Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/216 E. 2020/641 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2016/216 Esas
KARAR NO: 2020/641

DAVA: Alacak
DAVA TARİHİ: 29/02/2016

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … E. SAYILI
DOSYASI

DAVA: Alacak
DAVA TARİHİ: 25/04/2018
KARAR TARİHİ: 04/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı … … Ltd arasında, … ili … ilçesi, … köyü, 1809 parsel sayılı 7.800 m2 büyüklüğündeki taşınmaz üzerinde kurulu akaryakıt satış ve servis istasyonun davalı şirket tarafından, …AŞ bayisi olarak işletilmesi konusunda 01/07/2015 tarihli ve 18 ay süreli İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi ve 01/07/2015 tarihli ve 18 ay süreli otogaz bayilik sözleşmesinin imzalandığını, davalı …’nın ise imzalamış olduğu taahhütname ile …AŞ ile … Petrol …Şti arasında akdedilmiş olan ve/veya akdedilecek her türlü protokol veya sözleşmelerde kayıtlı her türlü yükümlülüğü … …Ltd Şti ile birlikte müştereken ve müteselsilen üstlendiğini, anılan protokoller veya sözleşmelerin tatbiki nedeniyle davacının herhangi bir talebi halinde davalı şirket ile birlikte ayrıca münferiden bu talebi karşılayacağını, davalı şirketin davacıya karşı doğmuş veya doğacak her türlü borçlarının 200.00USD ni müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak, ayrıca münferiden işlemiş ve işleyecek faizi, tazminatı ve sair ferileri ile birlikte davacının talebi halinde, herhangi bir ihtar ve hükme hacet olmaksızın derhal ve defaten ödeyeceğini beyan, kabul ve taahhüt ettiğini, davalı şirketin noter kanalı ile keşide ettiği ihtarname ile “sözleşmelerin 28/01/2016 tarihi itibariyle yenilenmeyeceğini ve 28/01/2016 tarihi itibariyle feshedildiğini bildirerek tüm sözleşmeleri tek taraflı olarak fesh ettiğini, anılan ihtarnamenin davacı şirkete 26/01/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketin sözleşmeleri feshi nedeniyle sözleşme sürelerinin dolmasına kadar (28/01/2016-01/01/2017 ) elde edebileceği kardan mahrum kaldığını, davalının sözleşme hükümlerine aykırı hareket ederek, tek taraflı hiçbir sebep göstermeksizin taraflar arasındaki sözleşmeleri süresinden önce fesh ederek davacı … zarara uğrattığını beyanla, davalı bayinin taraflar arasındaki sözleşmeyi haksız olarak fesh etmesi nedeniyle, mahkemece yapılacak tahkikat sonucu alacağın tam ve kesin olarak belirlenmesini takiben HMK 107/2 mad uyarınca işbu taleplerini arttırma hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının benzin, motorin ve LPF satışından mahrum kaldığı karın şimdilik 150.000,00TLnin KDVsi ile birlikte dava tarihinden itibaren işleyecek TCMBnin kısa vadeli avanslar için uyguladığı faizi ile birlikte davalılardan( davalılar … yönünden 200.000USD ve münferiden işlemiş ve işleyecek faizi, tazminatı ve sair ferileri ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, yetkili mahkemenin HMK m.6 uyarınca davalıların yerleşim yerinde bulunan … Ticaret Mahkemesi olduğunu, davanın öncelikle usul yönünden ele alınmasını ve yetkisizliğe hükmedilmesi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da; Müvekkili firma ile davacı …A.Ş. arasında 01/07/2015 tarihli İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi ve Otogaz Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmelere istinaden bayilik faaliyetini gerçekleştirdiğini, dağıtıcı firma yöneticileri …, … ve … ile mutabık kalınan fatura ibrazları benzin dış satış prim taahhüdüne istinaden 6 ay boyunca dağıtıcı firma yöneticilerine prime esas faturalar mail yoluyla iletilerek ödeme talebinde bulunulduğu, ancak bu maillere cevaben …’ın 02/12/2015 tarihli maili dışında herhangi bir yanıt verilmediğini, dağıtım şirketi mezkur motorin prim ödemelerine ilişkin olarak 0cak/2016 dönemi ile ilgili herhangi bir prim ödemesi yapmadığı gibi prime esas tutarları da bildirmediğini, dağıtım şirketi sözleşmeye ve taahhütlerine aykırı davranmış ve bu tutumu son 6 aylık dönemde de sürekli hale getirdiğini, bu nedenle müvekkili firmanın davacı firmaya ihtarname keşide ettiğini, davacı tarafın ileri sürdüğü “sözleşmelerin süresinden önce feshedilmesi sebebiyle firmalarının zarara uğradığı iddiası”nı kabul etmediklerini, davacı …A.Ş. müvekkili firmayı stok altına düşürüp LPG gönderimi yapmayarak, primlerini ödemeyerek ve madeni yağ satışına ilişkin zararını karşılamayarak sözleşmeleri birçok sebeple ihlal ettiğini belirtmiş;
KARŞI DAVA: Karşı Davasına ilişkin dava dilekçesinde ise; dağıtım şirketinin mezkur motorin prim ödemelerine ilişkin olarak 0cak/2016 dönemi ile ilgili herhangi bir prim ödemesi yapmadığı gibi prime esas tutarları da müvekkil firmaya bildirmediğini, fazlaya ilişkin hak ve taleplerinin saklı kalması kaydıyla müvekkil firmanın …A.Ş.’den olan toplamda 138.000 TL. alacağını bulunduğunu belirterek, davacı tarafça açılan davanın reddine, karşı davamızın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

BİRLEŞEN DAVADA:
DAVA:…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasına verilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 20 yılı aşkın süredir bayilik ilişkisi olduğunu, taraflar arasında akdedilen 01/07/2015 tarihli bayilik ve otogaz sözleşmesinin 31/12/2016 tarihinde sona erdiğini, davalının sözleşmeye aykırı davranışları nedeni ile müvekkilinin zararının oluştuğunu, bu nedenle davalıdan alacaklı olduğunu, sözleşme gereği davalıya verilen 200.000,00-TL bedelli teminat mektubunun davalı tarafından paraya çevrildiğini, 300.000,00-TL bedelli teminat mektubunun iade edilmediğini, vade ile miktar haneleri boş olan 2 adet çekin iade edilmediğini belirterek 200.000,00-TL’nin faizi ile iadesini ve 300.000,00-TL bedelli banka teminat mektubu ile çeklerin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ve davalı arasında 04/11/2014 tarihli ve 5 yıl süreli … … ilçesi …. Km üzerindeki istasyon için istasyonlu bayilik sözleşmesi ve otogaz bayiilik sözleşmesi akdedildiğini, bununla birlikte 01/07/2015 tarihli 18 ay süreli … … ilçesi …’nde bulunan istasyon için de sözleşme akdedildiğini, anılan sözleşmeler için davacıdan iadesi talep edilen teminat mektupları ve çeklerin teslim alındığını, davacı tarafından 01/07/2015 tarihli bayiilik ve otogaz sözleşmesinin 28/01/2016 tarihinde yaklaşık 1 yıl önceden feshedildiğini ve başka bir dağıtıcı firma ila bayilik sözleşmesi imzalandığını, taraflar arasındaki 04/11/2014 tarihli ve 5 yıl süreli bayiilik sözleşmesinin halen devam ettiğini, müvekkili tarafından sözleşmenin feshi nedeni ile oluşan ceza-i şartın tahsili için …. ATM’nin … esas sırasında dava açıldığını belirterek tüm bu sebeplerden dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, taraflarca bildirilen tüm delliller celp olunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, tanzim olunan 27/07/2018 tarihli raporunda; Davacı şirketin 2012-2013-2014- 2015 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı şirketin 2015-2016 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin sahibi lehine ticari defterlerine göre; davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten cari hesap alacağının bulunmadığı, davacı … Petrol A.Ş ile Davalı … … San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında … numaralı 01.07.2015 tarihli 18 aylık “İstasyon Bayilik Sözleşmesi” …numaralı 01/07/2015 tarihli 18 aylık Otogaz Bayilik Sözleşmesi” akdedilen sözleşmenin davalı tarafından haksız fesih edildiği mahkemece kabul edilmesi durumunda; davacının davalıdan 338.103,94 TL Faaliyet Kar Mahrumiyetini talep edebileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı üzerine bilirkişilerden yeniden rapor alınmış, 30/07/2019 tarihli raporda özetle; makul süre ile ilgili yapılan açıklamalar neticesinde davacının talep edebileceği 3 aylık kar mahrumiyetinin 98.365,86 TL olarak hesaplandığı, makul süre değerlendirilmesi kapsamında 3 aylık talep edilebilecek net kar üzerinden kar mahrumiyeti hesabının (2.171.431,74 x 3 AY x 1,51 Faaliyet Karı) 98.365,86 olduğu, mahkemenin ara kararı doğrultusunda 2. Maddesi kapsamında sektörel değerlendirme yapılamadığından mali ve nitelikli hesaplama yapılamadığı bildirilmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasından alınan 25/11/2019 tarihli raporda özetle; davacının dava konusu 2 adet teminat çekinin iadesini davalıdan talebe hak kazanmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunda sektör bilirkişisinin görüş belirtmemesi sebebiyle karşı dava ile ilgili hesap yapılmamış olduğu ve birleşen dosyada aldırılan bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin de dikkate alınmak sureti ile taraflar arasındaki alacak ve borç ilişkisine yönelik tespitler yapıldıktan sonra birleşen dosyanın ayrı bir dava olduğu hususu da gözönüne alınması suretiyle ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişilerce tanzim edilen 24/06/2020 tarihli raporda özetle; sektörde dağıtım firmaları yeni lisans alımı veya mevcut bayileri transfer ederek devamlılık sağladığı, … ili, … İlçesinde yeni lisans almış veya dağıtıcı tadili yaptırmış bayiler incelendiğinde sözleşmenin fesh edildiği tarih olan 28/01/2016 tarihinden sonra … tarafından 01/12/2016 tarihinde … lisans numaralı … Akaryakıt Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi ile bayilik anlaşması yaptığı, bu tarihten önce … ili, … ilçesi sınırları içerisinde yeni lisans ile faaliyete başlayan veya dağıtıcı tadili ile değişim yaşayan bir bayi bulunmadığı, EPDK kayıtlarından da anlaşılacağı üzere, davacı aynı il ve ilçe sınırları içerisinde ilk bayiliğini, dağıtım şirketini değiştirmek isteyen bir bayi ile 01/12/2016 tarihinde kurduğu, sözleşmenin 28/01/2016 tarihinde feshi ile 01/12/2016 tarihi arasında geçen süre; 310 gün olduğu, sözleşmenin feshedilmemesi ve anlaşılan tarihler arasında geçerli olması durumunda sözleşmenin bitiş tarihi 01/01/2017 olacağı, davacı- karşı davalı … Petrol A.Ş’nin 310 günde başka bir bayi ile sözleşme akdedildiği tespit edildiği, davacı- karşı davalı … Petrol ile Davalı- Karşı Davacı … arasındaki ürün bazlı karlılık oranının dosya kapsamında ve defter incelemesi sonucunda tespiti mümkün olmadığı, Davacı-Karşı Davalı … Petrol tarafından ibrazı gerektiği, diğer bir ifade ile Davacı- Karşı Davalı … Petrol şirketin kullandığı yazılımın bizzat incelenmesi, bu yönde ürün bazlı karlılığın tespiti gerektiği, bu yönde bir belge sunulamadığından ve ürün bazlı karlılığın incelenmesi mümkün olamadığından Yargıtay’ın benimsediği hesaplama yöntemi ile Davacı- Karşı Davalı … Petrol ile Davalı- Karşı Davacı … arasındaki satış tutarları dikkate alınmak suretiyle Kar Mahrumiyeti hesaplama yapıldığı, Davacı- Karşı Davalı … Petrol ile Davalı- Karşı Davacı … arasında 0l/07/2015-26/01/2016 sözleşme dönemi boyunca 15.127.641,11 TL’lik satış gerçekleştirildiğinin tespit edildiği, bu yönde 26/01/2016-01/12/2016 kalan dönem için kar takdirinin mahkemeye ait olmak üzere; izah edilen nedenler ve sektörel değerlendirmedeki süreler dikkate alındığında kök rapordaki hesaplamada bir değişiklik olmayacağı sonucuna varıldığı, kök raporda dosya kapsamında davacı ile davalı şirket arasında 01/07/2015 tarihinde akdedilen sözleşmenin 26/01/2016 tarihinde feshedildiği, 26/01/2016 tarihinde en son ürün satışı/alışının gerçekleştirildiği, sözleşmenin geçerlilik tarihi 18 aylık (01/12/2016) olduğu, Mahkemenin feshin haklı sebebe dayanmadığına ve davacının kar mahrumiyetinin oluştuğuna ilişkin bir değerlendirmesi olması halinde; 310 gün erken fesihten kaynaklı kar mahrumiyeti 338.103,94 TL olarak, makul süre ile ilgili yapılan açıklamalar neticesinde 3 aylık kar mahrumiyeti 98.365,86 TL olarak hesaplandığı, davacı … Petrolün davalı şirkete vermiş olduğu ürünlere ait sunulan raporda Madeni Yağ- Ad Blue gibi ürünler görülmemiş olup sunulmuş olan prim raporu ve cari hesap ekstresinde taraflar arasında yapılan e-posta yazışmalarında bahsi geçen 13.000,00 TL tutarında bir ödeme görülmediği, … Şirketine Ağustos 2015 ve Ocak 2016 dönemlerinde 1.325.006 LT lik satışına istinaden prim ödemesi yapılmadığı tespit edilmiştir. Ancak davalı- karşı davacının prim ödemelerine ilişkin tahsilat öncesi fatura keseceği ve fatura düzenlenmesi sonrasında davacı – karşı davalının ödeme yapacağı şeklinde kararlaştırılmış olup, ödeme alınmayan dönemlere ilişkin dosya kapsamında fatura görülmediği, ödenen primlerin ortalaması ile … şirketine ödenmemiş olan prim rakamı 150.570,49 TL (KDV Dahil) olarak hesaplandığı, birleşen Davada; davacı-karşı davalının davalı karşı davacı ile ticari ilişkisi bu dava açıldığında devam ettiği, 04/11/2014 tarihli Bayilik sözleşmesi 5 yıl için yapılmış olup 04/11/2019 tarihinde sona ereceği, … E. nolu davanın da derdest olması nedeni ile davalı-karşı davacının zarara uğrama riski bulunmadığı, diğer sözleşmenin devam etmesi nedeni ile davalı-karşı davacı sözleşmenin 9. maddesi gereği teminat mektubunun süresinin uzatılmasını talep etmiş ancak bu talep davacı-karşı davacı tarafından yerine getirilmediği, … E. no.lu davanın da derdest olması nedeni ile henüz zarar miktarı belirlenmemişken teminat mektubunun paraya çevrilmiş olması ve bu hususun nihai kararda gözetilmesi Mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Asıl dava ve karşı dava yönünden: asıl dava; taraflar arasında akdedilen Otogaz Bayilik Sözleşmesi ve İstasyonlu Bayilik Sözleşmelerinin davalı tarafça haksız olarak feshedildiğinden bahisle davacı şirketin sözleşme sonuna kadar uğramış olduğu kâr payının sözleşme hükümleri uyarınca tahsiline ilişkin tazminat davasıdır. Karşı dava ise; taraflar arasında akdedilen bu sözleşmelerin uygulanması sonucu davacı şirket tarafından hak edilen primlerin ödenmemesi ve yine yağ satışından kaynaklı taahhüt edilen ödemenin yapılmaması sebebiyle söz konusu prim alacağı ve yağ satışından kaynaklı alacağın tahsiline yönelik alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki dava dosyasında hakkında karar verebilmek için öncelikle davalı tarafından yapılan feshin haklı olup olmadığı noktasında değerlendirmede bulunmak gerekmiştir. Davacı …A.Ş ile davalı … … …. Ltd. Şti arasında 01/07/2015 tarihli Otogaz Bayilik Sözleşmesi ve yine aynı tarihli İstasyonlu Bayilik Sözleşmesi akdedilmiştir. Söz konusu sözleşmeler 18 aylık olarak akdedilmiştir. Davalı şirket tarafından …. Noterliğinden keşide edilen 26/01/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile muhatap ile akdedilen akaryakıt ve LPG Otogaz Bayilik Sözleşmesinin 28/01/2016 tarihi itibariyle yenilenmeyeceği ve 28/01/2016 tarihi itibariyle feshedildiğini belirtir fesih ihtarnamesi çekilmiştir. Yine davalılardan … da davacı ile davalı arasında akdedilen bayilik sözleşmeleri, protokollerde kayıtlı her türlü yükümlülüğü … … …. Ltd. Şti ile birlikte müştereken ve müteselsilen üstlendiği, yine davalı şirketin …A.Ş’ye karşı doğmuş ve doğacak her türlü borçlarını 200.000 USD’lik kısmını müşterek borçlu, müteselsil kefil olarak karşılamayı taahhüt edecek şekilde protokol imzalanmıştır. Davalı şirket tarafından çekilen fesih ihtarnamesinde fesih sebebi olarak herhangi bir neden gösterilmemiştir. Yine her ne kadar yargılama aşamasında davalı şirket feshin davacının davalı şirkete yeterli miktarda ürün tedarik etmemesinden kaynaklandığını, bu nedenle feshin haklı olduğunu ileri sürmüş ise de davacının davalıya yeterli ürün temin etmediğine ilişkin iddialarını ispatlayamamıştır. Bu kapsamda davalı şirket tarafından yapılan feshin haksız olduğu değerlendirilmiştir. Taraflar arasında akdedilen Otogaz Bayilik Sözleşmesinin ve İstasyonlu Bayilik Sözleşmelerinin 24.3 maddesinde “işbu sözleşmenin …tarafından bayinin sözleşmeyi ihlal etmesi sebebiyle yada bayi tarafından haklı bir nedene dayanmaksızın feshedilmesi halinde bayi işbu sözleşme feshedilmeseydi sözleşme süresinin dolmasına kadar elde edebileceği kârdan mahrumiyet de dahil olmak üzere Petrol Ofisinin tüm menfi ve müspet zararının derhal ödeyecektir” hükmü mevcuttur. Yine her iki sözleşmenin 25. Maddesinde de benzer düzenleme yer almış ve bayinin işbu sözleşmeyi kısmen veya tamamen ihlal ettiği takdirde Petrol Ofisinin doğmuş ve doğacak menfi veya müspet zarar ve ziyanını ayrıca kâr mahrumiyetini Petrol Ofisine derhal ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği hükümleri düzenlenmiştir. Mahkememizce yaptırılan ve kabul gören bilirkişi incelemesinde davacı tarafın sözleşme süresi sonuna kadar talep edebileceği kâr kaybı miktarı 338.103,94 TL olarak hesaplanmıştır. Davacı 11/09/2018 tarihli dilekçesi ile dava değerini 338.103,94 TL’ye ıslah etmiştir. Her ne kadar Yargıtay uygulamalarında davacının feshedilen sözleşmenin icra edildiği bayilik istasyonunun bulunduğu mevkide yeni bir bayilik ilişkisi kurması için gerekli olan makul sürenin tespiti ile söz konusu makul süre içerisinde akaryakıt dağıtıcılarının kâr kaybı talep edebileceği belirtilmekte ise de sözleşme serbestliği ilkesi dikkate alındığında ve her ikisi de tacir olan tarafların düzenlenen sözleşme hükümleri ile bağlı olduğu dikkate alındığında her iki sözleşmenin 24.3 ve 25. Maddelerinde akaryakıt şirketinin (olayımızda davacı … Ofisinin) sözleşme süresinin sonuna kadar kâr payı talep edebileceği düzenlemesi gözönüne alındığında davacının sadece makul süre için değil sözleşme süresinin sonuna kadar kâr payı talebinde bulunabileceği düzenlemesi dikkate alındığında davacının davalı şirketten ve davalı şirketin borcuna 200.000 USD’ye kadar müşterek borçlu ve müteselsil kefil olan davalı …’dan kâr kaybı olan 338.103,94 TL’yi talep edebileceği değerlendirilmiştir. Davalı şirket tarafından davacıya verilen ve aynı zamanda birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı dosyasına da konu olan … Bankası … … Şubesinin … nolu 200.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun davacı şirket tarafından yargılama aşamasında 02/02/2018 tarihinde paraya çevrildiği görülmüştür. Her ne kadar davacı alacağı 338.103,94 TL olarak tespit edilmiş ise de davacı tarafça az önce bahsi geçen 200.000,00 TL’lik teminat mektubunun yargılama aşamasında paraya çevrilmesi ve davalıya ait borçtan düşüm yapılmış olması sebebiyle söz konusu borcun mahsup suretiyle davacı alacağından düşülmesi sebebiyle davacı alacağı olarak 138.103,94 TL’ye hükmetmek gerekmiş ve söz konusu bedelin dava tarihi olan 29/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilde mükerrer olmamak şartıyla alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, yine kalan kısımlar yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Yine 200.000,00 TL’lik teminat mektubunun yargılama aşamasında paraya çevrilmesi sebebiyle bu kısım için konusuz kalan dava yönünden davacının başlangıçta haklı olduğu anlaşıldığından davacı vekili lehine hükmedilecek vekalet ücreti 338.103,94 TL üzerinden hesaplanmıştır.
Karşı dava yönünden talep taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmeleri uyarınca davalının hak ettiği primlerin ve yine davacı tarafından taahhüt edilen yağ satış bedelinden kaynaklı zararın ödenmesine ilişkindir. Bilirkişi heyetinden aldırılan 16/06/2020 tarihli ek rapora göre, davalı karşı davacının Ağustos 2015 ve Ocak 2016 dönemlerine ilişkin prim ödemelerinin yapılmadığı ve davalı karşı davacının 150.570,49 TL primi hak ettiği hesaplanmıştır. Yine davacı tarafça davalıya gönderilen e posta yazışmalarında madeni yağ sebebiyle davalının uğradığı 13.000,00 TL’lik zararın telafi edileceğinin belirtildiği ve bu zararın ödeneceğinin üstlenildiği ancak buna yönelik bir ödeme kaydının da tespit edilmediği, bu itibarla 13.000,00 TL’lik yağ bedeli alacağının da tahsili gerektiği, her ne kadar bilirkişi heyeti tarafından davalı karşı davacının prim alacağı bedelinin 150.570,49 TL olarak talep edilmiş ise de davalı karşı davacı tarafça 125.000,00 TL prim alacağı ve 13.000,00 TL yağ bedeli alacağının davacı karşı davalıdan tahsilinin talep edildiği ve yargılama aşamasında ıslah dilekçesinin sunulmadığı görülmekle karşı dava yönünden taleple bağlı kalınarak 125.000,00 TL prim alacağı ve 13.000,00 TL yağ bedeli alacağı olmak üzere toplam 138.000,00 TL’nin davacı karşı davalı …Ş’den alınarak karşı davacı davalı … … San. Ve Tic. Ltd. Şti’ne verilmesine karar vermek gerekmiş, yine karşı davada faiz istemi bulunmadığından faize hükmedilmemiştir.
Birleşen …. ATM … Esas sayılı dosyası yönünden; söz konusu birleşen davada birleşen dosya davacısı … .. Ltd. Şti tarafından davalı … …’ne karşı taraflar arasında akdedilen sözleşmeler uyarınca davalı şirkete verilen … Bankası … … Şubesi … numaralı 200.000,00 TL bedelli teminat mektubunun haksız olarak paraya çevrilmesi sebebiyle 200.000,00 TL’nin paraya çevrilme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ayrıca … … … Bulvarı Şubesine ait … numaralı 300.000,00 TL bedelli teminat mektubunun öncelikle paraya çevrilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesi ve yargılama sonucunda hükümsüzlüğü ve davacıya iadesi, ayrıca doğrudan borçlandırma sisteminde kullandırılmak üzere davalıya verilen … Ticari Şubesine ait keşidecisi … … …. Ltd. Şti ve lehtarı …A.Ş olan, vade ve miktar haneleri boş, … ve … seri numaralı 2 adet çekin ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesi ve yargılama neticesinde davacıya iadesi hususunda dava açılmıştır. Davalı tarafça verilen cevap dilekçesinde davacı şirket ile davalı …arasında 2 farklı istasyonun …Bayisi olarak işletilmesi için sözleşme yapıldığı bunlardan birinin … İli … İlçesi, … Köyü …. Kmde bulunan akaryakıt satış ve servis istasyonu için imzalanan 04/11/2014 tarihli 5 yıl süreli istasyonlu bayilik sözleşmesi ve Otogaz Bayilik Sözleşmesi olduğu, diğerinin ise asıl davamıza da konu teşkil eden 01/07/2015 tarihli … İli … İlçesi, … Köyünde bulunan bayilik sözleşmelerinin olduğu, asıl davaya konu teşkil eden 01/07/2015 tarihli Bayilik ve Otogaz Sözleşmesi, birleşen dosya davacısı asıl dosya davalısı … … … Ltd. Şti tarafından feshedilmiş ise de başka bir akaryakıt istasyonuna ait olan 04/11/2014 tarihli 5 yıl süreli İstasyonlu Bayilik Sözleşmesinin halen devam ettiği, alınan çekler ile 300.000,00 TL’lik teminat mektuplarının bu ilişki kapsamında halen devam ettiğini, birleşen dosya davacısı tarafından mutabakat mektubu olarak sunulan belgenin bayilik ilişkisi devam eden …. Km deki istasyon için akdedildiği, (ki sunulan mutabakat mektubunda söz konusu mutabakat mektubunun …. Kmdeki bayi için akdedildiği anlaşılmaktadır) söz konusu ticari ilişkinin halen devam ettiği, bu nedenle teminat olarak verilen 300.000,00 TL’lik teminat mektubu ile çeklerin ve paraya çevrilen 200.000,00 TL’lik teminat mektubunun her iki bayilik sözleşmesi için birlikte verildiği ileri sürülmüştür. Gerek paraya çevrilen 200.000,00 TL’lik … Bankası teminat mektubunun gerekse … tarafından verilen 300.000,00 TL’lik teminat mektubunun davacı ile davalı şirket arasında ki ticari ilişkiler için verildiği, söz konusu teminat mektuplarının belirli bir istasyon için verilmediği, bu nedenle hem asıl davamıza konu olan bayilik istasyonu için hem de halen taraflar arasındaki ilişkinin devam ettiği taraflarca ihtilafsız olan …. Kmdeki istasyon için birlikte verildiği ancak davacı tarafça 200.000,00 TL’lik teminat mektubunun asıl davadaki kâr kaybı alacağı gerekçe gösterilerek birleşen dosya davalısı asıl dosya davacısı …A.Ş tarafından nakde çevrildiği ve asıl davada mahkememizce karara bağlandığı üzere davacının davalı şirketten olan kâr kaybı alacağından nakde çevrilen 200.000,00 TL’nin mahsup edildiği, yine asıl davada açıklandığı üzere asıl dava davalısı birleşen dosya davacısı … tarafından asıl davamıza konu teşkil eden 01/07/2015 tarihli … Merkezinde bulunan istasyonun bayilik sözleşmelerinin haksız olarak feshedildiği, bu kapsamda 200.000,00 TL’lik teminat mektubunun paraya çevrilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, bu nedenle birleşen dava yönünden söz konusu bedelin iadesi sebebiyle açılan davanın reddi gerektiği görülmüş bu gerekçe ile 200.000,00 TL’lik teminat mektubu bedelinin iadesi amacı ile açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Birleşen davada diğer dava konularını oluşturan … tarafından verilen 300.000,00 TL’lik teminat mektubu ve birleşen dosya davacısı tarafından davalı şirkete (…) doğrudan borçlandırma sistemi teminatı olarak verilen … Ticari Şubesine ait keşidecisi … … Ltd. Şti ve lehtarı …A. Ş olarak verilen … ve … seri numaralı 2 adet çekin iadesi amacı ile açılan davalarda ise taraflar arasındaki hukuki ve ticari ilişkinin …. Kmdeki 04/11/2014 tarihli sözleşmeye konu akaryakıt istasyonunun yanında davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkinin halen devam etmesi, bu kapsamda davalı yönünden alınan teminat mektubu ve çeklerin teminat özelliğinin halen devam etmesi gözönüne alındığında bunlar yönünden açılan davanın da bu gerekçe ile reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Asıl dava yönünden; davacının davasının KISMEN KABULÜ – KISMEN KONUSUZ KALDIĞINDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, buna göre: 138.103,94 TL’nin dava tarihi olan 29/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilde mükerrer olmamak şartıyla tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Kalan kısımlar için dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-Karşı dava yönünden; davalı karşı davacı … …. Ltd. Şti’nin davasının KABULÜ ile, 125.000,00 TL prim alacağı, 13.000,00 TL yağdan kaynaklı zarar tazmini olmak üzere toplam 138.000,00 TL’nin davacı karşı davalı …Ş’den alınarak davalı … …. Ltd. Şti’ne verilmesine,
4-Birleşen dava yönünden: 200.000,00 TL’lik teminat mektubunun asıl davadaki davacı, karşı davadaki davalı …Ş’nin asıl davadaki alacağı sebebiyle nakde çevrildiği anlaşıldığından bu nedenle bu davanın REDDİNE,
5-Birleşen davadaki diğer talepler olan 300.000,00 TL’lik teminat mektubu ve 2 adet tarihsiz ve bedelsiz verilen … ve … seri numaralı çekler yönünden açılan davanın hali hazırda davacı ile davalı arasında başka bir istasyondaki sözleşmeler uyarınca ticari ilişki devam ettiğinden ve teminat özelliği henüz devam ettiğinden bu gerekçe ile açılan davaların reddine,
6-Asıl dava yönünden;
6-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 32.117,28 TL vekalet ücretinin davalılar ve karşı davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 9.433,88TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 2.561,63 TL + 3.010,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 5.571,63 TL nin mahsubu ile bakiye 3.862,25 TLnin davalılar karşı davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye irat kaydına,
c-)Davacı karşı davalı tarafından yapılan 6.900,00 TL bilirkişi ücreti, 553,45 TL tebligat, müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 7.453,45 TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 3.044,48 TL yargılama masrafının davalılar karşı davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, Bakiye kısmın davacı karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca davacı karşı davalı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 2.561,63 TL peşin harç, 3.010,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 5.600,83 TL harcın davalılar karşı davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Karşı dava yönünden;
7-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 17.069,87 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı … …. Ltd. Şti’ verilmesine,
b)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 9.426,78 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 2.356,70 TLnin mahsubu ile bakiye 7.070,02 TLnin davacı-karşı davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
c-)Davalı-karşı davacı … … Ltd Şti tarafından yapılan 1.200,00TL yargılama giderinin davacı-karşı davalıdan alınarak, davalı-karşı davacıya verilmesine,
Ayrıca davalı-karşı davacı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 2.356,70TL harcın davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
8-Birleşen dava yönünden;
a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 42.050,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 8.538,75 TLnin mahsubu ile fazla yatırılan 8.484,35 TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
c-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d-)Davalı tarafından yapılan 16,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalı tarafa verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2020
Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı