Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1062 E. 2020/74 K. 27.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1062
KARAR NO : 2020/74

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 01/11/2016
KARAR TARİHİ : 27/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında Ayamama deresi II. Kısım Dere Islahı Kazı ve Hafriyat işlerine ait olmak üzere 14/09/2013 sözleşmenin aktedildiğini, söz konusu sözleşmenin davacı firmaya yüklenen edimlerin eksiksiz bir şekilde tamamlandığını ve işe ait hakedişlerin itirazsız olarak imza altına alındığını, sözleşmenin 14.Maddesinde de belirtildiği üzere yapılan hakedişlerden %5 oranında teminat kesintisi yapıldığını, kesilen faturalarda da %95’li hakediş olarak açıkça belirtildiğini, taraflar arasındaki toplam alacağın 141.163,53 TL olduğunu, davalı tarafça belirtilen ve asıl alacağın %95’ine tekabül eden fatura bedelleri sözleşmeye aykırı olarak banka ve çek karşılığı ödendiğini, davalı firma ile yapılan görüşmede ana yüklenici firma ile yapılacak kesin hakedişten sonra ödemenin yapılacağının bildirildiğini, yapılan araştırmada ana yüklenici firma olan … A.ş. İle davalı arasında kesin hakedişin yapıldığı anlaşıldığını, buna rağmen davalı şirketin ödeme yapmaktan imtina ettiğini, davalı hakkında bu kez İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icrai takibe başlandığını, davalı borçlunun yasal süresi içerisinde verdiği itiraz dilekçesi ile kesin hakediş yapılmamış olduğundan ödeme yapılmadığını, kesin hakedişler yapıldığında kendilerinin alacaklı konumda olduklarını düşündüklerini belirttiğini, bunun da kötü niyetli oldukları gösterdiğini, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan işlerin 30/12/2015 tarihi itibariyle tamamlanarak davalı şirkete teslim ediğini, davalı şirketin ana yüklenici firma olan … A.ş.’ye işi teslim ettiği ve kesin hakedişin yapıldığının da bilindiğini belirterek İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın haksız ve kötüniyetli olduğundan kaldırılmasına ve takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davalı şirket ile yapmış olduğu sözleşme kapsamında yapmakla yükümlü olduğu Hafriyat Taşıma işini sözleşmeye aykırı olarak Hafriyat atıklarını yol kenarlarına istif ettiğini, taşıma noktasına nakil yapmadığını, sözleşme konusu işin asıl işvereni olan …A.ş.’nin sözleşmeye aykırı bu uygulaması nedeni ile davalı şirketten yol kenarındaki bu hafriyatların kaldırılmasını talep ettiğini, davacı tarafın sözleşme süresi içerisinde işin yapımı devam ederken aralarındaki sözleşmeye göre sahada bulundurması gerekli olan makine ve ekipmanları sahadan çekip başka bir şantiye alanına götürdüğünü, bu şekilde asıl işverene karşı zor durumda kalan davalı şirketin başka firmalardan makina bulmak zorunda kaldığını, davacının davaya konu işler ile ilgili sözleşmeye aykırı eylemleri nedeniyle davalı şirket tarafından yapılan ilave masraf ve ödemeler için davacıya fatura kesildiğini, iddia edildiğinin aksine gerçekte davalı şirketin davacıdan alacaklı olduğunu belirterek hukuki dayanaktan yoksun haksız ve kötü niyetli davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 91.120,61 TL %’lik kesinti miktarı, 28.509,50 TL fiyat farkı alacağı, 21.533,42 TL %18 KDV miktarı alacağı olmak üzere toplam 141.163,53 TL üzerinden takip başlatıldığı, borçlunun süresi içinde yaptığı itiraz ile takibin durduğu, işbu davanın yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili 02/11/2017 havale tarihli dilekçesi ile delil listesinde bildirdiği faturaların örneklerini dosyaya ibraz etmiştir.
…A.Ş.’den hakediş ve imalat raporları, ödemeler ve kesil kabul tutanağı gönderilmiştir.
Davalı vekili 26/12/2017 havale tarihli dilekçesi ile taraflar arasındaki sözleşmenin 11.maddesine göre davacının ödemekle yükümlü olduğu … primlerinin şirketlerince ödendiğinden bahisle söz konusu prim tahakkukları yazı ekinde sunulmuştur.
Dosya bir Mali Müşavir ve bir İnşaat Mühendisi bilirkişiden olan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, düzenlenen 02/03/2018 tarihli raporda; davacı ve davalı şirketin 2013-2014-2015-2016-2017 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal sürelerde yaptırıldığı, defterlerin usulüne uygun tutulduğu, taraf defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edeceği, davacı taraf defter kayıt ve belgelerin incelenmesi sonucu 06/09/2016 takip tarihi itibarı ile davalı taraftan 26.755,02 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defter kayıt ve belgelerinin incelenmesi sonucu 06/09/2016 takip tarihi itibarı ile davacı tarafa 14.987,60 TL borçlu olduğu, her iki taraf ticari defter kaydına göre de davacı tarafça davalı taraf adına düzenlenmiş fatura bedellerinin bir kısmının ödenmediği, bu nedenle yapılan ödemelerin %5 teminat tutarını kapsamadığı, iki taraf ticari defterleri arasındaki farkın 11.767,42 TL olduğu, davalı taraf toplam 11.767,42 TL %3 stopaj kesintisini ticari defterlerine işleyerek ödeme göstermiş iken davacı tarafın bu faturalarda stopaj kesintisi ticari defterlerine işlemediği, tarafların ticari defterlerindeki farkın buradan kaynaklandığı, davacı tarafın taraflarca tanzim ve imza olunan hak ediş raporlarına göre 1.828.354,12 TL tutarında imalat yapmış olduğu, yapılan imalatın %5 teminat tutarının 91.198,08 TL olduğu, teminat tutarı dışında kalan %95’lik imalat bedelinin 1.736.936,41 TL olduğu, davacı tarafça ibraz olunan hakediş raporlarına göre kabul ettiği kesintilerin 39.960,00 TL olduğu, kesintiler düşüldükten sonra davacı tarafın imalat bedelinin %95’lik kısmı nedeniyle 1.696.976,41 TL alacaklı hale geldiği, davacı tarafın 1.691.695,01 TL tutarında fatura düzenlemiş olduğu, faturaların imalat bedelinin %95’lik kısmının altında kaldığı ve %5 teminat tutarını kapsamadığı, davacı tarafın %5 teminat tutarı olarak 91.198,08 TL + 16.615,65 TL %18 KDV = 107.613,73 TL alacaklı olduğu, davacı tarafça 7 numaralı hak ediş raporunun ekinde ibraz olunan Pramit Fiyat Farkı başlıklı hesap tablosunda davalı tarafa ve davacı tarafa ait kaşe ve imza olmadığı, taraflar arasında yapılmış olan 14/09/2013 tarihli sözleşmede de fiyat farkı verileceğine dair bir madde olmadığı, davalı tarafın 7 numaralı hak ediş raporu ekinde yer alan Hakediş Özeti isimli belge ile 1,2,5,6,7 numaralı hakedişler için fiyat farkını kabul etmiş olduğu, ilk 7 hakedişten doğan toplam 1.746.892,12 TL imalat bedeli alacağının içinde 1,2,5,6,7 numaralı hakedişlere ilişkin fiyat farkı olan 21.653,77 TL’ninde olduğu, davacı kaşe ve imzası taşıyan Hakediş Özetinde 3 ve 4 numaralı hakedişler için fiyat farkı konulmamış olduğu, mahkemece 3 ve 4 nolu hakedişler için de fiyat farkı ödenmesi gerektiği taktir edilirse davacı tarafın fiyat farkı alacağının 28.509,53 TL + 5.131,71 %18 KDV = 33.6451,24 TL olduğu, davacı tarafın davalı tarafa ait SGK borcunu ödediğini gösteren belgelerin olmadığı, ibraz olunan makine kira sözleşmesinde, kiracının dava dışı …Şti., kiraya verenin davalı ….Şti.olduğu, sözleşmeyi kiracı olarak … Makine, kiralayan olarak davalı ….Şti.nin kaşe ve imzalamış olduğu, bu sözleşmeye göre fatura kesen kişinin davalı ….Şti.olması gerektiği, …Şti.tarafından düzenlenen 27/07/2016 tarihli 24.000 TL+4.320 TL KVD =28.320 TL bedelli faturanın … A.Ş.nin kabulünden sonraki bir tarihi taşıdığı, faturanın davacı tarafın sahada bulundurması gerektirdiği halde sahada bulundurmadığı için davalı tarafından kiralamak zorunda kaldığı makineye ilişkin olup olmadığının bilirkişi heyetince tespitinin mümkün olmadığı, davacı tarafın %20 tazminat talebinin mahkeme taktirinde olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekilinin itirazları doğrultusunda dosya yeniden itirazların da ayrıntılı olarak değerlendirilmesi suretiyle aynı bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, düzenlenen 07/03/2019 tarihli ek raporda; davalı tarafça dava dosyası içine davacı adına vergi ve harç ödemesi yapıldığını gösterir belge ibraz edilmediği, bu nedenle davacı alacağından vergi ve harç alacağına ilişkin bir indirim yapılmasının mümkün olmadığı, davalı tarafın itirazında dosyaya sunulan SGK tahakkuklarının işin görüldüğü şantiyede çalışan personele ait olup bu şantiyedeki personelin SGK prim ödemelerinden davacının sorumlu olduğunu, ödemelerin davalı tarafça yapıldığını ve bu miktarın davacı alacağından indirilmesi gerektiğini beyan etmiş ise de, ibraz olunan tahakkuk fişleri ve hizmet döküm cetvelinin davalı adına düzenlendiği, hizmet dökümü belgelerine göre çalışanların davalı şirket çalışanı olarak göründüğü, SGK tahakkukunun da yine davalı şirket adına yapıldığı, 7 numaralı hak ediş ekinde yer alan hak ediş özeti belgesinin sol tarafında imzalar bulunduğu, alt tarafta kalan imzaya ait bir isim bulunmamakla birlikte hakediş raporlarını davalı adına hakediş planlama başlığı altında imzalayan …’in imzasına çok benzemekte olduğu, kök raporda deyatlıca açıklandığı üzere 1,2,5,6,7 numaralı hak edişler için fiyat farkının davalı tarafça kabul edilmiş olup ilk 7 hakedişden doğan toplam 1.746.892,12 TL imalat bedelinin içine konulduğu, 1,2,5,6,7 numaralı hakedişlere ilişkin 21.653,77 TL fiyat farkının davalı tarafça kabul edildiği, 3 ve 4 numaralı hakedişlere ilişkin fiyat farkının davalı tarafça kabul edilmediği, mahkeme bu hakedişler için davacı tarafın fiyat farkı alacağı olduğu kanaatinde ise bu hakedişlere ilişkin fiyat farkının 33.641,24 TL olduğu belirtilerek kök raporda yer alan görüş ve kanaatlerini değiştirme gerekliliğinin doğmadığı belirtilmiştir.
Davalı tarafın ek rapora karşı itiraz dilekçesi doğrultusunda ve 3 ve 4 nolu hakediş raporlarında fiyat farkına ilişkin alacak fatura tanzim edilip edilmediği, davalı defterlerine işlenip işlenmediği, 3 ve 4 nolu hakedişe ilişkin alacak bedeline ilişkin davacı tarafından davalıya iş yapılıp yapılmadığı hususunda dosya tekrar aynı bilirkişilere tevdii edilmiş, düzenlenen 08/01/2020 tarihli ikinci ek raporda; 3 ve 4 numaralı hakediş raporlarında fiyat farkına ilişkin hesaplama yapılmadığı, davacı tarafın davalı taraf adına düzenlemiş olduğu faturalarda fiyat farkı bedelinin yer almadığı ve 3 ve 4 numaralı hakedişe ait fiyat farkına ilişkin taraf ticari defterlerinde borç alacak kaydının yapılmadığı, taraflar arasında düzenlenen hakediş raporları, davacının davalı taraf adına düzenlemiş olduğu faturalar ve hakedişlere ait ödemelerin her iki taraf ticari defterlerinde yer alması sebebiyle 3 ve 4 nolu hakedişe ait işlerin davacı tarafından davalı tarafa verildiği belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında 14/09/2013 tarihinde Ayamama Deresi II.kısım dere ıslahı kazı hafriyat işlerine ait olmak üzere sözleşme imzalanmış, sözleşmenin 14.maddesine göre hakediş yapıldığı zaman davalı işverenin %5 teminat kesintisi yaparak %95’ini davacıya imalat miktarına göre ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, mahkememizce yeterli izahatı içerir, denetlenebilir ve hükme esas alınabilir nitelikteki bilirkişi raporu ile, tarafların delil vasfına haiz ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede davacının davalı adına düzenlemiş olduğu faturaların tarafların ticari defterlerinde işlenmiş olduğu, tarafların ticari defterleri arasındaki 11.767,42 TL’lik farkın davalı tarafın %3 stopaj kesintisini defterlerine işleyerek ödeme göstermiş olmasından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Taraflar arasında yapılmış olan sözleşmede fiyat farkı verileceğine dair bir madde bulunmayıp 7 numaralı hak ediş raporu ekinde yer alan hakediş özeti isimli belgede 1,2,5,6,7 hak edişler için fiyat farkının davalı tarafça kabul edildiği, 3 ve 4 numaralı hakedişler için ise fiyat farkı konulmadığı, bu hakediş raporlarında fiyat farkına ilişkin hesaplama yapılmadığı, davacı tarafından düzenlenen faturalarda fiyat farkı bedelinin yer almadığı, yine bu hakedişlere ait taraf ticari defterlerinde fiyat farkına ilişkin olarak borç-alacak kaydı yapılmadığı, dolayısı ile davacının bu hakedişler için talep ettiği fiyat farkı bedelinin yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi tarafından yapılan ayrıntılı hesaplama ve tespitler sonucunda davacının davalıdan 91.198,08 TL+ 16.415,65 TL %18 KVD olmak üzere toplam 107.613,73 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştur.
Her ne kadar davalı tarafça sözleşme gereği işin görüldüğü şantiyede çalışan personele ait SGK prim ödemelerinden davacı şirketin sorumlu olduğundan bahisle kendileri tarafından yapılan ödemelerin davacı alacağından indirilmesi talep edilmiş ise de, ibraz edilen hizmet dökümü belgelerine göre çalışanların davalı çalışanı olduğu, SKG tahakkukununda davalı adına yapıldığı anlaşılmakla söz konusu işçilerin davacı çalışanı olduğu ve tahakkuk fişlerindeki borçların davacı borcu olduğuna ilişkin davalı tarafça ispata yarar herhangi bir bilgi ve belge dosyaya sunulmamıştır.
Sonuç olarak davanın kısmen kabulü ile icra takibinde davalının itirazının talep edilen 91.120,61 TL asıl alacak ve 16.401,71 TL KDV miktarı üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10,50 oranında ve değişen oranlarda işleyecek avans faizi yürütülerek takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, fatura alacağı kapsamında kabul edilen miktar likit ve belirlenebilir olduğundan (emsal için bknz. Yargıtay 19. H.D. 2016/5503 E. 2017/3917 K. Sayılı ilamı) ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında yapılan icra takibine davalının itirazının 91.120,61-TL asıl alacak (% 5’lik kesinti miktarı) ve 16.401,71-TL KDV miktarı üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 10,50 oranında ve değişen oranlarda işleyecek avans faizi yürütülerek takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının (107.522,32) % 20.’si oranında hesaplanan 21.504,46- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 7.344,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.704,91 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.639,93 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 14.164,62 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 1.738,41 TL harç, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 108,70 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 2.847,11 TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.168,60 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 5.046,18 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır