Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1297 E. 2019/388 K. 15.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1297 Esas
KARAR NO : 2019/388
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/12/2015
KARAR TARİHİ: 15/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirketin ortağı olduğunu, ayrıca 2 nolu davalı ile birlikte şirketin yetkili müdürü olduğunu, davalı şirketin 2009-2014 yılları arasında faaliyet gösterdiğini, 2014 yılında faaliyetinin tamamen durduğunu, şirketin faaliyetinin durmasına davalıların sebebiyet verdiğini, 2 nolu davalının aynı zamanda davalı şirketin ortağı ve yetkilisi olduğunu, şirketi müdürü olduğu zamanda aynı alanda faaliyet gösteren …Şti’ni kurduğunu ve davalı şirketin müşterilerini bu şirkete yönlendirdiğini, davalı şirket müdürünün mesaisini müdürü olduğu davalı şirkete sarfetmek yerine yeni kurduğu şirkete müşterileri yönlendirerek şirketin zarara uğramasına ve ticari olarak faaliyet gösteremez hale gelmesine sebebiyet verdiğini, davalının bu eyleminin haksız rekabet olduğunu, davalının bu eylemi sebebi ile davacının kendi cebinden şirketin masraflarını karşılamak zorunda kaldığını, anılan nedenlerle davacının …Şti’nin ödemiş olduğu her türlü giderlerin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile hissesine düşen oranda şimdilik 2.000,00 TL olmak üzere davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacının iddia ettiği gibi 2009-2014 yılları arasında değil 2013-2014 yılları arasında faaliyet gösterdiğini, davacının …Şti’nin davalılar tarafından zarara uğratıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, hisselerini devrederek ortaklıktan ayrılan dava dışı …’ün hisselerini devrinin sicilde ilan tarihinin 25/07/2013 olduğu ve bu tarihten önceki vergi borçları, SGK pirim borçları vs.amme borçlarından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, davalı şirketin amme alacakları dışındaki masraflar/giderler üzerindeki sorumluluğunun ise 25/07/2013 tarihinde yani hisse devir tarihinden itibaren başladığını, davacının haksız rekabet iddiasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı tarafın Türkiye’de aynı alanda ortak ve müdürü olduğu dava dışı rakip 2 şirket bulunduğunu, anılan nedenlerle davacının davasının reddi gerektiğinden bahisle yargılama giderleri ile vekalet ücreinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafça davalı şirketin bir kısım SGK, vergi ve diğer borçlarının ödendiği iddiası ile söz konusu bedellerin davalı şirketten ve davalı şirketin diğer ortağından rücuen tahsiline yönelik tazminat davasıdır.
Mahkememizce davalı şirketin sicil kayıtları celp edilmiş, incelenmesinde; davalı şirketin son tescilinin 20/06/2014 tarihinde yapıldığı ve adresinin “…” olduğu bildirilmiştir.
HMK.14/2.maddesi ile “Özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” hükmü mevcuttur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı … Şti’nin adresinin “…” olduğu, HMK 14/2.maddesi gereğince davanın davalı şirketin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiği, Kadıköy ilçesinin mahkememizin yetki alanı içinde bulunmadığı, yargı alanı olarak İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerine bağlı bulunduğu, bu nedenle mahkememizin HMK 14/2.maddesi gereğince davaya bakmakla yetkisiz olduğu, mahkemenin yetkisinin kamu düzenine ilişkin olması ve mahkemenin yetkili olup olmadığının yargılamanın her aşamasında resen nazara alınması gerektiğinden, dava dilekçesinin yetki nedeniyle reddine, talep halinde 6100 sayılı HMKnun 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde müracaat edildiğinde dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, bu süre içerisinde müracaat edilmediği takdirde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının dava dilekçesinin YETKİ NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davaya bakmakla İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunun TESPİTİNE,
3-HMK 20. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesine müteakip taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın İstanbul Anadolu Nöb. ATM’ye gönderilmesine, taraflarca 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmediği takdirde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına (ihtarat yapıldı)
4-Harç, ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır