Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1026 E. 2018/566 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1026
KARAR NO : 2018/566
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2015
KARAR TARİHİ : 26/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … menşeili … marka bulaşık makinalarının ve temizlik ürünlerinin Türkiye yetkilisi olduğunu ve temizlik ürünlerinin belli bir miktarda alınması karşılığında işletmelere konsinye olarak bulaşık makinası verdiğini, davalı ile aralarında bu kapsamda 10/06/2013 tarihli sözleşme yapıldığı ve davalıya bulaşık makinesinin teslim edildiğini, davalı borçlunun aylık 1.250,00-TL + KDV tutarında ürün almayı taahhüt ettiği ancak belirtilen miktarda ürün alınmadığını, davalıya Üsküdar…Noterliğinin 17/04/2015 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiği ancak sözleşmeye göre mal alımı yapmaması nedeniyle taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiğini, sözleşme haklı olarak feshedildiğinden sözleşmenin 10. Maddesi gereğince 12.640,00-Euro cezai şart tazminatın davalıdan tahsili amacıyla İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibine başlandığını beyanla itirazın iptaline ilişkin huzurdaki davayı ikame etmiştir.
Davalı taraf usulüne uygun olarak yapılan tebliğe rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, taraflar arasında imzalanan sözleşme, 17/04/2015 ve 18/05/2015 tarihli ihtarnameler, konsinye olarak bırakılan bulaşık makinesine ilişkin sevk irsaliyesi satış faturaları ve hesap ekstreleri dosya kapsamına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, bilirkişi …’a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 21/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı tarafa ait 2013,2014 ve 2015 yıllarına ait vergi beyannamelerinin incelendiği ve buna göre 2015 yılında 391.373,81-TL brüt ve 391.123,81-TL net kar elde ettiğini, davalı tarafın beyannamelerin sunulduğu dönem olan 2015 yılında bilfiil aktif olarak ticari faaliyetine devam ettiğini, davacının taraflar arasında imzalanan 10/06/2013 tarihli sözleşme şartlarına göre bulaşık makinesini davalıya 433820 numarası ile “konsinye olarak gönderilir” açıklaması ile sevk irsaliyesiyle birlikte gönderdiğini, davalının sözleşme aykırı davranışları nedeniyle kendisine 17/04/2015 ve 18/05/2015 tarihlerinde iki adet ihtarname tebliğ edildiğini, davalının 3.409,83-TL davacıya borcu olduğu görülmekle taraflar arasındaki husumetin cari hesap alacağından kaynaklanmadığı sözleşmede yer alan cezai şart bedelinden kaynaklandığını, davaya konu İstanbul…İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından takibe dayanak davacı ile davalı arasında yapılan 10/06/2013 tarihli sözleşmenin feshi nedeniyle öngörülen cezai şart tazminatı olan 12.640,00-Euro tahsilinin talep edildiği, taraflar arasında akdedilen ve aylık 1.250,00-TL + KDV tutarında ürün alımı taahhüdünde bulunan davalı şirketin bu taahhüdünü 2013 yılından bu yana incelenen cari hesap ekstresine göre sadece Haziran 2013 ve Mayıs 2016 dönemlerinde uyduğunu, bunun dışında sözleşme gereği diğer aylarda da uyulması gereken mal alımı taahhüdüne uyulmadığını, bu nedenle davacı tarafından sözleşmenin feshi nedeniyle öngörülen cezai şart tazminatına hak kazanıldığını yönünde sonuç ve kanaati bildirmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava cezai şart alacağına ilişkin olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında davacının satış yetkilisi olduğu temizlik ürünlerini, sözleşme dahilinde belirli ayrıcalıklar tanınarak davalının alım taahhüdünde bulunduğu görülmektedir. Akdedilen sözleşme dört yıllık olup davalı aylık bazda 1.250 TL+KDV miktarıyla ürün alımı yapmayı üstlendiği halde sadece 2 aya tekabül eden dönem itibariyle alım gerçekleştirmiştir.
Davacı şirket davalıya gönderdiği 17/04/2015 tarihli birinci ihtarnamesinde alım taahhüdüne uyularak sözleşme gereğinin ifa edilmesini istemiştir. Davacı taahhüt edilen ürün miktarını alabilmesi yönünde esasen davalıya önel vermiş ve şans tanımıştır. İhtar tebliğine rağmen gelinen süreçte davalının ürün alımını gerçekleştirmediği ve davacının ikinci ihtarname kapsamında sözleşmeyi fesihte haklı olup, davalının cezai şartı ödemekle yükümlü olduğu, kaldı ki akdedilen sözleşmenin “fesih ve sonuçları” başlıklı 10.A maddesi uyarınca alıcı olan davalının sözleşmede üstlendiği yükümlülüklerini kısmen veya hiç yerine getirmemesi halinde sağlayıcı konumundaki davacının konuya ilişkin ihtarname çekmekle yükümlü olduğu ve alıcının ihtarnamenin tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde taahhüde ilişkin aykırılıkları gidermez ise davacının sözleşmeyi feshedebileceğinin hüküm altına alındığı, bu surette basiretli bir tacir gibi davranması gereken davalının sözleşmenin sonuçlarına katlanması gerektiği, yine sözleşmenin 10.B maddesinde yer verildiği üzere sözleşmenin davacı tarafından haklı olarak süresinden önce feshi halinde promosyon olarak verilen ürünlerin karşılığı olan 12.640 Euro’nun alım miktarı dikkate alınmaksızın davacı tarafça cezai şart şeklinde talep edilebileceğinin de açıkça hükme bağlandığı görüldüğünden, kararlaştırılan iş bu cezai şartın ifaya ekli cezai şart mahiyetinde olduğu takdir edilerek davacının sözleşmeyi feshinde haklı olduğu, herhangi bir şekilde hakkın kötüye kullanılması durumu söz konusu olmadığından icra dosyasına vaki itirazın iptaline karar verilmiş, alacak miktarı likit ve belirlenebilir olarak görülmediği ve mevcudiyetinin yargılamayı gerektirdiği kanaatiyle icra inkar tazminatı isteminin reddi yönünde neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KABULÜ ile;
Davalının İstanbul … İcra Müd. … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin takip talebinde yer alan şartlar dahilinde kaldığı yerden devamına,
(2)Yasal şartları oluşmadığı takdir edilmekle davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.595,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan452,75 TL + 196,24 TL icra dosyasına yatırılan harçtan oluşan toplam 648,99 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.946,93TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 4.530,24 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; 27,70 TL başvuru harcı, 452,75 TL peşin harç, 4,10 TL vekalet pulu, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 159,90 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 1.244,45 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
Hakim …
¸

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”