Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/530 E. 2018/1099 K. 16.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/530
KARAR NO : 2018/1099
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/05/2016
KARAR TARİHİ: 16/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile …Şti.ve davalılar arasında 26/10/2011 tarihinde 100.000 TL kefalet tutarlı Genel Kredi Taahhütnamesi imzalandığını davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile Genel Kredi Taahhütnamesini imzalayarak kefalet limitleri gereğince borcun 100.000 TL kadarından sorumlu olduklarını, davalıların bankaya olan edimlerini yerine getirmemiş olup, gerek edimlerini yerine getirmemesi gerekse imzalanan Genel Kredi Taahhütnamesinin maddeleri gereği …Noterliğinin 16/06/2015 tarih… yevmiye sayısı ile ihtarname keşide edilerek borcun muaccel hale geldiğini, davalılara verilen sürede alacakları tasfiye edilmediği gibi bir ödeme planına da bağlanmadığını, borcun ödenmemesinden dolayı davalılar aleyhine 11/09/2015 tarihinde İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, davalı …’a gönderilen ödeme emrinin adresinden ayrılmış olması nedeniyle bila döndüğünü, davalı …’a gönderilen ödeme emrinin ise 30/09/2015 tarihinde…’a tebliğ edildiğini, davalıların 30/09/2015 tarihinde borca itiraz ettiklerini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıların itirazının iptaline, takibin devamına, %20.den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ve icra takibinde borcun kaynağının belirtilmediğini, davacının sadece genel kredi kefaletinden bahsettiğini ancak dava ve icra konusu bedelin neye göre belirlendiğinin ne icra takibinde nede dava dilekçesinde mevcut olmadığını, …Gıda şirketini 21/03/2011 tarihinde …ve … ile birlikte kurduklarını, şirketteki hissesinin 17.500 TL %35 olduğunu, daha sonra 07/05/2013 tarihinde tüm hissesini …’a devrettiğini, bu tarihten sonra şirket adına hiçbir ticari işlemde bulunmadığını, davacı bankanın çeklerini kullanmadığını, çek karnelerinde ve sayfalarında imzasının olmadığını, davacı bankadan kredi kullanmadığını, davacı bankanın ticaret sicilindeki devirlere bakmadan hakkında dava ve icra takibi açmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ve icra takibinde borcun kaynağının belirtilmediğini, 27/11/2014 tarihinde kendisinde toplanan hisselerin çoğunluğunu …’a devrederek temsile ve yetkli imzaya müdür olarak atadıklarını, …’ın müdür olduktan sonra banka yetkilileri ve müdürlerine gidip imza sirkülerini beyan ettiğini, bankanın kendisinden tüm imzaları alarak tanıdığını, daha sonra 26/12/2014 tarihinde klaan %5.lik hissesini de …’a devrederek ayrıldığını, şirketten ayrılana kadar bankalarla herhangi bir sorunu olmadığını, tüm çekleri vadesinde ödediklerini, şirket hissesini devrettikten sonra şirket adına hiçbir ticari işlemde bulunmadığını, davacı bankanın çeklerini kullanmadığını, çek karnelerinde imzasının olmadığını, davacı bankadan hiçbir zaman kredi kullanmadığını, bankanın sicilindeki devirlere bakmadan hakkında dava ve icra takibi açmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davanın …’a karşı açılması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 14/07/2017 tarihli dilekçesiyle dava dosyasına dayanak teşkil eden davacı banka hak ve alacağının Beşiktaş 12.Noterliğinin 13/06/2017 tarih ve 06820 yevmiye numaralı devir/temlik sözleşmesi ile …A.Ş.ne devredildiği beyan edilmiş, temlik alan …A.Ş.vekili tarafından banka ile akdedilen Alacak Temlik Sözleşmesi ile vekaletname dosyaya sunulmuştur.
Dosya bankacılık alanında uzman bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 04/05/2018 tarihli raporda; davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu …Şti.lehine davalı borçluların müşterek borçlu müteselsil kefaleti ile kullandırılan ve takip tarihi itibarı ile çek kredisinden kaynaklanan ve tazmin edilen çeklerden dolayı çek hamillerine ödenen banka nakdi alacağın tahsili için İstanbul …İcra Müdürlüğünün 11/09/2015 tarihinde … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yapıldığı, mahkemece davalıların taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Taahhütnamesinden dolayı kefalet sorumluluğu bulunduğu yönünde kanaatte varılması halinde; takip 11/09/2015 tarihi itibarı ile davacnın davalılar yönünden talep edebileceği nakit alacağının; 9.599,99 TL asıl alacak, 1.153,20 TL işlemiş faiz-%36, 57.66 TL %5 BSMV, 203,71 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 11.014,56 TL olarak hesaplandığı, hesaplamalardan fazla talebin yerinde olmadığı, takip tarihinden itibaren 9.599,99 TL asıl alacağın tahsiline kadar geçecek süre için %36 temerrüt faiz talebinin yerinde olduğu, taraların diğer taleplerinin mahkemenin taktiri içinde kaldığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 16/10/2018 tarihli dilekçesiyle …A.Ş.ile …A.Ş.nin TTK. hükümleri doğrultusunda birleşmesi neticesinde …A.Ş.nin tüm aktif ve pasifleri ile … A.Ş.ne devrolduğunu, birleşme işleminin 21/09/2018 tarihinde …Ticaret Sicil Müdürlüğünce tescil edilerek 27/09/2018 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini belirterek buna ilişkin Ticaret Sicil Gazetesi örneği ve vekaletname dosyaya sunulmuştur.
Dava İİK.’nın 67. Maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın vebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. “hükümlerine amirdir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasının taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu icra takibi olduğu, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile dava dışı …Şti. arasında imzalanan genel kredi taahhütnamesini davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davacı banka tarafından asıl borçlu dava dışı şirket lehine tahsis ve kullandırılan çek kredisi ile ilgili olarak talep üzerine 04/04/2013 tarihinde seri numarası … başlangıç olmak üzere 40 yapraklı çek karnesinin asıl borçlu şirkete teslim edildiği, tazmin edilen çek bedellerinden kaynaklanan alacağın tahsili için davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu şirket ile davalı kefillere Gebze …Noterliğinin 16/06/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiği ve daha sonra İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile dava dışı asıl borçlu şirket ve kefiller hakkında ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalılar tarafından süresi içerisinde borca itiraz edildiği, davacı banka tarafından itiraz üzerine süresi içerisinde itirazın iptali davasının açıldığı, her ne kadar davalılar tarafından daha sonra dava dışı şirketten hisselerini devretmek suretiyle ayrıldıkları, bu nedenle bu şirkete kullandırılan krediler sebebiyle borçlu bulunmadıkları iddiasında bulunulmuş ise de davalılarca imzalanan kefalet sözleşmesi dikkate alındığında kefilin asıl borçlu şirketin ortaklığından ayrılmış olmasının başlı başına kefaletten kurtulmaya yeterli olmadığı, kefilin imzalanmış bulunan 100.000,00-TL limitli GKT uyarınca dava dışı şirkete kullandırılan krediler sebebiyle borçlu olduğu, bu nedenle bu kredi sözleşmesi uyarınca dava dışı şirkete kullandırılan çek kredisinden kaynaklanan ve ödenmeyen bedeller sebebiyle davalıların bu borçtan sorumlu oldukları, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda bilirkişinin hesapladığı şekliyle davacı bankanın davalıdan takip tarihi itibariyle ayrıntısı bilirkişi raporunda gösterilen ve aşağıda hüküm kısmında belirtilen şekilde ayrı ayrı hesaplamanın yapıldığı ve buna göre davacının 9.599,99 TL asıl alacak olmak üzere toplam 11.014,56 TL alacaklı olduğu, bunun GKT de belirlenen 100.000,00-TL limitin altında olduğu, bu itibarla davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın bu kısım için iptali gerektiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, alacağın likit olduğu İİK 67/2 maddesinde düzenlenen inkar tazminatı şartlarının oluştuğu anlaşılmakla asıl alacak miktarı olan 9.599,99 TLnin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmolunarak aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyasında yapılan itirazın davalılar tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 9.599,99 TL asıl alacak ile 1.153,20 TL işlemiş faiz, 57,66 TL BSMV, 203,71 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 11.014,56 TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek %36 temerrüt faizi ile birlikte DEVAMINA,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (9.599,99 TL) %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 563,77 TL’nin davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu harç posta müzekkere masrafı toplam 1.098,63 TL’nin kısmen kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.095,60 TL.sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Davacı yargılamada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT ‘sine göre tespit olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim