Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/889 E. 2018/619 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR
ESAS NO : 2016/751
KARAR NO : 2018/714
DAVA : İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2016
KARAR TARİHİ : 29/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile 1 nolu dava arasında 14/04/2014 tarihinde motorlu kara nakil araçları kiralama sözleşmesi imzalandığını, diğer davalı şahsında bu sözleşmenin 18. Maddesi uyarınca davalı kiracı şirketin iş bu sözleşmeden kaynaklanacak kira bedelleri ile her türlü borcuna azami 31.435,00 TL tutarı kadar müteselsil kefil olmayı, davalı kiracı şirketin sözleşmeden kaynaklanacak kira borcu ile tüm borçlarının kefalet tutarı kadar müteselsil kefil sıfatı ile ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, akdedilen sözleşme uyarınca kira sözleşmesinde kira bedeli ile marka model vs özellikleri yazılı aracın 24 ay süre ile davalı kiracı şirket ile kiralandığını ve teslim edildiğini, ancak davalıların kira bedelleri ile sözleşmeden kaynaklanan diğer borçlarının tüm uyarılara rağmen ödenmediğini, bu nedenle kira bedelleri ve sözleşmeden kaynaklanan alacaklarının tahsili için İstanbul … İcra müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalıların takibe haksız ve dayanaksız olarak itiraz ettiklerini, yapılacak olan inceleme sonucunda müvekkili şirketin davalılardan talep edilen meblağda alacaklı olduğunun anlaşılacağını, öte yandan sözleşmenin 4-5-7-11. Maddeleri uyarınca sözleşmeden kaynaklanan borçların vadesinde ödenmemesi halinde aylık %5 gecikme faizi ödenmesinin kararlaştırıldığını, bu nedenle davalıların faize itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu belirtmiş, davalıların icra takip dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali ile asıl alacağın takip tarihinden itibaren %60 oranında faiz işletilerek takibin devamına karar verilmesini, davalılar aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama harç ve giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalıların icra takibine konu edilen borcunun bulunmadığını, bu sebeple icra takip dosyasına itiraz edildiğini ve takibin durdurulmasının talep edildiğini, yapılacak olan defter ve kayıtlar üzerinndeki inceleme sonucunda borcun bulunmadığının sabit olacağını, icra inkar tazminatının yasal şartlarının oluşmadığını, talep edilen yıllık %60 gecikme faizinin fahiş olduğunu, bu sebeple bilirkişi incelemesi talep ettiklerini belirtmiş, açılan davanın reddine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; sunulan cevap dilekçesini kabul etmediklerini, herhangi bir borçlarının bulunmadığına yönelik savunmasının haksız ve dayanaksız olduğunu, alacağın likit olması sebebi ile icra inkar tazminatının yasal şartlarının oluştuğunu, takipte belirtilen faiz oranlarının sözleşme faizi olduğunu belirtmiş davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İcra takip dosyası dosya içerisine alınmış, taraf delilleri toplanmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi yönünden önce Ankara … ATM ye talimat yazılmak sureti ile davalıya ait ticari kayıtlar mali müşavir vasıtası ile incelenmiş, sonrasında davacıya ait kayıtların değerlendirilmesi yönünden dosya tekrardan mali müşavir bilirkişiye tevdii olunmuş bilirkişi tarafından dosyaya sunulan bilirkişi raporlarında özetle; tarafların ticari defterlerinin delil niteliğine haiz olduğu, takibe konu alacağa ilişkin düzenlenen faturaların taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve birbirini teyit ettiği, davalının 4.155,99 TL davacıya borçlu olduğu yönünde rapor sunulduğu anlaşılmıştır.
İş bu dava motorlu kara nakil araçları kiralama sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacı ile yapılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir.
HMK’nun 114/(1)-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartı olduğundan HMK’nun 115.maddesine göre dava şartlarının mevcut olup olmadığı mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılabilir.
6100 Sayılı HMK.’nın 4/I-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde her ne kadar davacı davalıların icra takip dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali istemi ile mahkemizde dava açmış ise de taraflar arasındaki temel ilişkinin motorlu kara araçları kiralama sözleşmesine dayalı olduğu, kira ilişkisinden kaynaklı uyuşmazlıkların sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın görev yönünden reddi ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, talep halinde dosyanın görevli mahkeme olan İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK 20. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içersinde taraflardan biri tarafından görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, taraflarca süresi içersinde gönderme talebinde bulunulmadığı takdirde davanın açılmamış sayılabileceğinin İHTARINA,
3-Yargılama, harç ve masrafların görevli mahkemece dikkate alınmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle , İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …
¸