Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1293 E. 2018/1123 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1293
KARAR NO : 2018/1123
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 29/12/2015
KARAR TARİHİ: 18/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı- karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin elektrik, elektronik projelendirme ve tesisat uygulama taahhüt işleri ile iştigal eden bir firma olduğunu, davalının ise …TV olarak tanınan televizyon kanalının sahibi olan şirket olduğunu, davalı şirket ile müvekkil firmanın …’de bulunan…Tv Binasında, elektrik, elektronik projelendirme işlerinin (…Tv stüdyoları, sistem ve kumanda odaları, yangın tesisatı, data sistemi tesisatı, telefon ve acil anons sistemi tesisatı, topraklama ve yıldırımdan korunma tesisatı, panolar, aydınlatma ve priz sortileri tesisatı, kablo taşıma atı ve buna bağlı tüm tesisat ve kablolama işleri) tam ve noksansız şekilde hususunda anlaştıklarını, davalı ile müvekkili firma arasında bir sözleşme aktedildiğini ancak sözleşmede belirlenen işlerin dışında, işverenden gerek gerekse mail yoluyla gelen talepler doğrultusunda ilave işler sözleşmeye eklendiğini, kesin hakediş ve kabullere dayalı bitirilen işlerle ilgili olarak 563.853,37.-TL’lik ile 41.375,52.-TL miktarlı faturaların düzenlendiğini, davalının ödeme yapmadığını, bunun üzerine İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamını talep ve dava edilmiştir.
(2)Davalı – karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça açılan davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin yönetiminin organsız kaldığı dönemde temsil yetkisi kötüye kullanılarak fahiş rakamlar üzerinden sözleşmeler imzalandığı ve müvekkili şirketin zarara uğratılmak istendiğini, yapıldığı iddia olunan sözleşmenin şirket yönetiminin …tarafından el konulduğu döneme ait olduğunu, davacı tarafın şirketin ortaklık hakları ve yönetimin önceki hale getirilmesi kararını duyunca paniğe kapılarak ve henüz tamamlanmamış veya taahhüt edildiği gibi yapılmamış işler için asılsız faturaları keşide ederek lehine sonuç doğurmayı amaçladığını, davacının davasına dayanak olarak gösterdiği sözleşme ve hak ediş çizelgeleri üzerindeki imzaların müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, davacı tarafça düzenlenen faturalara itiraz edilmemiş olmasının fatura içeriklerinde belirtilen hizmetin verildiği anlamına gelmediğini, müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcunun olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini,
Karşı dava dilekçesinde ise; davacı tarafından yapılmış olduğu iddia edilen ancak yapılmayan işlerin, yapılmış olanların taahhüt edilene uygun yapılıp yapılmadığı ve davacının hak ediş çizelgesi adı altında oluşturduğu listedeki birim fiyatlarının piyasa değerinin ne kadar üzerinde olduğunun tespitinin işin uzmanları tarafından tespit edilmesi gerektiğinden davacıya fazladan yapılan ödemelerin iadesi tahtında belirsiz alacak niteliğinde karşı davacı olduklarını belirterek, fazlaya dair tüm haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 30.000,00 TL’lik miktarın avans faizi ile birlikte müvekkilinin hesabına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, …Müdürlüğünden davalı şirketin kayıtları, İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı dosyası celp olunmuştur.
(2)Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden dosya mali müşavir …’ya tevdi edilmiş, tanzim olunan 17/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu uyuşmazlığın konusunun uzmanlık alanı dışında olduğunu, bu konuda Elektrik Mühendisi Uzmanı bilirkişinin görüşünün sağlanması gerektiğini sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
(3)Elektrik Mühendisi refakatinde mahallinde keşif yapılmış, bilirkişiler … ve…Tarafından tanzim olunan 21/05/2018 tarihli raporda; davacı tarafın yapmış olduğu imalatın tamamının KDV hariç 485.670,20 TL olduğu, davacı tarafın yapmış olduğu imalatın %18 KDV’sinin 87.420,63 TL olduğu, KDV dahil bedelinin 573.090,83 TL olduğu, davalı tarafça, davacı tarafa 599.733,61 TL ödeme yapıldığı, davalının davacıdan 26.642,77 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Asıl dava; davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali, karşı dava ise alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama devam ederken; davacı vekili tarafından ibraz edilen 06/07/2018 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davanın taraflarının haricen anlaşarak yapmış oldukları protokol hükümlerini yerine getirdiklerinden davanın konusuz kaldığını, ödemelerin tamamının alındığını belirterek karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 18/10/2018 tarihli celse de; karşı tarafla sulh olduklarını, davanın konusuz kaldığını, herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiş, beyanını imzası ile tevsik etmiştir.
Davalı vekili ise aynı celsede; davacı taraf ile sulh olduklarını, herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiş, beyanını imzası ile tevsik etmiştir.
HMK’nın 315. maddesi gereğince; “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” tarafların dava konusu uyuşmazlıkla alakalı sulh oldukları, karşılıklı olarak yargılama gideri vekalet ücreti talepleri bulunmadığı görülmekle dava hakkında sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Taraflar arasında sulh sağlandığından ve dava konusuz kaldığından davanın ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
(2) Taraflar arasında sulh sağlandığından ve karşı dava da konusuz kaldığından karşı davanın ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.883,22 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.847,32 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı karşı davalıya iadesine,
(4)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 512,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 476,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı karşı davacıya iadesine,
(5)Talep gibi sulh nedeniyle taraf vekilleri yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
(6)Taraflarca yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda 5235 sayılı kanunun 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 138, 320-(1), 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere evrak üzerinden karar verildi.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”