Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/947 E. 2021/519 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:… Esas
KARAR NO:2021/519

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :27/09/2016

BİRLEŞEN …. ATM.’NİN … E. SAYILI DOSYASI
DAVA TARİHİ :09/05/2017
KARAR TARİHİ:24/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: (Asıl Dava Yönünden)
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 01.10.2015 – 01.10.2016 tarihleri arasında geçerli olacak bir promosyon kampanyası yürütmek üzere karşılıklı olarak sözleşme imzalanarak yürürlüğe girdiğini, bu kampanyanın sözleşme süresince … … … (…) … galerilerinden araç satın alarak kampanya koşullarına uygun başvuruda bulunan kişilere çift kişilik uçak bileti yerine geçecek bir adet kod verilmesini ve buna karşılık müvekkili tarafından bir adet kod karşılığı olarak 30 Euro + KDV. olmak üzere sözleşme boyunca kampanyaya katılacak kişiler için kullandırılacak 2.530 adet kod’un karşılığı olan meblağın ödenmesi hususunda anlaşıldığını, müvekkilinin sözleşmeye istinaden ödemesi gereken 75.900-Euro’nun toplam 63.250-Euro’sunu sözleşmeye uygun olarak taksitler halinde zamanında ödediğini, ancak kampanya koşullarına haciz olmasına rağmen kodu kullanabilecek 784 kişinin (her kod çift kişilik bilete hak kazandırdığında toplam 1.568 kişi) büyük çoğunluğunun kendilerine çıkarılan vergi ve harç adı altında fahiş ücret talepleri nedeniyle kampanyadan faydanalanamadığını, sözleşmenin fesih tarihine kadar müvekkili şirketin ödediği 62.250-Euro’ya karşılık davalı şirketin ayıplı hizmeti nedeniyle sadece 27 kod için biletleme yapıldığını ve böylece davalının söz konusu bu gizli ayıplı hizmeti nedeniyle sözleşmenin kurulması aşamasında vermeyi taahhüt ettiği hizmet ile sözleşmenin ifası sırasında verdiği hizmetin birbirinden tamamen farklı olduğunun görüldüğünü, davalı daha sonra müvekkili şirket ile sözlü anlaşarak 457 personelin kampanyadan faydalanması için anlaştığını ancak yine kişilerin kendi imkanlarıyla bir hava yolu şirketinden uçak bileti aldıkları zaman ödeyecekleri ücrete yakın hatta bazen daha fazla meblağ hava limanı vergisi vs. Adı altında talep edildiğinden 457 personelden yalnızca 8’inin kampanyadan faydalandığını, müvekilinin daha fazla mağduriyet yaşamamak için davalı tarafa gönderdiği ihtarname ile sözleşmeyi feshederek gönderdiği 235.927,93-TL tutarındaki iade faturasının tarafına ödenmesini talep ettiğini, davalı tarafça faturanın ödenmemesi üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davacının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, dava konusu sözleşmenin 3. Maddesi gereği davalının sebep olduğu zararlara karşılık 50.000,00-TL bedelli teminat mektubunun müvekkili tarafından haklı olarak nakde çevrildiğini, alacak tutarı olan 235.997,20-TL’den tahsil edilen teminat bedeli düşüldükten sonra kalan 185.997,20-TL tutar üzerinden haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalı borçlu aleyhine itirazın iptali istenen alacak tutarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin müvekkili şirkete yüklediği sorumluluklara uygun şekilde müvekkilinin kampanyayı hizmete sunduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin nasıl uygulanacağı, karşılıklı imza altına aldıkları sözleşme eki Kampanya Koşulları, reklam ve görselleri hazırlandığını … internet sitesi faaliyete geçirildiğini, kampanya boyunca açık kalacak çağrı merkezi ve personeli hazır edildiğini ve kampanyadan yararlanma hakkı kazanmış herkese hizmet vermeye başlandığını, araç satın alımı gerçekleşince iletilen şase numarası sisteme tanımlanarak katılım hakkı verildiğini, başvuru formu dolduranlara uçak teklifi gönderildiğini, vergi ödemesini gerçekleştiren müşterilerin uçak bileti düzenlenerek iletildiği, vergi ödemesi gerçekleşmeyen müşteriler için bilet düzenlenmediğini, yapılan anlaşmaya göre kampanyaya katılmak için önce araba satın almak sonra müvekkili şirkete başvurmak, bilet talep etmek, sözleşme koşulları gereği vergi- havalimanı harcı gibi bedelleri ödemeyi kabul edip bilet kesimini onaylamak olduğunu, kampanyanın müvekkili tarafından sorunsuz, sözleşme ve kampanya koşullarına uygun olarak yürütülürken bir anda sözleşmede kampanya henüz 3. ayını yeni tamamladığında kampanyanın son ödeme tarihine 3 gün kala davalı şirketin …. Noterliğinin … Yevmiye numaralı 10.03.2016 tarihli ihtarının müvekkilinin eline ulaştığını, kampanyanın son ödemesine 3 gün kala tebliğ edilen ihtarnamenin ticari teamüllere aykırı ve kötü niyetli olduğu olduğunu, davacı şirketin temel iddiası 784 kişinin bu kampanyadan hak kazanmış olması ve 457 personelin kampanyadan bilerek ve isteyerek yararlandırılmamış olması olduğunu ancak kampanyanın temeli hak kazanan kişilerin başvurmasına dayanmasına rağmen davalı müvekkili şirkete 784 kişi başvurmadığını, başvurulan kişi sayısının 100 civarında olduğunu, davacının kampanyaya başvurmayan kişilerin de müvekkili şirketin sorumluluğunda olmadığını, kampanyanın başarısına göre bedel tahsil edilmediğini, kampanyaya çok sayıda insanın müracaatı alacağı bedeli etkilemediğini, davacı şirketin esas niyetinin kampanyadan beklediği randımanı alamaması sebebiyle müvekkili şirkete ödeyeceği bedeli kesmek veya hiç ödememek olduğunu, haksız el konulan 50.000,00-TL sözleşme teminat bedeliyle ödenmeyen son taksit ve diğer haklar için müvekkili tarafından icra takibi başlatıldığını, davacı şirketin ödemiş olduğu kampanya bedellerini müvekkilinden almaya çalıştığı gibi ödememiş olduğu kampanya bedelini de talep ettiğini, bu nedenlerle haksız itirazın iptali davasının reddini, kötü niyetli davacı şirketin %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına çarptırılmasını, dava masrafı ve ücreti vekaletin davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında geçerli olacak bir promosyon kampanyası yürütmek üzere sözleşme imzalandığını, bu sözleşme süresince … … … (…) … galerilerinden otomobil satın alan herkese …’ya uçak bileti hediye edileceğini, toplamda 41 maddeden oluşan kampanya katılım koşulları da müvekkili şirket tarafından imzalandığını, sözleşmenin müvekkil şirkete yüklediği sorumluluklara uygun şekilde yürütülmesine ve kampanya başlatılmasına rağmen kampanyanın son ödeme tarihine 3 gün kala bir anda davalı şirketin …. Noterliğince kendilerine ihtarname gönderildiğini ve eksik / ayıplı hizmet dolayısıyla sözleşmenin fesihini içerir ihbarını tebliğ aldıklarını, davalı sözleşmeyi haksız olarak fesih etmiş olup sözleşme başında davalıya verilen 50.000,00-TL bedelli teminat mektubuna el koyduğunu, davalı bununla da kalmayıp sözleşme için yaptığı ödemeleri …. İcra Müdürlüğü … E. dosyası ile müvekkile haksız ve hukuksuz olarak icra takibi başlattığını, haksız fesih nedeniyle davalının el koymuş olduğu 50.0000,00 TL ile ödenmesi gereken son taksit tutarı olan alacakları ile toplam 97.139,62 TL tahsili için müvekkili tarafından başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına davalı tarafça yapılan haksız itirazların iptali ile takibin devamına, kötü niyetli davalı şirketin %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı, dava masrafları ve vekalet ücretinin yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasında 01/10/2015 tarihli sözleşmenin imzalandığını, müvekkilinin sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar sözleşmeye istinaden ödemesi gereken 75.900-Euro’nun toplam 63.250-Euro kadarını sözleşmeye uygun olarak taksitler halinde zamanında ödediğini, sözleşme kapsamındaki kampanyadan 748 kişinin çoğunun kendilerine çıkarılan vergi ve harç adı altında fahiş ücret talepleri nedeniyle kampanyadan faydanalanamadığını, 6 ayı aşkın bir süre içerisinde sadece 27 kodun biletlemesi yapıldığını, sözleşmenin fesih tarihine kadar müvekkili şirketin ödediği 62.250-Euro’ya karşılık davacı şirketin ayıplı hizmeti nedeniyle sadece 27 kod için biletleme yapıldığını ve böylece davacının söz konusu bu gizli ayıplı hizmeti nedeniyle sözleşmenin kurulması aşamasında vermeyi taahhüt ettiği hizmet ile sözleşmenin ifası sırasında verdiği hizmetin birbirinden tamamen farklı olduğunun görüldüğünü, müvekilinin daha fazla maduriyet yaşamamak için davacı tarafa gönderdiği ihtarname ile sözleşmeyi feshederek gönderdiği 235.927,93-TL tutarındaki iade faturasının tarafına ödenmesini talep ettiğini, davacı tarafça faturanın ödenmemesi üzerine davacı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davacı taraf aleyhine icra takibi başlattıklarını, davacının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, bunun üzerine …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını davanın derdest olduğunu, her iki dava konusunun aynı sözleşmeden kaynaklandığını beyanla davaların birleştirilmesine karar verilmesini, haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun davanın reddi ile haksız ve kötü niyetli davacının dava değerinin %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yğkletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; taraflar arasında imzalanan sözleşme (aslı gibidir sureti), davalı tarafından sunulan cevap ve davacı tarafından cevaba cevap dilekçesi, davacı vekilinin sunmuş olduğu 29/11/2017 tarihli tanık ifadelerine karşı beyan dilekçesi, davalı vekilinin sunmuş olduğu beyan dilekçesi ekinde … kampanya ve biletleme detayları – kampanyaya hak kazananlar listesi – zorunlu hediye maili ve … kampanya devam teklifi, dosyada alınan bilirkişi raporlarına karşı sunulan beyan ve itiraz dilekçeleri, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası, Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ve içerisinde …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mali müşavir bilirkişi …’e tevdii edilen dosyada tanzim olunan 02/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın 2015-2016 yılları ticari defler ve cari hesap ekstrelerini / davalı tarafın ise 2015 yılı yevmiye defteri ile 2016 yılı ticari defter ve cari hesap ekstresini inceleme için sunduğu, tarafların ilgili dönemde incelemeye sunduğu ticari defter açılış ve kapanış tasdiklerinin süreleri içinde yapıldığını, davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/10/2015 tarihli sözleşme imzalandığını ve taraflar arasındaki ihtilafın bu sözleşme maddelerinden kaynaklandığı, davacı ve davalının cari hesap incelenmesinde 12/10/2015 tarihinde 49.638,25 TL’lik fatura alındığı, 2015 yılında üç adet fatura alındığı, fatura karşılığının aynı tarihte ödendiği, davacı… … A.Ş ‘nin davalı … ltd. Şti’den 12/1072015- 11/02/2016 tarihleri arasında 245.125,31 TL hizmet alımı yaptığını, davalının 10/03/2016 tarihinde 235.522,93 TL ve 4.720,00 TL tutarında iki adet satın alma iadesi faturası düzenlediğini, davacı tarafından davalı firmaya faturalar karşılığı 63.250,00-Euro + 11.385,00-Euro KDV. olmak özere toplam 74.635,00-Euro ödeme yaptığının dekontlardan sabit olduğunu, davacı tarafından davalı şirkete ödenen tutarlar ile davacı tarafından düzenlenen “satın alma iade” faturasının davalı şirket kayıtlarına intikal etmediğini, davacı şirket kayıtlarında takip tarihi olan 25/03/2016 tarihi itibariyle davalı firmadan 236.533,50-TL alacağının göründüğünü, davalı şirket kayıtlarında ise takip tarihi itibariyle 245.125,31-TL davacı firmadan alacaklı göründüğünü, davalıya ait ticari defter ve kayıtlarında ödemelerin görülmediği ve iade faturasının kaydedilmediğinin tespit edildiğini, takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere taraflar arasında imzalanan ve davacı tarafından …. Noterliğinin 10/03/2016 tarihli ihtarnamesiyle feshedilen sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğine kanaat getirilmesi durumunda davacı firmanın davalı firmadan satınalma iade faturası toplamında teminat mektubu tutarı düşülerek takip tutarı olan 185.522,93-TL alacaklı olacağını, davacı firmanın sözleşme gereği davalı tarafından sözleşme süresi içerisinde kaç müşterinin bu kampanyadan faydalandığının tespit edilerek bu tutarın ödenen tutardan mahsup edilerek sonrasında kalan tutar kadar alacaklı olacağını, sözleşmenin haksız nedenle feshedildiğine kanaat getirilmesi durumunda davacı firmanın davalı firmadan alacaklı olmayacağı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak tarafların da itirazları dikkate alınarak mali müşavir bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 29/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın ticari defterlerine göre davalı tarafın düzenlemiş olduğu 5 adet toplamı (her biri 14.927-Euro karşılığı toplam KDV. dahil 74.635-Euro) 240.405,31-TL Uçuş Kampanyası açıklamalı faturaların ticari defterine işlendiğini ve davalı tarafa borçlandığını, davacının fatura borcuna karşılık davalı tarafa 12/10/2015 tarihinde (14.927-Euro karşılığı olan) 49.011,31-TL, 10/11/2015 tarihinde (14.927-Euro karşılığı olan) 47.023,04-TL, 10/12/2015 tarihinde (14.927-Euro karşılığı olan) 47.476,82-TL, 13/01/2016 tarihinde (14.927-Euro karşılığı olan) 49.166,55-TL, 11/02/2016 tarihinde 49.168,05-TL olmak üzere toplam (KDV dahil 74.635-Euro karşılığı olarak) 241.845,77-TL ödeme yaptığını, 240.405,31-TL fatura borcu – 241.845,77-TL yapılan ödeme = 1.440,46-TL fark ise kur farkından oluştuğunu ve davacı tarafın kampanyaya ilişkin 5 adet fatura karşılığı olarak borcunun kalmadığını, davanın davalı adına sözleşmeye göre 2.530 adet koddan (75.900,00-Euro+KDV.) ile ödemesi yapılmayan 421,66 adet kod bedelini (12.649,80-Euro+KDV) ve 27 adet biletlemesi yapılan kod bedelini (810-Euro+KDV) düştükten sonra 10/03/2016 tarihli 667621 sıra numaralı KDV. dahil 235.522,93-TL bedelli (62.440-Euro+KDV=73.679,20-Euro) iade faturası düzenlendiğini ve ticari defterine işlendiğini, davacının 2016 yılında döviz cinsi fatura ve ödemelere kur değerlemesi yapmadığı için davalı taraftan kur farkından kaynaklı 1.010,57-TL alacaklı göründüğünü, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre 25/03/2016 takip tarihi itibariyle 236.533,50-TL alacak kaydettiği görüldüğünü, davacının …. İcra Müd. … E. sayılı dosyasıyla davalı taraftan 235.522,93-TL asıl alacak ve 474,27-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 235.997,20-TL alacak talebinde bulunduğunu, takip tarihinden sonra ise 07/04/2016 tarihinde alacağına karşılık davalı taraftan almış olduğu 50.000,00-TL teminat mektubu karşılığı tahsil etmiş ve 235.997,20-TL alacağından düştüğünü, davalı taraf ticari defter kayıt ve belgelerine göre davacı taraf adına 6 adet toplamı (her biri 14.927-Euro karşılığı toplam KDV. dahil 89.562-Euro) 287.574,663-TL Uçuş Kampanyası açıklamalı faturaları ticari defterine işlendiğini ve davacı taraftan alacaklı hale gelindiğini, davalının davacı taraftan toplam 74.635-Euro tahsilat yaptığını ancak ticari defterlerine işlemediğini, davalı tarafından yapılan tahsilatlar düşüldükten sonra davalının alacağının 14.927-Euro karşılığı yani 47.169,32-TL alacağı olduğunun görüldüğünü, davalı firmanın …. İcra Müd. … E. sayılı dosyasıyla davacı taraftan 97.139,62-TL alacak talebinde bulunduğunu, talebe dayanak olarak 11/03/2016 tarihli 100016 sıra numaralı 14.927-Euro karşılığı 47,269,32-TL bedelli faturayla davacı tarafından tahsil edilen 50.000,00-TL bedelli teminat mektubunu gösterdiğini, davacı tarafın davalı adına 10/03/2016 tarihli 235.522,93-TL bedelli iade faturası düzenlediğini ve ticari defterlerine işlediğini ancak davalı tarafın ticari defterlerine işlemediğini, davalının davacı taraf adına 11/03/2016 tarihli 14.927-Euro karşılığı 47.169,32-TL bedelli fatura düzenlediğini ve ticari defterlerine işlediğini ancak davacı tarafın ticari defterlerine işlemediğini, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre 07/10/2015 tarihinde şirket tarafından 1.265 Kod için düzenlenerek kurum’a tebliğ edilen faturaya istinaden 1281082015 tarihinde 12.650-Euro+KDV, 10/11/2015 tarihinde 12.650-Euro+KDV ve 10/12/2015 tarihinde 12.650-Euro+KDV olarak kurum tarafından şirkete ödeneceği, 02/01/2016 tarihinde şirket tarafından 1265 Kod için düzenlenerek kurum’a tebliğ edilen faturaya istinaden 11/01/2016 tarihinde 12.650-Euro+KDV, 10/02/2016 tarihinde 12.650-Euro+KDV ve 10/03/2016 tarihinde 12.650-Euro+KDV olarak kurum tarafından şirkete ödeneceği, davacı tarafın sözleşmeye toplam 6 taksitte 75.900-Euro+KDV olmak üzere 89.562-Euro ödemesi gerektiğini, davacı tarafın sözleşmeye istinaden davalı tarafa 5 adet 63.250-Euro+KDV = 74.635-Euro ödeme yaptığını ancak bakiye kalan 14.927-Euro’yu (ö.taksit) ödemediğini, davacı …. Noterliği 10/03/2016 tarihli ihtarnamesiyle davalının gizli ayıplı hizmeti nedeniyle sözleşmeyi feshettiğini bildirmiş ve bugüne kadar ödemesi yapılan / biletlemesi yapılmış olan Kod hariç 62.440-Euro+ KDV. (235.522,93-TL karşılığı) iade faturasının tebliğinden itibaren 3 gün içerisinde fatura bedelini talep ettiklerini, 50.000,00-TL’lik teminat mektubunun paraya çevrileceğini, fesih nedeniyle 10/03/2016 tarihli 12.650-Euro+KDV. tutarındaki ödemenin iptal edilmiş olduğunun bildirildiğini, davalı tarafın …. Noterliğinin 16/03/2016 tarihli ihtarnamesiyle davacının, davalının “gizli ayıplı hizmet” ürettiği nedeniyle tek taraflı fesih ettiklerini ve teminat mektubunun 3 gün içerisinde davalıya iadesi ile son taksit tutarının hesaplarına yatınlmasının bildirdiğini, sözleşmeye göre davalı taraf katılımcılardan her türlü vergi – harç – sigorta bedeli ile 10-Euro bilet kesim bedelini almak hakkına haiz olduğunu, davalı tarafça istenilen harç ve vergilerin çok yüksek tutulduğunu, bu nedenle katılımcıların yararlanamadığını ve verilen hizmetin gizli ayıplı olduğunun iddia edildiğini, davalı taraf ise vergi ve harçların kendileri dışında belirlendiğini, katılımcıların kontrol etme imkanları olduğunu beyan ettiği, davacı taraf icra takibinde işlemiş faiz talep etmekle davalı tarafın ise işlemiş faiz talep etmediğini, esas dosyada davacı… … .. Ltd. Şti. …. İcra Müd. … E. sayılı dosyasında ihtarname davalı tarafından 14/03/2016 tarihinde tebliğ alınmış olmakla faiz hesabının 18/03/2016 tarihinden itibaren yapıldığında davacı tarafın 25/03/2016 takip tarihi itibariyle 474,27-TL işlemiş faiz alacağının tespit edildiğini, birleşen dosyada ise davacı … … .. Ltd. Şti. …. İcra Müd. … Esas sayılı dosyası ile davalı taraftan 97.139,62-TL asıl alacak talebinde bulunduğunu, birleşen dosya davacısının işlemiş faiz talebi bulunmadı için takip tarihine kadar faiz hesabı yapılmadığını, sayın Mahkeme tarafından davalı firmanın sunduğu hizmetin gizli ayıplı olmadığı kanaatine ulaşır ise Esas dosya davalısı (birleşen dosya davacı) tarafın davacı taraftan 03/05/2016 takip tarihi itibari ile 14.927,00-EURO karşılığı 47.169,32-TL bedelli fatura ve davacı tarafından tahsil edilen 50.000,00-TL teminat mektubu bedelli olmak üzere 97.139,62-TL alacaklı olduğunu, ancak sayın Mahkeme davalı tarafın sunduğu hizmetin gidi ayıplı olduğu kanaatine ulaşır ise Esas dosya davacısı (birleşen dosya davalısı) tarafın davalı taraftan 25/03/2016 takip tarihi itibari ile 235.522,93-TL asıl alacak ve 474,27-TL işlemiş faiz olmak üzere 235,997,20-TL alacaklı olduğunu, teminat mektubunun nakde çevrilmesi nedeniyle yapılan 50.000,00-TL tahsilatın İcra Müdürlüğünce yapılacak hesaplamada dikkate alınması gerektiğini, tarafların %20 tazminat talebinin sayın Mahkeme’nin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(4)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, mali müşavir bilirkişi …’a ve nitelikli hesaplama uzmanı …’e tevdii edilen dosyada tanzim olunan 30/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … … … Ltd. Şti. ile… … … A.Ş. arasında 01/10/2015 tarihinde imzalanan sözleşmenin edimleri göz önüne alındığında karma bir sözleşme olduğunu, ayıp iddiası bakımından kampanya dahilinde hak kazanılan uçak biletlerinin kesilmesi için vergi ve harç gibi masraflar çıkarılmasının davacının da imzalamış olduğu sözleşme ve ekinde defaatle belirtildiği ve sözleşmeye uygun olduğunu, bu konuda edimin ayıplı olarak yerine getirilmediğinin … bilerek ve isteyerek dürüstlük kuralına aykırı olarak mağdur ettiği yönünde dosya kapsamında ispata yarar bilgi ve belge bulunmadığını dolayısıyla gizli ayıp bakımından sektörel bir tespitin tarafımızca yapılamayacağını, asıl davada davacı …’in, …’nin sözleşmeden tek taraflı aşırı yararlandığı iddiası açısından objektif unsur olan edimlerde dengesizliğin belirlenmesinin bilirkişi olarak uzmanlık alanlarına girmediğini, sübjektif unsur olan sözleşmenin zor durumda kalınarak imzalandığı ve karşı tarafın bundan faydalanma kastı olması hususunda ise dosya kapsamında ispata yarayan bilgi ve belge sunulmadığını, sözleşme kapsamında uçak bileti kesilmesi için vergi veya harç gibi ücretlerin talep edilmesi sebebine dayalı olarak ayıplı olduğunu iddia edilen edim nedeniyle sözleşmenin süresinden önce feshinin haksız olup olmadığı hususunun Sayın Mahkemenin takdirinde olduğunu, mali açıdan daha önce düzenlenen 29/05/2019 tarihli bilirkişi raporuna karşı sunulan beyanların kök raporda değişiklik yapılmasını gerektirmediği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(5)Tarafların iddia ve savunmaları, alınan raporların dosyayı yeterince aydınlatmadığı kanaatiyle dosyada toplanan deliller nazara alınarak sektör uzmanı …. emekli başmüfettişi bilirkişi …’e tevdii edilen dosyada tanzim olunan 14/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının, kampanyadan yararlanacak kişilerden vergi ve harç talep etmesi nedeniyle katılımcı ve personelin kampanyadan faydalanılmamış olması, kampanyadan yararlanmak isteyen kişilere zorluk çıkarılması ve uçuşların iptal edilmesi vb. nedenlerle mağdur edilmesine ilişkin iddialarının e-postalar da incelenerek inceleme yapıldığını, kampanyanın yapıldığı dönem içerisinde geçerli olan uçak bilet fiyatlarının ve ücret detaylarının ne olduğunun bugün itibariyle bilmenin mümkün olmadığından kampanya aynı koşullarda bugün yapılmış olsaydı durumun ne olacağı konusunda kampanya kapsamında bulunan hava yollarından biri olan ve sözleşmede adı geçen … ile kampanya kapsamında bulunmayan … … resmi internet sitelerine bizzat girilerek bir similasyon (canlandırma) yöntemi kullanılarak rapor hazırlandığını, mesela 13/06/2021 tarihinde saat 08:20 …. – … gidiş, 20/06/2021 tarihinde saat 11:30’da … – …. Dönüş parkurlu uçak bileti için …. Tarafından talep edilen ücret toplamının 218,11-Euro olduğunu, söz konusu tutarın 63,14-Euro’sunun ücret, 62,86-Euro’sunun vergi, 83,52-Euro’sunun yakıt harcı, 8,58-Euro’sunun bilet servis ücretinden oluştuğunu, yani …’nin toplam ücretinin yalnızca 63,14-Euro’luk kısmının bilet ücreti kalan 154,97-Euro’luk bölümünün ise vergi ve harçtan oluştuğunu, aynı tarihte saat 09:00’da … – … gidiş, yine aynı tarihte 11:50’de … – … dönüş parkurlu uçak bileti için … tarafından talep edilen ücret toplamının 147,33-Euro olduğunu, söz konusu tutarın 29,47-Euro’sunun ücret, 57,86-Euro’sunun vergi, 18-Euro’sunun yakıt harcı, 20-Euro’sunun check-in bedeli 22-Euro’sunun ise hizmet bedelinden oluştuğunu, …’un toplam ücretinin yalnızca 29,47-Euro’luk bölümünün bilet ücreti kalan 117,86-Euro’luk bölümün ise vergi ve harçtan oluştuğunu, bu doğrultuda katılımcının kredi kartı ile ödeme yapması durumunda kredi kartı ücreti yanında bilet kesim ücreti olarak ayrıca 10-Euro daha ödeyeceği de dikkate alındığından uçak bileti almak isteyen bir katılımcının gidiş ve dönüş olmak üzere vergi – harç – bilet kesim ücretinin ödeyeceğini, üstelik kampanyadan yararlanmak isteyen şahıs yalnızca kendisi için uçak biletini …’tan veya …’den alma hakkına sahipken kampanya kapsamında katılımcı olacak kişi bu olanağa sahip olmayıp gidiş dönüş olmak üzere çift kişilik bilet alarak ödeme yapmak zorunda olduğunu, davacı tarafından dosyaya sunulan 01 Ekim – 29 Şubat uçuş kampanyası katılımcı anketinin sonuçlarını gösteren döküm listesi üzerinde yapılan inceleme ile; toplam 228 katılımcının telefonla bizzat arandığı, bunlardan 176 tanesine ulaşıldığı, 176 katılımcıdan 64 (%20) kişinin yurtdışına çıkmak istemediği, 4 (%2) kişinin vizesinin olmadığı, 35 (%20) kişinin vergilerin yüksekliği, 4 (%2) kişinin tarihlerin uymaması, 4 (%2) kişinin sistem hatası, 8 (%5) kişinin geri dönüş yapılmaması, 11 (%6) kişinin fırsat bulamadığı, 5 (%3) kişinin diğer sebepler, 22 (%13) kişinin bilgi verilmemesi, 11 (%6) kişinin bilgi eksikliği, 8 (%5) kişinin ise başvuru süresini kaçırma nedenleriyle kampanyadan yararlanamadığı şeklinde cevap verdiği ancak 176 katılımcıdan hiçbirisi anket sırasında zamanında başvurmuş olması ve kampanya koşullarını yerine getirmesi ile ödemesini eksiksiz ve zamanında yapmış olmasına rağmen davalı tarafından kampanyadan faydalandırılmadığı şeklinde bir beyanının bulunmadığının tespit edildiği, ayrıca bu hususta katılımcılardan gelen herhangi bir şikayet mektubu, e-posta, ihtarname veya katılımcı tarafından açılmış tazminat davası olduğunu gösteren belgenin de bulunmadığı, söz konusu kampanyadan 8 personel (16 kişi) ile 19 katılımcı (38 kişi) ‘nin yararlandığı, 2016 yılı itibariyle havayolu olarak …. Meydan havalimanı otoritesi olarak…. Örnek alındığından bir uçuşun iptal edilip edilmeyeceğine uçuş saatlerinin değiştirilip değiştirilmeyeceğine karar verme yetkisinin yalnızca …’na ait olduğunu, ayrıca bilet ücretinin, bilet kesim ücretinin ve yakıt harcının ne kadar olacağının karar verme yetkisinin de …’na ait olduğunu, kalkış ve varış havalimanı vergilerinin ne kadar olacağının karar verme yetkisinin ise … için …’ye ait olduğunu, bu sebeple başka herhangi bir şirketin sefer saatlerine veya bir uçuşun iptal edilip edilmeyeceğine müdahale etme ve söz konusu ücret vergi ve harç tutarında keyfince değiştirme yetkisinin bulunmadığını, arz edilen bilgiler doğrultusunda davacı tarafından kampanya sözleşmesinin feshinin gerekçesi olarak gösterilmiş olan nedenlerin haklı sebep olarak kabul edilmeyeceğinin kanaatine varıldığını, birleşen dava yönünden son ve 6. Taksit olarak 10/03/2016 tarihinde ödenmesi gereken tutarın 12.650-Euro olduğunun bu tutara %18 KDV. Tutarı olan 2.277-Euro eklendiğinde toplam tutarın 14.927-Euro olduğunu, Euro karşılığı (3,16-TL) toplam tutar 47.169,32-TL olduğu, banka teminat mektubu tutarı olan 50.000,00-TL eklendiğinde davalının alacak tutarı toplamının 97.169,32-TL olduğunun tespit edildiği icra inkar tazminatı talepleri konusunda sayın Mahkeme tarafından değerlendirme yapılmasının daha uygun ve yerinde olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Asıl dava ve birleşen dava itirazın iptali davasıdır
…. İcra Müdürlüğü’nü … Esas Sayılı icra dosyası incelendiğinde; … … Ltd. Şti. (Eski ünvanı: ….) tarafından borçlu …ye 235.997,20-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, birleşen davada ise …. İcra Müd. … Esas sayılı dosyası ile icra dosyası incelendiğinde; … tarafından borçlu… … Ltd. Şti. (Eski ünvanı: ….)’ye 97.139,62-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine alacaklı tarafından itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, tarafların iddia ve itirazları, bilirkişi raporları, toplanan delillerle birlikte değerlendirildiğinde; asıl dava davacısının, davalı ile yapılan sözleşmedeki kampanya kapsamında araç alımı yapan kişilere promosyon uçak bileti kodu tanımlanacağı, davalının kampanyaya katılacak kişiler için kullandırılacak 2.530 adet kod’un karşılığı sözleşmeye istinaden ödemesi gereken 75.900-Euro’nun toplam 63.250-Euro’sunun uygun olarak taksitler halinde zamanında ödediğini, ancak kampanya koşullarına haciz olmasına rağmen kodu kullanabilecek 784 kişinin (her kod çift kişilik bilete hak kazandırdığında toplam 1.568 kişi) büyük çoğunluğunun kendilerine çıkarılan vergi ve harç adı altında fahiş ücret talepleri nedeniyle kampanyadan faydanalanamadığı, ödemeye karşılık davalı şirketin ayıplı hizmeti nedeniyle sadece 27 kod için biletleme yaptığı ve davalının söz konusu bu gizli ayıplı hizmeti nedeniyle sözleşmenin kurulması aşamasında vermeyi taahhüt ettiği hizmet ile sözleşmenin ifası sırasında verdiği hizmetin birbirinden tamamen farklı olduğundan sözleşmeyi haklı olarak feshettiklerini iddia etmiş ve alacak tutarı olan 235.997,20 TL’den davalının kendisine verdiği 50.000,00 TL teminat mektubu zararının karşılanması için nakde çevrildiğinden kalan bakiye 185.997,20 TL üzerinden yaptığı icra takibinde davalının itirazlarının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen dosya davacısı asıl dosya davalısı ise davacının sözleşmeyi haksız yere feshettiğini, sözleşmeye istinaden son taksit bedelinin davalı tarafça ödenmediği ve davalıya verilmiş olan 50.000,00 TL nakdi teminat mektubu haksız olarak nakde çevrildiğinden toplam 97.139,62 TL’nin tahsili için yapılan icra takibinde davalının itirazların reddi ile takibin devamını talep ettiği anlaşılmıştır.
Asıl ve birleşen dosyanın konusunu oluşturan taraflar arasında akdedilen 01/10/2015 başlangıç – 01/10/2016 bitiş tarihli süreci kapsayan sözleşme ile kampanyaya katılım koşullarını içeren ek 1’in taraflarca imzalandığı, bu sözleşme incelendiğinde; belirtilen tarihler arasında davacı… … Ltd. Şti’den araç satın alan ve ek-1’de yer alan koşullara uygun başvuran her katılımcıya çift kişilik uçak bileti yerine geçecek bir adet kod verileceği, tüm hava limanı vergileri (hava limanı vergilerinin; yakıt harcı, sigorta bedeli, kalkış ve iniş yapılan hava limanları vergileri dahil olmak ve bunlarla sınırlı olmamak üzere her türlü harç, masraf, vergi ve gideri de kapsamakta olup her ülkeye göre miktar ve sayı bakımından farklılık gösterebileceği) ile harçlar ve kredi kartı ücretlerinin katılımcıya ait olacağı, sözleşmenin 7.1.1 ve 7.1.2’nci maddelerinde hizmete karşılık kod başına 30-Euro + KDV. Olmak üzere toplam 2.530 adet kod için davacı tarafından davalıya 12/10/2015 tarihinde 12.250-Euro+KDV., 10/11/2015 tarihinde 12.250-Euro+KDV., 10/12/2015 tarihinde 12.250-Euro+KDV., 11/01/2016 tarihinde 12.250-Euro+KDV., 10/02/2016 tarihinde 12.250-Euro+KDV., 10/03/2016 tarihinde 12.250-Euro+KDV. Olmak üzere toplam 75.900-Euro+KDV ödeneceğinin düzenlendiği, çift kişilik … uçuş kampanyasından araç satın alan katılımcıların yararlanabileceği, 4. Maddede kalkış ve iniş yapılan hava limanlarının vergilerinden oluşan ve her ülkeye farklı sayıda olan tüm hava limanı vergileri ile harçların katılımcıya ait olacağı, bu kampanyanın her bir katılımcıya …’nın belirli şehirlerinin çift kişilik uçak bileti kazandıracağı, 32. Maddede havalimanı vergileri, bilet servis bedeli, seyahat sigortası veya seyahat acentesi veya havayolu firması tarafından talep edilen diğer ek masrafların kampanya kapsamına dahil olmadığı ve uçuş yapacak kişi tarafından ödeneceği gibi hususların yer aldığı ve Fesih başlıklı 13. Maddesinde sözleşmenin hangi nedenlerle feshedilebileceği düzenlendiği anlaşılmıştır. Asıl dosya davacısı, davalıya gönderilen …. Noterliği’nin 10/03/2016 tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile bahsi geçen nedenlerle gizli ayıplı hizmet neticesinde kampanyadan faydalanacak tüketicilerin ve kendisinin mağduriyetine sebep olması nedeniyle sözleşmede yer alan fesih nedenlerinden bağımsız olarak muhatabın gizli ayıplı hizmeti nedeniyle, sözleşmeyi haklı nedenle feshettiklerini ihtar etmişlerdir. O halde asıl davada uyuşmazlık sözleşmenin gizli ayıp nedeniyle feshedilip feshedilmeyeceği ve alacağın tazmin edilip edilemeyeceği, birleşen dava yönünden ise sözleşmenin haksız olarak feshedilip edilmediğinin tespiti ile davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkememizce son alınan 14/01/2021 tarihli rapor davaya konu olayda uzman olan bilirkişi tarafından düzenlenmiş ve teknik anlamda incelemeler yapılmış, raporda sözleşme ile kampanya döneminin 2016 yılında olması ve o tarihteki uçak biletleri ile diğer giderlerin miktarına ulaşılmasının mümkün olmaması sebebiyle rapor tarihi itibariyle aynı koşullarda bugün yapılmış olsaydı durumun ne olacağı konusunda canlandırma yöntemi kullanılarak bu tarihteki durum incelenerek raporun davayı aydınlatma bakımından yeteri kadar izaha sahip olduğu anlaşılmıştır. Bahsi geçen bu raporda taraflar arasında sözleşmede adı geçen kampanya kapsamında bulunan hava yollarından biri olan … ile kampanya kapsamında bulunmayan … … resmi internet sitelerine bizzat girilerek muhtelif tarihlerde gidiş ve dönüş olmak üzere İstanbul hava meydanından çıkış ve yurt dışı parkuru seçilerek yapılan tespitle örneğin …’nin toplam ücretinin yalnızca 63,14-Euro’luk kısmının bilet ücreti kalan 154,97-Euro’luk bölümünün ise vergi ve harçtan oluştuğunu, …’un toplam ücretinin yalnızca 29,47-Euro’luk bölümünün bilet ücreti kalan 117,86-Euro’luk bölümün ise vergi ve harçtan oluştuğu tespit edilmiştir. Bu durumda yurtdışı seyahati yapacak bir kişinin ödeyeceği ücretin yanı sıra vergi, yakıt harcı, check-in bedeli, bilet hizmet bedeli gibi giderlerin bulunduğu ve ücret dışındaki bu giderlerin ücretten daha fazla olduğu ayrıca sözleşme ile kampanya kapsamında biletlerin çift kişilik olduğundan bu ücretin 2 kişi üzerinden gidiş ve dönüş olarak hesaplanacağı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmede ise yakıt harcı, sigorta bedeli, kalkış ve iniş yapılan hava limanları vergileri dahil bilet kesim ücreti olan 10 Euro ve kredi kartı ücretinin katılımcıya ait olacağı kararlaştırılmıştır. Bu nedenle asıl dosya davacısının yüksek vergi ve harç nedeniyle katılımcıların kendilerinden istenilen uçak rayicine yakın bedelleri ödeyemeyeceklerinden kampanyadan faydalanamadığına ilişkin iddiaları bakımından; vergi, havalimanı ücreti, bilet kesim ücreti gibi bedellerin sözleşmede kampanya katılım koşullarında açıkça düzenlenmiş olduğu, davalının katılımcılardan bu bedelleri talep etmesinin mümkün olduğu nazara alınarak davalının sözleşmeden doğan yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahsedilemeyecek olduğundan davacının bu yönden iddiaları sübut bulmamıştır. Öte yandan yine asıl dosya dava dilekçesinde uçuşların iptali gibi sebeplerle kampanyadan yararlanmak isteyenlerin mağdur edildiğine ilişkin iddialar kapsamında yapılan değerlendirmede davacı tarafından sunulan analizler ve katılımcı anket listesi dökümleri incelendiğinde; katılımcıların arandığı, bazıların vize olmayışı, bazılarının vergi yüksekliği, yurtdışı seyahat planının olmaması gibi sebeplere dayandığı ancak davalı şirketin kampanya koşullarını yerine getiren bir katılımcıya kodu tanımlamadığına ilişkin herhangi bir şikayet geri bildirim vs. Olmadığı anlaşıldığından, kampanyadan faydalanmak istemeyenlerin sebeplerinin dış etkiler ve kendi mazeretlerinden kaynaklandığı bu durumda davalıya kusur izafe edilebilecek bir durumun olmadığı kanaatine varılmıştır. Kaldı bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere uçuş, sefer iptali gibi durumlar ancak … ve … tasarruf yetkisinde olan, davalının keyfiyetine bağlı olmayan hallerdendir. Belirtilen bu sebeplerle davalı …’nin kampanya kapsamında uçak bileti kesilmesi için vergi, harç gibi ücretlerin ödemesini talep etmesinin sözleşme ile düzenleme altına alındığı bu sebeple ayıp olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, davanın taraflarının tacir olduğu ve TTK 18/2. Maddesi uyarınca basiretli işadamı gibi davranma yükümlülüklerinin olduğu ve imzaladıkları sözleşmenin tarafları bağlayacağı, sözleşmenin detayları hakkında davacının bilgi sahibi olmasının kendisinden beklendiği, davalı tarafından sözleşmedeki yükümlülükleri yerine getirmediğine dair bir kanaate ulaşılmadığı, davacının gizli ayıp nedeniyle sözleşmeyi feshinin haksız olduğu, açıklanan nedenlerle davalının ediminde ayıbın varlığından söz edilemeyeceği dikkate alınarak asıl dosya davacısı tarafından haksız olarak feshedilen sözleşme nedeniyle sözleşme bedelinin davalıdan geri istenemeyeceği kanaatine varılarak asıl davanın reddine karar verilmiştir. Ancak asıl dosya davalısı davacı aleyhine kötü niyet tazminatı talep etmiş ise de; İİK 67/2. Maddesi gereğince alacaklı olduğunu iddia eden tarafın takipte kötü niyetli ve haksız olunması kötü niyet tazminatının şartlarındandır. Somut olayda her ne kadar davacı tarafın takipte haksız ise de alacağın varlığı ve feshin haksız olup olmadığı hususu yargılamayı gerektirmekte olup kötü niyetli olarak davrandığından bahsedilemeyeceğinden davacı aleyhine şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava yönünden yapılan değerlendirmede; sözleşme asıl dosya davacısı tarafından haksız olarak feshedildiğinden davacı sözleşmede belirlenen bedelden sorumludur. Taraflar toplam 75.900-Euro+KDV’nin, 6 taksitle, son taksidi 10/03/2016 tarihinde olmak üzere, her taksit 12.250-Euro+KDV olacak şekilde anlaşmışlardır. Ancak birleşen dosya davalısı asıl dosya davacısı… A.Ş, …. Noterliği’nin 10/03/2016 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile son taksit tarihinde sözleşmeyi feshetmiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemelerle; davacının son taksit hariç diğer taksitleri ödediği, son 6. Taksidi ödemeden sözleşmeyi feshettiği anlaşılmaktadır. Yukarıda izah edilen nedenlerle birleşen dosya davalısı sözleşmeyi haksız nedenlerle feshettiğinden sözleşme bedeli olan son taksitten davacıya karşı sorumludur. Ayrıca asıl dosya dava dilekçesinde davacının kabulünde de olduğu üzere … tarafından davalıya verilmiş olan 50.000,00 TL bedelli kesin ve süresiz teminat mektubu da nakde çevrildiğinden bu bedeli de geri vermeye mecburdur. Birleşen dosya davalısının sorumlu olduğu son taksit bedeli 12.250-Euro+KDV’li faturanın TL cinsinden karşılığı 47.169,32 TL olmak üzere ve 50.000,00 TL teminat mektubu ile toplam 97.139,62 TL davacının takip tarihi itibariyle alacağının olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle …’nin davalıdan icra takip tarihi itibariyle 97.139,62 TL sözleşmeden kaynaklı fatura alacağının olduğu ve bunu birleşen dosya davalısından tahsilini talep edebileceğinden birleşen davanın kabulü ile, davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının haksız olduğu anlaşıldığından itirazın iptali ile takibin devamına, ayrıca davalının son taksit bedelini ödememesi ve teminat mektubunu nakde çevirmesi nedeniyle alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşılmakla, birleşen dosyda İİK 67/2 maddesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle kabul edilen alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
A-)Asıl dava … Esas sayılı dosya yönünden;
(1)Davacının davasının REDDİNE,
(2)Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
B-)Birleşen … Esas sayılı dosya yönünden;
(1)Davanın KABULÜ ile; davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu İTİRAZLARIN İPTALİ ile, takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına,
(2)İİK. 67/2. Maddesi uyarınca alacağın %20’si oranında (19.427,92-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(3)ASIL DAVA YÖNÜNDEN; Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.996,38-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.937,08-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
(4)Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
(5)Davalı tarafından yapılan 750,00-TL yargılama masrafının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
(6)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, AAÜT uyarınca 21.469,80-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
(7)BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN; Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 6.635,61-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.658,91-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.976,70-TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
(8)Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL başvuru harcı, 1.658,91-TL peşin harç, 104,50-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.794,81- TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(9)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, AAÜT uyarınca 13.178,26-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(10)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/06/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.