Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1055 E. 2018/1359 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1309 Esas
KARAR NO : 2019/48
DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ: 23/10/2014
KARAR TARİHİ: 23/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 05/01/1981 tarihinden bu yana her ne kadar faal olmasa da davalı şirketin ortağı olduğunu, 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’da yapılan değişiklikle eklenen geçici 7.madde ile ticari faaliyetlerine devam etmeyen ancak halen kağıt üzerinde yaşamaya devan eden şirket ve kooperatiflerin ticaret sicillerinden silinmesinin olanak sağlandığını, davalı şirketin de uzun zaman önce faaliyetine fiilen son verdiğini, şirketin vergi kaydı bulunmadığını, sadece ticaret sicil kaydı bulunduğunu, ayrıca davalı ortak … ile de uzun yıllar önce irtibatının koptuğunu, kendisinden ve ailesinden haber alamadığını, anılan nedenlerle davalı şirketin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış, davaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davalı … Adi Komandit Şirketi … ve Ortağı isimli şirketin tasfiyesine ilişkindir.
Davalı şirketin vergi kayıtları ile ticaret sicil kayıtları celp edilmiş, mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Mali Müşavir … tayin edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan raporda; davalı şirketin … Odasına 22/06/1981 tarihinde tescil edildiği, 12/01/1982 tarihinde ise Ticaret Sicil Kuruluşun ilan edildiği, şirketin en son sicil kaydının 19/12/1983 tarihinde ek işyeri açmaya ilişkin ilanın olduğu, …Vergi Dairesi’nin 13/11/2018 tarihli cevabı yazısı ve … Vergi Dairesi’nin 05/02/2018 tarihli cevabi yazısı ile …Vergi Dairesi kayıtları üzerinde yapılan incelemelere göre feshi istenen davalı şirketin herhangi bir vergi kaydının bulunmadığı, davalı şirket tarafından herhangi bir şekilde kurumlar vergisi kdv beyannamesi, gelir beyannamesi, vs.gibi vergi beyanlarının verilmediği gibi şirketin kaydının da bulunmadığı, şirketin 1981 yılında kurulmasından sonra sicil kayıtlarında kurulduğu, ancak vergi kayıtlarının oluşturulmadığı, şirketin vergi ve sigorta kaydının bulunmadığı, bu nedenle davacının davalı şirketin feshini istemekte haklı olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
6100 sayılı HMKnun 320/4.maddesinde “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.” denilmektedir. Dosyanın tetkikinde; davacının davasının basit yargılama usulüne tabi davalı şirketin tasfiyesine ilişkin olduğu, 6100 sayılı HMK ‘nun 320/4 maddesi uyarınca basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği ve usul hükümlerinin derhal yürürlüğe girdiği, davacı tarafça 22/06/2016 tarihinde dosyanın 1 kez işlemsiz ve takipsiz bırakıldığı, bilahare dosyanın yenilenerek yargılamaya devam edildiği, ancak 23/01/2019 tarihinde davanın yeniden işlemsiz bırakıldığı anlaşılmakla, davanın HMK 320/4. maddesi uyarınca 23/01/2019 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından daha önce takipsiz bırakılan davanın 2.kez takipsiz bırakıldığı anlaşıldığından HMK 320/4.maddesi uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 25,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 19,20 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …