Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/168 E. 2018/521 K. 18.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/168 Esas
KARAR NO : 2018/521
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2015
KARAR TARİHİ : 18/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı bankanın … Şubesi ile… Şti arasında akdedilen Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesini davalı …’in müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borçluların Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemeleri üzerine, hesapların kat edilerek borçluya …Noterliğinin 29/01/2013 tarih… ve …, 27/05/2013 tarih … ve … yevmiye sayılı ihtarnamelerinin gönderilerek borcun ödenmesinin talep edildiğini, davalının sözleşme hükümlerine uymayarak tümü muaccel hale gelen borçlarını davacı banka tarafından gönderilen uyarı mektupları ve ihtarnamelere rağmen ödemeyerek, ihlal ettiğini, bu nedenle davalı borçlu ve diğer borçtan sorumlular hakkında…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalı borçlu … tarafından söz konusu takip dosyasına dilekçe ile ödeme emrinde belirtilen borcun aslına ve ferilerine, faize ve faiz oranına itiraz edildiğini beyanla, davalı borçlunun …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı hukuki dayanaktan yoksun, usul ve yasaya aykırı itirazlarının iptali ile takibin devamına, %20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davacı banka tarafından davalı … aleyhine …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, işbu takibin konusunu davalının …’in ortağı bulunduğu … Ştinin davacı ile imzalamış olduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun oluşturduğunu, dava konusu icra dosyasına süresinde taraflarınca itiraz edildiğini, dosya borcunun asıl borçlu tarafından teminat altına alındığını, ayrıca asıl borclunun borcu olan ve buna bağlı olarak davalının sorumlu olduğu miktarın davacı tarafından icra takibine konulan ve dava konusu yapılan miktar olmadığını, her ne kadar dava değeri 488.358,76TL olarak belirtilmiş ise de asıl kredi borçlusu … Şti hakkında açılan …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı iflas erteleme dosyasına şirket kayyımları tarafından sunulan 10/03/2015 tarihli raporda davacı … Bankasına olan borcun 297.964,94TL olduğunun belirtildiğini, bu hususun iflas erteleme dosyasının incelenmesinde ve banka kayıtları üzerinde yapılacak inceleme neticesinde ortaya çıkacağını, nitekim davacının taraflarına yönelttiği işbu davanın konusunu oluşturan borcun asıl borçlu … Şti tarafından iki adet davacı lehine rehinli araç ve bir adet gayrimenkul ile teminat altına alındığını, davacı tarafın asıl borçlu şirket hakkında…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını ve işbu dosyada ipotek bedelinin 100.000,00TL olan davalı …’e ait İstanbul ili …ilçesi …köyü … ada …Kat… girişi… nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmazın 28/01/2015 günü icra yolu ile satıldığını ve davacının ipotek bedeli olan 100.000,00TLyi uhdesine geçirdiğini, yine davacı tarafından … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte bulunduğunu, işbu dosyada rehinli bulunan … ve … plakalı araçların da her birinin ortalama değerinin 30.000TL civarında olduğunu, bu icra dosyasının asıl borçlu hakkında iflas erteleme davası devam ederken alınan 11/03/2013 tarihli ihtiyati tedbir kararı gereği durmuş ise de araçların … Şti’nde olup satıldığında yine borcun bir kısmını karşılayacağını, dava dilekçesinde …Noterliğinin 29/01/2013 tarih … ve …, 27/05/2013 tarih … ve … yevmiye numaralı ihtarnamelerinin gönderildiğinden bahsedildiğini, davalının sorumlu tutulduğu rakamın bu ihtarnamelerde açık bir şekilde belirtilmemiş olduğunu ve makul bir ödeme süresi verilmediğini , ayrıca alacağın tahsili amacına yönelik olarak mükerrer icra takibi yapıldığını beyanla, hukuki dayanaktan yoksun açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile davacının asgari %20 haksız icra tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, genel kredi sözleşmeleri, ihtarnameler, …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ,…İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası celp olunmuş, tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Emekli Banka Müdürü … tarafından bilirkişi raporu tanzim edilmiş, taraflara usulune uygun tebliğ olunan bilirkişi raporuna karşı itirazlar doğrultusunda ise 22/12/2017 tarihli bilirkişi ek raporu tanzim olunmuş ve taraflara usulune uygun tebliğ edilmiştir.
Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlığın; davacı banka ile dava dışı … Şti arasında genel nakdi ve gayri nakdi genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalı borçlunun bu sözleşme ile müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatına haiz olduğunu, bankaca hesabın kat edilerek borcun ödenmesinin ihtar edildiği, ancak ihtarname ile verilen süre içinde borcun ödenmediği, alacağın tahsili amacı ile yapılan … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyasına haksız ve yersiz olarak itiraz ettiğini belirterek, işbu itirazın iptali ile asıl alacağın %20sinden aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talebine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili 08/03/2018 tarihli dilekçesi ile, davacı banka ekranlarında yapılan kontroller sonucunda söz konusu davaya konu icra takibine ilişkin borcun protokole bağlandığını ve protokol borcunun kapatıldığını, bu protokol taksitlerinin davalılar tarafından ödendiğini, ayrıca davalı taraftan vekalet ücreti talepleri de olmadığını beyan etmiş, davalı vekili ise 11/01/2018 tarihli dilekçesi ekinde taraflarca imzalanan protokolü ibraz ederek, taraflar arasında imzalanan protokol nedeni ile davanın konusuz kaldığını, tarafların anlaşmaya vardığını, vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan etmiştir.
Yapılan yargılama ve tarafların sulhe ilişkin beyanları birlikte değerlendirildiğinde; 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 313. maddesindeki koşullara uygun olarak tarafların sulh oldukları, aynı yasanın düzenlemesi ile sulhun, Mahkemenin hiçbir hükmüne gerek kalmaksızın davaya son veren usuli bir sözleşme olduğundan ve sulh HMK 308 ve 311.maddeleri uyarınca kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan davada sulh sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, taraf vekillerinin beyanları nazara alınarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin tarafların üzerinde bırakılmasına karar verilerek, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Taraflar arasında akdedilen sulh sözleşmesi uyarınca davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin alınan 5.898,25TL den mahsubu ile fazla alınan 5.862,35TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraf vekillerinin beyanları nazara alınarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …