Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/371 E. 2018/276 K. 05.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/371 Esas
KARAR NO : 2018/276
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2015
KARAR TARİHİ : 05/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davalılar ile davacı banka arasında imzalanan 15/03/2011 tarih ve 1.000.000,00 TL, 07/08/2012 tarih ve 750.000,00 TL miktarlı genel kredi sözleşmelerine istinaden davalılara nakit ve gayrinakdi kredi kullandırıldığını, kullandırılan kredinin geri ödememesi üzerine … Noterliğinin 13/06/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtarnameye rağmen nakit kredi geri ödenmediği gibi teminat mektuplarının da iade edilmediğini, nakit kredi alacaklarının başka bir icra takibine konu edildiğini, … A.Ş’ye hitaben verilen 16/07/2012 tarihli … nolu, 16/07/2014 vadeli 250.000,00 TL lik teminat mektubu ile … A.Ş’ye hitaben verilen 02/07/2014 tarihli, 17/07/2014 vade tarihli, …ref. Ve… mektup nolu 15.000,00 TL miktarlı teminat mektubunun muhatapların tazmin talepleri neticesinde tazmin olunduğunu, teminat mektuplarının tazmin edilmesiyle nakde dönüşen alacakları için İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçluların borca, itiraz ettiklerini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar …A.Ş, …Şti ve … vekilinin cevap dilekçesi ile, davalılar aleyhine açılan davayı kabul etmediğini, davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacının göndermiş olduğu ihtarnameye … Noterliğinin 14/08/2014 tarihli … yevmiye numaralı ihtarıyla itiraz edildiğini, ihtarnamede davacı tarafa, borcuna karşılık yüksek meblağda çekler ciro edilerek kredi taksitlerinin teminatı olarak rehin verildiğini, bu çeklerin günü geldikçe davacı tarafça tahsil edildiğini, bu nedenle bu çeklerin tümünün günü gelmedikçe müvekkilinin ne kadar borçlu olduğu netleşmeyeceğinden icra takibindeki tüm borca itiraz ettiklerini, davacı tarafın hem icra takibi başlattığını hem de bahsedilen çekleri elinde tutarak günü geldikçe tahsilat yaptığını, tahsil edilmeyen çekler varsa bunlar hakkında da yasal işlem başlatma ihtimalinin bulunduğunu, karşı tarafın alacağının yargılamaya muhtaç olduğunu, davacının alacağın büyük kısmını taşınır rehni ile teminat altına aldığını, ayrıca talep edilen faiz oranlarının fahiş olduğunu, işletilen faizin hangi tarih aralıklarında olduğunun ödeme emrinden anlaşılamadığını belirterek haksız, yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine ve davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Diğer davalılar … Şti ve … vekili cevap dilekçesi ile, dosyada asillerin takibi tamamlanmadan teminatlardan tahsile gidilmeden kefil sıfatında bulunan davalılara başvuruda bulunulmasının hukuka aykırı bulunduğunu, davalılar yönünden borcu kabul etmediklerini, açılan davanın reddine karar verilmesini ve davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, genel kredi sözleşmesi, ihtarname, teminat mektubu suretleri, vade uzatım yazısı, dekont, ceabi ihtarname, hesap hareketlerini gösterir ekstreler, ticaret sicil kayıtları, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … AŞ tarafından borçlular … AŞ, …, …Şti, … Şti, …aleyhine 265.000,00TL asıl alacak, 17.424,66TL işlemiş faiz, 871,23TL %5 BSMV olmak üzere toplam 283.295,89TL üzerinden takip başlatıldığı, borçluların itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Banka Emekli Müdürü … tarafından tanzim olunan 20/10/2016 tarihli bilirkişi raporunda; davacı banka ile asıl borçlu … AŞ arasında muhtelif tarihlerde 1.750.000TL hesaplanan borç tutarının kefalet limitinin sınırları içinde kaldığından, takip tarihi itibariyle doğan borçtan sorumlu tutulabileceğini, daacı bankanın davalı asıl borçlu lehine verilen teminat mektuplarının tazmin olarak nakit krediye dönüşmesinden kaynaklı kredilerden dolayı alacağının 265.000TL asıl alacak, 23.850,00TL işlemiş %60 temerrüt faizi, 1.192,50TL %5 BSMV olmak üzere toplam 290.042,50TL olarak hesaplandığını, taleple bağlılık ilkesi gereği davacının talebi gibi 265.000TL asıl alacak, 17.424,66TL işlemiş faiz, 871,23TL %5 BSMV olmak üzere toplam 283.295,89TL olduğunu, diğer davalılar …, … Şti,… Şti ve …’ın kefalet limitlerinin 1.750.000TL olduğundan hesaplanan borç tutarının kefalet limitinin sınırları içinde kaldığından, takip tarihi itibariyle doğan borçtan sorumlu tutulabileceklerini, daacı bankanın asıl alacak üzerinden TCMB azami faiz oranları genelgeleri doğrultusunda değişen oranlarda takip tarihi itibariyle %60 oranında gecikme faizi talep edebileceğini belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 02/06/2017 tarihli bilirkişi ek raporunda;kök rapordaki davacı bankanın davalılardan alacağı hususunda yapılan hesaplamalarını tekrarla, taraflar arasında akdedilen sözleşmelerde kefaletin asli unsurlarının yer aldığını, sözleşmedeki imzaların davalılara atfen atılı olduğunu, esasen imzaya bir itiraz bulunmadığı gibi, bu hususta da bir uyuşmazlık bulunmadığını, emsal Yargıtay kararları ve tarafların tacir oldukları ve sözleşme hükümleri dikkate alındığında, kefalet ilişkisinin geçerli olduğunu belirtmiştir. Bilirkişi ek raporu taraflara usulune uygun tebliğ edilmiştir.
05/03/2018 tarihli oturumda 6100 sayılı HMK’nun 186. Maddesi uyarınca sözlü yargılamaya geçilmiş, sözlü yargılamaya ilişkin diyecekleri ve son diyecekleri hazır bulunan davacı vekilinden sorulmuş; davacı vekili, önceki beyanlarını aynen tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 01/02/2016 tarihli ara kararı ile, yetki yönelik itirazın 6100 sayılı HMK’nun 17. Maddesi uyarınca kabule şayan bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalıların beyanları, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalılardan …A.Ş. arasında 15/03/2011 tarihli 1.000.000,00 TL ve 07/08/2012 tarihli imzalanan 750.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmelerinin akdedildiği ve işbu sözleşmelere diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu, davacı tarafından kullandırılan nakit kredi borcunun davalı tarafından ödenmediği, dava dışı …A.Ş ve…A.Ş ‘ye teminat mektuplarının verildiği, toplam 265.000,00 TL olan bu teminat mektuplarının tazmin edilmek sureti ile nakde dönüştüğü, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, işbu alacağın tahsili amacı ile yapılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına davalıların haksız ve yersiz olarak itiraz ettikleri belirtilerek, itirazın iptali ile takibin devamına ilişkin olduğu, davacı banka ile davalı asıl borçlu şirket arasında muhtelif tarihlerde imzalanan toplam 1.750.000,00TL limitli çerçeve niteliğinde ve süresiz genel kredi sözleşmelerine davalıların 1.750.000TL üzerinden kefalet imzalarının bulunduğu ve imzalanan işbu sözleşmelerde kefaletin asli unsurlarının yer aldığı, sözleşmelerdeki imzaların davalılara atfen atılı olduğu, kefil olan davalılar tarafından imzaya bir itiraz bulunmadığı gibi, bu hususta da bir uyuşmazlık bulunmadığı, emsal Yargıtay kararları ve tarafların tacir oldukları ve sözleşme hükümleri dikkate alındığında, kefalet ilişkisinin geçerli olduğu, davacı banka tarafından asıl borçlu şirket lehine verilen TMKların muhataplarınca 02/07/2014 tarihinde tazmin edilerek nakde dönüşmesi sonucu, davacı bankanın 9620-TM-161 mektup nolu muhatabı … AŞ olan teminat mektubu yönünden tazmin tarihi olan 02/07/2014 tarihi itibariyle 250.000TL ve 9620-TM-162 mektup nolu muhatabı …AŞ olan teminat mektubu yönünden tazmin tarihi olan 02/07/2014 tarihi itibariyle 15.000TL olmak üzere toplam alacağının 265.000,00TL olduğu, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı bankanın davalı asıl borçlu lehine verilen teminat mektuplarının tazmin olarak nakit krediye dönüşmesinden kaynaklı kredilerden dolayı alacağının 265.000TL asıl alacak, 23.850,00TL işlemiş %60 temerrüt faizi, 1.192,50TL %5 BSMV olmak üzere 290.042,50TL olduğu, diğer davalılar …, …Şti, … Şti ve …’ın kefalet limitinin 1.750.000,00TL olduğundan hesaplanan borç tutarının kefalet limitinin sınırları içinde kaldığından, takip tarihi itibariyle doğan bu borçtan sorumlu oldukları, ancak davacının icra takibinde 265.000TL asıl alacak, 17.224,66TL işlemiş faiz, 871,23TL %5 BSMV olmak üzere toplam 283.295,89TL alacak talebinde bulunduğu görülmekle, taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının davasının kabulü ile, 265.000TL asıl alacak, 17.224,66TL işlemiş faiz, 871,23TL %5 BSMV olmak üzere toplam 283.295,89TL üzerinden davalılar tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, faize faiz yürütülmemesine karar vermek gerekmiş, ayrıca davalılar hakkında İİKnun 67/2 mad uyarınca hükmedilen alacak bedeli olan 283.295,89TLnin %20’si oranında olmak üzere 56.659,17TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun tahsilde mükerrer olmamak şartı ile davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1)-Davacının davasının KABULÜ ile, davalılar tarafından İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, faize faiz yürütülmemesine,
2) Davalılar hakkında İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen alacak bedeli olan 283.295,89TL’nin %20’si oranında olmak üzere 56.659,17TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun tahsilde mükerrer olmamak şartı ile davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 19.351,94TL nispi karar harcından peşin alınan 4.837,99TL(3.421,59TL bu davada+1.416,40TL icrada)nin mahsubu ile bakiye 14.513,95TLnin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 22.947,75TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5)-Davacı tarafından yapılan 3.421,59TL peşin harç, 1.200,00TL bilirkişi ücreti ve 271,00TL posta masrafı olmak üzere toplam 4.892,59TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6)-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
Hakim