Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1255 E. 2020/794 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1255 Esas
KARAR NO:2020/794

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/12/2016
KARAR TARİHİ:15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı tarafından davalıya satılıp teslim edilen ürünler nedeniyle kesilen fatura alacağı nedeniyle ticari alışverişler yapıldığını, davalı taraf aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibin yürütüldüğünü, 33.184,32TL miktarındaki icra takibine, borç aslı ve ferileri nedeniyle düzenlenen ödeme emrine itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı ile yapılan ticaret sonucu tanzim olunan 22/12/2012, 19/01/2013 ve 17/01/2013 tarihli toplam 32.225,07TLlik fatura bedeli ödenmediği gibi yapılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalının %20 tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacı yanın iddialarının mesnetsiz olduğunu, davalı ile davacı arasında ticari ilişkinin bulunduğunun ispatının davacıya ait olduğunu, taraflar arasında geçeri bir borç ilişkisinin, bir akdin olması gerektiğini, sadece faturanın tebliğ edilmesi ve tebliğden itibaren 8 gün içinde itiraz edilmemesinin akdi ilişkinin varlığının kanıtı olmadığını, bu nedenle akdi ilişkinin inkarı halinde faturayı düzenleyen kimsenin bu ilişkinin varlığını kanıtlaması gerektiğini, icra takibi konusu alacak ile ibraz edilen faturaların tutarı açısından ciddi uçurum bulunduğunu, icra dosyasında 3 adet değil, yalnızca 19/01/2013 tarihli ve 2.165,49TL ve 17.01.2017 tarihli 8.712,75TL meblağlı iki adet fatura bulunduğunu, ayrıca takip konusu faturaların kime teslim edildiği konusunda bir açıklık da bulunmadığını, bununla beraber icra takibinde uygulanacak ve uygulanması talep edilen faizin de fahiş olduğunu, yapılacak bilirkişi incelemesinde de davalının borcu olmadığının anlaşılacağını beyanla, davanın reddini, kötü niyetli olarak icra takibi başlatan alacaklının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, dekontlar, fatura, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … San Tic AŞ tarafından borçlu … Paz AŞ aleyhine 32.225,11TL asıl alacak, 959,21TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.184,32TL üzerinden takip başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından tanzim olunan 29/01/2018 tarihli raporunda; davacı yan tarafından davalı yana takibe konu 3 adet 32.225,11TL tutarlı fatura düzenlendiğini, düzenlenen faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, dosyaya sunulu faturaların usulüne uygun olarak düzenlendiğini, ancak faturaların ve faturalara konu süt ürünlerinin davacı yan tarafından davalı yana teslim edilip edilmediğinin dosyadaki belge ve verilere göre tespit edilemediğini, davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan 27/03/2013 takip tarihi itibariyle takibe konu 3 adet faturadan dolayı 32.225,11TL asıl alacaklı olduğunu, değişen oranlarda avans faizi talep edilebileceğini belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar doğrultusunda tanzim olunan bilirkişi ek raporunda; kök rapordaki hesaplamaların aynı olduğunu, davacının dosyaya sunmuş olduğu ve davalı tarafından kabul edilmeyen üç adet irsaliyeli faturalarda malları teslim alan kısmında ismin ve imzalının bulunmaması nedeniyle, davacının dava konusu faturaların içeriğini davalıya teslim ettiğini ispat için yeterli delil niteliğinin bulunmadığını belirtmiştir. Bilirkişi tarafından tanzim olunan 31/05/2019 tarihli ikinci ek raporunda ise, davalı tarafından kendi defterlerine göre yapıldığı görülen 6 adet ve 63.135,25TL ödemelerin davalı yan tarafından ödeme belgeleri ile ispat edilmesi halinde davacı yanın davalı yandan 13.000,00TL alacaklı olduğunu, davalı tarafından kendi ticari defterlerine göre yapıldığı görülen 6 adet ve 63.135,25TL ödemelerin davalı tarafından ödeme belgeleri ile ispat edilmemesi halinde, davacı yanın davalı yandan kendi ticari defterlerine göre 76.135,25TL alacaklı olmakla, ancak takipte 32.225,11TL talep ettiğinden, taleple bağlılık ilkesi gereği 32.225,11TL alacaklı olacağını belirtmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, sunulan itirazlar ve beyanlar doğrultusunda tanzim olunan 31/10/2020 tarihli bilirkişi üçüncü ek raporunda ise, dacı yanın kendi ticari defterlerine göre olan 76.135,25TL alacağından 63.135,25TL tenzil edildiğinde, davacı yanın davalı yandan 13.000,00TL alacaklı olduğu, bu tutarın davalı ticari defterlerinde davacıya olan borç tutarı ile aynı olduğunun tespit edildiği belirtilmiştir.
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının vaki itirazının iptali davasıdır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki hukuki ihtilafın davacı yanın 27/03/2013 tarihinde davalı borçlu aleyhine İstanbul 24.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile, 32.225,11TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi noktasında toplandığı, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi tespitlerine göre, davacı yan tarafından davalı yana 3 adet toplam 32.225,11TL bedelli fatura düzenlenmiş olup, gerek davacı ve gerekse davalı yanın ticari defterlerinin incelendiğinde taraflar arasında fatura adet ve tutarlarının kayıtları boyutunda bir farklılık ve çekişme bulunmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı tarafın kendi ticari defterlerinde yapmış olduğu görülen 6 adet 63.135,25TL tutarlı ödemelerden kaynaklandığı, davacı yanın kendi ticari defterlerine göre olan 76.135,25TL alacağından 63.135,25TLnin tenzil edildiğinde, davacı yanın davalı yandan 13.000,00TL alacaklı olduğu, bu tutarın davalı ticari defterlerinde davacıya olan borç tutarı ile aynı olduğu, davalı tarafından borcun ödendiğine ilişkin bilgi ve belge sunulmadığından, davalının işbu 13.000TL alacak yönünden itirazının haksız olduğu kanaatine varılmakla, davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 13.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %9 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca alacak belirlenebilir olduğundan İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca (13.000,00 TL’nin) %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 13.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %9 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İcra İflas Kanununun 67/2 maddesi uyarınca (13.000,00 TL’nin) %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Şartları oluşmadığından davalı vekilinin kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 888,03TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 566,71TL (dava açılırken 400,81TL + 165,90TL icrada)nin mahsubu ile bakiye 321,32TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan 838,80TL bilirkişi ücreti ve 226,20TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.065,00TLnin davanın kabul ve red oranına göre (0,39 ) hesaplanan 415,35TLsinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 400,81TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan 100,00TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan (0,61 ) 61,00TLsinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020
Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı