Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1066 E. 2022/846 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1066 Esas
KARAR NO : 2022/846

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/10/2015
KARAR TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/03/2014 tarihinde … plakalı aracın seyir halinde iken yaya müvekkiline çarpması sonucu meydana gelen kazada müvekkilinin ağır yaralanarak sakat kaldığını, araç sürücüsü …’in o esnada yaya geçidinde yolun karşısına geçmekte olan müvekkiline hız limitlerine uymaması nedeniyle çarptığını, kazayla ilgili… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyasıyla soruşturma başlatıldığını, kaza sonrası vücut fonksiyonlarını büyük oranda yitiren müvekkilinin Adli Tıp Kurumu’na sevkedilerek maluliyet oranının tespit edilmesinden sonra dosyanın kusur ve aktüer bilirkişiden oluşan heyete tevdii edilmesini, kazaya karışan aracın ZMSS poliçesi ile davalı şirkete sigortalı olup davalı şirketin sorumluluğunun bulunduğunu, müvekkilinin kalıcı iş gücü kaybından doğan geleceğe dönük maddi kaybının giderilmesi için şimdilik 100,00-TL maddi ve çalışmayarak gelir kaybına uğramak suretiyle zararının sonradan arttırılmak üzere şimdilik 100,00-TL tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete dava konusu kaza nedeniyle herhangi bir başvuru yapılmadığını, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, maddi giderler ve bedeni zararlar için geçerli olan teminatın her halükarda verilecek bir teminat olmayıp KZMSS sigortası kapsamında müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olduğunu, davacının sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu yönündeki iddialarının herhangi somut bir dayanağının bulunmadığını, kusur ve maluliyet oranının tespit edilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesini, ayrıca tazminat hesaplaması yapılabilmesi için aktüer sıfatına sahip bir bilirkişinin görevlendirilmesini, geçici iş göremezlik tazminatı talebi yönünden 6111 sayılı yasanın 59. Maddesi değiştirilen KTK 98 maddesi uyarınca müvekkili sigorta şirketinin değil SGK.’nın sorumlu olduğunu, sigorta şirketinin trafik poliçesine konu riskin gerçekleşmiş olması nedeniyle tam tazminatla mükellef olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını, açıklanan ve re’sen nazara alınacak sebeplerle açılan haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; davacı vekili tarafından sunulan 14/12/2015 tarihli dilekçesi (ekinde müşteki ifade tutanağı – şüpheli ifade tutanağı – ölüm ve yaralanmalı trafik kazası tespit tutanağı -… Hastanesi muayene raporu), … Hastanesi’nin 28/11/2016 tarihli müzekkere cevabı ekinde … Tıp Anabilim Dalı 28/11/2016 tarihli rapor, davalı vekili tarafından sunulan 10/04/2017 – 24/05/2018 – 27/01/2022 tarihli adli tıp raporuna itiraz dilekçeleri,…Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma dosyası (uyap’tan),…Hastanesi’nin 05/04/2019 ve 30/12/2020 tarihli müzekkere cevapları ekinde davacının tedavisine ilişkin belgeler, davacı vekili tarafından sunulan 21/04/2021 tarihli ATK. İhtisas kurulu raporuna itiraz dilekçesi, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 12/05/2022 tarihli müzekkere cevabı, davalı vekili tarafından sunulan 24/10/2022 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi, 07/11/2022 tarihli ıslah ve 25/11/2022 tarihli ıslah dilekçesine karşı cevap dilekçesi Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Davacının kusur oranın tespiti amacıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş olup, 10/04/2018 tarihinde düzenlenen raporda özetle; sürücü …’in %25 ve davacı yaya …’ın %75 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
(3)Davacının maluliyet oranın tespiti amacıyla İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş olup, 03/01/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; 1965 doğumlu …’ın 11/03/2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm – cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:Gr1 XII(32a……….1)A %5 E cetveline göre %5.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir
(4)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, aktüer … ve sigorta uzmanı bilirkişi …’ya tevdii edilen dosyada tanzim olunan 28/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 10/04/2018 tanzim tarihli kusur raporu ile sürücü …’in %25 ve davacı yaya…’ın %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, dava dışı…’in maliki ve kaza sırasında sürücüsü olduğu …plakalı aracın davalı…Sigorta A.Ş. tarafından 04/10/2013 — 04/10/2014 dönemi için …no’lu “Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası” ile sigortalandığını, 11/03/2014 tarihinde meydana gelen kazanın kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan poliçe tazminat şartları sağlandığı takdirde davalı şirketin sigorta teminatı sunma yükümlülüğünün bulunduğunu, davacının dilekçesiyle geçici iş göremezlik tazminatı da talep ettiğini, işbu talebin Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre ZMM teminatı kapsamında yer aldığını, bu halde davalı sigortanın kaza tarihi itibariyle … plakalı araç için … no’lu poliçe ile zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı vermesi nedeniyle araç sürücüsü …’in %25 kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davacının uğradığı maddi zarardan sorumlu olduğunu, işbu raporda yapılacak hesaplamada bakiye ömür süresinin tespiti açısından Yargıtay’ın güncel içtihatları doğrultusunda TRH 2010-ERKEK Tablosu esas alınarak yaşam süresinin belirlendiğini ve Prograsif Rant Hesaplama yöntemleri uygulanarak hesaplama yapıldığını, 22/11/1965 doğumlu davacının kaza tarihi olan 11/03/2014 tarihinde (48) yıl (3) ay (19) günlük olup (48) yaşında olduğu kabul edilerek TRH-2010-ERKEK işaretli tabloya göre muhtemel bakiye ömrünün (28) yıl olup muhtemelen (76) yaşına kadar yaşayabileceğini, dosyada mübrez polis memurlarınca tanzim edilen 29/03/2014 tarihli davacıya ait müşteki ifade tutanağında çiftçi olduğu belirtildiğini, davacının kazandığı ücret tutarlarının aylara göre farklılık gösterdiğini ancak davacının 2016 yılı Nisan ayından itibaren geliriyle ilgili bir belge olmadığından 2016 yılından 60 yaşına kadar olan aktif dönem için ise net asgari ücretin esas alınarak hesaplama yapıldığını, dosyada mübrez “ATK. 2. İhtisas Kurulu 29/12/2021 tarihli raporu ile %5.3 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiğini, Prograsif Rant Hesaplama yöntemlerine göre yani davacının işlemiş devre kazançları artırma ve iskonto işlemi yapılmadan – bilinmeyen devre kazançları ise her yıl için ayrı %10 artırılıp %10 iskontoya tabi tutulmak suretiyle hesaplama yapılacağını, SGK. Ödemeleri yönünden yapılan incelemede; Kırşehir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün müzekkere cevabı ile davacıya maruz kaldığı kazadan dolayı 9.427,16-TL geçici iş göremezlik ödeneği ödendiğinin bildirildiği ancak işbu yazı ekine konulan ödeme listesindeki tutarlar ile bildirilen rakam örtüşmediğini, ayrıca yazı ekinde yer alan listedeki ödemeler toplamının dahi 2.783,88-TL olduğunu, davacının GİG dönemi zararından davalının sorumlu olduğu bedelin ise 2.299,63-TL olarak hesaplandığından davacının bu yönden bir alacağının kalmadığını, davacının meslekte kazanma gücü efor kaybına ait maddi zararının Geçici İş Görmezlik yönünden 2.299,63-TL ve Sürekli İş Görmezlik yönünden 19.420,76-TL olduğunu, davacı Geçici İş Görmezlik Tutarı’nı SGK.’dan aldığından sadece 19.420,76-TL Sürekli İş Görmezlik tutarını talep edebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle uğranılan cismani zarar nedeniyle açılan maddi tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49/1.maddesi uyarınca; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler. Hakim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir. Davacının uğradığı haksız fiil neticesinde maruz kalabileceği bedensel zarar aynı yasanın 54.maddesinde sayılmıştır. Bunlar; 1. Tedavi giderleri, 2. Kazanç kaybı, 3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, 4.Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplardır.
Davacının 11.03.2014 tarihinde geçirmiş olduğu kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlenen 03.01.2022 tarihli ATK raporuna göre; davacının %5.3 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, kusura ilişkin ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda ise sürücü …’in sevk ve idaresindeki otomobille çalışma nedeniyle iki yönlü seyreden mahal özelliklerini dikkate alması ve yaya geçidine yaklaşıyor olması sebebiyle hızını azaltarak seyrini sürdürmeye özen göstermesi gerekirken bu hususa riayet etmediği yayaya herhangi bir fren tedbiri almadan çarptığı olayda %25 kusurlu olduğu, davacı yaya … karşıdan karşıya geçişini olay mahalli yakınında bulunan yaya geçidini kullanarak yapması gerekirken bu hususa riayet etmediği istikametine göre sağ tarafından gelmekte olan sürücü idaresindeki otomobilin hızını ve konumunu dikkate almadan ayrıca ilk geçiş hakkını bu otomobile vermeden kendi can güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde kontrolsüzce karşıdan karşıya geçtiği olayda %75 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davaya konu olayda davacı TBK’nın haksız fiil hükümlerine göre kazaya karışan aracın sigorta şirketinden maddi tazminat talep ettiği anlaşılmaktadır. KTK 85/son maddesinde, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” düzenlemesine yer verilmiştir. Davalı sigorta şirketinin zarardan sorumlu tutulabilmesi için kazaya karışan sigortaladığı aracın sürücüsünün kazada kusuru olmalıdır. O halde sigorta şirketinin sorumluluğu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlıdır. Zira, kanunun emredici hükmü gereği sigortacı, işletene düşen hukuki sorumluluğu teminat altına aldığına göre, ancak işletenin sorumlu olduğu oranda zarardan sorumlu olacaktır. İşletene hukuken yükletilemeyen zarardan, onun sorumluluğunu teminat altına alan sigortacının sorumlu tutulması da mümkün değildir. Bu bilgiler doğrultusunda; kazanın, kazaya karışan… plakalı aracın ZMSS poliçe dönemi içerisinde gerçekleştiği, davalı sigorta şirketince … plakalı sigortalı araç bakımından teminat sunulduğu, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, kazaya sebep olan aracın dava dışı sürücünün %25 oranında kusurlu olduğu ve sorumluluğu nispetinde sigorta şirketinin davacının zararlarından sorumlu olduğu anlaşılmaktadır. Mahkememizce aktüerya bilirkişisinden TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak hazırlanan 28.09.2022 tarihli raporda; davacının 9 aylık geçici iş göremezlik tutarı 2.299,63-TL, maluliyeti nedeniyle sürekli iş göremezlik zararının ise 19.420,76 TL olduğu tespit edilmiştir. … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nden mahkememize gelen yazı cevabında davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle rücuya tabi 2.783,88 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı bildirildiğinden, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada davacının 2.299,63 TL geçici iş göremezlik tazminatı hesaplandığından davacının SGK tarafından yapılan ödeme nedeniyle geçici iş göremezlik alacağının kalmadığı anlaşılmıştır. Davalı … Sigorta A.Ş ‘nin Karayolu Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesine göre kaza tarihi olan 11.03.2014’te geçerli kişi başı sakatlanma ve ölüm sigorta limitinin 268.000,00 TL olduğu, yapılan hesaplamadaki sürekli iş göremezlik zararının ise bu limitler dahilinde kaldığı görülmüştür. Davacı vekilince sunulan ıslah dilekçesinde ise sürekli iş göremezlik tazminatı tutarı olan 19.420,76 TL talep edilmiş olup, tüm dosya kapsamında davacının yaşanan trafik kazası nedeniyle kusuru ve maluliyet oranı dikkate alınarak mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre 19.420,76-TL zararının oluştuğu tespit edilmekle, poliçe tanzim tarihleri arasında gerçekleşen trafik kazası nedeniyle davacının maddi zararının olduğu ve zararın davalı sigorta şirketinden tahsil edebileceği kanaatine varılarak davanın kabulü ile 19.420,76-TL maddi tazminatın temerrütün gerçekleştiği dava tarihi olan 26/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KABULÜ İLE; 19.420,76-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 26/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının faize ilişkin fazlaca taleplerinin reddine,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.326,63-TL karar ve ilam harcından peşin alınan (27,70-TL peşin harç + 81,00-TL ıslah harcı olmak üzere) toplam 108,70-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 1.217,93‬-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(3)Davacı tarafından yapılan; 27,70-TL başvuru harcı, 27,70-TL peşin harç, 81,00-TL ıslah harcı, 1.750,00-TL bilirkişi ücreti, 455,50-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 2.341,9‬0-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(4)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(5)Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/12/2022

Katip
✍e-imzalıdır.

Hakim
✍e-imzalıdır.