Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/956 E. 2019/923 K. 27.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/956 Esas
KARAR NO : 2019/923

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 17/09/2015
KARAR TARİHİ : 27/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların davalı şirkette hiseye sahip ortak pozisyonunda olduklarını, davalı şirketin 17/06/2015 tarihinde 2014 yılı olağan genel kurul toplantısının yapıldığını, ancak alınan kararların akla ve mantığa aykırı olup, şirketi zarara sokma kastıyla hareket edildiğini, davacıların ve ortağı oldukları bu şirketin çıkarlarına halel getirecek mahiyette oldğunu, ayrıca alınan kararların bir kısmında şirketi zarara sokacak iyi niyetten yoksun muvazaalı işlemlerin mevcut olduğunu, davacıların şirketin ve kendilerinin haklarına halel getirmemek adına toplantıda ilgili kararlara muhaleft şerhi koyduğunu ve bu şerhin de tutanaklara işletildiğini, davacıların davalı şirketin ortağı olduklarını, anonim şirket genel kuruluna katılan bir ortağın, kurulda alınan bir karara karşı iptal davası açabilmesi için karara muhalif kalıp, bu durumu tutanağa geçirmesi gerektiğini, bu şartın da gerçekleşmiş olduğunu beyanla, davalı şirketin 17/06/2015 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan ve gündemin 3,4,5,6,7,8,9,10,11,13,14,15 ve 16 maddelerinde yer alan kötü niyetli, usul ve yasaya aykırı kararların iptalini, bu kararların uygulanmasının geri bırakılması yönünden tedbir kararı verilmesini, şirkete yönetici kayyımı atanmasını, mevcut yönetimin ve denetçilerin tedbiren işten el çektirilmesini, davalı şirketin 2012,2013,2014 yılı hesaplarının bilirkişi heyetinde denetlenmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların iyi niyetli olmayan, tamamen yanlış, gerçek duruma aykırı iddia ve taleplerinin reddi gerektiğini, davacılarca muhalefet şerhi düşülerek dava konusu edilen genel kurul kararlarının, bahse konu genel kurula katılan ortakların sermaye tutarlarının %97 kabul oyuyla kabul edilmiş kararlar olduğunu, davacıların iddialarının şirketin diğer ortakları tarafından da benimsenmeyen, yersiz, mesnetsiz ve subjektif iddialar olduğunun ortada olduğunu, bu iddiaların, her genel kurulda aynı ifade tarzı ve kelimeleriyle ileri sürülmekte olup, bu kişilerin her genel kurulda aynı tarzda sanki birer şerh makinesi olarak işlem yaptığını, davacıların iddialarının hiçbir somut veriye dayalı olmadığını, dava konusu genel kurul toplantısında 8.702.400TL kar dağıtıldığını, dolayısıyla davacıların kar dağıtımı yapılmadığı yönündeki iddilaarının gerçek dışı olduğunu, her yıl kar dağıtımı kararı alınıp, ortaklarına kar dağıtımı yapılmakta olduğunu, davalı şirketin varlıklarının her geçen gür artmakta ve hisselerinin de değer kazanmakta olduğunu, iptali talep edilen genel kurul maddelerin uygulanmalarının geri bırakılması yönündeki tüm tedbir talebinin reddi gerektiğini, şirkete kayyım atanması ve mevcut yönetimin ve denetçilerin tedbiren el çektirilmelerine yönelik talebin yasal koşullar bulunmadığından reddini, şirketin 2012, 2013 ve 2014 yılı hesaplarının denetlettirilmesi yönündeki usul ve yasaya aykırı talebinin de reddini, dava konusu genel kurul gündem maddelerinin hukuka ve yasal düzenlemelere uygun olduğunun kabulü ile davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, 2014 faaliyet raporu, muhalefet şerhleri, 17/06/2015 tarihli 2014 yılı olağan genel kurul toplantı tutanağı, 17/06/2015 tarihli bilgi alma dilekçesi, 26/08/2015 tarihli SPK müracatı,… Emlak Müdürlüğü’nün 19/08/2002 tarihli yazısı, 01/09/2015, 03/08/2015 ve 01/09/2015 tarihli SPK özel durum açıklama formu, 17/06/2015 tarihli genel kurul toplantı belgeleri, ticaret sicil kayıtları, mahkeme kararları, ihbarname, 2014 yılı yönetim kurulu faaliyet raoru, 11/03/2014 tarihli özel durum açıklaması, 06/10/2009 ve 07/01/2010 tarihli inşaat sözleşmeleri, şirket değerlere raporları, SPK ve Bakanlık yazıları, şirket esas sözleşmesi, danışmanlık sözleşmeleri, hisse geri alım programı, tediye makbuzları, hazirun cetveli, uzman raporu ve kurul kararı celp olunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi SMMM…, SPK Uzmanı … ve Bankacılık Öğr Üyesi Yard.Doç.Dr…. tarafından tanzim olunan 16/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda; genel kurul kararlarının incelendiğini, 3,4,6,7 maddelerin davacılar tarafından 26/08/2015 tarihli olarak 6362 sayılı Kanun ile yetkili bulunan SPKna bildirimde bulunduklarını, işbu bildirim ile SPKna ait raporun dosya kapsamında bulunmadığı gibi başkaca bilgi ve belgenin de dosya kapsamında yer almadığını,5.maddesinin yönetim kurulu üyelerinin ibrasına yönelik olduğunu ve davacıların muhalefet şerhi koyduklarını, 8.maddesi ile yönetim kurulu üyelerine 2.000TLden 20.000TL’ye kadar huzur hakkı ödemesinin yapılmasının genel kurul onayına sunulduğunu, buna karşılık davacıların YK üyelerinin ortakların almış olduğu kar payı oranında huzur hakkı alması gerektiği gerekçesi ile muhalefet şerhi koyduklarının görüldüğünü, 9.madde ile ilgili olarak sermaye artırımının her şirketin mali yapısını güçlendireceğinin değerlendirildiğini, başkaca konu ile ilgili olarak SPKnun davalılar aleyhine tespitinin bulunduğuna dair dosya kapsamında bilgi ve belgenin bulunmadığını, madde 10 ile ilgili olarak 2014 yılı faaliyet raporunun incelenmesi ile 103.sayfasında yer aldığı üzere şirketin kendi tüzel kişiliği adına tesis etmiş olduğu teminat, rehin ve ipotek bedelinin 339.452.805TL olduğunu, ana ortak, B ve C maddeleri kapsamına girmeyen diğer grup şirketleri ve C maddesi kapsamına girmeyen 3.kişiler lehine verilen teminat, rehin ve ipotek bedellerinin 0 TL olduğunun beyan edildiğinin görlüdüğnüü, işbu beyanların aksi bilgi ve belgelerin dosya kapsamında yer almadığının görüldüğünü, madde 11 ve 13 ile ilgili olarak gerçekleştirilen bağışların, bağış yapılan derneklerce hangi amaçlarla kullanıldığına dair genel kurulda ortaklara yeterli açıklamada bulunduğuna dair bilgi ve belgelerin dosya kapsamında yer almadığı, madde 14,15 ile ilgili olarak genel kurul kararının dayanağının 2013 yılında olağan genel kurulu tarafından kabul olunan kar dağıtım politikasına dair genel kurul kararı olduğunu, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin… esas sayılı dosyası ile 2013 yılı genel kurul kararının iptali istemiyle açılan dava ile ilgili genel kurul kararlarının iptal edildiğine dair mahkeme kararının dosya kapsamında yer almadığını, işbu kararın 2013 yılında iptal olduğuna dair mahkeme kararının da dosya kapsamında bulunmadığını, 16.madde ile ilgili olarak, toplantı katılım bakiyesi 40.226.488,72TL bakiyenin işbu toplam davacıya ait 833.333,32TL toplantı muhalefet toplam nisabına oranının %2,0716’lük kısmına karşılık geldiğinin görüldüğünü, yönetim kurulu üyelerinin TTK 395 ve 396 uyarınca yönetim kurulu üyelerine şirketle muamele yapmak ve ticaret yapma yetkisi için genel kurul onayına başvurduğunu, genel kurulun yönetim kurulu üyelerine izin verdiğinin görüldüğünü, işbu nisaplar ile genel kurulun yönetim kurulu üyelerine TTK 395,396 madde gereği verdiği onayın kabulünün hukuki mahiyette olarak durumunun takdirinin mahkemeye ait olduğunu belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiş, bilirkişi raporuna itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 31/05/2018 tarihli ek raporda ise kök rapordaki görüşlerini tekrar etmişlerdir. Ek rapora karşı sunulan itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 23/08/2019 tarihli ikinci ek raporda; kök rapordaki görüşlerinin geçerli olduğunu, 3,4,6,7 maddelerle ilgili davacılar tarafından 26/08/2015 tarihli olarak 6362 sayılı kanun ile yetkili bulunan SPK’na bildirimde bulunduklarını, 21/12/2015 tarih 14782 sayılı yazı ile SPK’nın “Şirketin 17/06/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel toplantısında alınan kararlara ilişkin özellikle hazırlanmış bir rapor olmadığını” beyan ettiğinin görüldüğünü, madde 9 ile ilgili olarak sermaye artırımının her şirketin mali yapısını güçlendireceğinin değerlendirildiğini, başkaca konu ile ilgili olarak SPK’nun davalılar alayhine tespitinin bulunduğuna dair dosya kapsamında bilgi ve belgenin bulunmadığını, 21/12/2018 tarih 14782 sayılı yazı ile SPK’nun “Şirketin 17/06/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararlara ilişkin özellikle hazırlanmış bir rapor olmadığını” beyan ettiğinin görüldüğünü belirtmişlerdir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı şirketin 17/06/2015 tarihinde yapılan genel kurulunda alınan kararların iptali ile ayrıca yöneticilerin azli ve kayyım atanmasına ve şirkete denetçi tayinine yönelik davalar olduğu, yine davacı tarafça alınan genel kurul kararlarının icrasının geri bırakılmasına yönelik talepte bulunulduğu tespit edilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının savunması, tanzim olunan kök ve ek raporlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacılar tarafından, davalı şirketin 17/06/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan 3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13,14,15 ve 16.maddelerinin iptaline ilişkindir. İlgili genel kurulda alınan gündemin 3.maddesinde davalı şirketin 2014 yılına ait yönetim kurulu faaliyet raporu ve bağımsız dış denetim raporunun görüşülmesi ve müzakeresine ilişkin olduğu, söz konusu maddeye davacılar tarafından muhalefet edildiği, yapılan oylama sonucunda gündemin 3.maddesinin 38.872.322,07 hissenin olumlu oy kullandığı, 1.354.166,65 alınan kararın nisaba uygun alındığı gibi alınan kararlarda kanun, ana sözleşmeye aykırılık bulunmadığı ve eşit işlem koşullarına aykırılık bulunmadığı görülmüştür. Gündemin 4.maddesinde 2014 yılı bilanço kar ve zarar hesabı oylanmış olup, bu maddede yukarıda 3.madde belirtilen oy çoğunluğu ile kabul edilmiştir. Bu maddenin içeriği de dikkate alındığında alınan kararın nisaplara uygun olduğu, iptalini gerektirecek kanuna, esas sözleşmeye ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı, gündemin 5.maddesinde yönetim kurulu üyeleri ve denetim kurulu üyelerinin faaliyetlerinin ibrasının görüşüldüğü, aynı oy nisabı ile ibra kararı verildiği, alınan bu kararda da nisaplara uyulduğu gibi kanun, esas sözleşme ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı, gündemin 6.maddesinde kar payı dağıtımının kararlaştırıldığı, dağıtılmasına karar verilen kar paylarının TTK’da belirtilen yasal sınırlar içinde kaldığı, alınan kararın nisaplara uygun olduğu gibi kanun, esas sözleşme ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı, gündemin 7.maddesi ile bağımsız denetim firmasının seçilmesine karar verildiği, yine gündemin 8.maddesi uyarınca yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı ödenmesine ilişkin karar alındığı, bu konuda yönetim kuruluna aylık 2.000,00 TL’den 20.000,00 TL’ye kadar olacak şekilde belirleme yetkisinin verildiği, belirlenen rakamın afaki olmadığı gibi, yasal sınırlar içinde kaldığı, yine alınan kararın nisaplara uygun olduğu gibi kanun, esas sözleşme ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı, gündemin 9.maddesi ile sermaye arttırma kararı verildiği, sermaye arttırımının şirketlerin ekonomik olarak gelişmesi için bir gereklilik olduğu, alınan kararın nisaplara uygun olduğu gibi kanun, esas sözleşme ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı, gündemin 10.ve 11.maddelerinde esasen bir oylama yapılmaksızın şirket ortakları veya 3.kişiler lehine teminat, rehin ve ipotek verilmediğinin bilgisinin verildiği, dolayısıyla burada alınmış bir karar yada şirketi sorumluluk altına sokacak herhangi bir işlem bulunmadığı, söz konusu bilginin bilgi edinme kapsamında ortaklara verilmesi gereken bir bilgi olduğu, bu itibarla bu hususta alınmış bir karar bulunmadığından, yine 2014 yılı döneminde gündemin 11.maddesi uyarınca yapılan bağışların ayrıntılarının ve kime ne kadarlık bağış yapıldığının bilgilendirmesinin verildiği, şirket tarafından bağış yapılıp yapılmaması hususunun ana sözleşmede kararlaştırıldığı, şirket tarafından yapılan bağışların ana sözleşmede belirtilen miktara uygun olduğu, bu maddede alınmış bir karar bulunmadığından buna yönelik iptal kararı verilebilecek bir husus bulunmadığı, yine gündemin 12.maddesinde Sermaye Piyasası Kurulu’nun seri 4 no 41 tebliğ hükümlerine göre gerekli açıklamaların yapıldığı, bu maddede de herhangi bir oylama yapılmadığı, verilen bilginin bilgi edinme kapsamı niteliğinde olduğu, dolayısıyla söz konusu gündemde alınmış bir karar bulunmadığından iptaline de karar verilemeyeceği, gündemin 13.maddesinde davalı şirketin 2015 yılında bağış yapılabilecek bedelin üst sınır olarak yıllık karın %5’inin öngörüldüğü, alınan kararın gerekli nisaba uygun alındığı, yine kanuna ve şirket esas sözleşmesine uygun olduğu, belirtilen oranın şirket ana sözleşmesinde öngörülen limiti aşmadığı, bu bağlamda iptali gerektirir bir durum bulunmadığı, gündemin 14.maddesi ile Sermaye Piyasası Kurulunun 24/04/2014 tarih 23 sayılı yönetim kurulu kararı ile alınan ve davalı şirketin 2013 yılı olağan genel kurulunda onaylanan hisse geri alım programında yer alan esaslar dahilinde yönetim kuruluna 18 ay süre ile yetki verilmesine ilişkin kararda nisaplara uygun olduğu gibi kanun, esas sözleşme ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı, gündemin 15.maddesi ile SPK tarafından yayınlanan 2-19.1 numaralı kar payı tebliği uyarınca hazırlanıp 21013 yılı olağan genel kurul toplantısında onaylanan kar dağıtım politikasında belirlenen koşulların değişmediği bilgisinin ortaklara verildiği, söz konusu yapılan oylamanın nisaplara uygun olarak kabul edildiği, kabul kararında nisaplara uyulduğu gibi kanun, esas sözleşme ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı, yine gündemin 16.maddesi ile TTK 395 ve 396.maddeleri uyarınca yönetim kurulu üyelerine yetki verilmesine yönelik alınan kararın nisaplara uygun olduğu gibi kanun, esas sözleşme ve eşitlik kurallarına aykırı bir husus bulunmadığı anlaşıldığından subut bulmayan davacıların davasının reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların davasının subut bulmadığından REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL karar harcının peşin olarak alınan 27,70TL’nin mahsubu ile bakiye 16,70 TL’nin davacılardan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince; 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve tebligat giderleri olmak üzere toplam 887,50 TL yargılama giderinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı

İşbu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır