Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1181 E. 2018/612 K. 09.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1181 Esas
KARAR NO : 2018/612
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2016
KARAR TARİHİ : 09/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacı banka ile davalı … Şti arasında, diğer davalıların müşterek ve müteselsil kefaletiyle Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden davalı lehine “Borçlu Cari Kredi / TP”hesapları, “Business Kart” hesabı, “Esnek Ticari Hesap” hesabı ve “Çek” hesaplarının açılarak kullandırıldığını, konu sözleşme kapsamında kulladırılan krediler ve bu kapsamda davalı lehine açılan hesaplara dair davalı tarafça bir kısım ödemelerin vadesi gelmesine rağmen yapılmadığını, ayrıca davalıya kullandırılan çek defteri kapsamında davalı tarafından tanzim edilen bir kısım çek bedellerinin karşılıksız olup bu kapsamda da davacı banka tarafından çek hamillerine çeklerin ibrazı akabinde çek garanti bedellerinin ödendiğini, ödenen bu bedellerin ödendiği tarihten itibaren tahakkuk eden faiz, gider vergisi ve sair masraflarının ödenmesi hususunda ihtarname çekildiğini, belirtilen süre içerisinde bu bedellerin ödenmemesi sebebi ile borçlular aleyhine İstanbul … ATM’nin … D.iş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını ve bu kararın İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile takibe konulduğunu, yapılan işbu icra takibine davalıların haksız ve mesnetsiz olarak itiraz etmeleri üzerine takibin durdurulduğunu belirterek davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dava dosyasına yapmış olduğu itirazlarının iptali ile takibin devamına ve davalıların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesi ve ekleri davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesi ile, davalılar aleyhine açılan davayı kabul etmediğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemelerin İstanbul Tüketici Mahkemeleri olduğunu, davalılarından …’nin kredi borçlusu … Şti’ni çok eski dönem de hisseni devrettiğini ve işbu şirket ortaklığından ayrıldığını, davacı bankanın hisse devir tarihi öncesinde davalı dan almış olduğu kefalet imzasını kullanmak sureti ile davalı hakkında dava ve icra takibi başlattığını, davacı banka kredi kullandırılmasına, buna ilişkin limitlerinde arttırılmasına ilişkin olarak davalının bu tarihe kadar hiç bir ihtar ve uyarıda bulunmadığını, davalının muvafakati aranmaksızın kredi kullandırıldığını, davalılarından …’nin dava konusu borçtan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, öncelikle görevsizlik kararı verilerek dosyanın yetkili İstanbul Tüketici Mahkemelerine gönderilmesini, davalılarından …’nin şirketteki hisselerini yıllar önce devretmiş olması nedeniyle borçtan sorumlu olmadığından bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmesini ve davacı bankanın haksız ve fahiş taleplerinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş anılan takip dosyasında alacaklının, …A.Ş olduğu, borçluların …Şti olduğu, takip konusu alacağın 457.675,85 TL asıl alacak, 92.912,77 TL muacceliyetten takip tarihine kadar yıllık %36,36 temerrüt faizi, 4.645,58 TL faizin %5 gider vergisi, 322,29 TL masraf olmak üzere toplam 555.556,49 TL nakit toplamı, 12.630,00 TL gayrinakit toplamı olmak üzere toplam 568.186,49 TL’nin tahsiline yönelik olduğu, takip alacağının konusunun kredi taahhütnamesi, sözleşmesi, ihtarname ve hesap özetine ilişkin olduğu ve alınan İstanbul … ATM … D.İş Esas… D.iş Karar sayıla dosyasından alınan ihtiyati haciz kararına ilişkin olduğu, yapılan takip sonucunda borçlular vekilinin itiraz dilekçesi ile, borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiklerini belirtmiş, bunun üzerine icra takibinin durdurulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, tarafların sunmuş bulunduğu delil ve belgeleri ile birlikte dosyamız, davacı bankanın ticari defter ve belgeleri ile banka kayıtları üzerinde Bankacı bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak davacının icra takip ve dava tarihi itibariyle davacı şirketten alacaklı olup olmadığı, varsa ne miktarda alacaklı olduğu, yine kefil sıfatıyla diğer 2 davalının da bu borçtan sorumlu olup olmadıkları, davacının icra takip talebinden önceki dönem için işlemiş faiz talebinde bulunup bulunamayacağı, işlemiş faiz talebinde bulunabilecek ise miktarda işlemiş faiz talebinde bulunabileceği, ayrıca davalılar tarafından gerek takipten önce gerekse takipten sonra ve fakat davadan önce ödeme yapılıp yapılmadığının tespiti ile ödeme yapılmış ise söz konusu ödemelerin BK. 100. maddesi uyarınca öncelikle faiz ve ferilerinden düşüm yapılmak sureti ile davacı tarafın takip ve dava tarihi itibariyle ayrı ayrı alacaklı olduğu miktarın hesaplanması için bilirkişiye tevdi edilmiş, bankacı bilirkişinin gerekçeli ve ayrıntılı, denetime elverişli bilirkişi raporu ile, takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalı … Şti’den 559.647,30 TL, davalı …’den 558.163,77 TL tutarında alacağının bulunduğu, ancak bankanın takip talebinde bu davalılardan 555.556,49 TL alacak talebinde bulunduğu, taleple bağlılık ilkesi uyarınca bu davalılar açısından davacı banka alacağının 555.556,49 TL olduğu, davalılardan …’ün temerrüte düşürülmeden takibe başlandığı için bu borçlu açısından takipten önce temerrüt faizi istenemeyeceği, bu neden8le davacı bankanın …’den olan alacağının toplam 511.680,83 TL olduğu, davacı bankanın bunun üzerinde kalan taleplerinin bu davalı açısından uygun olmadığı, hesap kat tarihinden sonra, takip takip ve dava tarihinden önce davalılar yada 3. Şahıslar tarafından dava konusu borca istinaden yapılmış herhangi bir ödemenin tespit edilmediği, davacı bankanın asıl alacak tutarı olan 457.675,85 TL için takip tarihinden başlamak üzere yıllık %36,36 oranında temerrüt faizi talep edebileceği, davalı şirketin uhdesinde kalan 10 adet çek yaprağı bedeli için tüm davalılardan 12.630,00 TL depo talebinde bulunulabileceği, davacının davalılardan faizin %5’i oranında BSMV isteyebileceği” tespit edilmiştir.
Rapor taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiş, davacı vekili bilirkişi raporuna yönelik bir itirazlarının bulunmadığını beyan etmiş, davalılar vekili ise bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdini talep etmiş olduğu görüldü.
Mahkememizin 09/05/2018 tarihli oturumda 6100 sayılı HMK’nun 186. Maddesi uyarınca sözlü yargılamaya geçilmesine karar verilmiş, sözlü yargılamaya ilişkin diyecekleri ve son diyecekleri davacı vekilinden sorulmuş, davacı vekili, davaya ilişkin önceki beyanlarını aynen tekrar ile davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiş, davalılar vekili ise … yönünden itirazlarını tekrarla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı banka ile davalı şirket arasında akdedilen GKS uyarınca davalı şirkete kullandırılan kredinin ödenmemesi sebebiyle davalı şirket ve diğer davalı kefiller hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Yapılan yargılama davacı tarafın iddiaları, davalıların beyanları, icra dosyası, genel kredi sözleşmeleri, hesap özetleri, ihtarnameler ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında davacı banka ile davalı …Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı davalılardan … ve …’nin de bu genel kredi sözleşmesine müşterek borçlu, müteselsil kefil sıfatıyla katıldıkları davacı banka tarafından asıl borçlu davacı şirkete kredi kullandırıldığı kredi borcunun ödenmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasıyla asıl borçlu şirket ve kefiller hakkında icra takibine başlanıldığı, davalılar tarafından takibe yapılan itiraz sonucu takibin durduğu, davacı tarafından süresi içerisinde mahkememize itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi raporuna göre davacı bankanın kat ihtarı sebebiyle asıl borçlu şirketten 559.647,30 TL …’den ise 558.163,77 TL alacaklı bulunduğu, davacı banka tarafından ise bilirkişi tarafından tespit edilen alacak miktarından daha az olmak üzere 555.556,49 TL nakdi alacağın talep edildiği, bu sebeple taleple bağlı kalınarak davacı banka alacağının icra takip tarihi itibariyle 555.556,49 TL olduğu belirtilmiş olup davalı … yönünden ise her ne kadar davacı banka tarafından bu davalıya çıkartılan ihtarnamenin tebliğ edilmediğinden bahisle bu davalının temerrürde düşürülmeden takibe başlandığı bu nedenle takipten önce davacının temerrüd faizi talep edemeyeceği belirtilerek takip tarihine kadar akdi faiz işletilmiş ise de gerek İİK 68/B 1. Fıkrasının son cümlesi uyarınca gerekse taraflar arasındaki sözleşmenin 13.2 maddesi uyarınca krediyi kullanan ya da kefillerin adres değişikliğinin bankaya bildirmeleri gerektiği, aksi takdirde bankaca bilinen adrese yapılan tebliğin geçerli sayılacağı, davacı banka tarafından kat ihtarnamesinin tarafların adresine tebliğe çıkartıldığı, davalı …’e çıkartılan tebligatın 08/04/2016 tarihinde tebliğ edilemeden bilâ ikmal döndüğü, sözleşmenin 13.2 ve İİK 68/1 maddesi uyarınca bu tarihin tebliğ tarihi sayıldığı, bu itibarla davacı …’ün de takip talebinde talep edilen miktardan aynı şekilde sorumlu olduğu, (…’ye yapılan tebligat 11/04/2016 tarihinde, asıl borçlu şirkete yapılan tebligat ise 07/04/2016 olmakla …’e yapılan tebligatın bu iki tebligat süresi arasında olması ve her ikisi hakkında hesaplanan borcun takipte talep edilen borçdan daha fazla hesaplanmış olması sebebiyle bu davalı içinde hesaplanacak borcun her halukarda takipte talep edilen miktardan fazla olacağından taleple bağlı kalınarak yeniden bir hesaplama yaptırılmamıştır). Bu nedenle bu davalı yönünden bilirkişi raporunda temerrüdün oluşmadığı noktasındaki görüşe katılınmamış hem nakdi alacak hem de gayri nakdi alacak yönünden davalılar tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptaline ve alacak likit olduğundan İİK 67/2 maddesi uyarınca davalılar aleyhine %20 oranında İcra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalılar tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın, hem nakdi alacak hem de gayrinakdi alacak yönünden iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına,
2-Hükmedilen nakdi alacak bedeli olan 555.556,49 TL’nin %20’si oranında olmak üzere İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca davalılar aleyhine 111.111,29 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun tahsilde mükerrer olmamak şartı ile davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 37.950,06 TL nispi karar harcından peşin alınan 6.709,74 TL nin mahsubu ile bakiye 31.240,32 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 36.172,26 TL TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 6.709,74 TL peşin harç, 750,00TL bilirkişi ücreti, 131,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 7.591,24 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan
Üye
Üye
Katip