Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/777 E. 2018/850 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR
ESAS NO : 2016/777
KARAR NO : 2018/850
DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 25/07/2016
KARAR TARİHİ : 03/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01/10/2013 tarihinde Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesi ve Ariyet Sözleşmesi akdedilmiş olup sözleşmeye konu mülkiyeti davacı şirkete ait liftler’in davalının kullanımı amacıyla davacı şirket tarafından davalı şirketin … adresine teslim edildiğini, ariyet sözleşmesi kapsamında davalı tarafından verilen taahhütlerin yerine getirilmediğini, ariyet sözleşmesinin 12. maddesi uyarınca “…ariyet alanın sözleşme şartlarını yerine getirmesi durumunda karşılıklı yapılacak mutabakat ile söz konusu ekipman bedelsiz olarak Lukoil tarafından ariyet alana faturalanacaktır…” diye belirtildiğini, ariyet sözleşmesinin 12. maddesinde belirtilen sözleşme şartlarının ayrıca taraflar arasında imza altına alınan Madeni Yağ Sözleşmesinin 5. maddesi kapsamında düzenlendiğini, ilgili maddede “…, Bayi’ye 48.000 TL (kdv dahil) tutarında sevis ekipman (8 adet…markal lift) yatırım yapmayı taahhüt eder. Bayi, sözleşme imzalandıktan sonra 24 ay içinde ek-1.de belirtilen iskontolarla bu tabloda belirtilen ürünlerden minimum 24 ton kullanmayı, eksik kalan her bir ton için 5.000 $ tazminat ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” olarak belirtildiğini, davalı tarafın hem alım taahhhüdünü yerine getirmediğini hem de vadesi gelmiş borç miktarını davacı şirkete ödemekten imtina ettiğini, davalıya ilgili husus defalarca ihtar edilmişse de davalı tarafın bildirimlerini yanıtsız bıraktığını, davacı şirket açısından sözleşmenin devamının çekilmez bir hal aldığını ve sözleşmenin feshi yoluna başvurulduğunu, davalının her ne kadar madeni yağ sözleşmesi kapsamında 24 ay içinde 24 ton alım yapacağını belirtmiş ise de 2 ton eksik alım yaparak ilgili taahhüdünü yerine getirmediğini ve daha önce alımını yapmış olduğu ürünlerin bedellerini de süresinde davacı şirkete ödemediğini, davalı şirketin 05/11/2015 tarihi itibarı ile davacı şirkete toplam 41.110 TL bakiye borcu bulunmakta olup davalı şirketin hem ilgili borç kapsamında temerrüde düştüğünü, hemde sözleşme gereğince üstlenmiş olduğu alım taahhüdünü de gerçekleştirmemesinden kaynaklı olarak davacı şirkete ciddi mağduriyet yaşattığını, davalı şirkete muaccel olan borçların ödenmesi ile ilgili üç ayrı ihtarname gönderilmiş ise de davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, akabinde davalı aleyhine ödenmeyen borçlar ve faizlerine ilişkin olarak İstanbul …cra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile
fatura alacağına ilişkin olarak İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile de çek alacağına ilişkin olarak icra takipleri başlatıldığını, ihtarnamelerin davalı şirketin sözleşmede belirtilen adresine gönderilmesine karşın muhtap tanınmıyor ve adresi değişmiş şerhleri ile iade olduğunu, ihtarnamelerin ariyet sözleşmesi madde 14 kapsamında davalının kanuni ikamet adresine gönderildiğini, yapılan araştırma ve incelemeler neticesinde davalı şirketin aynı adreste mukim olduğu ve bahse konu ihtarnameleri kötü niyetli olarak tebellüğden imtina ettiklerinin tespit edildiğini, bir an için davalının belirtilen adreste bulunmadığı varsayılsa bile davalı şirketin yeni adresini sözleşmede açıkça belirtildiği üzere davacı şirkete bir hafta içinde bildirmesi gerektiğini, gönderilen ihtarnamelerin davalı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinin kabulü gerektiğini, bu nedenlerle taraflar arasında imzalanan ariyet sözleşmesine konu ve mülkiyeti davacı şirkete ait olan liftlerin dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbirle davacı şirkete teslimine, bu talebin kabul edilmemesi halinde söz konusu ürünlerin 3.kişilere devrinin önlenmesine, yargılama sonunda liftlerin davacı şirkete aynen teslimine, aynen teslimde fiili imkansızlık oluştuğu taktirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile fiili imkansızlığı oluştuğu tarihten işleyece reeskont avans faizi ile birlikte liftlerin güncel değerinin davalıdan tahsiline,madeni yağ sözleşmesi kapsamında belirlenmiş olan davalı tarafından eksik alınan her bir ton için 5.000 dolar olmak üzere şimdilik 1.000 USD cezai şartın sözleşmenin bitiş tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ olunmuş, davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Davacı vekilinin talebi üzerine davaya konu liftlerin değerinin %15.i oranında nakdi teminatın depo edilmesi veya aynı miktarda kesin üresiz banka teminat mektubu sunulması karşılığında davaya konu liftlerin yargılama sonuçlanıncaya kadar tedbiren davalıdan alınarak yeddiemin sıfatıyla davacıya teslimine karar verilmiştir.
Dosya madeni yağ alanında uzman bir akaryakıt uzmanı, bir mali müşavir ve bir borçlar hukukçusundan oluşan bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti, özellikle mal teslimi, sözleşme gereği bakiye borç durumu, cezai şart talep şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 05/10/2017 tarihli raporda; taraflar arasında 01/10/2013 tarihli iki yıl süreli Madeni Yağ ve Bayilik Sözleşmesi ile ayrıca Ariyet Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeler kapsamında davalının davacının bayisi olduğu, taraflar arasında cari hesap ilişkisinde bulunulduğu ve temel bir ticari ilişkinin kurulduğu, davacının ticari defter ve kayıtlarının kesin delil niteliğinde bulunduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, incelemenin davacı kayıtları ile sınırlı yapıldığı, taraflar arasındaki Madeni Yağ ve Bayilik Sözleşmesinin 5.maddesi ile tazminatın belirlendiği, Ariyet Sözleşmesinin 12.maddesi ile cezai şartın belirlendiği, davacının dava dilekçesinde cezai şart talep ettiğini belirtmesine rağmen açıklama kısmında Madeni Yağ ve Bayilik Sözleşmesinin 5. maddesinde yer alan tazminat ile ilgili açıklamalar ve hesap yaptığı, buna göre mahkemenin davacının davasında cezai şart talep ettiğinin kabulü halinde, cezai şartın yer aldığı Ariyet Sözleşmesinin 12.maddesinde TBK.179.maddesine göre davacının hem borcu hem cezai şartı talep edebileceği kararlaştırılmadığından ve davacının Beyoğlu 38.noterliğinden keşide ettiği 20572 ve 22006 nolu ihtarnameler ile seçimlik hakkını (alımını gerçekleştirilmeyen ürünlere ait borcun ödenmesi olarak) borcun ifası seçimlik hakkını seçtiğinden artık cezai şart talebinde bulunamayacağı, mahkemenin aksi görüşte olması ve davacının cezai şart talebinde bulunabileceğinin kabulü halinde ise, davacı dava öncesi TBK.117.maddesine göre davalııyı cezai şart yönünden temerrüde düşürmediğinden 327.37 USD cezai şartı dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi hükmü uyarınca devlet bankalarının USD cinsi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden faiz talep edilebileceği (talebin ise 1.000 USD olduğu), davacının davasında tazmanat talep ettiğinin kabulü halinde davacının 3.273,75 USD tazminatı 22006 yevmiyeli temerrüt ihtarının davalıya tebliğ tarihi olan 14/12/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi hükmü uyarınca devlet bankalarının USD cinsi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden faiz talep edilebileceği (talebin ise 1.000 USD olduğu), davalının davacıdan 654.75 kg eksik ürün alarak ve davacının davalı adına düzenlediği faturaları da vadelerinde ödemeyerek sözleşme hükümlerine uymaması nedeniyle, davalının davacıdan taraflarca imzalanmış 01/10/2013 tarihli teslim ve tesellüm tutanağı ile ariyet olarak teslim aldığı mülkiyeti davacıya ait olan Bosh marka … E model, 3 ton çift motorlu elektronik senkronizasyonlu 320147736, 320146836, 320148336, 320148436, 320146736, 320148236, 320148836 ve 320148736 nolu 8 adet lifti davacıya iade etme yükümlülüğünde bulunduğu, davacının davalının sözleşmedeki adresine keşide ettiği Beyoğlu 38.noterliğinin 27/11/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinde liftlerin 5 gün içinde teslimi ihtarında bulunduğu, davalının sözleşme hükümlerine uymamış olması nedeniyle 8 adet lifti davacıya ihtar ile verilen 5 günlük sürenin sonu olan 05/12/2015 tarihinde aynen teslim etmesi gerektiği, ancak liftlerin davalı tarafından davacıya teslim edilmediği, fiilen teslim imkansızlığının 06/12/2015 tarihi itibarı ile doğduğu, davacının davalıdan liftlerin güncel değerini fiili teslim imkansızlığının doğduğu 06/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile talep edebileceği, liftlerin görülme imkanı bulunmadığından ve uzmanlık konuları da olmadığından lifterle ilgili değer belirlemesinde bulunulamadığı, (talebin ise 10.000 TL olduğu) belirtilmiştir.
Davacı vekili 24/04/2015 tarihli ıslah ve bedel artırımına ilişkin dilekçesi ile liftlerin fatura bedeli olan 48.000 TL üzerinden noksan harcı tamamladıklarını, bunun yanında yine dava dilekçesiyle birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000 USD tazminat talebinde bulunduklarını, söz konusu bu talebide 2.273,75 USD artırarak toplam 3.273,75 USD olarak belirlediklerini, bu nedenle dava konusu liftlerin davacı şirkete aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde litflere ilişkin fatura bedellerinin (48.000) 06/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı şirkete verilmesine, taraflar arasındaki sözleşme çerçevesinde davalı tarafça eksik alınan ton için belirlenmiş olan 3.273,75 USD tazminatın davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası getirtilerek incelendiğinde, alacaklının …Şti., borçlunun …olduğu, 16/12/2015 tarihli açık hesaba dayalı fatura alacağı yönünden 18.373,20 TL asıl alacak, 482,30 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.855,50 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası getirtilerek incelendiğinde; alacaklının …Şti., borçlunun …ve Muhammed … olduğu, 27/11/2015 tanzim ve 27/11/2015 vade tarihli 23.795 TL miktarlı çek yönünden 23.795 TL asıl alacak, faiz ve ferileriyle birlikte toplam 26.334,88 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı alınan bilirkişi raporu ile birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 01/10/2013 tarihli Madeni Yağ ve Bayilik Sözleşmesi ve Ariyet Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeler kapsamında davalının davacının bayisi olduğu, Ariyet Sözleşmesine konu mülkiyeti davacıya ait olan 8 adet Bosh marka liftin davalıya teslim edildiği, davalının Madeni Yağ Sözleşmesi kapsamında 24 ay içinde 24 ton alım yapmayı ve eksik kalan her 1 ton için 5000 USD ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, sözleşmenin 5. Maddesi ve ariyet sözleşmesinin 12. Maddesinde ayrı ayrı cezai şart kararlaştırılmış ise de esasen ariyet sözleşmesinde öngörülen cezai şartın sözleşmenin davacı tarafından sözleşme hükümlerinin ihlaline dayalı olarak erken fesih halinde eksik kalan ürün miktarı üzerinden ton başına 500 USD olarak öngörüldüğü, sözleşmenin 01/10/2015 tarihinde sürenin dolmasıyla kendiliğinden sona erdiği dikkate alındığında davacının talebinin sözleşmenin 5. Maddesine dayalı olduğu, davacı kayıtlarında kayıtlı bulunan faturalara göre davalının davacıdan sözleşme süresi içinde toplam 23.345,25 kg ürün satın aldığı, davacının 654.75 kg eksik ürün aldığı, buna göre davacının Madeni Yağ Bayilik Sözleşmesinin 5. maddesi uyarınca davalıdan talep edebileceği tazminat tutarının 3.273,75 USD olduğu anlaşılmakla davacının cezai şarta dayalı talebinin kabulüne karar verilerek 3.273,75 USD.nin davalının temerrüt tarihi olan 14/12/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a madesi uyarınca kamu bankalarının USD cinsine uyguladığı yıllık en yüksek mevduat faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, davacının ariyet sözleşmesine konu malların aynen iadesi yahut bedelinin tahsiline yönelik talebi yönünden ise; her ne kadar davalının eksik alım yaptığı ve sözleşme şartlarını yerine getirmediği savunulabilir ise de sözleşmenin sürenin sona ermesiyle kendiliğinden son bulduğu, erken fesih vs durumun söz konusu olmadığı, alım taahhüdünün %97 ‘in üzerinde yerine getirildiği, yine eksik alıma dayalı cezai şart talebinin de kabul edildiği dikkate alındığında malların iadesi talebinin dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı hakkaniyete aykırı düşeceği anlaşılmakla bu yöndeki talebin reddi yönünde aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
-Davacının cezai şarta dayalı talebinin KABULÜ ile 3.273,75 USD nin 14/12/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4a maddesi uyarınca kamu bankalarının USD cinsine uyguladığı yıllık en yüksek mevduat faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
-Davacının ariyet sözleşmesine konu malların aynen iadesi yahut bedelinin tahsiline yönelik talebinin REDDİNE,
2-Peşin alınan harçtan alınması gerekli harcın mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 362,59 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu harç posta müzekkere masrafı toplam 2.730,53 TL’ nin kabul oranına göre hesaplanan 468,91 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …
¸