Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1025 E. 2018/374 K. 21.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1025 Esas
KARAR NO : 2018/374
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/10/2016
KARAR TARİHİ: 21/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, borçlu firmanın talebi üzerine, kendilerine iki adet apartman dairesinin tadilat ve dekorasyon işlerinin karşılıklı anlaşma sağlandığını, borçlu firmanın yetkilelerinin, mal sahibi oldukları dairelerde, kendi onayları ile davaı tarafından yapılmasını isteditleri işlerin bedeli olarak ödemeleri gereken tutarın bakiyesini, söz oknusu işlerin tam ve eksiksiz olarak davöacı tarafından yapılmasına rağmen ödemediklerini ve yapılan işlerin varlığını dahi inkar ederek bu işlerin bedeli karşılığında kesilmiş olan 3 adet faturanın 2 adedini de kendilerine teslim edildiği tarihten 35 gün geçtikten sonra davacıya iade ettiklerini, fatura itirazının süresinden sonra yapılması göz önüne alınarak, işin bedeline istinaden oluşturulan fatura tutarları toplamından, ödenen avans tutarları çıkartıldıktan sonra kalan bakiye alacak tutarı olan 188.365,03Euro ile 2.977,79TL tutarlarının, mal sahibi firmadan 15/10/2015 fatura teslim tarihinden itibaren başlatılmak üzere Euro ve TL için aynı olmak kaydıyla aylık %40 gecikme faizi de ilave edilerek, gerekirse haci/ipotek yolu ile tahsil edilmesini ve tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılardan … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalının mali müşavir olup, davalı… Şti’nin yetkilisi yada ortağı olmadığını, hiçbir zaman şirket müdürü yada temsilcisi olmadığını, davalının sahibi olduğu… ŞTi’nin 18/01/2007 tarihinden beri daalı şirkete mali müşavirlik hizmeti vermekte olup, davalı şirketin muhasebe kayıtlarının tutulması, vergi beyannamelerinin verilmesi ve SGK ve İşkur bildirgelerinin yollanması işlerini yürüttüğünü, davalı şirketin şuan şirket merkezi olan adresine geçiş süresinde davalıya ait … ŞTinin 9 aylığına kiracısı olduğunu, bu durumun da dava konusu ile ilgisi ve davalı … ile bağlantısı bulunmadığını, dava konusunun davalı … ile bir ilgisi olmadığını, dava konusu işi davalı …’ın yaptırmadığını, dava konusu işin yapıldığı taşınmazların davalıya ait olmadığını, davaya konu faturaların davalıya kesilmediğini ve tebliğ edilmediğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Şti vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacı ile davalı arasında … adresinde yer alan taşınmazda gerçekleştirilmesi gerekli tadilat işlemlerine ilişkin olarak sözlü anlaşmaya varıldığını, varılan anlaşma kapsamında davacının taşınmaz içerisinde bir takım tadilat işlerinin yapılması hususunda taahhüt verdiğini, davalı ile yapılan anlaşmaya istinaden alacağını düşündüğü hizmete karşılık davacıya yurt içinde toplam 202.670Euro+16.543,30TL ödeme yaptığını, davacının tüm ikaz ve ihtarlara rağmen varılan anlaşma ile kendisine yükletilen edimleri yerine getirmediğini, yapması gereken tadilat işlemlerini süresinde tamamlayamadığını, hatta peşinen ödemesi yapılmış bazı talidat işlemlerine başlamadığını, yapılan ödeme karşılığında davacının, davalı şirkete varılan anlaşma süresinde yapılan ödemeleri karşılamayan 76.700Euro bedelli bir fatura gönderdiğini, bahsi geçen ödemelerin yanı sıra davacı hesabına toplamda 28.300Euro, davacı şirketin yetkilisi …’un hesabına da toplamda 9.880Euro yurtdışından ödeme yapıldığını, ancak davacının ödenen bedellerin karşılığı olan hizmetleri yerine getirmediği gibi, söz konusu ödemelerin davacı tarafından faturalanmadığını, davacının edimlerini yerine getirmemesi neticesinde davalının tespit talebi üzerine İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası kapsamında hazırlanan bilirkişi tespit raporunun alındığını ve davacının sözleşme kapsamında yapmış olduğ işlerin bedelinin yalnızca 82.850TL olduğunun tespit edildiğini, davalının, davacıya ihbarname göndererek taraflar arasındaki anlaşmayı sonlandırdığını, hali hazırda alacaklı olan tarafın davalı şirket olduğunu, davacının davalı şirkete 16.543,30TL ve 125.970Euro borcu bulunduğunu, davacının haksız olarak daalı şirket aleyhine icra takibi başlatması üzerine davalının borca ve takibe itiraz ettiğini, icra takibine dayanak gösterilen faturalara konu edilen hizmetlerin davalı şirkete verilmediğinden, davalı şirketin davacı yana bir borcu bulunmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ticaret sicil gazetesi suretleri, imza sirküleri, hesap dökümleri, fatura suretleri, ihtarname, tapu senedi sureti, vergi levhası, ödeme emirleri, vergi borç dökümleri, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Genel Soruşturma Bürosunun … CBS Sor evrakı, kira sözleşmesi, mali müşavirlik sözleşmesi, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesinin …D.İş sayılı tespit raporu, dekont suretleri celp olunmuştur.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Şti tarafından borçlu… Şti aleyhine 605.934,25TL üzerinden takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizin 14/11/2016 tarihli ara kararı ile, davacının adli yardım talebinin reddine karar verilmiş, verilen kesin süre içerisinde dava harcının yatırıldığı görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya mahalinde inceleme yapılmak suretiyle rapor tanzimi için bilirkişilere gönderilmiş olup, bilirkişiler Mali Müşavir …, Yüksek İnşaat Mühendisi … ve Mimar … tarafından tanzim olunan 05/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafın 2010, 2011, 2015, 2016 yıllarına ait yasal defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığını, ancak kapanış tasdiklerinin yaptırılmadığını, 2012, 2013 ve 2014 yılları yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yapıldığını, davalı tarafın 2010, 2011, 2012, 2013, 2014,2015 ve 2016 yıllarına ait yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığını, tarafların yasal defterlerinin örtüşmediğini, taralfarın yasal defter kayıtlarının örtüşmeme nedenlerinin davacı tarafça davalıya kesilen 314.335,03Euro ve 19.521,09TL tutarındaki faturadan kaynaklandığını, söz konusu fatura muhteviyatı hizmetlerin davacı tarafça davalıya verilip verilmediği hususunda yapılan teknik incelemelerde, davacı tarafça dosyaya sunulan ve tarafların imzasının olmadığı yapılan işler tablosunda belirtilen bedellerin kabul edilmesi halinde, tespit edilen yapılan işler bedelinin KDV hariç 113.953Euro, KDV dahil 134.464,54Euro olduğunu, mahkemenin, dava konusu işlerin serbest piyasa fiyatlarına göre belirlenmesi gerektiği kanaatindeyse, bu takdirde dava tarihi itibariyle serbest piyasa fiyatları esas alındığında, yapılan iş bedelinin KDV hariç 120.000TL, KDV dahil 141.600TL olarak hesaplandığını, davalı tarafça davacıya toplamda 202.670Euro ve 16.543,30TL tutarında ödeme yapıldığını, söz konusu ödemelerin davalı tarafça davacıya yapıldığının banka dekontlarından anlaşıldığını, ayrıca her iki tarafın yasal defter kayıtlarında söz konusu ödemelerin yer aldığını, davalı tarafça davacıya yapılan ödeme tutarlarının her iki seçenekte de hesaplanan bedellerin üstünde olması nedeniyle davacının huzurdaki dava yönünden talep edebileceği herhangi bir alacağı olmadığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiştir.
21/03/2018 tarihli oturumda 6100 sayılı HMK’nun 186. Maddesi uyarınca sözlü yargılamaya geçilmiş, sözlü yargılamaya ilişkin diyecekleri ve son diyecekleri hazır bulunan davacı şirket yetkilisi ve davalılar vekillerinden ayrı ayrı sorulmuş; davacı şirket temsilcisi önceki beyanlarını aynen tekrarla davanın kabulüne, davalı vekilleri ise ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalılarının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasında akdedilen eser sözleşmesi uyarınca davalılara verilen hizmet bedelinin tahsili amacı ile açılmış alacak davası olduğu, taraflar arasında akdedilmiş herhangi bir yazılı sözleşme bulunmadığı, ancak … adresinde yer alan taşınmazda davacı tarafça tadilat işlemlerinin yapılacağı hususunda tarafların anlaştığının her iki tarafın kabulünde olduğu, mahkememizce keşfen yapılan inceleme neticesinde, dava konusu taşınmazın bulunduğu binanın her iki dairesinde de yapılan tadilatların tamamlanmadığı, keşif tarihinde halen şantiye alanında olduğu, her iki dairede tüm kısımlarında tadilatlar yapıldığı ancak tamamlanamadığının tespit edildiği, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, tarafların ticari defterlerinin örtüşmediği, bunun nedeninin davacı tarafça davalıya kesilen 20/10/2015 tarihli 314.335,03Euro ve 10/10/2015 tarihli 19.521,09TLtutarındaki faturadan kaynaklandığı, davacı tarafça dosyaya sunulan ve tarafların imzasının olmadığı yapılan işler tablosunda belirtilen bedellerin kabul edilmesi halinde KDV dahil 134.464,54Euro hesaplandığı, dava konusu işlerin serbest piyasa fiyatlarına göre belirlenmesi halinde ise, dava tarihi itibariyle serbest piyasa fiyatları esas alındığında yapılan iş bedelinin KDV dahil 141.600TL olduğunun tespit edildiği, davalı tarafça davacıya toplamda 202.670Euro ve 16.543,30TL tutarında ödeme yapıldığı ve söz konusu ödemelere ilişkin banka dekontlarının bulunduğu, ayrıca her iki tarafın yasal defter kayıtlarında söz konusu ödemelerin yer aldığı nazara alındığında, davalı tarafça davacıya yapılan ödeme tutarlarının her iki durumda da hesaplanan bedellerin üzerinde olduğu, dolayısıyla davacının davalıdan talep edebileceği herhangi bir alacağı bulunmadığı anlaşıldığından, davacının davasının subut bulmadığından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının subut bulmadığından REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin alınan 7.347,40TL den mahsubu ile fazla alınan 7.311,50TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 38.187,37TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … Şti tarafından yapılan 14,00TL yargılama giderinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
6-Davalı … tarafından yapılan 22,00TL yargılama giderinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı şirket yetkilisi ve davalılar vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …