Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1252 E. 2018/1056 K. 08.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1252 Esas
KARAR NO : 2018/1056
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/12/2016
KARAR TARİHİ : 08/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/03/2012 günü davalılardan … AŞ’ye sigortalı … plakalı araç ile yine davalılardan … AŞ’ye sigortalı … plakalı araçların yapmış olduğu kaza neticesinde davacının ağır biçimde yaralandığını ve davacıda geçici-kalıcı maluliyetin söz konusu olduğunu, davacının kazanın oluşumunda bir kusuru olmadığını, kusurun tamamının davalı şirketlere ayrı ayrı sigortalı araçlarda olduğunu, anılan nedenle trafik kazasında davacının bedensel zarara uğraması ve bakıcı giderleri nedeniyle toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere kaza tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi, yargılama gideri ve avukatlık ücreti ile birlikte davalılara ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın davalı şirket nezdinde 19/04/2011-19/04/2012 tarihleri arasında sigorta poliçesi ile Nejla Katar adına sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatlarının ise kaza tarihi itibari ile 200.000,00 TL olduğunu, davalı … şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, tarafların kusur oranlarının tespiti için Adli Tıp Kurumundan kusur raporu alınması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere davacının iddia ettiği sürekli sakatlık halinin ispat edilmesi halinde maluliyetten dolayı zarar hesabı için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, trafik sigortası genel şartlarına göre maluliyet oranının kesin olarak saptandığı tarihe kadar geçen süre içerisinde tedavi gideri ve geçici iş göremezliğe ilişkin taleplerin poliçe kapsamında olmadığını, davalı şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, buna ilişkin talepler bakımından …’nun sorumluluğunun bulunduğunu, …’na müzekkere yazılarak davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı hususlarının sorulması, söz konusu ödemelerin tazminat hesabı yapılması halinde bu hesaplamadan düşülmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile bakıcı giderlerine ilişkin ek teminat bulunmadığından tazminatın tamamının maluliyet teminatı üzerinden bulunması gerektiğini, bu durumda tüm tazminat kalemleri için teminat limitinin esas alınması gerektiğini, yine maluliyet halleri söz konusu değilse de bakıcı giderlerine ilişkin taleplerin reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davacının kazada müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiğini, anılan nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen … plakalı aracın davalı şirket tarafından 06/07/2011-06/07/2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigortalandığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile davalı şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, bu nedenle araçların kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, davalı … şirketinin sağlık gideri teminatı bulunmadığını, sigorta teminatına dahil olmayan rizikoları karşılama mükellefiyetleri olmadığından tedavi gideri, bakıcı gideri vs.taleplerin … tarafından karşılanıp karşılanmadığına bakılmaksızın davalı şirket bakımından reddi gerektiğini, yine davacının maluliyet iddialarının değerlendirilmesi için Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet durumu hakkında rapor aldırılması gerektiğini, kusur ve maluliyet durumu belirlendikten sonra aktüer bilirkişi tarafından rapor aldırılması gerektiğini, anılan nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; meydana gelen trafik kazası sebebi ile davacının uğramış olduğu maluliyetten kaynaklı geçici ve daimi sakatlık tazminatı ve bakıcı tazminatının tahsiline yönelik tazminat davasıdır.
Mahkememizce, davacının meydana gelen trafik kazası sebebiyle geçici ve daimi sakatlık (maluliyet oranı) oranının iş kaybı yönetmeliği hükümlerine göre tespiti bakımından Adli Tıp Kurumu …İhtisas Dairesi’nden, yine dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde taraflara ait kusur durumunun belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından sunulan 14/05/2018 tarihli raporda; tüm dosya kapsamına göre davacı yolcunun kaza anında emniyet kemeri takip takmadığı hususunda kesin kanaate varılamadığı, bu hususun mahkemenin takdirine bırakılarak alternatifli kusur dağılımı yapıldığı, 1.durumda davacı yolcu …’ın emniyet kemeri takılı olduğunun kabulü halinde sürücü …’ın %100 kusurlu olduğu, sürücü …’ın kusursuz olduğu, davacı yolcu …’ın kusursuz olduğu, 2.durumda davacı yolcu …’ın emniyet kemeri takılı olmadığının kabulü halinde ise sürücü …’ın %85 kusurlu olduğu, sürücü Halil İbrahim Akay’ın kusursuz olduğu, davacı yolcu …’ın ise %15 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu …İhtisas Dairesi tarafından sunulan 06/11/2017 tarihli raporda; davacının bir tıp fakültesi yada eğitim araştırma hastanesine sevkinin sağlanarak muayenesinin yapılması ve buna ilişkin raporların gönderilmesi ile değerlendirme yapılabileceği bildirilmiş, mahkememizce davacının muayenesinin yapılması için … Üniversitesi Hastanesi’ne müzekkere yazılmıştır.
Bilahare davacı vekili sunmuş olduğu dilekçe ile davalı … yönünden davadan feraget ettiklerini, davalı şirketten vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, yine diğer davalı … AŞ yönünden ise davayı takip etmediklerini, bu nedenle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiş, davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi olduğu görülmüş, yine davalı … Siogrta AŞ vekili tarafından da sunulan dilekçe ile tarafların sulh oldukları bildirilmiş ve sulhe ilişkin ibraname dava dosyasına sunulmuştur.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmıştır. Feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Davacının davalı …’ye karşı davasından feragat ettiği görülmekle, HMK 307 ve 311. maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş, yine davacının davalı … AŞ’ye açmış olduğu davayı da takip etmediğini bildirmesi ve … AŞ vekili tarafından da davanın açılmamış sayılmasına kararı verilmesi talep edildiğinden mahkememizce yapılacak başkaca bir işlem kalmadığından, davalı … AŞ’ye açılan davada davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalı …’ye karşı açılan dava sebebiyle davacının davasından feragati sebebiyle HMK 307 ve 311. sayılı maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafından davalı … A.Ş’ye yönelik açılan dava sebebiyle DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar harcından peşin alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 6,70 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2.maddesi gereği 200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı … AŞ’ye verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davalı … A.Ş vekilinin yüzüne karşı, KESİN OLMAK ÜZERE verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …