Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/863 E. 2021/50 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/863 Esas
KARAR NO :2021/50

DAVA:Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/08/2016
KARAR TARİHİ:26/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Müvekkilinin merkezinin İtalya’ da bulunan dünyaca ünlü kapı üreticisi …marka kapıların ülkemizdeki satış ve pazarlama işlerini yapmakta olduğunu, davalı yanın müvekkili şirketine başvurarak … …. A.Ş. Tarafından gerçekleştirilen …, …’ da … … … isimli konut projesinin iç (oda) kapıların ihtiyaçları olduğunu beyan edildiğini ve müvekkili şirketinden kendilerine kapı temin edilmesi talep edildiğini, daha sonra taraflar arasında 16/05/2008 tarihli bir sözleşme yapıldığını, bu sözleşme ile müvekkili şirketinin özellikleri sözleşmede aytıntılı olarak belirtilen 380 adet oda kapısını satmayı ve montajını yapmayı, davalı şirket ise müvekkiline toplam 85.500,00 EURO ödemeyi taahhüt ettiğini, müvekkili şirketinin sözleşme uyarınca kendisine ödenen avans için teminat senedi verdiğini, aynı şekilde davalı şirketin kardeş şirketi olan … … Ltd. Şti. İle de aynı projenin dış (daire) kapıları hususunda 16/05/2008 tarihli bir sözleşme yapıldığını, bu sözleşme ile müvekkili şirketinin özellikleri sözleşmede ayrıntılı olarak belirtilen 60 adet daire giriş kapısını satmayı ve montajını yapmayı, davalının yetkilisi olduğu şirketin ise müvekkiline toplam 39.985,00 EURO ödemeyi taahhüt ettiğini, müvekkili şirketinin her iki sözleşme uyarınca edimlerini yerine getirmiş olmasına karşın anılan şirketlerin sözleşmedeki bedellerin tamamını ödemekten imtina ettiğini, bunun üzerine anılan şirketlerin aleyhinde icra takipleri başlatıldığını ve takip dosyalarına itiraz edilmesi nedeni ile her iki takip için de itirazın iptali davalıının ikame edildiğini, davalının aleyhinde ikame edilen itirazın iptali davasının … ATM’ nin … esas sayılı dosyasında görüldüğünü, 25/04/2012 tarihinde anılan davanın kısmen kabulüne karar verildiğini ancak Yargıtay … HD. Tarafından bu kararın bozulduğunu, dosyanın halen derdest olduğunu, … …. Şti. Aleyhinde ikame edilen itirazın iptali davasının …. ATM’ nin… esas sayılı dosyasında görülmekte olduğunu, söz konusu davanın itirazın iptali davası olarak ikame edildiğini ancak daha sonra taraflarınca ıslah edilerek yargılamaya alacak davası olarak devam edildiğini, dosyanın 11/11/2014 tarihinde karar bağlandığını, davalarının kısmen kabulüne karar verildiğini, dosyanın taraflarınca temyiz edildiğini, ve yargıtayda olduğunu, mahkeme tarafından verilen davanın kısmen kabulüne dair kararı ile taraflarınca …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalını yanın 16/05/2008 tarihli sözleşme uyarınca teminat senedi ile haksız icra takibi başlattığını, davalı tarafın sözleşme gereği kendisine verilen teminat senedini müvekkiline iade etmediği gibi bir de bu senetle müvekkili şirket aleyhinde …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, takip talebinde ve ödeme emrinde anılan senedin 16/05/2008 tarihli sözleşme uyarınca verilen teminat senedi olduğunun açıkça yazıldığı, davalı yanın başlatmış olduğu icra takibinden 04/08/2016 tarihinde 64.742,46 TL tahsil edildiğini, müvekkili şirketinin davalı yana hiçbir borcunun bulunmadığını, müvekkili şirketinin her iki dosyadan da alacaklı durumda olduğunu, davalı şirkete ve dava dışı şirkete hiçbir borcunun bulunmadığını, …. İcra Müdürlüğü’ nün … esasına kayıtlı icra takibinin teminatsız olarak bu mümkün değilse İİK’ nın 72. Maddesi uyarınca teminat karşılığında durdurulmasını, davalarının kabulü ile müvekkili şirketinin …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyadan haksız olarak tahsil edilen 64.742,46 TL’ nin icra dosyasına ödenme tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan istirdaden tahsilini, müvekkili şirketinin anılan icra dosyasında borçlu olmadığının tespitini, davalı yan aleyhinde … esas sayılı dosyasındaki takip tutarının %20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Müvekkili şirketi ile davacı şirket arasında 16/05/2008 tarihinde imzalanan sözleşme ile davacının … firmasından 380 adet iç kapıyı ithal edip müvekkili şirketinin teslim ve montaj yükümlülüğünü üstlendiğini, sözleşme konusu işin davacı tarafından ifa edilebilmesi için davacının da dava dilekçesinde kabul ve ikrar ettiği üzere 25.000 EURO müvekkili şirketi tarafından avans olarak verildiğini, dava konusu ilamsız icra takibinin dayanağı olan bono verilen avansa karşı davacı şirketten alındığını, bu hususun sözleşmede avans için teminat senedi verilecektir hükmü ile açıkça düzenlendiğini, taraflarca imza altına alınan sözleşmede yapılacak iş için avans olarak verilen tutarın teminatı olarak takip dayanağı bononun düzenleneceğinin yazıyor oluşunun dahi borcun varlığını ve açılan davanın haksız olduğunu kanıtladığını, kaldı ki davacının avans ödemesi aldığını kabul etmekte olduğunu, davacının sözleşmeden doğan yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediği için taraflar arasında hukuki uyuşmazlık doğduğunu, davacının sözleşme gereği üstlendiği işi yerine getirmediği halde sözleme bedelinin tahsili için icra takibine girişmiş, itiraz üzerine …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin …/… esas sayılısında kayıtlı davayı açtığını, dosyanın 2012/70 sayılı kararla hükme bağlanmışsa da Yargıtay .. Hukuk Dairesi’ nin 2012/… esas sayılı dosyasından verilen … sayılı kararla davacı aleyhine bozulduğunu, Yargıtay ilamında davacının işi ayıplı ifa ettiğinin işaret edildiğini, bozma kararı sonrası davanın …. ATM’ nin … esas sayılı dosyasında halen görülmekte olduğunu, ilamsız takibin dayanağı olarak gösterilen bononun … ATM de yapılan yargılama sırasında kayıp olduğundan bono ve bonodan kaynaklanan alacak dava sınasında taraflarınca ileri sürülemediğini, ilgili dosyadan karar verildikten sonra, temyiz aşaması sırasında kayıp bono bulunduğunu ve davacı şirkete “avans olarak para nedeni ile alınan bir adet bonodan kaynaklanan alacaklarının …. ATM’ nin … esas sayılı ilamı ile hüküm altına alınan alacağından takas ve mahsubundan sonra bakiyesinin müvekkili şirketine ödemesini, aksi halde alacak için icra takibi başlatılacağının ihtar edildiğini, ihtarnamesinin …. Noterliğinin 10947 yevmiye numaralı ve 21/05/2013 tarihli ihtarnamesi olduğunu, davacının ticaret sicilinde kayıtlı adresine gönderilmiş olmasına rağmen bila tebliğ iade döndüğünü, bunun üzerine aynı ihtarname taraflarınca davacı şirketin vekiline gönderdiğini, kötü niyetin söz konusu olmadığını, taraflarınca yapılan icra takibi ve tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olduğunu, ihtarnamenin gönderilmesinden sonra davacı şirketin hiçbir cevap vermediğini, borcunu ödemeye yanaşmadığını, bunun üzerine taraflarınca …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibine geçildiğini, icra takibinde ödeme emri bir kez daha davacının ticaret sicilinde kayıtlı adresine gönderildiğini, tebligatın bila tebliğ iade olması üzerine TK 35. Mad. Uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, tebligatın tamamlanmasının ardından borçlu davacının yasal sürede itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiğini, davacının avans olarak aldığını ikrar ettiği borcunun mevcut olmadığı iddiası ile kötü niyetli olarak eldeki menfi tespit ve istirdat davasını açtığını, açıklanan nedenler ile menfi tespit ve istirdat istemlerinin ayrı ayrı reddine karar verilmesini, davanın mevcut bir alacağın ödenmemesi için kötü niyetli açılmış olması nedeni ile davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı mahkum edilmesini, vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, tarafların delilleri toplanmış,10/04/2018 tarihli celsenin 1 nolu ara kararı gereğince …. ATM’ nin … esas … karar sayılı dosyası üzerinden verilen kararın mevcut yargılamayı de etkilediği anlaşılmakla dava dosyasının kesinleşmesinin beklenmesine karar verilmiştir. Dosya Mahkememizce celp olunmuş dosya incelendiğinde Mahkemelerince … karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, taraf vekillerince temyiz edilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesi’ nin 2017/… esas 2017/… karar sayılı 03/07/2017 tarihli onama ilamı üzerine, davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuş yargıtay … Hukuk Dairesi’ nin …/…. esas … karar sayılı 24/10/2018 tarihli “karar düzeltme talebinin reddine” kararı üzerine hükmün 24/10/2018 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
…. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyası celp olunmuş, alacaklının … İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. Olduğu, borçlunun … olduğu, asıl alacağın 25.000,00 EURO olduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya SMMM … ve Nitelikli Hesaplama Uzmanı …’ ye tevdii olunmuş, heyet tarafından hazırlanan raporda özetle; taraflar arasında 26/05/2008 tarihli satış sözleşmesi ve ek sözleşmenin imzalandığı, bu sözleşmeye ve ek sözleşmeye göre davacının davacıya montaj ve KDV dahil 131.169,98 Euro bedelle 380 adet kapı sattığını, sözleşmede, sözleşme ile birlikte avans niteliğinde 25.600 Euronun peşin ödenmesi, geri kalan kısmının sevkiyat ve iş teslimi sırasında ödenmesi, avans için teminat senedi verilmesinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin davacı tarafından satıcı, davalı tarafından ise alıcı sıfatı ile imzalandığını, taraf ticari defter ve banka kayıtlarına göre davalı tarafından davacıya 27.05.2008 tarihinde 25.600 Euronun avans olarak ödendiğini, davacı tarafın taraflar arasındaki sözleşmeyi ve faturaları dayanak yaparak davalı hakkında 17/06/2009 tarihinde …. İcra Dairesi’ nin … esas sayılı dosyası ile 33.584,84 Euro alacak üzerinden haciz yolu ile takip başlattığı, davalı tarafın itirazda bulunması üzerine davacı tarafından itirazın iptali davası açıldığını, mahkeme kararının yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, taraflar arasında akdedilen 26/05/2008 tarihli satış sözleşmesinde davalının davacıya avans niteliğinde 25.600 Euronun peşin ödenmesi, davacı tarafından alınan avansın teminatını teşkil etmek üzere de davacının davalıya teminat senedi vermesinin kararlaştırıldığı, tarafa ticari defter ve banka kayıtlarına göre davalı tarafından davacıya 27/05/2008 tarihinde 25.600 Euronun avans olarak ödendiği, davalı tarafından davacı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası ile 25.000 Euro asıl alacak ve 17.757,02 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.257,02 Euro üzerinden başlatılan icra takibindeki borcun sebebi bölümünde 25.000 Euro asıl alacak (Tarih: 30/04/2009 Açıklama: 16/05/2008 tarihli senedinin davalı tarafça takip talebinde borcun sebebi olarak gösterildiği, bu senedin davalının davacıya sözleşme kapsamında 27/05/2008 tarihinde yapmış olduğu, 25.600 Euroluk peşin avans ödemesinin teminatını kapsamak üzere davacı tarafından davalıya verildiğinin ve senedin teminat senedi niteliği taşıdığının anlaşıldığı, ödeme emrine davacı tarafından itiraz olmadığından davacı hakkında yapılan icra takibinin kesinleştiği, yapılan takip sonucunda davalı tarafın davacıdan 04/08/2016 tarihinde 64.742,46 TL ve 17/08/2017 tarihinde 49.114,20 TL olmak üzere toplam 113.856,66 TL tahsil ettiği, yapılan tespitler sonucunda satış sözleşmesi kapsamında davacının davalıdan …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasından 17/06/2009 takip tarihi itibari ile 7.705,64 Euro kesinleşmiş alacağının bulunması ve satış sözleşmesi ve başka bir ilişki kapsamında davacının davalıya borcu bulunmaması nedeni ile davalı tarafın satış sözleşmesi kapsamında davacıya avans olarak ödemiş olduğu 25.600 Euro avansın teminatını teşkil etmek üzere sözleşme kapsamında davacıdan almış olduğu 25.000 Euro tutarlı teminat senedini dayanak yaparak 11/06/2013 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’ ün … esas sayılı dosyası ile 25.000 Euro asıl alacak ve 17.757,02 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.257,02 Euro üzerinden davacı hakkında haciz yolu ile başlatmış olduğu icra takibinde davacının davalıya borçlu olmadığı, davacının …. İcra Müdürlüğü’ nün 2013/1400 esas sayılı dosyasına borcu bulunmaması nedeni ile icra dosyasına davacı tarafından 04/08/2016 tarihinde ödenen 64.742,46 TL ve 17/08/2017 tarihinde ödenen 49.114,20 TL olmak üzere toplam 113.856,66 TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı tarafından davalıdan talep edilebileceği kanaatine varıldığını rapor etmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş davalı tarafından 02/03/2020 tarihinde sunulan dilekçe ile bilirkişi raporuna karşı itirazda bulunmuş, yeniden rapor alınmasını talep etmiştir.
Dosya rapor sunmuş olan bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, heyet tarafından sunulan ek raporda özetle; davalı vekilinin itirazları doğrultusunda yapılan ek incelemeler sonucunda kök raporlarında sunulan tespit ve değerlendirmelerinde herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığı kanaatine varıldığını rapor etmişlerdir.
Bilirkişi ek raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş davalı vekili tarafından 26/10/2020 tarihinde bilirkişi ek raporuna itiraz ederek yeniden rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 26/01/2021 tarihli celsesinin ara kararı gereğince bilirkişiler tarafından yeterli teknik inceleme yapıldığı anlaşıldığından davalının yeniden rapor alınmasına yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Dava, icra takibine kaynaklı istirdat ve menfi tespit davasına ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, tanzim olunan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 380 adet oda kapısı satış ve montajına ilişkin olarak 15/05/2008 tarihli sözleşme yapıldığı, yine aynı aynı tarihte davacı iel dava dışı … İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. şirketi arasında 60 adet daire giriş kapısının satış ve montajına ilişkin sözleşme imzalandığı, davacı tarafça 380 adet oda kapısı satış ve montajına ilişkin sözleşme kapsamındaki iş için davalıya 25.000 EUR bedelli teminat senedi verildiği, davacı tarafça sözleşme konusu işlerin yapılmış olmasına rağmen davalı tarafından iş bedelinin ödenemediği gibi verilmiş olan teminat senedinin de …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosya ile takibe konulduğunun iddia edildiği, takipte davacıdan 25.000,00-EUR asıl alacak ve 17.757,02 EUR işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.257,02-EUR talep edildiği, bu takip nedeniyle davacıdan 04/08/2016 tarihinde 64.742,46 TL tahsil edildiğinin iddia edildiği, davacının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyasında tahsil edilmiş olan 64.742,46 TL nin istirdadına ve yine aynı dosyadaki bakiye borç nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ettiği, davalının iddiaları kabul etmediği, davalının edimini yerine getirmediğini iddia ettiği anlaşılmıştır.
Yapılan incelemede davacının sözleşme kapsamında üstlendiği işlerin bedelinin tahsili davalı aleyhine icra …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile takip başlattığı, takibe itiraz edilmesi üzerine nihayetinde takibin 7.705,64 EUR üzerinden takibin devamına karar verildiği, bu kararın temyiz aşamaları tüketilmek sureti ile 24/10/2018 tarihinde kesinleştiği, davaya konu takip dosyası incelendiğinde ise takibe konu edilen senedin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yapılmış olan iş nedeniyle avans olarak verilen 25.600,00-EUR’ın teminatı olarak davalıya verildiği, davacının ise zaten davalıdan 7.705,64 EUR ve faizi nedeniyle alacaklı olduğunun sabit olduğu, bu kapsamda davacının davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası aleyhine başlatılmış olan takipte davalıya borçlu olmadığı, icra dosyasında davadan önce 64.742,46 TL dava açıldıktan sonra ise 49.114,20 TL’nin davacıdan tahsil edildiği, menfi tespit yönünden davadan sonra tahsilat yapılması nedeniyle davanın yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüştüğü, taraf vekillerince iik 72/4,5. Maddesi uyarınca tazminat talep edilmiş ise de davalının takipte kötü niyetli olduğunun sabit olmadığı, öte yanda davanın alacaklı lehine sonuçlanmadığı bu itibarla tazminat şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasında davacıdan tahsil edilmiş olan toplam 113.856,66 TL’ nin 64.742,46 TL’ sinin tahsil tarihi olan 04/08/2016 tarihinden, 49.114,20 TL’ sinin tahsil tarihi olan 17/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Taraf vekillerinin kötü niyet tazminatı taleplerinin şartları oluşmadığından reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 22.717,28TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harç peşin alınmış olduğundan başkaca bir harç alınmasına yer olmadığa,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve posta masrafı olmak üzere toplam 2.634,60TLnin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 3.480,71TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …

Hakim …