Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1097 E. 2018/348 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1097
KARAR NO : 2018/348
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/11/2016
KARAR TARİHİ : 15/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin satışını yaptığı malların bedelinden dolayı fatura ve ticari defterlere dayalı olarak davalı şirketten alacaklı olduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini ve icra takibinde, takip konusu borç sebebinin fatura ve ticari defterlere dayalı cari hesap bakiyesi olduğunun açıkça belirtildiğini, icra takibine karşı davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline yönelik huzurdaki davayı ikame etmiştir.
(2)Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…E. Sayılı dosyası celp olunmuştur.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, celp olunan delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Marmaris …Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış, talimat mahkemesince Mali Müşavir …’a aldırılan 02.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 102 sayılı Türk Ticaret Kanun’unda tacirlerin tutmakla yükümlü olduğu defterler, bu defterlerin içerikleri ve tutulma şekli ile tasdiklerine ilişkin hususların M.64’de düzenlendiği, davalının fiziki ortamda tutmuş olduğu 2014 yılına ilişkin ticari defter açılış tasdikleri ile kapanış tasdiklerini yasal süresi içinde notere yaptırdığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit ettiği, ticari defterlerin sahibi lehine delil vasfı taşıyıp taşımadıkları hususunun Mahkemenin takdirinde bulunduğu, davalı şirkete davacı tarafından uyuşmazlık konusu 15/11/2014 tarih 302884-85 nolu faturalar ile 3.500.-TL.Iık, 20/11/2014 tarih, 302886 nolu fatura karşılığında 6.102,53.-TL.lık mal satıldığı, satılan mallara ilişkin faturaların davalıya ait ticari defterlerin 20/11/2014 tarih, … nolu yevmiye maddesinde kayıt altına alındıkları, yapılan bu tespitin fatura muhteviyatı malların davalı şirket tarafından teslim alındığını gösterdiği, davacı vekilinin dava dilekçesinde davasının ispatı bakımından davalı taraf ticari defter ve belgelerine dayandığı,davalı şirketin 2014 yılı yevmiye defterinin 20/11/2014 tarih, … nolu yevmiye maddesinde,uyuşmazlık konusu üç adet fatura bedelini kasadan nakit (PEŞİN) olarak ödendiği şeklinde kayıt yaptırdığının görüldüğü, uyuşmazlık konusu iki adet fatura bedelinin ödendiğine ilişkin ispat yükü bu faturaları ticari defterlerine kasadan nakit/peşin ödeme şeklinde kayıt yaptıran davalıya ait bulunduğu, taraflar arasındaki düzenlenmiş bir sözleşme bulunmadığı, davacının icra takip talebinde işlemiş faiz talebinde bulunabilmesi için davalının ayrıca temerrüde düşürülmüş olmasının gerektiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf 6100 Sayılı HMK 222-(5) bendi uyarınca delillerini davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına hasretmiş olduğunu ifade etmiştir. Bu minvalde ilgili talimat mahkemesi nezdinde yapılan bilirkişi incelemesi ile uyuşmazlık konusu mal satışına ilişkin olarak kesilen faturaların davalı tarafça kayıt altına alındığı ve ticari defterlerine işlendiği, bu surette fatura muhteviyatı malların davalı tarafça teslim alındığının kabulü gerektiği, her ne kadar iş bu fatura bedellerinin kasadan nakit olarak ödendiği kaydının davalı defterlerinde yer aldığı görülmekte ise de bu durumu ortaya koyacak nitelikte borcu sona erdirir herhangi bir kesin delil ibraz edilmemiş olduğu dikkate alınarak davacının iddiasını ispat ettiğinin kabulüyle dava konusu edilen asıl alacak bedeli üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş, takip öncesi işlemiş faiz yönünden iptale yönelik harçlandırma yapılmak suretiyle istemde bulunulmadığı görülmekle buna dair herhangi karar tesis olunmamıştır.
Fatura alacağı kapsamında kabul edilen miktar likit ve belirlenebilir olduğundan (emsal için bknz. Yargıtay 19. H.D. 2016/5503 E. 2017/3917 K. Sayılı ilamı) ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki karar tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KABULÜ ile;
Davalının İstanbul … İcra Müd. … Esas sayılı dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 9.602,53-TL’lik asıl alacak bedeli üzerinden işbu alacağa icra takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte takibin devamına, Takip öncesi işleyen faiz talebi yönünden herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir kabul edildiğinden 1.920,50-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 655,94 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 106,84 TL + 57,15 TL icra müdürlüğüne yatan harç olmak üzere toplam 163,99 TL harçtan mahsubu ile bakiye 491,95 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; peşin harç, başvuru harcı, talimat, bilirkişi ücreti, posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 809,99 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır. “