Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/720 E. 2018/367 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR
ESAS NO : 2016/720
KARAR NO : 2018/367
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ : 20/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; 07/08/2015 tarihinde müvekkili şirketine … poliçe numarası ile sigortalı iş yerinde oluşan hasarın iş yerinin bulunduğu binanın içinden geçen davalı …’ ye ait şebeke borusunun patlamasından kaynaklandığını, iş yerinin bulunduğu binadaki … şebeke borusunun patlaması sonucu akan sudan kaynaklanan su baskını nedeni ile iş yeri parkelerinin ıslandığını ve bu sebeple tamamının zeminden çıkarılmış spor salonu olarak işletilen iş yerindeki spor malzemeleri ve elektrik tesisatının suya maruz kaldığını ve akan sudan dolayı iş yerinin boyalarının zarar gördüğünü, iş yerinin muhtelif yerlerinde su baskını neticesinde hasar meydana geldiğini, oluşah hasar sonucunda … numaralı hasar dosyası açıldığını, gerek su baskını sonrasında iş yeri malikinin müvekkili şirketine göndermiş olduğu talep dilekçesinde gereksi 07/09/2015 tarihli ekspertiz raporunda da davalı idarenin kusurunun olduğunun sabit olduğunu, buna istinaden müvekkili şirketinin sigorta poliçesi kapsamındaki 13.854,00 TL olan hasar karşılığı miktarı 09/10/2015 tarihinde sigortalısına ödendiğini, müvekkilinin şirketinin sigortalısına yapmış olduğu ödemeye istinaden meydana gelen olayda kusuru bulunan davalıdan rücuen tazminat alacağının doğduğunu, davalı kurumun yürüttüğü hizmetin işleyişini sürekli kontrol etmek ve gerekli önlemi almakla yükümlü olduğunu, bu yükümlülüğün tam ve gereği gibi yerine getirilmemiş olması nedeni ile doğan zararların, hizmeti yürütmekle görevli kurum tarafından tazmin edilmesi gerektiğinin açık olduğunu, sigortanın uğramış olduğunu zararın davalının eyleminden kaynaklandığını, zarar il eylem arasında illiyet bağı bulunduğundan meydana gelen zararda davalı…’ nin sorumluluğunun bulunduğunu, davalı aleyhine müvekkili şirketi rücuen tazminat alacağından dolayı genel haciz yolu ile 02/03/2016 tarihinde İstanbul …İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ve ödeme emrininin borçluya tebliğ edildiğini, davalının ödeme emrine itiraz ettiğini, ancak itirazında haksız olduğunu, müvekkilinin şirketinin 09/10/2015 tarihinde hasara ilişkin miktarının sigorta poliçesi kapsamında sigortalısına ödediğini ve hasarda kusurlu olduğu ekspertiz raporu ile de sabit olduğunu, davalı adına icra takibi başlatıldığını, ödeme tarihinden işlemiş faizi ile birlikte 14.431,88 TL lik borca karşılık davalının
yapmış olduğunu itirazı kabul etmediklerini, açıklanan nedenler ile davalarının kabulü ile borçlunun haksız ve kötü niyetle icra takibine yapmış olduğu itirazının iptalini, takibin devamını, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; mahkememizin bu davada görevli olmadığını, davacının tazminat talebine dayanak gösterdiği olguların hizmet kusuru niteliğinde olduğundan dava, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’ nun 2. Ve 13. Maddeleri gereği görevli idare mahkemesinde açılabileceğini, …Genel Müdürlüğü… Şube Müdürlüğü’ nün konuya ilişkin yapmış olduğu çalışma neticesinde vermiş olduğu cevabi yazıda “Bahse konu adreste bina girişine vana konularak iç tesisatın ilgililerce onarımı sağlanmıştır. Ancak abone bir şirkete ekspertiz yaptırarak hattın iaderemize ait olduğunu iddia etmektedir söz konusu şirkete ait ekspertiz raporunda da su patlağının içeride yaşandığı kroki ile ifade edilmiş olup, malzemenin iademizin kullandığı malzemeye benzemesi nedeniyle sorumluluğu idaremize yüklemeye çalışmaktadır. İdare olarak bina içinde kulanılan tesisatın cinsini ve kalitesini ölçmek gibi bir sorumluluğumuz olmadığına dair savunma yazımız ilgi (b) (d) yazılarda mevcuttur” denildiğini, olay mahallinde yapılan teknik incelemede arızanın bina kapısının içinde bulunan dahili tesisatın patlaması sonucu oluştuğunun tespit edildiğini, meydana gelen hasarın idarelerinin sorumlu olduğu bir alanda oluşamadığını, bu durumda su patlağının bina içi dahili tesisat arızası olduğunu, davacının hasar tespiti ile alakalı herhangi bir taleplerinin olmadığını, bu sebeple idarelerinin sorumluluğunun olmadığını, iç tesisattan dolayı idarelerinin görev ihtal ya da hizmet kusurundan bahsedilmeyeceğinden ödeme yapılmasının söz konusu olmadığını, talep edilen bedelin piyasa rayicine uygun olmadığını, fahis olarak belirlendiğini, davaya konu taşınmazda meydana geldiği iddia edilen hasarın oluş şekli ile hasar bedeli arasında bariz bir fark görülmediğini, bu nedenle talep edilen bedeli kabul etmediklerini, açıklanan nedenler ile davanın usul ve esastan reddini, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davaya konu hasarın meydana geldiği adreste yapılan tadilat ve tamirat işlemlerinin mahkememize bildirilmesi istenilmiş olup, … Genel Müdürlüğü tarafından verilen cevabi yazıda idarelerince bina girişine vana konulduğunu belirtmişler, yapılan çalışmaya ait işlemin fotokopisini yazıları ekinde göndermişlerdir.
Dosya bilirkişi heyetine tevdii olunmuş Mahkememize sunulan 22/12/2017 tarihli raporda özetle; dava konusu işyerinin 01/10/2014 tarihinde davacı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen İşyerim Paket Poliçesi ile 15/10/2014-15/10/2015 tarihleri arasında olmak üzere 684.975,50 TL sigorta bedeli ile hasar konusu dahili su teminatını da içeren Yangın ve Ek Teminatlara karşı sigorta güvencesi altına alındığı, poliçede yer alan riziko adresi ile hasarın meydana geldiği adresin mahallenin ismi değişmiş olmakla birlikte fiilen aynı adres olduğu, poliçede sigortalı ve sigorta ettirenin riziko adresinde kiracı olarak bulunan … ve ortağı olduğu, sigorta poliçesi ve ekspertiz raporunun incelenmesinden sigorta bedeli ile sigorta değeri birbirine uygun olduğundan eksik sigorta olmadığının anlaşıldığı, poliçede dahili su teminatına ilişkin herhangi bir muafiyet olmadığı, poliçede sigortalı kiracı sıfatını taşıdığından riziko adresine ait binanın teminat kapsamında olmadığı, dekerosyan, demirbaşlar, elektronik ve mekanik cihazlar, muhteviyat ve emtialar üzerine 684.975,50 TL teminat verildiği, yapılan 07/09/2015 tarihli ekspertiz raporuna göre davacı sigorta şirketi sigoralı işyerinde 07/08/2015 tarihinde … borusunun patlaması sonucu hasar olduğu ihbarının 10/08/2015 tarihinde bildirildiği, ekspertizde yapılan incelemelerinde binaya ait … borusunun patlaması sonucu akan sudan dolayı işyerinde su baskınının olduğu, akan sudan dolayı boyaların parkelerin ıslanmış ve tamamının zeminden çıkartılmış olduğunun görüldüğü, elektrik tesisatı ve spor malzemelerinin suya maruz kaldığının tespit edildiği, kontrol edilmesi gerektiği, hasarlanan parkelerin değişiminin, elektrik tesisatının kontrolü, cihazların kontrolünün gerektiği, sigortalının elektrik tesisatı parkeler vs. Kendisi tarafından yaptırıldığının anlaşıldığı, sigorta bedelinin sigorta değerine uygun olduğu, eksper tarafından tespit edilen hasarın rakamının uygun ve yerinde olduğu, sigorta teminatı içinde olan ani ve beklenmedik bir olay sebebi ile oluştuğu, davacı Sigorta Şirketi eksik sigorta muafiyet ve sovtaj tenzili bulunmadığı için poliçe teminatına giren
13.854,00 TL yi onayladığı ve dava dışı sigortalıya hasar tazminatı olarak ödediği, dava konusu hasarın sigorta poliçesi kapsamında olduğu, halefiyet prensibi gereği davacı sigortanın şirketinin rücu hakkının bulunduğu,… yönetmelik maddeleri uyarınca su kolon sistemine bağlanan … borunun bina girişindeki kısmında ana vana bulunmaması dolayısı ile dava konusu su basma olayında…’ nin sorumluluğunun bulunduğu belirtilmiştir.
Dava İİK.’nın 67. Maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. “hükümlerine amirdir.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasının taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu icra takibi olduğu, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davacı sigorta şirketinin dosya kapsamına göre davalının kusurlu eylemi ile meydana gelen olay sonucunda meydana gelen zarar nedeniyle 13.854 TL ödeme yaptığı, yapmış olduğu bu ödemeye istinaden kusurlu eylemiyle zarara sebebiyet veren davalı şirketten alacağın rücuen tahsili amacıyla İstanbul …İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasında yapmış olduğu takibe davalının süresi içerisindeki itirazı üzerine takibin durduğu davacının süresi içerisinde iş bu davayı açarak itirazın iptalini talep ettiği, yapılan bilirkişi incelemesi ile … yönetmelik maddeleri uyarınca su kolon sistemine bağlanan borunun bina girişindeki kısmında ana vana bulunmadığı, bina girişinde vana bulunmaması nedeniyle içmesuyu sistemindeki arızaya müdahale edilemediği, … yetkililerinin beklendiği ve dava dosyasındaki belgelerden su basması gerçekleştikten sonra yetkililerin gelerek bina girişine vana taktıklarının anlaşıldığı, yani meydana gelen hasarın …’nin sorumluluğunda olan bina bağlantı hattında meydana geldiği, ….nin binaya uygunsuz bir şekilde su vermesi sonucu meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, iski’nin sorumluluğunun haksız fiil esasına dayalı olduğu ve davacının ödeme tarihinden itibaren faiz isteminin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile itirazın iptaline takibin aynen devamına karar vermek gerekmiş, alacağın likit olmadığı yargılamaya muhtaç olduğu dolayısıyla icra inkar tazminatının şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla bu yöndeki talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen DEVAMINA,
2-Yasal şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 811,53 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu harç posta müzekkere masrafı toplam 2.113,01 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim
¸