Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/811 E. 2018/1292 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/811
KARAR NO : 2018/1292
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 05/08/2016
KARAR TARİHİ: 06/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 02/09/2014 tanzim tarihli 3 yıl süreli “…Rezervasyon Sistemleri Kullanım Sözleşmesi” ile bu sözleşmenin ayrılmaz parçası “…Hotel Kanal Yönetimi Programı Kullanım Taahhütnamesi” sözleşmelerinin imzalandığını, davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirerek verilen hizmetlerin karşılığı olan ve icra takibine konu 1 adet fatura düzenlendiğini, fatura muhteviyatının TTK 21/2 maddesi uyarınca davalı şirket adına kesinleştiğini, davalının başlatılan icra takibine itiraz ettiği ve takibin durduğunu, akdedilen sözleşmenin Hizmet Bedeli başlıklı 2. maddesinin g bendinde hizmetlerin aylık olduğu, ait olduğu ayın son gününde faturalandırılacağı, takip eden ayın son günü ödenmesi gerektiği, vadesinde ödenmeyen bedellerin ayrıca ihtara gerekmeden temerrüde düştüğü ve aylık %5 gecikme faizi uygulanacağının hüküm altına alındığını, faize itirazın haklı olmadığı, yetki itirazı yönünden de davalının haklı olmadığı, sözleşme hükümleri çerçevesinde İstanbul İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğunu belirterek, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, sözleşmede ismi yazılı olan … ile diğer taraf arasında sözleşmenin yapıldığını, imzanın bu kişi ait olduğunu, davalının çalışanı, yetkilisi ve hiçbir şekilde davalıyı temsil etmeyen bu kişinin sözleşmeyi davalının bilgisi dışında imzaladığını, davalı bilgisi dahilinde sözleşme konusu hizmetten faydalanmadığı gibi takibe konu faturaların da davalıya tebliğ olunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyası celp olunmuştur.
(2)Taraflar arasındaki uyuşmazlığın tespiti bakımından dosya mali müşavir … ile Bilgisayar Yüksek Mühendisi …’a tevdi edilmiş, bilirkişilerce tanzim edilen 19/07/2017 tarihli raporda özetle; davacının taraflar arasında düzenlenmiş olan sözleşme gereği davalı taraftan 3.662,87 TL asıl alacak, 1.207,92 TL faiz olarak toplam 4.870,79 TL alacağı olduğu, avans faizi oranı üzerinden işlemiş faiz hesabı ile davacının davalı taraftan 3.662,87 TL asıl alacak, 211,38 TL. faiz olarak toplam 3.874,25 TL alacağı olduğunu, davacı, taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereği takip tarihine kadar ve takip tarihi itibariyle %60 faiz talep etmiş olup, alacağa takip tarihine kadar ve takip tarihi itibariyle sözleşme gereği %60 farz oranı veya %10,,5 ve değişen oranlarda avans faiz oranın uygulanması gerektiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(3)sözleşme kapsamında yapılması gereken işin davacı tarafça kurulduğu ve faal olduğu ifade edildiğinden, bu kurulumun ayrıca davalı tarafça kullanılıp kullanılmadığı, davalının hizmetten faydalanıp faydalanmadığının tespiti yönünde ek rapor alınması için dosya Bilgisayar Mühendisi …’a tevdi edilmiş, tanzim olunan 02/08/2018 tarihli ek raporda özetle; sözleşme kapsamında yapılması gereken işin davacı tarafça kurulduğu, dava tarihinde faal olduğu ve mevcut durum itibariyle faal olmadığı, bu kurulumun davalı tarafça kullanıldığı, davalının hizmetten faydalandığının tespit edildiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; faturaya dayalı ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Her ne kadar davalı tarafça faturanın dayandırıldığı sözleşmenin otel yetkilisi olmayan bir kişi tarafından imzalandığı ifade edilmiş ise de teknik incelemeyle fatura konusu hizmetin davacı tarafından davalıya sağlandığı ve davalı tarafça kullanılıp kendisinin bu hizmetten faydalandığı açıkça tespit edilmiştir. Keza cevap dilekçesi kapsamında bu sözleşmenin varlığından davalı yanca öncesinde biliniyor olduğu da beyan edilmektedir. İtiraza konu edilen husus fatura içeriği hizmetin alınmadığı yönündedir. Ancak ifade olunduğu üzere hizmet davacı tarafça davalıya sağlanmış teknik düzeyde davalının hizmetten faydalandığı açıkça ortaya konulmuştur. Davalı taraf fatura içeriği hizmetin alınmasının önlenmesine yönelik olarak; ismen işaret ettikleri kişinin bu neviden sözleşmeler yapıp rezervasyonlar yaptırdığı, bu durumun kendilerinin bilgisi dahilinde olduğu ifade edilmekle basiretli bir tacir gibi davranmamış ve etkili önlem almamıştır. Bu minvalde sözleşme nezdinde hizmet edimini davalıya sunan davacının alacak isteminin (kısmen) kabulü gerektiği takdir edilmiştir.
Vaki itirazın fatura asıl alacak bedeli olan 3.662,87 TL ile sözleşmeyle açıkça bağlılık iradesi bulunmadığı bu minvalde tacir kimliği dikkate alınarak avans faiz oranlaması esas alınmak üzere davalının bu yönde yapılan hesaplama dahilinde sorumlu tutulması gerektiği kanaatiyle, TTK 1530-(4) fıkrası uyarınca takip öncesi işlemiş faiz alacağı yönünden 211,38 TL toplamı olan 3.874,25 TL’lik alacak bedelinden sorumlu tutulması gerektiği, faturanın tesliminin sağlanıp sağlanmadığı açıkça tespit edilemeyip alacağın tespiti yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı isteminin ise reddi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının İstanbul … İcra Müd. … E. Sayılı dosyasına vaki itirazın kısmen kabulü kısmen iptaliyle takibin 3.662,87-TL asıl alacak, 211,38-TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.874,25-TL üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle takibin kaldığı yerden devamına, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 264,65 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 71,94 TL + 14,15 TL icra veznesine yatan olmak üzere toplam 86,09 TL harçtan mahsubu ile bakiye 178,59 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
(4)Davacı tarafından yapılan; 71,94 TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 103,00 TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.408,44 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.082,36 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
(5)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 1.167,16 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(7)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(8)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”