Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/640 E. 2018/781 K. 11.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/640 Esas
KARAR NO : 2018/781
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/06/2016
KARAR TARİHİ : 11/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, 13/05/2015 tarihinde sürücü …’nin sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine zorunlu trafik sigortası ile sigortalı bulunan … plakalı aracın kusurlu olarak yaya konumunda olan davacı …’a çarpmasıyla davacının yaralandığını, davacının beden gücü kayıp oranının…Eğitim ve Araştırma Hastanesinden alınan 25/03/2016 tarih ve 805 sayılı sağlık raporu ile %5 olarak belirlendiğini be sebeple davacının beden gücü kayıp oranının belirlenerek ilgili tutarın ve bakıcı giderine ilişkin giderlerin davalıdan tahsiline karar verilmesini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50,00 TL kalıcı maluliyet tazminatı, 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 50,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 150,00 TL’nin sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, 13.05.2015 tarihinde meydana geldiği iddia edilen trafik kazasında davacı yanın KTK anlamında yapmış olduğu bir başvurusunun olmadığını, davacı yanın davalı sigorta şirketine eksiksiz ve kendisinden tam olarak istenilen evraklar ile de başvuru da bulunmadığını, hastane tedavi kayıtları ve epikriz formu., adli tabip raporu, anlamına gelmediği gibi adli tıp kurumundan da alınmış bir raporda olmadığını, dava dosyası kusur yönünden Adli Tıp Kurumuna sevk edildiğinde ayrıca, davacı yan tarafından delilleri içerisinde sunmuş olduğu hastaneler kayıtlarının da dosyaya eklenmesi ile kaza ile kalıcı iş gücü kaybı arasında nedenselliğinin olup olmadığının tespiti de çok önemli olduğunu, davalı şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigorta şirketine yapılan başvurunun olmadığını, sigorta şirketinin olay ile nedensellik bağını kurmaktan mahrum edildiğini ve gerek tıbbi ve gerekse de aktüer hesabını yapmaktan da mahrum bırakıldığını, davalı şirket dava tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu olabileceğini, çünkü, sigorta şirketinin davaya konu edilen olayda temerrüte düşürülmediğini, açılmış bulunan dava da davacı yana açılmış bulunan davanın belirsiz alacak ve tespit davası mı eda davası ve tespit davası mı olduğunun belirlenmesi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz olarak açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri, masraf ve ücreti vekaletin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizce ilgili hastanelerden davacı küçüğün dava konusu trafik kazasına istinaden oluşturulan hasta kayıtları, film ve grafileri ile birlikte dosya kapsamında tarafların sunmuş bulunduğu delil ve belgeler ile birlikte davacı küçükteki maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … Adli Tıp İhtisas Kurulu’na gönderilmiş, ve ATK 3. Adli Tıp İhitsas Kurulu’nun 14/07/2017 tarihli … sayılı yazısı ile, “Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesine sevki sağlanarak yeni yaptırılacak; eklem açıklıklarını dereceleri ile belirtir, nötral sıfır metoduna göre, sağ ve sol taraf uzunlukları da dahil mukayeseli yapılacak ortopedik muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi, Yeni çekilecek, kırık/yaralanma alanını içine alan grafilerin mümkün olduğu takdirde dijital ortamda (…), bu incelemelerin düzenlenecek raporları ile birlikte teminen gönderilmesi, Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesine sevki sağlanarak yeni yaptırılacak ayrıntılı nörolojik muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi, Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesine sevki sağlanarak septum deviasyonu açısından değerlendirilerek düzenlenecek son durum muayenesinin göndeilmesi gerektiği, Kişinin meslek grup numarasının (11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı resmi gazetede yayımlanan çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği B cetveline göre) veya mesleğinin bildirilmesi” hususlarında rapor tanzim edildiği, belirtilen muayenelerin yaptırılması hususunda son olarak 13/09/2017 tarihinde …Tıp Fakültesi Fakültesi Hastanesine müzekkere yazıldığı, hastanece verilen cevabi yazıda, davacı …’un Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanlığı’na 23/10/2017 tarihine kadar herhangi bir başvuruda bulunmadığının bildirildiği, yine mahkememiz bu hususta yeniden rapor tanzim edilmek üzere 02/01/2018 tarihinde elden takipli olarak müzekkere yazıldığı, belirtilen eksiklikler hususunda yazılan müzekkerenin davacı tarafından teslim alınmadığı anlaşılmış olmakla 19/03/2018 tarihli oturumunun 1 nolu ara kararı ile, ATK ön raporunda belirtilen eksiklikler hususunda yeniden … Üni. Tıp fak. Hastanesine müzekkere yazılmasına, davacı vekiline elden takip yetkisi verilmesine, davacı tarafça söz konusu müzekkere uyarınca İstanbul Tıp Fak. Hastanesi Baş Hekimliğine müracaat etmesi hususunda 1 aylık kesin süre verilmesine, müracaat ettiğinde müracaat ettiğine ilişkin belgenin bu süre içerisinde mahkememize sunulmasına, belirtilen süre içerisinde müracaat sağlamadığı takdirde davacıdaki maluliyet oranın ispat edilemediğinin kabul edileceği ve dosyada mevcut şekli ile karar verileceğinin ihtarına dair ara kararın oluşturulduğu ve davacı vekiline ihtar olunduğu, duruşmadan sonra ise verilen 1 aylık kesin süre içerisinde müzekkerenin teslim alınmadığı, mahkememizin 11/06/2018 tarihli oturumuna kadar da yine müzekkerenin teslim alınmadığı ve davacıdaki belirtilen eksikliklere ilişkin muayenenin yaptırılmamış olduğu anlaşılmıştır.
6100 Sayılı HMK’nun 115. Maddesinin “(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” denilmektedir. Dava konusu bu olayda, davacı tarafa verilen kesin süreler ve en son mahkememizin 19/03/2018 tarihli oturumunda verilen 1 aylık kesin süre içerisinde ATK raporunda belirtilen eksikliklerin ikmal edilmediği, yine mahkememizin 11/06/2018 tarihli duruşmasına kadar geçen zaman içerisinde de bu eksikliğin kesin süreye rağmen giderilmemiş olduğu anlaşılmış olmakla, belirtilen eksiklikler tamamlanmadan davacının kaza sebebiyle malul kalıp kalmadığının tespit edilemeyeceği, mevcut hali ile de davacının taleplerinin dava konusu olayla illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususunun da mahkememizce tespit edilemeyeceğinden mevcut hale göre karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılarak davacının davasının usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının usulden REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığını,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 150,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı KESİN OLMAK ÜZERE verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
Hakim