Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/916 E. 2018/805 K. 21.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR
ESAS NO : 2015/340
KARAR NO : 2018/807
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2015
KARAR TARİHİ : 21/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacı … temsilcisi …’nun davalı şirketten … plakalı aracı satın aldığını, borcu bitirilinceye kadar satış verilmediğini ve kiralama sözleşmesi adı altında bir sözleşme imzalandığını, araç satın alınırken … plakala araç hazır olmadığından davalı tarafından geçici olarak kullanılması için…plakalı aracın on günlüğüne davacı …’ya kiralandığını, kira sözleşmesine bir de bono eklendiğini ve imzalandığını, bonoda tarih bedel yazılmadığını, bedel ve tarihlerin sonradan davalı tarafından sözleşmeye aykırı doldurulduğunu, bu sözleşmeye davacı …’ın da müşterek borçlu olarak kefil olduğunu, davacı …’nun aracı 25.000 TL bedelle satın aldığını, aracın alımı sırasında 10.000 TL peşinat ödediğini, aylık 2.500 TL taksitler halinde 15.000 TL olmak üzere toplam 25.000 TL ödeyerek borcunu tamamladığını, aracın OGS ve HGS sistemlerinden kaynaklı bir kısım cezaları olması nedeniyle devir alınamadığını ve bu borçlarında ödendiğini, davalının hiçbir alacağı kalmadığını, ayrıca aracın sigorta poliçesi, ceza tutanakları, pul ücretleri ve diğer tüm ücretlerin de davacılar tarafından ödendiğini, tüm bunlara rağmen davalının kötü niyetli olarak İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 01/01/2015 tanzim tarihli, 02/02/2015 vade tarihli 49.259,05 TL bedelli bonodan kaynaklı icra takibi başlatıp ihtiyati haciz kararı aldırtarak davacının zor durumda bırakıldığını, davalının sözleşmeye aykırı bir şekilde kambiyo senedini sonradan doldurması nedeniyle İstanbul C.Başsavcılığının 2015/36031 soruşturma sayısı ile soruşturmanın devam ettiğini, ayrıca İstanbul…ATM.nin … D.iş ve 2015/300 karar sayılı ihtiyati haciz kararına da itiraz edildiğini, bunun haricinde İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında icra takibine itiraz edildiğini ve itiraz sonucunda mahkemenin esas borçlu … Tarım (…) hakkında icranın durdurulmasına karar vermişken kefil olan diğer davacı … hakkında icra takibinin devamına karar verildiğini, TBK.598.maddeye göre aslı borç sona erince kefilinde borcundan kurtulduğunu, 286.maddesinde ifada gecikme olması, ihtarın sonuçsuz kalması, açıkça ödeme güçsüzlüğü halinde kefile başvurulabilir dendiğini, bu şartlar gerçekleşmeden müteselsil kefile başvurulamaz dendiğini, davalı tarafın bu yollara başvurmadan kefilden parayı tahsil etmeye çalıştığını, ihtiyati haciz yoluyla …’ın iki aracına, tüm banka hesaplarına haciz konulduğunu, araçlar için yakalama talebinde bulunularak ve …’ın babasının evine giderek orada haciz yapmak suretiyle tacizde bulunduğunu, oysaki esas borçlu … tarımla ilgili hiçbir işlem ve haciz yapmadıklarını, hatta davalı tarafın satmış olduğu aracın devrini de gerçekleştirmeyerek davacıları zor durumda bıraktığını, araç devrini vermeyen davalının böylece hiçbir zarara uğramadığını, tüm bunlara rağmen haksız bir talepte bulunduğunu, boş bir senedi oldukça yüksek bir meblağ ile doldurarak davacılardan talep ettiklerini, davacıların 25.000 TL araç alım bedeli dışında yaklaşık 9.000 TL fazla para ödemesi yaptıklarını, … esas sayılı dosyasından borçlarının kalmadığı yönünde bir yazı vereceklerini söylediklerini, ayrıca davalı şirket avukatının da telefonda borcu yoktur yazısını gelip alabileceklerini söylediğini, bunun karşılığında da dosyaya itiraz etmeme şartını ileri sürdüklerini, bu paranın tamamını kefil …’dan alacaklarını söylediklerini, sebebini de anlatmadıklarını, bu durumunda davalı tarafın bu konuda ikinci kez tahsil yoluna başvurduklarını gösterdiğini, davacı …’ın davalıya…plakalı aracın on günlük kira sözleşmesi dışında hiçbir borcu olmadığını, on günlük kira ücretini de kiralama esnasında peşin ödediğini, fakat kiralama sözleşmesine imza attığı için bu sözleşmenin eki mahiyetindeki bonoya da imza attığını, bu bononunda gerçeğe aykırı şekilde doldurulduğunu, bu nedenlerle öncelikle İstanbul …İcra Müdürlüğü dosyasında devam eden icra takibinin tüm davalılar hakkında borç tamamen ödendiğinden dava sonuna kadar tedbiren teminatsız durdurulmasına, mümkün olmazsa teminat karşılığında durdurulmasına, …’ın araçları üzerindeki yakalama kararının dava sonuna kadar tedbiren kaldırılmasına, davanın kabulü ile davacıların davalı şirkete 49.259,05 TL borcunun olmadığının tespitine, davalının %20.den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 26/03/2015 tarihli kararı ile davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin 03/04/2015 havale tarihli itiraz dilekçesi üzerine Mahkememizin 09/04/2015 tarihli kararı ile İİK.72/3 maddesi gereğince dava konusu miktarın %20.si oranında teminat yatırılması halinde icra dosyasındaki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın huzurdaki davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davacı vekilinin dava konusu çekle ilgili İstanbul…İcra Hukuk Mahkemesinin… esas sayılı dosyası ile borca itiraz ettiğini, yapılan yargılama sonucunda davacılar açısından takibin devamına karar verildiğini, davacılar arasında gözüken …nin tüzel kişiliği olmadığı ve …’nun firma sahibi olması nedeniyle bu yönde davacılar arasında … Tarım olmasının hukuken mümkün olmaması nedeniyle taraf ehliyeti bulunmadığını, davacının iddia ettiği gibi araçların satış işleminde hgs ve ogs cezası olmasının satışa engel olmadığını, davacıların davalı şirketten araç satın alma işlemi yapmadıklarını, davalı firmanın davacılar belirtilen araçları kiraladığını ve bunun üzerine de taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi yapıldığını, davacılar tarafından İstanbul C.Başsavcılığında yapılan şikayet sonucunda şüpheliler hakkında kamu davası açmaya elverişli her türlü şüpheden uzak kesin inandırıcı somut delil elde edilemediğinden kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, davacıların bu itirazı nedeniyle davalı firmanın ticari itibarının zedelendiğini ve maddi kayıplara uğradığını, davacılar aleyhine başlatılan icra takibinde İstanbul …ATM.nin … D.iş dosyası ile ihtiyati haciz ile esas takibe geçildiğini, davacıların itirazı üzerine yapılan yargılama sonucunda itirazın reddine karar verildiğini, davacı …’ın mernis adresine haciz işlemi yapılmış olup, hukukende yasal adresi dışında haciz işlemi yapılmasının mümkün olmadığını, ayrıca diğer dosya borçlusu …’ya da haciz işlemleri yapıldığını, davaya konu senette davacıların müşterek ve müteselsil olarak borçlu olduklarını, senet incelendiği taktirde anlaşılacağı üzere tüm borçluların müşterek borçlu olduklarını, müşterek borçlunun borç ilişkisinde birden fazla kişinin alacaklıya karşı aynı sebepten dolayı, borcun tamamı için asıl borçlu olarak sorumlu tutulabilme durumu olduğunu, bu nedenlerle davanın reddi ile davacı firma aleyhine %20.den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin talebi üzerine Mahkememizin 23/06/2017 tarihli kararı ile davacı …’a ait … ve … plakalı araçlar üzerindeki haciz ve yakalama kararının dava değerinin %20.si oranında teminat yatırıldığında yargılama sonuçlanıncaya kadar tedbiren kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından sözleşme asılları dosyaya sunulmuştur.
Dosya mali müşavir ve araç kiralama alanında uzman bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 08/01/2018 tarihli raporda; Davacı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, davalının ise ara karara rağmen alacaklarının tespiti için ticari defterler üzerinde değil kira sözleşmesi üzerinden yapılacak incelemeler ile karara varılması gerektiğinden bahisle dosyaya ticari defter ibrazında bulunmadığı, davacı defterlerinde davalı işlemlerine ilişkin ödeme hareketlerinin işletme defteri tutulması nedeniyle kayıtlı bulunmaması nedeniyle ticari defterler üzerinden tespit edilemediği, dosyada davacı tarafından ibraz edilen davalıya yapılan toplamda 24.163 TL.lik ödemelere ait banka dekontları bulunduğu, … plakalı aracın davalı tarafından davacıya kiralandığına ilişkin olarak dosyaya ibraz edilen ilgili aracın kiralanmasına ilişkin bir sözleşme bulunmadığı, kiralamaya ilişkin olarak düzenlenmesi gereken aylık faturaların, araç kiralamasına ilişkin sigorta poliçelerinin, kiralanan araca ilişkin kullanım kilometre vb. gibi bilgiler davalı tarafından ibraz edilmediğinden hareketle bahsi geçen araca ilişkin yanlar arasındaki işlemin araç kiralama ile ilgili sektör uygulamalarına uygunluğunun bulunmadığı, davalı tarafça imzalanan … nolu araç kiralama sözleşmesinin … plakalı araca ait kiralama sözleşmesi olduğu, sözleşmede aylık kira bedelinin 127,93 TL olarak belirlendiği, aracın on günlüğüne kiralandığı, tüm davacıların imzalarını taşıdığı, bu sözleşmeden kaynaklı olarak davalının alacak miktarının sözleşmeye göre en fazla 1279,30 TL olarak hesaplanabileceği, davacı tarafından çeşitli tarihlerde bu bedelin çok üzerinde ödemeler yapıldığından iş bu sözleşme gereğince belirlenen tutardan fazla ödeme yapıldığı, davacının iddiaları, davalının savunma ve iddiaları, dosyaya sunulan belgeler, araç kiralama işleriyle ilgili uygulama ve yasalar ve tüm dosya kapsamına göre, huzurdaki menfi tespit davası konusu olan 49.259,05 TL bedelli bono sebebiyle davacılar aleyhine başlatılan icra takibine konu bono miktarınca borç olduğunu destekleyecek, davalının iddiasına göre, araç kiralama işlemi, sözleşmeleri ve kiralama faturaları tespit edilemediğinden, davacıların 49.259,05 TL bedelli bono bedeli kadar davalıya iş bu dava açısından kiralama sözleşmesi uyarınca borçlu bulunduğunu gösterecek herhangi bir belgeye dosya kapsamında rastlanmadığı belirtilmiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinde özetle; bilirkişilerin inceleme konusunu eksik olarak yaptığını, … ve…plakalı araçların aylık taksitleri ile araçlarda oluşan hasar, araçların ogs ve hgs sistemlerinin kaçak geçişleri için bir araya gelerek ortak bir mutabakata vararak söz konusu senedin imzalandığını, görülmekte olan bir davada hukuki menfaat olması, belgenin içeriği ve ayırt edici unsurları hakkında bilgi verilmesi, ibrazı istenen belgenin dava konusu uyuşmazlığı çözümlemeye elverişli olması durumunda evrakların celbiyle yeniden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, HMK.da tarafların delillerini layihalar teatisi aşamasında verdikleri dilekçelerde göstermeleri ve ellerinde olanları dava dosyasına tevdi etmeleri öngörülmekle birlikte kimi durumlarda bunun mümkün olmayabileceğini, davalı firmanın ekte sundukları delilleri kendilerine elinde olmayan sebeplerle ibraz ettiği için şu anda dosyaya sundukları beyanla; dilekçe ekinde…ve … plakalı araca ait aylık kira bedeli, hgs geçişleri ve araç hasarına ilişkin olarak evrakları dosyaya sunmuş, sunulan belgeler ve iki araç plakası için kaçak geçişlerin sorgusunun ilgili kurumdan yapılarak tespit edilmesini, bu doğrultuda ek bilirkişi raporu alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan belgeler incelendiğinde; ekspertiz raporu olarak sunulan belgelerin imza içermediği, el ile yazılmış olduğu, kimin tarafından düzenlendiğinin belli olmadığı, yine HGS geçiş ihlallerine ilişkin olarak tarih aralıkları dikkate alındığında incelemeye konu dönemden farklı tarih aralıklarını da içerdiği anlaşılmış, davalı vekilinin tekrardan delil sunma ve yeni bir inceleme yapılması talebinin esasa etkili olmayacağına kanaat getirildiğinden reddine karar verilmiştir.
Dava, İİK.’nın 72. Maddesine dayalı menfi tespit (borçlu olunmadığının tespitine) ilişkindir.
İİK.’nın 72. maddesinde borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığının ispatı için menfi tespit davası açabilir, düzenlemesine yer verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacılar iş bu davayı açarak İstanbul… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında takibe konu edilen 01/01/2015 tanzim 02/02/2015 vade tarihli 49.259,05 TL bedelli bononun … plakalı aracın davalılardan … Ürünleri/ … satışı sonrası aracın teslimine kadar 10 günlük süre için davalıdan kiralanan…plakalı kiralama bedelinin teminatı olarak boş verildiği, satışa konu araç bedeli ve kira ücreti dışında fazladan 9.000,00 TL ödenmesine rağmen davalı tarafından bononun gerçeğe aykırı olarak doldurularak takibe konu edildiğinden bahisle borçlu olmadıklarının tespiti talep etmiş, davalı ise bahse konu bononun davacılar tarafından kiralanan … ve…plakalı araçların aylık kira bedelleri, araçlarda oluşan hasar OGS ve HGS kaçak geçişlerinden oluşan alacak için bir araya gelinerek ortak mutabakatla düzenlendiğini savunmuştur. Bononun araç kiralama ilişkisinden kaynaklı olarak düzenlendiği noktasında uyuşmazlık olmamakla birlikte davalı araç satışını kabul etmeksizin davacılara 2 adet aracın kiralandığını iddia etmiş senet sebebini tevil etmiş ispat yükünü kendi üzerine almıştır. Düzenlenen bilirkişi raporu ile de sabit olduğu üzere huzurdaki menfi tespit davası konusu olan 49.259,05 TL bedelli bono sebebiyle davacılar aleyhine başlatılan icra takibine konu bono miktarınca borç olduğunu destekleyecek, davalının iddiasına göre, araç kiralama işlemi, sözleşmeleri ve kiralama faturaları tespit edilememiş, davacıların kiralama sözleşmesi uyarınca borçlu bulunduğunu gösterecek herhangi bir belge dosyaya sunulmamıştır. Davalı tarafından araç plakası içermeyen matbu kiralama sözleşmesi ile delil sunması için verilen kesin süreden ve bilirkişi incelemesi yapıldıktan sonra bir kısım belgeler sunulmuş ise de dosyaya sunulan belgeler incelendiğinde; ekspertiz raporu olarak sunulan belgelerin imza içermediği, el ile yazılmış olduğu, kimin tarafından düzenlendiğinin belli olmadığı, yine HGS geçiş ihlallerine ilişkin olarak tarih aralıkları dikkate alındığında incelemeye konu dönemden farklı tarih aralıklarını da içerdiği, sunulan belgelerin davacılar tarafından kiralandığı iddia olunan araçlara ilişkin olup olmadıklarının tespitinin mümkün olmadığı, incelemeye ve hükme esas alınacak delil niteliğinde olmadıkları bir an için davacılar tarafından iki adet araç kiralandığı ve bu belgelerin araçlara ilişkin düzenlendiği kabul olunsa bile araç satışını kabul etmeyen ve ispat yükünü kendi üzerine alan davalının bahse konu belgelerde geçen miktarların çok üzerinde ödeme yaptığı banka dekontları ile sabit olan davacılardan senet bedeli kadar alacaklı olduğunu ispatlayamadığı anlaşılmakla davacıların sübut bulan davasının kabulüne karar vermek gerekmiş yasal şartları oluşmayan kötü niyet tazminatına ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların açmış oldukları davanın KABULÜ ile 01/01/2015 tanzim 02/02/2015 vade tarihli 49.259,05 TL bedelli bonodan ve bu bononun konu edildiği İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasından borçlu olmadıklarının TESPİTİNE,
2-Kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Tedbir kararlarının karar kesinleşinceye kadar DEVAMINA, teminatların ve İcra Müdürlüğü’ ne yatırılan paranın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
4-Alınması gerekli harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 2.523,65 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu harç posta müzekkere masrafı toplam 2.349,63 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Davacı yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre tespit olunan 5.768,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair davacılar ve vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …
¸