Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/536 E. 2020/863 K. 25.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/536
KARAR NO :2020/863

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:13/05/2016
KARAR TARİHİ:25/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/06/2011 tarihinde sürücü … sevk ve idaresinde olan ve kaza tarihinde sigortası bulunmayan … plakalı araç ile … sevk ve idaresindeki ve … şirketine Zorunlu Trafik Sigortası ile sigortalı bulunan … plakalı araçların kusurlu olarak çarpışması sonucu, … plakalı araçta YOLCU konumunda olan davacı …’in yaralandığını ve malul kaldığını, sigortası olmayan araç yönünden … Hesabı’nın, diğer araç yönünden sigorta şirketinin … numaralı poliçe kapsamında kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde sorumluluğu bulunduğunu, 01/02/1959 doğumlu davacı …’in geçirdiği kaza nedeniyle yaralandığını ve malul olduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere, davacıda oluşan cismani zarar nedeniyle oluşacak maddi tazminat nedeniyle sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının, bakıcı giderinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, öncelikle 6100 sayılı Yasa’ntn 107.maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın davalı açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın geçici ödeme talebinin kabul edilemez olduğunu, davacı tarafın delillerinin tebliğini talep ettiklerini, kazaya sebebiyet veren ve sigortasız olduğu iddia edilen aracın sürücüsüne ve işletenine davanın ihbarını talep ettiklerini, kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihini kapsar şekilde geçerli trafik sigorta poliçesinin olup olmadığının tespiti gerektiğini, davaya konu kazanın oluşumundaki kusur oranlarının tespiti gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına Adli Tıp Kurumu…. İhtisas Dairesi’nden maluliyete ilişkin sağlık raporu alınması gerektiğini, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı talep edilemeyeceğini, davacının davalı kurumdan talep etmiş olduğu tedavi ve bakıcı giderlerine bağlı maddi tazminat isteğinin reddi gerektiğini, davacının müterafik kusurunun varlığı halinde, bu hususun da ayrıca indirim sebebi olduğunu, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek davalı kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, … Hesabı’nın sorumluluğunun kaza tarihinde poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı
tarafın temerrüt tarihinden itibaren avans faizi talebi haksız olup, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirterek haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıya ödeme yapıldığını ve davalı şirketin ibra edildiğini, ibranamenin geçersiz sayılması mümkün olmadığından davanın reddi gerektiğini, davalı şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi hususunun Adli Tıp Kurumu tarafından yerine getirilmesi gerektiğini, davacının bir başkasının bakımına muhtaç olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınması gerektiğini, maluliyet oranının tespit edildiği tarihten sonraki bakıcı giderininde değerlendirilemeyeceğini, davacının tedavisi süresince ihtiyaç duyacağı bakım giderlerinin SGK nın sorumluluğunda olduğunu, talep edilen faiz türünün hatalı olduğunu belirterek öncelikle dava konusu alacak ödendiğinden ödenen tutar ile zarar arasında bariz fark söz konusu olmaması nedeniyle KTK111 gereği davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli işgöremezliğe dayalı maddi tazminat talebine ilişkindir.
… A.Ş.nin 03/06/2016 tarihli cevabi yazısı ile dava önceki yapılan müracaat sonrası davacının maluliyetine ilişkin 03/09/2015 tarihinde 5.540 TL tazminat ödendiğini beyanla ödeme belgesi, poliçe ve hasar dosyası gönderilmiştir.
Davalı … Hesabından hasar dosyası, İlgili emniyet müdürlüğünden dava konusu kazaya karışan araçların trafik tescil kayıtları, davacının tedavi gördüğü hastanelerden tedavisine ilişkin bilgi ve belgeler getirtilmiştir.
Davalı … A.Ş.bila tarihli dilekçesi ile, kısmi ödeme olarak 03/09/2015 tarihinde 5.540 TL, 27/07/2016 tarihinde 3.650 TL olmak üzere toplam 9.190 TL ödeme yapıldığını, davalı şirketin dava konusu talep bakımından tamamen, gayri kabili rücu olmak üzere mutlak ve kesin şekilde ibra edildiğini, davalı şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirdiğini ve davacı vekili tarafından da ibra edilmiş olmakla davalı … yönünden davanın konusuz kaldığını, bu nedenlerle konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili 15/08/2016 tarihli dilekçesi ile davalı … Hesabı ile aleyhine açılan trafik kazası sonucu meydana gelen cismani zarar nedeniyle açılan davada davalı vekili ile yapılan görüşmede sulh olunduğunu, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili 22/11/2016 tarihli ön inceleme duruşmasında … yönünden davadan feragat ettiklerini, diğer davalı yönünden davaya devam ettiklerini beyan etmiş, mahkememizce … yönünden açılan davanın işbu davadan tefriki ile mahkememiz … esas sırasına kayıt edilmiş, … esas, ….karar sayılı, 23/11/2016 tarihli karar ile … yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dosya davacının maluliyet oranının tespiti ile rapor tanzimi için … ATK….İhtisas Dairesine gönderilmiş, … ATK…İhtisas Dairesinin 24/07/2018 tarih ve … sayılı raporu ile, davacı …’in 11/06/2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından maluliyet oranı tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Dosya kusur bilirkişi, aktüer bilirkişi ve doktor bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, düzenlenen 09/08/2019 tarihli raporda; dava dışı (… plaka sayılı otomobil sürücüsü) sürücü …’ın %100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, dava dışı … plaka sayılı kamyon sürücüsü …’in kusursuz olduğu, davacı yolcu …’in, … plaka sayılı otomobilde yolcu konumunda bulunduğu anlaşılmakla, olayın oluşumunda kusursuz olduğu, davacının geçirdiği araç içi trafik kazasına bağlı olarak; kendisine uygulanan teşhis ve tedavileriyle, bu süre zarfında tedavi giderleri adı altında bakıcı gereksinimine ihtiyaç duyulduğu, günlük fiziksel aktivitelerini karşılayamayacak durumda olduğu, aylık 2.000,00 TL’den 6 ay olmak üzere toplam=12.000,00 TL bakıcı giderinin yerinde ve makul olduğu, davacı vekili tarafından dosyaya davacının mesleğini ve gelirini ispatlar bir beyan ve belge sunulmadığı, herhangi bir meslek odasından emsal ücret yazı cevabının da celp olunmadığı tespit edildiğinden davacının kaza tarihinden itibaren geçici iş göremezlik halinde kaldığı 6 aylık süreye ait kazanç kaybının net asgari ücretler esas alınarak hesaplandığı, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun … Karar nolu davacının maluliyet ve iyileşme sürecine ilişkin raporu ile; davacı için sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı tespit edildiğinden sadece olay tarihinden itibaren geçici iş göremezlik halinde kaldığı 6 ay boyunca %100 oranında malul sayıldığının kabulü ile hesaplama yapıldığı, şartları oluşmadığından Hatır Taşıması İndirimi ile Müterafik Kusur indirimi Hesaplaması yapılmadığı, davacının olay tarihinden itibaren geçici iş göremezlik halinde kaldığı 6 aylık süreye ait kazanç kaybının 3.935,34 TL olduğu, ancak davalı sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan 9.190,00 TL ödemenin tenzili sonucunda davacının bakiye maddi zararının bulunmadığı 13.935,34 TL-9.190,00 TL= -5.254,66 TL olduğu belirtilmiştir.
Dosya yeniden hatır taşımacılığı yönünden yapılan değerlendirmede davacının bulunduğu araç yönünden hata bulunması ve ayrıca taraf itirazlarını da irdelemek amacıyla bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, düzenlenen 19/06/2020 tarihli raporda; dava dışı (… plaka sayılı otomobil sürücüsü) sürücüsünün (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, dava dışı … plaka sayılı kamyon sürücüsü …’in kusursuz olduğu, davacı yolcu …’in, … plaka sayılı otomobilde yolcu konumunda bulunduğu anlaşılmakla, olayın oluşumunda kusursuz olduğu, davacının geçirdiği araç içi trafik kazasına bağlı olarak; kendisine uygulanan teşhis ve tedavileriyle, bu süre zarfında tedavi gideri adı altında bakıcı gereksinimine ihtiyaç duyulduğu, günlük fiziksel aktivitelerini karşılayamayacak durumda olduğu, aylık 2.000TL’ den 6 ay olmak üzere Toplam=12.000TL bakıcı giderinin yerinde ve makul olduğu, davacının iş gücü kaybına ait bakiye maddi zararının bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 13/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile bilirkişi raporunda yapılan hesaplamada 27/07/2016 tarihinde ödenen 3.650 TL’nin içerisindeki asıl alacak miktarı belirlenemediğinden hesaplamada tenzili yapılamadığını, yapılan araştırma neticesinde bu meblağın 1.500 TL’sinin asıl alacak olduğunun tespit edildiğini, yapılan ödemenin güncel halinin 2.085 TL olup bilirkişi raporunda hesaplanan bakiye maddi zarardan 2.085 TL’nin tenzili yapıldığında – 6.080,17 TL bakiye tazminat miktarı bulunduğu, hesaplanan 12.000 TL bakıcı gideri tazminatı alacaklarından 6.080,17 TL tenzil edilerek talep artırıma konu olan kısmın 5.919,83 TL olarak belirlendiğini, bakıcı gideri tazminat alacağını 5.919,83 TL olarak artırarak temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, alınan ATK ve bilirkişi raporları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, 11/06/2011 tarihinde dava dışı sürücü … yönetimindeki sigortası olmayan … plaka sayılı araç ile seyir halindeyken olay mahalline geldiğinde aracının ön kısımları ile önünde seyir halinde olan ve inşaat alanına girmek isteyen dava dışı sürücü … yönetimindeki … şirketine sigortalı … plaka sayılı kamyona arkadan çarpması sonucu … plaka sayılı otomobilde bulunan davacı yolcunun yaralandığı anlaşılmaktadır. Kusur bilirkişi tarafından kusur atıf ve oranları olayın oluş şekli de nazara alınarak yerinde görülmüştür.
… ATK….İhtisas Dairesinin 24/07/2018 tarih ve … sayılı raporu ile, davacı …’in 11/06/2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması … tarih ve …. sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından maluliyet oranı tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, … Hesabı Yönetmeliği’nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için … Hesabına başvurulabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda kazaya karışan … plaka sayılı aracın ZMMM sigorta poliçesi olmadığından … Hesabına karşı dava açılmıştır.
Mahkememizce kusur ve maluliyet oranları dikkate alınarak yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki bilirkişi raporuna göre; davacının geçici iş göremezlik tazminatı 3.935,34 TL olarak hesaplanmış , … şirketi tarafından yapılan ödeme tenzil edildiğinde davacının bakiye maddi zararının bulunmadığı, yine her ne kadar davacı tarafça kalıcı iş göremezlik tazminatı da talep edilmekle birlikte ATK raporu ile davacı için sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı tespit edilmekle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Doktor bilirkişi tarafından davacının geçirdiği trafik kazasına bağlı olarak geçirdiği tedavi süresince bakıcı gereksinimine ihtiyaç duyduğu, günlük fiziksel aktivitelerini karşılayamayacak durumda olduğu, buna göre toplam 12.000 TL bakıcı giderinin yerinde ve makul olduğu değerlendirilmiş, davacı tarafça yapılan ıslah sonucunda 5.919,83 TL talep edilmekle bakıcı gideri yönünden davanın bu miktar üzerinden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar kısa kararda davalı … A.Ş.yönünden geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden davanın reddine, bakıcı gideri yönünden davanın kabulüne, davalı … Hesabı yönünden sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar tesis edilmiş ise de, davacı vekilinin ön inceleme duruşmasında davalı … A.Ş.yönünden davadan feragat ettiği, bu davalı yönünden dava dosyasından tefrik edilerek mahkememiz 2016/1135 esas sırasına kaydı yapıldığı, 23/11/2016 tarihli karar ile … yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği, davaya … Hesabı yönünden devam edildiği, davalı … A.Ş.nin işbu davada artık taraf olmadığı, kısa kararda bu husus dikkate alınmadan sehven karar verildiği, gerekçeli karar yazım aşamasında bu husus tespit edilmiş ise de kısa karar ile çelişkiye mahal vermemek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davalı … A.Ş. yönünden;
1-a) Geçici iş göremezlik tazminatı yönünden davanın REDDİNE,
1-b) Sürekli İş Göremezlik tazminatı yönünden davanın REDDİNE,
1-c) Bakıcı gideri yönünden davanın KABULÜNE, 5.919,83-TL bakıcı giderinden kaynaklanan alacağın temerrüt tarihi 12/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (ZMMS Poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
2-)Davalı … Hesabı yönünden;
Sulh nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 404,38 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL + 20,05 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 49,25 TL harçtan mahsubu ile bakiye 355,13 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 62,70 TL harç, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti, 347,60 TL posta – tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 2.810,30 TL yargılama masrafının kısmen kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.763,61 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya verilmesine,
6-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/12/2020
Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır