Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/679 E. 2019/756 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/679 Esas
KARAR NO: 2019/756

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 20/06/2016
KARAR TARİHİ: 08/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı şirketin davalı ile 26/02/2016 tarihinde anlaşarak davalının uluslararası nakliye hizmetlerini yapmaya başladığını, baştan her yük için ayrı ayrı sözleşme yapıldığını, davalının 11 adet taşıma işleminin yapıldığını ve kesilen toplamda 11 adet navlun faturası bulunduğunu, yapılan taşıma işlemlerinin karşılığı olarak kesilen navlun faturalarının toplam tutarının 10.293,37Euro olduğunu, bu faturalara karşılık toplam 3500 Euro banka hesabına havale, 2750Euro çek olarak toplamda 6250Euronun davalı tarafından ödendiğini, 4.043,37Euro alacak bakiyesi kaldığını, kalan bakiye borcun bugüne kadar ödenmediğini, borcun ödenmesi üzerine davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu beyanla, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, %20den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davacı ile vekili arasındaki vekalet sözleşmesi gereği davacı vekiline ödenecek vekalet ücretinin kötü niyetli davalıdan alınıp davacıya verilmesine ve davalı hakkında HMK 329/2 mad hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı şirket temsilcisi mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, davacının taleplerinin hukuka aykırı olduğunu, davalı şirketin taşıma acentesi olduğunu, davacının ise taşıyıcı olduğunu, davacı ile taşıma konusunda bir anlaşmaları olduğunu, iddia edilen taşımanın da gerçekleştiğini, ancak taşıyıcı taşınan mala zarar verdiğinden ücretinde kesinti yapıldığını, taşıyıcının son işinde taşımakta olduğu ofis mobilyasına 4000Euro miktarında zarar verdiğini, bu nedenle davacının taleplerinin haksız olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, davacının yaptığı taşıma hizmetleri ile ilgili anlaşmalar, faturalar ve gümrük belgeleri, davalının yaptığı ödemeleri gösteren belgeler, muavin defter kayıtları, e-mail yazışmaları, vekalet sözleşmesi, İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına ait ödeme emri ve itiraz dilekçesi, mal teslimine ilişkin belge, ticaret sicil kaydı, fotoğraflar, imza sirküleri, taşıyıcı firma CMR belgesi, hasar tespit tutanağı, celp olunmuştur.
İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı … Şti, … Şti aleyhine 4.043,37Euro üzerinden takip başlatıldığı, borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişilere tevdi edilmiş olup, bilirkişiler Uluslararası Konvansiyon Nakliyat Uzmanı … ve Mali Bilirkişi … tarafından tanzim olunan 23/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda; tarafların ticari defterlerinin usulune uygun tutulmuş olduğunu, tarafların incelenen ticari defterlerinde cari hesap yönünden ve davacı yan tarafından düzenlenen fatura ile davalı yan tarafından yapılan ödemeler yönünden taraflar arasında herhangi bir çekişmenin bulunmadığını, davacı yanın davalıdan takip tarihi itibariyle 4.043,00Euro cari hesap alacaklı olduğunu, davacı yanın asıl alacağına takip tarihi itibariyle yıllık %7 mevduat euro değişen oranlarda faiz talep ettiğini, davacı yanın davalı yandan alacaklı olduğu yönünde karar verilirse, davacı yanın asıl alacağına takip tarihinden itibaren Euro alacaklarına 3095 sayılı Kanuna göre TC Merkez Bankasının 1 yıl vadeli Euro mevduata verdiği en yüksek faiz oranı üzerinden faiz talep edebileceğini, TL alacaklarına değişen oranlarda faiz talep edebileceğini, uyuşmazlığa konu taşımanın CMR Konvansiyon hükümlerin tabi olduğunu, davalının navlun faturasına konu taşımaya ilişkin, bu taşımada 4.000Euro maddi zarar meydana geldiğine ilişkin iddiasını ispatlaması için belgeler sunması gerektiğini belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlar dikkate alınarak dosyanın ek rapor tanzim edilmek üzere yeniden bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş olup, tanzim olunan 22/05/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; kök raporda belitilen eksik belgelerin dosyaya sunulmadığını, davalı vekilinin sunduğu belgelerin, heyetin talep ettiği belgeler olmadığını, davalının dava dışı …şirketine hasar tazminatı ödediğini mahkemeye ispatlaması gerektiğini, ancak bu durumda CMRnin m.37.hükmünde ödemiş olduğu tazminatı davacıya rücuan dönebileceğini, CMR Konvansiyonunun M.30/1-2 hükümlerine uygun taşıyıcının şoförünün imzasını taşıyan tutanak tutulmadığı gibi, sürülere uygun ihbarın da belgelenemediğini, dosyaya sunulu mal faturasında İncoterm teslim şeklinin … olduğu için eğer taşıma konusu emtiada bir hasar meydana geldiyse, bu hasarı talep hakkının bir başka ifade ile aktif husumetin …şirketine ait olduğunu, davacının alt taşıyıcı olarak davalıya ait taşımaları yapıp yapmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığını, davacının bu taşımaları yapmış olması nedeniyle davalıdan taşıma ücretlerini kesintisiz talep hakkının bulunduğunu, davalının cari hesap ilişkisi içinde bulunduğu davacı ile dosya kapsamına göre herhangi bir mahsup koşullarının oluşmadığını belirtmişlerdir. Ek rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, taraflar arasındaki taşımacılık sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen bakiye borcun ödenmemesi üzerine, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali ve takibin devamına ilişkin olup taraflar arasındaki sözleşmeye göre taşımanın yapıldığı konusunda bir ihtilaf bulunmamakla birlikte davalı tarafça taşıma sırasında taşımaya konu malın zarara görmesi nedeniyle ücretten kesinti yapıldığı iddia edilmektedir.
Davalı tarafça yetki itirazında bulunulmuş olsa da sözleşmedeki yetki şartı dikkate alındığında HMK’nın 17. Maddesine göre mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalı tarafın beyanları, dosyada toplanan deliller ve tanzim olunan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki sözleşme uyarınca Türkiye-Almanya arasında 11 adet taşıma yapıldığı, bu taşımalar için toplam 10.293,00 EU tutarında fatura düzenlendiği ödenmemiş olan 4.000,00-EU bakiye alacak için davacı tarafça icra takibi başlatıldığı, davalı tarfın bu 11 adet taşımanın sonuncusu olan taşıma sırasında taşınanda hasar meydana gelmesi nedeniyle taşıma bedelinden 4.000,00-EU luk tenzilat yapıldığının iddia edildiği anlaşılmıştır.
Eşyanın Kara yolu ile uluslararası taşınmasında yükleme ve teslim yerinin iki ayrı ülke olması, bu ülkelerden en az birinin “Eşyanın karayolundan uluslarası nakliyatı için mukavele sözleşmesi (CMR)” ne taraf olması ve taşımanın kara yolundan taşıl ile ücret karşılığında yapılması halinde CMR hükümleri uygulanacağından davanın çözünün de CMR hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. CMR Sözleşmesinin 8. Maddesine göre taşıyıcı yükü teslim aldığı anda parça sayısını, bunların üzerindeki marka ve numaraları, yükün ve ambalajının görünür durumunu kontrol etmekle yükümlü olup bu denetimi yapmadığı ve ihtirazi kayıt koymadığı takdirde yükü sağlam olarak almış sayılır ve CMR sözleşmesinin 17. Maddesine göre eşyanın hasara uğramasından sorumlu olur. Öte yandan CMR sözleşmesinin 30. Maddesine göre ise alıcı taşımacı ile beraber durumlarını kontrol etmeden veya ziyan ve hasarın açıkça görüldüğü hallerde teslim anında veya açıkça görülmediği hallerde teslimden itibaren yedi gün içinde durumu taşımacıya bildirmeden malı teslim alırsa bu husus yükün sevk mektubunda belirtiği şekilde teslim alındığının kanıtı olur. Açıkça gözükmeyen ziyan ve hasarlar için bildirim yazılı olarak yapılmalıdır. Taşıma konusu mal davalı tarafından teslim alındığına göre davalı taşıma sırasında ziya, hasar ya da gecikmeden kaynaklanan bir zarar meydana gelmişse bunu bunu CMR konvansiyon hükümlerine göre ispat etmek zorundadır. Buna göre davalı tarafça CMR üzerine hasara ilişkin olarak alıcı/gönderen tarafından şerh ya da ihtirazi kayıt konulması veya hasar ihbarını müteakip uluslararası ekspertiz kuruluşlarından hasarı ilişkin ekspertiz raporu alınması, ya da gümrük teslim tesellüm tutanağı üzerine hasara ilişkin kayıt düşülmüş olması gerekmektedir. Davalı tarafça malda taşıma sırasında hasar meydana geldiği iddia edilmiş olsa da bu hasar yukarıda açıklandığı şekilde ispat edilemediğinden davanın kabulüne, alacak faturaya dayandığı, belirlenebilir ve likit olduğundan İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (4.043,00EURO) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KABULÜ ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 4.043,00 EURO üzerinden devamına, takibe takip tarihinden alacak tamamen tahsil edilinceye kadar 3095 sayılı yasanın 4a maddesine göre merkez bankasının 1 yıl vadeli EURO cinsinden mevduata verdiği en yüksek faizi (taleple yıllık %7 oranında kamu bankalarına EURO ya vermiş olduğu faiz yazılı olduğundan bu rakam aşılmamak şartı ile) uygulanmasına,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (4.043,00EURO) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 910,52TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 227,17TLnin mahsubu ile bakiye 683,35TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 1.800,00TL bilirkişi ücreti ve 532,00TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.332,00TLnin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 227,17TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

İşbu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır