Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/659 E. 2020/834 K. 23.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/360 Esas
KARAR NO:2020/775

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:03/05/2010
DAVA: Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ: 14/05/2010
KARAR TARİHİ: 09/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davalının, davacı şirketin 1/2 hissedarı ve tam yetkili idari genel müdürü olduğunu, şirketin 2 ortaklı olup, diğer ortağın da 1/2 hisse sahibi … olduğunu, hissedarların esas mesleğinin tornacılık olup, 34 yıldır iş ve şirket ortağı olduklarını, davacı şirkette davalı …’nun idari genel müdür olup, Karaköy merkez adresinde bulunmakta olan şirketin dış işler ve ilişkileri, idari ve mali konularda görev yaptığını, diğer hissedar …’nun ise şirketin teknik genel müdürü olduğunu, şirket ortakları arazında bir kısım anlaşmazlıkların zuhur ettiğini, davalının diğer ortağına değişik entrikalarla 1,5-2 yıl kadar işin başından uzaklaştırdığını, şirketle ilgili yaptığı işlemler konusunda ortağına hiç haber vermeksizin münferiden hareket ettiğini, şirket adına satın alınmış olan plaka numaraları, minibüs, kamyon, otomobil, araçları şirket muhasebecisi …’a verdiği vekaletname ile üçüncü kişilere devrettiğini, kendisini şirketten alacaklı gösterip icra takibi yaptığını, ortağına sormaksızın kendi adına kurduğu şahıs şirketi ile aynı fabrikada imalat yaptığını, davalının şirkete ait banka hesaplarındaki paraları ve bayilerden gönderilen paraları da şahsi banka hesabına geçirdiğini ve şirketin aleyhine davrandığını beyanla, davalının şahsi banka hesaplarına intikal ettirilen davacı şirkete ait 50.000TLnin davalıdan tahsiline, alacağa yasal faiz yürütülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacının limited şirket olması ve davalının da bu şirketin yüzde elli ortağı olması hususu göz önünde bulundurulduğunda, limited şirketin yüzde elli hissesine sahip davalıya karşı şirket adına dava açılabilmesi için, bu hususta alınmış ortaklar kurulu kararı bulunması gerektiğini, ancak böyle bir karar ortaklarca alınmış olmadığını, ortaklar kararı olmadan, ortaklardan birinin şirket adına dava açmasının, dava şartının yerine gelmediğinin görüldüğünü, şirketin ticari faaliyetlerinin aksamış olması ve bir ölçüde üretimin ve satışların durması karşısında giderlerin azaltılmasına ilişkin bir önlem alınmaması nedeniyle borçlanmalar meydana geldiğini, davalının katkılarıyla bu borçlanmaların bir nebze olsun azaltılmaya çalışılmışsa da bundan herhangi bir sonuç alınamadığını, bu nedenle şirkete ait mevcut araçlardan bir kısmının satılmak zorunda kalındığını, bir kısımının da alacaklılar tarafından haciz yoluyla satıldığını, davalının şirketi toparlamak için gayret gösterdiğini, ancak müşteri kaybı ve üretim eksikliği yanında bu alanda faaliyet gösteren diğer şirketlerle rekabet etme gücünün kaybedilmiş olması, ayrıca çalışma düzeninin de kontrolsüz kalması ve bu nedenle iş yerinde önemli bir iş kazası yaşanması sonucu ….İcra Müdürlüğünün … nolu dosyasıyla 325.000TLlik tazminat ödemesiyle karşı karşıya kalındığını, davalının maddi katkılarda bulunduğunu, ancak yaptığı katkılarla bu şirketin borçlarını ödeme olanağı sağlanamadığını, alacaklıların şirketten olan alacaklarının tahsili için icra yoluna başvurma zorunda kaldıklarını, davalının da şirkete verdiği borç paraların tahsili için icra yoluna başvurduğunu, diğer alacaklılarla birlikte yapılan icrai satışlara katıldığını, haczedilen fabrika makinelerinin icra tarafından satışa sunulduğunu ve davalının da alacaklarının tahsili için satışa katıldığını ve alacaklarının bir kısmına karşılık olmak üzere makineleri almak zorunda kaldığını, satın aldığı makineleri kendi adına yeni bir işyeri oluşturmak suretiyle kullanmaya başladığını, dava dilekçesinde iddia edildiği gibi şirketin yüzde elli ortağı ve yetkilisi olan davalının davacı şirkete borcu bulunmadığını, davalının, davacı şirketten olan şahsi alacaklarını da tahsil edemediğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA (….Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas …karar sayılı dosyası)
DAVA: Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile, 4 adet … marka … plaka sayılı minibüsün, 35 kişilik … marka … plakalı otobüs, … marka – … marka 2 adet kamyonet, … plakalı … otomobil, … plakalı … marka kamyonun şirket adına satın alındığını, minibüs ve kamyonlara şirket ismi … logoları yazdırıldığını ve bu vasıtaların şirketin mallarının taşınmazı ve servisinde kullanıldığını, davalının davcı şirketin vasıtalarını muvazaalı şekilde kendisine nikahsız karısına, şirket muhasebecisi …’a ve tanıdıklarına trafik kayıtlarının hileli ihale ve satış yoluyla devir ettiğini, bu vasıtaların davalının fiili hakimiyeti ve kullanımı altında olduğunu, üzerlerine yazılmış bulunan reklam ve … logosunun silinmemiş olduğunu, şirketin maddi zararının olduğundan araçların rayiç bedeli 50.000TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile, derdestlik itirazında bulunmuş ve her iki tarafın tacir olması, taraflar arasındaki ihtilafın ticari ihtilaf olması nedeniyle görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğunu bildirmişlerdir.
MÜDAHALE TALEP EDEN: Üçüncü şahıs … vasisi … vermiş olduğu 20/06/2013 tarihli dilekçesi ile, şirket ortağı …’nun hastalanarak felç geçirdiğini, bu nedenle kendisine vasi olarak tayin edildiğini belirtmiş, 19/12/2018 tarihinde ise … vekili dosyaya vekaletnamesini ibraz ederek, müdahale talep eden …’nun davacının ortağı olması sıfatıyla davacının davayı kazanmasında hukuki yararı bulunmadığını belirtmişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
….Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/05/2011 tarihli … esas sayılı dosyasından verilen yetkisizlik kararı davalı tarafça temyiz edilmiş ise de kesin karar nedeniyle temyiz isteminin reddine karar verilmiş, dosya Kapatılan ….Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilerke … esas numarasına kaydı yapılmış, yargılama aşamasında işbu mahkemenin kapatılarak mahkememize devredilmesi nedeniyle dava … esas numarasını almış ve yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, bayi listesi, banka listesi, … Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosunun … nolu dosyası örneği, araç tescil belgeleri, muavin defter kayıtları, ticaret sicil gazetesi, fotoğraflar, kapasite raporu, kira sözleşmesi, yıl bazında tablo halinde hesap kayıtları, araç satış sözleşmesi, araç satışına ilişkin kayıtlar, ….Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının UYAP sureti, hesap ekstre bilgileri, hesap hareketleri celp olunmuştur.
….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … … Ltd Şti tarafından davalı … aleyhine açılan menfi tespit davasında … karar sayılı 26/06/2012 tarihli kararı ile davanın reddine karar verildiği, kararın davacı tarafından temyizi üzerine kararın Yargıtay tarafından davacı yararına bozulduğu, bu kez de davalı tarafından karar düzeltme isteminde bulunulduğu, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin 12/02/2015 tarihinde reddine karar verildiği, bozma kararı nedeniyle dosyanın ….Asliye Hukuk Mahkemesinde … esas numarasını aldığı görülmüştür.
Talep Eden … vekili tarafından feri müdahale isteminde bulunulmuş ise de, mahkememizin 20/03/2019 tarihli celsesi 5 nolu ara kararı ile, feri müdahale istemine ilişkin başvurma harcı yatırılmamış olduğu anlaşıldığından bu aşamada müdahale istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişiler Mali Müşavir …, Bankacı … ve Otomotiv Değerleme Uzmanı … tarafından tanzim olunan 26/02/2018 tarihli raporunda; dava dosyasına sunulu banka hesap ekstreleri ile davacı tarafça yazdırılan yasal defter kayıtları birlikte incelendiğinde dosyaya bankalarca hesap hareketlerinin eksik gönderildiğinin anlaşıldığını, mahkemece bilirkişi heyete verilen görev çerçevesinde dava tarihinde geriye doğru 10 ve 5 yıllık sağlıklı bir tespitin yapılabilmesi için eksikliklerin tamamlanması gerektiğini, davacı tarafça 2001, 2002, 2003, 2005 ve 2011 yılları kebir defterlerinin de yazdırılamadığını, dosya içeriğinde bulunan hesap hareketleri ile sınırlı olmak üzere, 05/10/2001 – 05/10/2011 tarihleri arasındaki 10 yıllık dönemde, davacı şirket hesaplarından davalı …’na toplam 1.445.508,31TL tutarında para aktarıldığını, davalı … tarafından davacı şirket hesaplarına ise toplam 568.950,82TL tutarında EFT/havale işlemi ile para gönderildiğini, davacı şirket hesaplarından …’nun şahsi hesabına aktarılan paranın 876.557,49TLlik kısmının davacı şirket hesaplarına geri iade edilmediğini, 05/10/2006-05/10/2011 tarihleri arasındaki 5 yıllık dönemde, davacı şirket hesaplarından davalı …’na toplam 1.361.6560,53TL tutarında para aktarıldığını, … tarafından davacı şirket hesaplarına ise toplam 483.728,44TL tutarında EFT/havale işlemi ile para gönderildiğini, neticede davacı şirket hesaplarından …’nun şahsi hesaplarına aktarılan paranın toplam 877.932,09TLlik kısmının davacı şirket hesaplarına geri iade edilmediğinin tespit edildiğini, birleşen dava yönünden dava konusu araçların satışından dolayı davcı şirketin uğramış olduğu zarar tutarının toplamda 84.600TL olarak hesaplandığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar ve dosyaya sunulan belgeler dikkate alınarak dosya ek rapor tanzimi için yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmekle, tanzim olunan 16/08/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı şirketçe 2001, 2002, 2003, 2005 ve 2011 yılları defteri kebir defterlerinin yazdırılamadığını, banka hesap hareketlerinin incelenmesi yönünden ise; 05/10/2001-05/10/2011 tarihleri arasındaki 10 yıllık dönemde davacı şirket hesaplarından davalı …’na toplam 2.127.274,29TL tutarında para aktarıldığını, davalı tarafından davacı şirket hesaplarına ise toplam 1.303.034,44TL tutarında EFT/Havale işlemi ile para gönderildiğini, neticede davacı şirket hesaplarından davalının şahsi hesaplarına aktarılan paranın toplam 824.239,85TLlik kısmının davacı şirket hesaplarına geri iade edilmediğini, 05/10/2006-05/10/2011 tarihleri arasındaki 5 yıllık dönemde davacı şirket hesaplarından davalıya toplam 1.505.960,99TL tutarında para aktarıldığını, davalı tarafından davacı şirket hesaplarına ise toplam 830.774,88TL tutarında EFT/havale işlemi ile para gönderildiğini, neticede davacı şirket hesaplarından davalının şahsi hesaplarına aktarılan paranın toplam 675.186,11TLlik kısmının davacı şirket hesaplarına geri iade edilmediği hususlarının tespit edildiğini, birleşen dava yönünden dava konusu araçların satışından dolayı davacı şirketin uğramış olduğu zararların toplam 84.600,00TL olarak hesaplandığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi ek raporuna karşı beyanlar doğrultusunda dosya yeniden bilirkişi heyetine gönderilmiş olup, tanzim olunan 21/09/2020 tarihli ikinci ek raporda; davacı tarafça 2001-2012 yılları arasındaki yasal defterlerin incelemeye ibraz edildiğini, 2011 yılına kadar olan yasal defterlerin açılış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığını, kapanış tasdiklerinin ise yaptırılmadığını, bankalarca dosyaya gönderilen davalıya ait banka hesap ekstreleri incelendiğinde; 05/10/2001-05/10/2011 tarihleri arasındaki 10 yıllık dönemde, davacı şirket hesaplarından davalı …’na toplam 1.445.508,31TL tutarında para aktarıldığını, davalı tarafından davacı şirket hesaplarına ise toplam 568.950,82TL tutarında Eft/havale işlemi ile para gönderildiğini, neticede davacı şirket hesaplarından davalının şahsi hesaplarına aktarılan paranın 876.557,49TLlik kısmının davacı şirket hesaplarına geri iade edilmediğini, 05/10/2006-05/10/2011 tarihleri arasındaki 10 yıllı dönemde, davacı şirket hesaplarından davalı …’na toplam 1.361.660,583TL tutarında para aktarıldığını, davalı tarafnıdan davacı şirket hesaplarına ise toplam 483.728,44TL tutarında Eft/havale işlemi ile para gönderildiğini, neticede daacı şirket hesaplarından davalının şahsi hesaplarına aktarılan paranın toplam 877.932,09TLlik kısmının davacı şirket hesaplarına geri iade edilmeidğini, davacının yasal defter ve kayıtları incelendiğinde ise, 05/10/2001-05/10/2011 tarihleri arasındaki 10 yıllık dönemde, davacı şirketçe davalıya banka havaleleri dahil olmak üzere toplam 3.918.944,92TL tutarında ödeme yapıldığını, davalı tarafından davacı şirkete ise 05/10/2001 devir bakiyesi ile birlikte toplam 4.678.280,24TL tutarında ödeme yapıldığını, neticede davacı şirkette neticede davalının davacı şirketten dava tarihi itibariyle toplam 888.259,67TL tutarında alacaklı göründüğünü, 05/10/2006-05/10/2011 tarihleri arasındaki 5 yıllık dönemde davacı şirketçe davalıya banka havaleleri dahil olmak üzere toplam 2.353.762,50TL tutarında ödeme yapıldığını, davalı tarafından davacı şirkete ise 05/10/2006 devir bakiyesi ile birlikte toplam 3.242.022,17TL tutarında ödeme yapıldığını, neticede davalının davacı şirketten dava tarihi itibariyle toplam 888.259,67TL tutarında alacaklı göründüğünün tespit edildiğini, ancak söz konusu alacak tutarının gerçek olup olmadığı hususunda banka kayıtları ile yasal defter arasındaki fark tutarı kadar verilen borç tutarının dayanak belgeleri ve davalının bu tutarları nereden temin ettiği hususunun mahkemenin takdirinde olduğunu, dava dosyası ve davacı şirket yasal defter kayıtları birlikte incelendiğinde, davalının bilirkişi ek raporuna karşı verdiği itiraz dilekçesinde birleşen dava konusu araçların icra kanalıyla satışını gösterir herhangi bir belgeye rastlanılmadığını, söz konusu satış olması halinde bile davacı defter kayıtlarında bu satışlarla ilgili herhangi bir satış kaydına da rastlanılmadığını, bu nedenle birleşen dava yönünden dava konusu araçların satışından dolayı davacı şirketin uğramış olduğu zarar tutarının bu aşamada 84.600,00TL olarak hesaplandığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi ikinci ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı beyanlar ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiş, mahkememizin 09/12/2020 tarihli ara kararı ile teknik incelemenin yapılmış oluşu dikkate alınarak yeniden rapor aldırılması taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Asıl davada, davanın davacı şirketin yöneticisi konumunda olan davalı …’nun şirketin ticari ilişkide bulunduğu, diğer şirket ve bayilerden gönderilen paralı şahsi banka hesabına geçirdiği bu şekilde şirketi zarara uğrattığından bahisle davacı şirketin uğramış oluğu zarardan 50.000,00-TL’nin davalıdan tahsili amacıyla açılmış sorumluluk davası olduğu, Birleşen … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında da davacı şirkete ait bir kısım araçların davalı tarafından muvazaalı şekilde birlikte yaşadığı gayri resmi işin şirket muhasebecisine ve tanıdıklarına hileli ihale ve satış yolu ile devrettiği, bu muvazaalı satışlar sebebi ile de davacı şirketin zararının oluştuğu, iddiası ile oluşan zarardan 50.000,00-TL’nin tahsili amacı ile açılmış tazminat davasıdır. Mahkememizce yaptırılan ve kabul gören bilirkişi raporuna göre, davacı şirket ticari defterlerine göre, davanın, davacı şirketten kaydi olarak 888.259,67-TL alacaklı gözüktüğü ancak davacı şirket tarafından, davalının belirtilen dönemlerde aynı zamanda davacı şirketin yöneticisi olduğu ve davacı şirkete ait defterlerin davalı tarafından tutulması nedeni ile içeriklerinin doğru olmadığının iddia edildiği, bu kapsamda bilirkişi tarafından davacı şirket hisselerinden, davacı şirket hesaplarından, davalının şahsi hesaplarına aktarılan paranın, davalı tarafından yeniden davacı şirkete gönderilip gönderilmediği ya da davalının şahsi hesaplarına aktarılan paraların şirket adına harcanıp harcanmadığı hususunun davalı tarafından ispatlanması gerektiğini, mahkememizce kabul gören bilirkişi raporuna göre dava tarihinden önceki son 10 yıllık dönemde davacı şirket hesaplarından, davalı …’na toplam 1.445.508,31-TL para aktarıldığı, davalı … tarafından 568.950,82-TL tutarında EFT ve havale işlemi yapıldığı, dolayısıyla …’nun şahsi hesaplarına aktarılan paranın 876.557,49-TL’lik kısmının davacı şirket hesaplarına iade edilmediği, söz konusu alacak tutarının davalı şirket hesaplarına geri iade edildiği, resmi kayıtlarla ispatlanamamıştır. Ayrıca söz konusu bedellerin davacı şirket için kullanıldığının da ispatlanamayışı, aynı zamanda davanın belirtilen dönemlerde, davacı şirketin yöneticisi konumunda olduğu, bu bedellerin ticari kayıtlarda defterlere, defterlerden davacı şirkete iade edildiğine ilişkin dayanak belgelerin de ibraz edilmemiş oluşu göz önüne alındığında davacı şirketin davalıdan, 876.557,49-TL miktarında alacaklı olduğu ancak davacı tarafça davada 50.000,00-TL’nin istendiği ve yargılama aşamasında talebin ıslah edilmediği görülmekle taleple bağlı kalınarak asıl davada 50.000,00-TL’nin dava tarihi olan 03/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, yine birleşen dosya yönünden ise davalı tarafından, davacı şirkete ait bir kısım araçların satıldığı, söz konusu araçların rayiç değerleri ile satış bedelleri arasında 84.600,00-TL fark bulunduğu, daha doğrusu bir kısım araçların bedelinin şirket hesabına girdiğine ilişkin kaydın bulunmadığı bundan kaynaklı davacı şirketin 84.600,00-TL zararının oluştuğu ancak birleşen dosya yönünden de davacı tarafça 50.000,00-TL’nin istendiği, yargılama aşamasında ıslah yapılmadığı dikkate alınarak taleple bağlı kalınarak 50.000,00-TL’nin bu davanın dava tarihi olan 14/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Asıl dava yönünden; davacının davasının KABULÜ ile, 50.000,00 TL’nin 03/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Birleşen …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas …Esas sayılı dava dosyası yönünden davanın KABULÜ ile, 50.000,00 TL’nin 14/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Asıl Davada;
a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 7.300,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 3.415,50TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 742,50TLnin mahsubu ile bakiye 2.673,00TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
c-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, posta giderleri olarak yapılan toplam 3.631,65TLnin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 742,50TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Birleşen Davada;
a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 3.415,50TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 742,50TLnin mahsubu ile bakiye 2.673,00TLnin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
c-Davacı tarafından tebligat-posta gideri olarak yapılan 50,00TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 742,50TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde YARGITAY’a YASA YOLU açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/12/2020
Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı