdürlüğü’nü… İflas dosyasına kaydı yapılıp iflas işlemlerinin devam ettiğini, takip konusu alacağın …Noterliği’nin 10/11/2010 tarih ve… sayılı temliknamesi ile davacı şirkete devri ve temlik edildiğini, bilahare borcun süresinde ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatılarak davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiğini, ancak davalının başlatılan takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, anılan nedenle davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum edilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zaman aşımına uğradığını, davalıya tebliğ edildiği bildirilen …Noterliği’nin 04/01/2005 gün ve … yevmiye sayılı hesap kat ihtarnamesinin davalıya tebliğ edilemediğini, yine gönderildiği bildirilen ihtarnamenin tarihinin 2005 olduğunu, ancak takibin 26/10/2015, davanın açılış tarihinin ise Ekim 2017 olduğunu, bu itibarla zaman aşımının söz konusu olduğunu, ayrıca asıl borçlu …AŞ’nin Kadıköy …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile iflasına karar verildiğini, iflas işlemlerinin halen devam ettiğini, davacı alacaklının iflas masasına müracaat etmesi gerektiğini, ancak davacının aradan geçen uzun zamana rağmen davalı aleyhine icra takibi başlattığını, anılan davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı temlik eden banka ile dava dışı asıl borçlu …AŞ arasında akdedilen ve davalının da kefil sıfatıyla yer aldığı Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, davalı asıl borçlu şirkete kullandırılan kredinin geri ödenmemesi sebebiyle davalı kefil aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının sureti celp edilmiş, incelenmesinde; davacı varlık yönetim tarafından davalı … ile dava dışı … ve … aleyhine 1.077.030,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, başlatılan takibe davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Toplanan taraf delilleri ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Bankacı …, Mali Müşavir … ve Hukukçu … tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her alacağın on yıllık zaman aşımına tabi olduğu, asıl borçluya karşı kesilen zaman aşımının kefile karşı da kesilmiş olacağı, asıl borçluya karşı 27/03/2006 tarihinde iflas yoluyla takip başlatıldığı ve Kadıköy …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/10/2007 tarihli kararı ile de iflasına karar verildiği, dava konusu takibin ise borçluya karşı yapılan işlemlerden 8 yıl sonra 26/11/2015 tarihinde yapılmış olduğu, bu durumda dava konusu alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramayacağı konusundaki hukuki değerlendirmenin takdirinin mahkemede olduğu, temlik alan varlık yönetim şirketinin İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyası kapsamında 26/11/2018 takip tarihi itibariyle toplam 1.077.030,00 TL tutarında asıl alacağı olduğu, bu miktar üzerinden davalının borca ve eklentilerine itirazının iptaline karar verilebileceği, takip tarihinden itibaren asıl alacağa taraflar arasında akdedilen GKS tahtında serbestçe belirlendiği şekilde yıllık %69 oranında temerrüt faizi uygulanabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının beyanları, ibraz edilen deliller, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu ibraz edilen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; temlik eden …AŞ ile dava dışı …AŞ arasında ve davalının müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla yer aldığı 01/06/1996, 21/05/1999, 22/05/2000, 26/07/2000, 04/10/2002, 09/10/2002, 24/10/2002, 25/10/2002, 19/08/2003, 05/01/2004 (aynı tarihli 3 adet), 21/01/2004 (aynı tarihli 2 adet) ve 20/05/2004 tarihli Genel Kredi Sözleşmelerinin imzalandığı, imzalanan sözleşmelere istinaden dava dışı şirkete krediler kullandırıldığı, ancak kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi sebebi ile temlik eden …AŞ tarafından davalıya …Noterliği’nin 04/01/2005 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edilerek toplamda 3.445.916,63 TL borcun ödenmesinin talep edildiği, bilahare dava dışı asıl borçlu …AŞ’nin Kadıköy …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından iflasına karar verildiği ve iflas işlemlerinin Kadıköy İflas Müdürlüğü’nün 2007/19 İflas dosyasında devam ettiği, dava dışı şirkete kullandırılan kredilerin gönderilen ihtarnameye rağmen ödenmemesi üzerine 26/10/2015 tarihinde İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatılarak davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiği, başlatılan takibe davalının 24/12/2015 tarihli dilekçe ile itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Borçlar Kanunu 598.maddesi ile “1-Hangi sebeple olursa olsun, asıl borç sona erince, kefil de borcundan kurtulur. 2-Borçlu ve kefil sıfatı aynı kişide birleşmiş olursa, alacaklı için kefaletten doğan özel yararlar saklı kalır. 3-Bir gerçek kişi tarafından verilmiş olan her türlü kefalet, buna ilişkin sözleşmenin kurulmasından başlayarak on yılın geçmesiyle kendiliğinden ortadan kalkar. 4-Kefalet, on yıldan fazla bir süre için verilmiş olsa bile, uzatılmış veya yeni bir kefalet verilmiş olmadıkça kefil, ancak on yıllık süre doluncaya kadar takip edilebilir. 5-Kefalet süresi, en erken kefaletin sona ermesinden bir yıl önce yapılmak kaydıyla, kefilin kefalet sözleşmesinin şekline uygun yazılı açıklamasıyla, azamî on yıllık yeni bir dönem için uzatılabilir.” hükmü mevcuttur.
Anılan yasa hükmü, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri ve Kefalet Sözleşmeleri dikkate alındığında; taraflar arasında en son 20/05/2004 tarihinde sözleşme imzalandığı, davacı temlik alan tarafından davalı aleyhine icra takibinin ise 26/10/2015 tarihinde başlatıldığı, en son imzalanan sözleşme tarihinden sonra takibin başlatıldığı tarih arasında on yıldan fazla bir zaman bulunduğu, bu itibarla BK 598/3.maddesi “Bir gerçek kişi tarafından verilmiş olan her türlü kefalet, buna ilişkin sözleşmenin kurulmasından başlayarak on yılın geçmesiyle kendiliğinden ortadan kalkar.” hükmü itibariyle davalının kefaletinin takipten önce sona erdiği, davalının kefaleti takipten önce sona erdiğinden ve davacı tarafça kefaletin sona ermesinden önce davalı hakkında başlatılmış bir takip bulunmadığı anlaşıldığından hak düşürücü süre içerisinde takip yapılmaması sebebiyle davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Türk Borçlar Kanun’unun 598/3 Maddesi uyarınca davalının kefaleti takipten önce sona erdiğinden ve davacı tarafça kefaletin sona ermesinden önce davalı hakkında başlatılmış bir takip bulunmadığından hak düşürücü süre içerisinde takip yapılmaması sebebiyle davanın REDDİNE,
2-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 56.260,90 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır