Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/753 E. 2018/1059 K. 08.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/753 Esas
KARAR NO : 2018/1059
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 18/07/2016
KARAR TARİHİ: 08/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 18/12/2014 tarihli sözleşme ile Değerli Maden Alım Satım Aracılık Sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmeye göre davacının 20/01/2015 tarihinde davalıya ait banka hesabına 6.300,00 TL ve 29/12/2014 tarihinde yine 6.300,00 TL olmak üzere toplam 12.600,00 TL yatırdığını, bu yatırımı karşılığı davalı şirketin davacı adına değerli maden alıp satmayı, davacının değerli maden mevcudunu muhafaza etmeyi üstlendiğini, sözleşmenin genel amacının davacının yatırımı karşılığı davalı şirketin yapacağı değerli maden alım satımları ile yatırımdan kâr elde etmek olduğunu, davacının 24/12/2015 tarihli “Fesihname” ile 18/12/2014tarihinde davalı şirket ile imzaladığı sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini bildirerek şahsına ait 2093005 nolu kasada satın alınan madenlerin bozdurularak bedelinin kendisine ait banka hesabına yatırılmasını talep ettiğini, ancak davalı şirket tarafından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle davalı şirket aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, anılan nedenlerle davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, davalının asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 18/12/2014 tarihli sözleşmede yer aldığı gibi alacaklı tarafın kıymetli maden hesabındaki yatırımlarla ilgili her türlü tasarruf yetkisine sahip olduğu, sözleşmeye göre tek taraflı fesih hakkını kullanarak kasa hesabındaki yatırımlarını da normal muhasebe usullerine göre ve mahsuplaşarak iade alabildiğini, ancak davacının davalı firma ile imzaladığı sözleşmede yer alan şartlarda ve diğer onlarca yatırımcının yaptığı iade usulleri dışında hareket ederek hukuki yolları bu ödeme konusuna alet ettiğini, ayrıca alacaklı görünen tarafın icra yoluyla talep ettiği rakamın gerçek dışı olduğunu, davalı şirketin banka hesaplarında alacaklı görünen tarafın yatırım miktarının belli olduğu, ayrıca bu rakamın içinde karşı taraf için yapılan yatırım masraflarının da kesintisi bulunduğu, anılan nedenlerle sözleşmeyi tek taraflı fesheden ve alacaklarının buna göre iadesini kabul etmeyerek durumu icraya taşıyan davacının davasının reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında akdedilen Değerli Maden Alım Satım Aracılık Sözleşmesi uyarınca davalı şirkete yatırılan bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; davacı tarafından, davalı aleyhine 12.600,00 TL asıl alacak ve 3.528,00 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 16.128,00 TL’nin tahsili amacı ile takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, esas davanın ise yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Mali Müşavir … ve Değerli Maden Uzman… tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 19/02/2018 tarihli raporda; davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşme hükümlerine göre davacının 29/12/2014 ve 20/01/2015 tarihlerinde 2 parça halinde toplamda 12.600,00 TL yatırım yaptığı, sözleşmenin 10 ile 20 yıl arasında bir süre için planlandığı, 24/12/2015 tarihinde davacının bahse konu yatırımdan ayrılmak istediğini belirten bir dilekçe ile davalıya başvurduğu, davalının kayıtlarına göre davacının 4.734,39 TL bedel karşılığı yatırımının bulunduğu, davacı C programında ise; akdedilen sözleşme sonucu yapılabilecek kesintiler toplamı (504,00 TL+315,00 TL+315,00 TL+94,50 TL+4,50 TL+4,50 TL) = 1.332 TL olarak hesaplandığı, davalının fazladan 7.865,61 TL tahsil ettiği, buna göre 11.268 TL ana para için %10,50 avans faiz oranında yapılacak hesaplama ile 518,64 TL faiz ve B programında ise; akdedilen sözleşme sonucu yapılabilecek kesintiler toplamı (504,00 TL+94,50 TL+94,50 TL+4,50 TL+4,50 TL)=702,00 TL olarak hesaplandığı, davalının fazladan 11.898,00 TL Tahsil ettiği ve buna göre 11.898 TL anapara için %10,50 avans faiz oranında yapılacak hesaplama ile 547,63 TL faiz istenebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunda hesaplamanın B ve C programına göre farklı olarak yapıldığı görülmekle, davacı vekiline hangi programda olduğuna dair beyanda bulunmak üzere süre verilmiş, davacı vekili tarafından beyanda bulunduktan sonra ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 05/09/2018 tarihli raporda; davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşme hükümlerine göre davacının 29/12/2014 ve 20/01/2015 tarihlerinde 2 parça halinde toplamda 12.600,00 TL yatırım yaptığı, sözleşmenin 10 ile 20 yıl arasında bir süre için planlandığı, 24/12/2015 tarihinde davacının bahse konu yatırımdan ayrılmak istediğini belirten bir dilekçe ile davacıya başvurduğu, davalının kayıtlarına göre davacının 4.734,39 TL bedel karşılığı yatırımının bulunduğunun listelendiği, bu madde hükmüne göre davacı B programında ise; akdedilen sözleme sonucu yapılabilecek kesintiler toplamı (504,00 TL+94,50 TL+94,50 TL+4,50 TL+4,50 TL)=702,00 TL olarak hesaplandığı, davalının bu hesaplamaya göre fazladan (12.600 TL- 702,00 TL)= 11.898,00 TL tahsil ettiği, 20/01/2015 ve 29/12/2014 tarihinden takip tarihi olan 01/04/2016 tarihine kadar geçen süre için talep edilebilir 1.535,60 TL faiz hesaplandığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dava dosyası, icra dosyası, ibraz edilen deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı şirket tarafından 18/12/2014 tarihinde Değerli Maden Alım Satım Aracılık Sözleşmesi akdedildiği, sözleşmeye göre davacının 20/01/2015 tarihinde davalı şirketin banka hesabına 6.300,00 TL ve 29/12/2014 tarihinde yine 6.300,00 TL olmak üzere toplam 12.600,00 TL yatırdığı ve bu yatırımı karşılığı davalı şirketin davacı adına değerli maden alıp satmayı ve davacının değerli maden mevcudunu muhafaza etmeyi üstlendiği, daha sonra davacının imzaladığı sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini davalı şirkete bildirerek şahsına ait … nolu kasada satın alınan madenlerin bozdurularak bedelinin kendisine ait banka hesabına yatırılmasını talep ettiği, ancak davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı görülmüştür.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının beyanları, taraflar arasında akdedilen sözleşme, mahkememize hitaben düzenlenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davacı ile davalı arasında değerli maden alım satım aracılık sözleşmesinin akdedildiği, bu sözleşme uyarınca davacı tarafından davalıya 29/12/2014 tarihinde 6.300,00 TL ve 20/05/2015 tarihinde 6.300,00 TL olmak üzere toplam 12.600,00 TL’nin yatırıldığı, davacının 24/12/2015 tarihli fesihname de taraflar arasındaki sözleşmeyi feshettiği ve kendisine ait… nolu kasada satın alınan madenlerin bozdurularak kendisine ait banka hesabına yatırılmasını talep ettiği, yine taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 5.maddesinin b bendine göre sözleşmede belirtilen masraflar mahsup edilerek kalan kısım ile satın alınan maden mevcudunun tamamı veya karşılığının yatırımcıya iade ve teslim edilmesinin gerektiğinin düzenlendiği, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde davacının gönderdiği paralardan sadece 4.935,00 TL’lik maden alımının gerçekleştirildiği, davacı tarafından davalıya 12.600,00 TL gönderilmiş olmasına rağmen davalının bu gönderilen meblağın sadece bir kısmıyla maden aldığı ve davalı defterlerine göre de söz konusu alınan madenden sözleşme uyarınca kesilen komisyonlar düşüldüğünde 4.734,39 TL’lik maden kaldığı belirtilmiş ise de davalının davacıdan tahsil ettiği 12.600,00 TL’nin tamamı için maden almadığı görülmekle bu hususta kusurlu olduğu da dikkate alındığında davacı tarafından davalıya gönderilen 12.600,00 TL’nin tamamını sözleşmeye aykırı davranışı sebebiyle iade etmesi gerektiğinden, yine söz konusu bedele davacının 1.535,60 TL işlemiş faz talebinde bulunabileceği tespit edildiğinden davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın 12.600,00 TL asıl alacak, 1.535,60 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.135,60 TL yönünden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına karar vermek gerekmiş, ayrıca İİK 67/2.maddesi uyarınca davalı aleyhine hükmedilen alacak bedelinin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile, davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 12.600,00 TL asıl alacak, 1.535,60 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.135,60 TL yönünden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2.maddesi uyarınca değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, faize faiz yürütülmemesine,
2-İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca davalı aleyhine hükmedilen alacak bedeli olan 14.135,60 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 2.827,12 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kalan kısımlar yönünden davanın reddine,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 965,60 TL nispi karar harcından peşin alınan 194,79 TL’nin mahsubu ile bakiye 770,81 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 194,79 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul ve ret oranına göre hesap ve takdir olunan 1.992,40 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
8-Davacı tarafından yapılan 2.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 136,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.536,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 2.222,71 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …