Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/267 E. 2019/1015 K. 16.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/267
KARAR NO : 2019/1015

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/03/2016
KARAR TARİHİ : 16/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine zorunlu mali sorumluluk sigorta (trafik) poliçesi ile sigortalı bulunan, davalı … sevk ve idaresindeki…plakalı kamyonetin karıştığı 24/06/2012 tarihli kazada davacının yaralandığını ve kalıcı şekilde sakatlandığını, kazada davacı araçta yolcu konumunda olup kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru bulunmadığını, davalı tarafın sigortacısı olduğu aracın kazada tam kusurlu olduğunu, bu nedenlerle öncelikle davacının adli yardımdan yararlandırılmasına, kazaya karışan aracın davalı adına kayıtlı olması halinde araç kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, davacı …’un yaşamış olduğu elem ve kederin bir nebze olsun telafisi için 50.000 TL manevi tazminatın davalı araç sürücüsünden olay tarihi ile ticari temerrüt – avans faizi ile tahsil edilmesine, geçici bakıcı gideri ile SGK tarafından karşılanmayan yol, yemek, refakatçi vs.giderlere ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davacının meslekte kazanma gücü kaybı zararı için şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren ticari temerrüt-avans faizi ile tahsili ile davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 16/03/2016 tarihli tensip ara kararı ile davacının adli yardım talebinin kabulüne, aracın dava dışı 3.kişi adına kayıtlı olduğu anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.

CEVAP: Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya karışan araç için davalı şirketçe 16/03/2012-16/03/2013 tarihleri arasında Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlendiğini, davalı şirketin sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, poliçe üzerinde ölüm/sakatlık halleri için kişi başına teminat limitinin azami 225.000 TL ile sınırlandırıldığını, davalı şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını, söz konusu teminat limitinin tamamının defaten ödenmesi söz konusu olmayıp, zarar görenlerin kaza nedeniyle uğradığı gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalının kusur oranında gerçek zararının tazmininin esas olduğunu, davacının emniyet kemeri takmayarak trafik kazası sonucu yaralanmasında müterafik kusuru bulunduğunu, şayet yargılama sonucunda tazminata hükmedilecek olursa davacının kusuru oranında hükmedilen tazminattan mahsubu gerektiğini, meydana gelen olayda hatır taşıması söz konusu olduğundan araçta yolcu olarak bulunan davacının malül kaldığı iddiası ile uğradığı zararın davalı … şirketinin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, manevi tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu, gerçek zararın varlığı ve miktarının belirlenmesi için … Müsteşarlığınca yetkilendirilen atüerler listesine kayıtlı lisanslı aktüer tarafından aktüeryal hesaplama yapılması zorunluluğu bulunduğunu, öncesinde herhangi bir başvuru yapılmadığından davalı … şirketinin herhangi bir temerrüdünden bahsedilemeyeceğini, haksız fiilden doğan ilişkiler Ticaret Kanununda da düzenlenmedikleri için bu nedenle de ticari iş niteliğini kazanamayacaklarını, eğerki faize hükmedilecekse hükmedilmesi gereken faizin yasal faiz olduğunu, bu nedenle talep edilen faize ve faiz oranına itiraz ettiklerini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; kazanın olduğu yer Bursa ilinde İzmir yolu 29.km.de meydana geldiğinden, kendisinin ikametgahı Karacabey olduğundan ve davacı akrabalarının ikametgahı da Bursa olduğundan … Mahkemeleri yetkisiz olup davada yetkili mahkemenin Bursa Karacabey Mahkemeleri olduğunu, haksız fiil nedeniyle açılacak davalarda 1 ve 2 yıllık zaman aşımı süreleri dolduğundan davaya zamanaşımı itirazında bulunduğunu, trafik kaza tespit tutanağında her ne kadar kusurlu gösterilmiş ise de Bursa …Asliye Ceza Mahkemesinin 10/06/2015 tarih …esas, … karar sayılı dosyasında beraat kararı verildiğini ve kusursuzluğunun ispatlandığını, aracının ticari olmayıp hususi olduğunu, istenen faize ve türüne de itiraz ettiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle yaralanmaya ilişkin geçici ve daimi sakatlık tazminatı ile manevi tazminata ilişkin tazminat davasıdır.
Davalı … şirketinden poliçe sureti, davacının tedavi gördüğü hastaneden tedavisine ilişin bilgi ve belgeler, ilgili emniyet müdürlüğünden kazaya karışan aracın trafik kayıtları getirtilmiştir.
Davacılar vekili tarafından davaya konu olaya ait kaza tespit tutanağı dosyaya ibraz edilmiştir.
İlgili emniyet müdürlüklerinden davacılar ve davalının sosyal ve ekonomik durumları araştırılmıştır.
Davacının maluliyet oranının tespiti için dosya … ATK.Başkanlığına gönderilmiş, … ATK….İhtisas Kurulunun 23/01/2019 tarih ve… sayılı raporu ile, …’un trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin 25/06/2012 tarihinden itibaren 2 hafta aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Yapılan yargılama davacı tarafın iddiaları, davalıların beyanları, toplanan deliller, alınan ATK.raporu ile birlikte tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davacı tarafça davaya konu kaza nedeniyle geçici ve sürekli sakatlık tazminatı talep edildiği, … ATK….İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda davacının trafik kazasına bağlı yaralanmasının araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 2 hafta kadar uzayabileceği tespit edilmiş olmakla davacıların maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Öte yandan 6098 Sayılı TBK 56-(1) maddesi uyarınca; davacının manevi tazminat istemi yönünden yapılan değerlendirme kapsamında ise haksız fiile konu eylemin ağırlığı kusur durumu, celbolunan sosyal ve mali durum araştırma raporları, manevi tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılmaması ilkesi yanında manevi olarak zarar görenin zararınında dindirme niteliğindeki özelliği de dikkate alınmak suretiyle 3.000 TL manevi tazminatın davalı asilden tahsiliyle davacıya verilmesi gerektiği kanaatine varılarak neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talepleri yönünden davanın tüm davalılar yönünden REDDİNE,
2-Manevi tazminat talepleri yönünden 3.000,00-TL manevi tazminatın 24/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Maddi tazminat talebi yönünden;
-Davacı tarafça adli yardım talebinde bulunulmakla dava açılırken harç yatırılmadığı anlaşılmakla Harçlar tarifesi gereğince dava tarihi itibarı ile alınması gereken 29,20 TL başvuru harcı, 44,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 73,60 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.000 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı …Ş.’ye ödenmesine,
-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-Davalı …tarafından sarf edilen ve dosyaya yansıyan 100 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak işbu davalıya ödenmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden;
-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 204,93 TL harcın davalı asilden alınarak hazineye irat kaydına,
-Davacı tarafından yapılan 147 TL yargılama giderinin kısmen kabul ve red oranına göre hesaplanan 8,82 TL’sinin davalı asilden alınarak davacılara ödenmesine,
-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır