Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1069 E. 2021/153 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/1069 Esas
KARAR NO:2021/153

DAVA:Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/10/2015
KARAR TARİHİ:25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından 4 adet bononun dayanak yapılarak müvekkili aleyhinde …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası kapsamında ve yine 4 adet bono için …. İcra Dairesinin …Esas sayılı dosyası kapsamında icra takibi ikame edildiğini ancak müvekkilinin takiplere dayanak yapılan bonolarla hiçbir ilgisinin bulunmadığını ve takip dayanağı bonolardaki imzaların müvekkiline ait olmadığını, bonoları düzenleyenlerle alâkalı … Cumhuriyet Savcılığının … Sor. sayılı dosyası kapsamında suç duyurusunda bulunulduğunu, bonoların üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmaması nedeniyle …. ve … icra dosyaları kapsamında açılmış icra takiplerinin durdurulması ve müvekkilinin borcu olmadığının tespitini, takibe dayanak bonoların iptali ile davalı aleyhinde kötü niyet tazminatına hükmolunmasını, …. İcra Müdürlüğü’ndeki dosyada borçlu olmadığı halde haciz tehditi altında ödemek zorunda kalınan meblağın faiziyle birlikte müvekkiline geri ödenmesini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; istirdat davasının Mahkemece kabul edilmesi halinde kurulacak olan hükmün paranın geri verilmesini içereceğinden bir alacak ilamı gibi infaz edileceğini, kabul veya reddi halinde tazminata hükmedilemeyeceğini dolayısıyla menfi tespitten farklı olduğunu, ancak menfi tespit davası sırasında ödeme nedeniyle istirdat davasına dönüşmüş bir dava olarak ortaya çıkarsa tazminata hükmedilebileceğini dolayısıyla davacının kötü niyet tazminatı isteminin haksız olduğunu, davacı vekilinin dilekçesinde iddialarını ispatlamaya yönelik herhangi bir delil sunmadığını, ayrıca …. İcra Dairesi …Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takipte ödeme emrinin davacı borçlu …’e tebliğ edildiğini ancak davacının borcu olmadığı yada senet üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin herhangi bir itirazda bulunmadığı gibi mevcut davayı da ödeme emrinin kendisine tebliğinden yaklaşık 2 yıl 8 ay geçtikten sonra açtığını, açıklanan ve re’sen gözetilecek sebeplerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla huzurdaki davanın reddini, menfi tespit davasının reddi halinde davacı tarafa %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; davalı vekilinin 05/04/2017 tarihli dilekçesi ekinde dört adet (10/11/2012 – 10/12/2012 – 10/01/2013 ve 10/02/2013 vade tarihli 170,00-TL bedelli) senet aslı (kasa no: …), … Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2018 gün ve … Emanet no sayılı müzekkere cevabı ekinde dört adet (10/03/2013 – 10/03/2013 – 10/04/2013 ve 10/04/2013 tarihli 170,00-TL bedelli) senet aslı (kasa no: …), …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası, …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, grafolog bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 18/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; incelemeye konu 10/12/2012 düzenleme – 10/04/2013 ödeme tarihli “…” ismine atfen 2 adet imza ile keşide edildiğini, “…” emrine yazılı 170,00-TL (Yüz yetmiş TL) bedelli, 10/12/2012 düzenleme – 10/04/2013 ödeme tarihli 170,00-TL (Yüz yetmiş TL) bedelli, 10/12/2012 düzenleme – 10/03/2013 ödeme tarihli 170,00-TL (Yüz yetmiş TL) bedelli ve 10/12/2012 düzenleme – 10/04/2013 ödeme tarihli 170,00-TL (Yüz yetmiş TL) bedelli senet asılları için ön yüzündeki borçlu imzalarının davacı …’in eli ürünü olmadıkları yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, tarafların beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdii edilerek 12/02/2020 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; inceleme konusu 10/05/2012 düzenleme – 10/11/2012 ödeme tarihli, 10/05/2012 düzenleme – 10/12/2012 ödeme tarihli, 10/05/2012 düzenleme – 10/02/2013 ödeme tarihli, 10/05/2012 düzenleme – 10/01/2013 ödeme tarihli “…” ismine atfen ikişer adet imza ile keşide edilmiş “…” emrine yazılı 170,00-TL (Yüz yetmiş TL) miktarlı dört adet senet asıllarının ön yüzündeki keşide imzalarının davacı …’in eli ürünü olmadıkları yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; senetteki imzanın sahteliğine dayalı açılan menfi tespit davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı İcra dosyasında 07/03/2013 tarihinde davalı tarafından borçlu davacıya kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapılmış ve takip dayanağı olarak 10/05/2012 tanzim – 10/11/2012 vade tarihli, 10/05/2012 tanzim – 10/12/2012 vade tarihli, 10/05/2012 tanzim – 10/01/2013 vade tarihli, 10/05/2012 tanzim – 10/02/2013 vade tarihli, 170,00-TL bedelli 4 adet bono olmak üzere toplam 713,89 TL üzerinden icra takibi yapılmıştır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı İcra dosyasında 16/07/2013 tarihinde davalı tarafından davacıya kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapılmış ve takip dayanağı olarak 10/12/2012 tanzim – 10/03/2013 vade tarihli, 10/12/2012 tanzim – 10/03/2013 vade tarihli, 10/12/2012 tanzim – 10/04/2013 vade tarihli, 10/12/2012 tanzim – 10/04/2013 vade tarihli, 170,00-TL bedelleri olan 4 adet bonoya dayalı icra takibi yapılmıştır.
Davaya konu olayda davacı kendisine yapılan icra takiplerine dayanak olan senetlerdeki imzaların kendisine ait olmadığından ilgili takip dosyaları bakımından borçlu olmadığının tespiti ile bonoların iptallerine, ayrıca …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra tehdidi altında ödeme yapılmak zorunda kalındığından ödenen bedelin istirdatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkememizce ilgili senet asılları ve senet tevdii tarihinden önceki tarihlere ait imza incelemesine esas olacak evraklar ilgili kurumlardan celp edilerek imza incelemesi yapılması için grafolog bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen raporda; inceleme konusu senet asıllarındaki imzaların davacının eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, tanzim olunan bilirkişi raporları, toplanan deliller ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına dayanak olan bonoları incelendiğinde keşidecesinin davacı … olduğu, senet lehtarının ise davalı hamil … olduğu, senette başkaca ciro imzanın yer olmadığı anlaşılmıştır. İmzada sahtelik mutlak def’i niteliğindedir ve hak sahibi olduğunu öne süren herkese karşı ileri sürülebilir.
Keşideci olan davacının çekteki ciro ve imzanın kendisine ait olmadığını iddiası ile borçlu olmadığının tespine yönelik menfi tespit davası açtığı, davacının mukayaseye esas alınabilecek imzalarına havi belgelerin celbinden sonra yaptırılan imza incelemesinde senetteki imzaların davacının eli ürünü olmadığını tespit edilmiştir. Bonolardaki imza kendisine ait olmayan davacının açtığı menfi tespit davasında imzaların kendisine ait olmadığı anlaşıldığından menfi tespit davasının kabulüne karar verilmiştir. Öte yandan sahte senet nedeniyle davacının icra tehdidi altında ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında 1.315,17-TL ödendiği, bu sebeple menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü anlaşıldığından ödenen bu bedelin davalıdan istirdatına karar vermek gerekmiş, davacı dava dilekçesinde faiz başlangıcını belirtmemiş olduğundan 1.315,17-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Ayrıca İİK 72/5. maddesinde Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın alacaklıdan tahsiline karar verileceği ancak olayda davalının takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KABULÜ ile;
A-Davacının …. İcra Müd.’nün …E. (değişen … E.) Sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine, işbu dosyada takip konusu yapılan 10/05/2012 tanzim – 10/11/2012 vade tarihli, 10/05/2012 tanzim – 10/12/2012 vade tarihli, 10/05/2012 tanzim – 10/01/2013 vade tarihli, 10/05/2012 tanzim – 10/02/2013 vade tarihli, 170,00-TL bedelli keşidecisi …, lehtarı … olan bonoların davacı yönünden iptallerine,
B-Davacının …. İcra Müd.’nün … E. Sayılı takip dosyasında borçlu olmadığından işbu dosyada takip konusu yapılan 10/12/2012 tanzim – 10/03/2013 vade tarihli, 10/12/2012 tanzim – 10/03/2013 vade tarihli, 10/12/2012 tanzim – 10/04/2013 vade tarihli, 10/12/2012 tanzim – 10/04/2013 vade tarihli, 170,00-TL bedelli keşidecisi …, lehtarı … olan bonoların davacı yönünden iptallerine, icra dosyasına ödeme yapıldığı anlaşılmakla menfi tespit davası istirdat davasına dönüştüğünden ödenen 1.315,17-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
(2)Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 138,60-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 110,90-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 2.029,06-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 27,70-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
(6)Davacı tarafından yapılan; 27,70-TL başvuru harcı, 900,00-TL bilirkişi ücreti, 145,60-TL posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.073,30-TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı okunup usulüne uygun anlatıldı. 25/02/2021

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.