Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/89 E. 2018/1049 K. 01.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/89 Esas
KARAR NO : 2018/1049
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/03/2014
KARAR TARİHİ : 01/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, 13/07/2011 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeyken sigortası olmayan … plakalı traktörün kaza yaptığını, kaza sırasında traktörde yolcu olarak bulunan davacının kızı …’ın vefat ettiğini, kaza sırasında traktörde yolcu olarak bulunan maktule kusur yüklenmesinin doğru olmadığını, davalı kurumun söz konusu traktörün zorunlu mali sorumluluk sigortasının olmaması sebebiyle, destekten yoksunluk tazminatından azami limit ile sorumlu olduğunu belirterek ve fazlaya ilişkin talep ve dava haklarını saklı tutarak 3.000,00 TL destekten yoksunluk tazminatının davalıdan olay tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava dilekçesiyle adli yardım talebinde bulunmuş ancak mahkememizce 20/03/2014 tarihli ön incelemeye hazırlık tensip ara kararıyla adli yardım talebine ilişkin herhangi bir delil ve belge sunulmadığından bu talebin şimdilik kabule şayan bulunmadığından reddine dair karar verilmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa usulune uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesi ile, davalı aleyhine açılan davayı kabul etmediğini, öncelikle davanın kazaya karışan … plakalı araç işleteni … ile sürücü …’ın ihbar edilmesini talep etmiş, zira vekil eden kurumun olaydan zarar görenlere veya diğer hak sahiplerine 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14/2. Maddesindeki koşullardan birinin gerçekleşmesi nedeniyle ödeme yaptıktan sonra halefiyet ilkesi gereğince zarar sorumlusuna rücu edeceği, aynı maddenin 7. Fıkrasında ve … yönetmeliğinin 16. Ve 17. Maddeleriyle hüküm altına alındığını belirtmiş, 2918 sayılı KTK 109/1. Maddesi uyarınca davanın zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı yönünden davanın reddine karar verilmesini savunmuş ve yine davalı kurumun sorumluluğunun tarafların kusur oranı ve kaza tarihindeki teminat limiti gözönünde bulundurularak sınırlı olduğunu, tazminat miktarının aktüerya bilirkişisi tarafından hesaplanması gerektiğini, ve yine müteveffa’nın yolcu olarak bulunmasına rağmen müterafik kusurunun olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini, davacının ölen kızının yolcu olarak bulunduğu aracın maliki ve sürücüsü aleyhine dava açmadığını, davalı aleyhine dava açtığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini, davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, bu nedenle olay tarihinden itibaren faiz ve avans faiz talep edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın öncelikle zaman aşımı yönünden ve esas bakımından da haksız ve yersiz olması nedeniyle reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Milas … Asliye Ceza Mahkemesinin … Dosya no,… Karar sayılı dosyasının onaylı bir örneği getirtilmiş, anılan davada mağdurun …, maktulün …, sanığın … olduğu, dava konusu suçun taksirle ölüme neden olma olduğu, mahkemesince yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş olduğu ve kararın 01/04/2012 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
Kaza tespit tutanağı örneği, Milas … Asliye Ceza Mahkemesi dosyası örneği, tarafların sunmuş bulunduğu delil ve belgeler ile birlikte tüm dosya kapsamı, dava konusu meydana gelen trafik kazasında taraflara ait kusur durumunun tespiti için Makina Mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişinin sunmuş olduğu raporu ile, sürücü belgesiz …’ın %85 oranında, ölen yolcu …’ın ise kendi ölümünde %15 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş, rapor taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Tarafların itiraz ve beyanları sonucunda dosyamız yine dava konusu trafik kazasında taraflara ait kusur durumunun tespit için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı İstanbul Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, alınan adli tıp raporu ile, sürücü …’ın %85 oranında kusurlu olduğu, müteveffa yolcu …’ın ise %15 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş, rapor taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Alınan her iki rapor da birbirini teyit etmektedir.
Dosyamız taraflara ait kusur durumu oranında, davacının talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanması amacı ile Aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişinin sunmuş olduğu raporu ile, davacının toplam 88.470,97 TL tazminat talep edebileceği, tazminata dava tarihi itibariyle reeskont avans faizi uygulanması gerektiği tespit edilmiş, rapor taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 19/06/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile dava açılışında talep etmiş olduğu 3.000,00 TL tazminat miktarını bilirkişi raporu doğrultusunda toplam 88.470,97 TL’ye ıslah etmiş olduğu, harcın ikmal edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin somut itirazları hususunda (kız çocuklarında desteğe başlama yaşı 22 olarak esas alınması ve yetiştirme gideri hususundaki itirazlar) dosyamız yeni bir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişinin sunmuş olduğu kök ve ek raporları ile, yetiştirme gideri tenzili yapılmaksızın; davacı …’ın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 45.349,60 TL olabileceği, %85 kusur oranı dikkate alındığında ise davalı … Hesabının (45.349,60 TL x %85=) 38.547,16 TL’sinden sorumlu olacağı, davalı sigorta şirketinin limitleri dahilinde olduğu tespit edilmiş, alınan kök ve ek raporlar taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı 26/02/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile de mükerrer olarak davasını ıslah etmiştir.
Davacının ekonomik ve sosyal durumunun tespiti için… İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılmış ve davacının ekonomik durumuna dair tutulan tutanak mahkememize gönderilmiş, yine davalı vekilinin davanın ihbarına ilişkin sunmuş olduğu ihbar dilekçesi ihbar olunanlara ayrı ayrı tebliğ edilmiş, ihbar olunanlar davaya ilişkin herhangi bir yazılı beyanda bulunmamışlardır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının kızı …’ın trafik kazasında vefat ettiği, traktörün zorunlu mali sorumluluk sigortasının olmadığı, davacının kızının vefatı nedeniyle desteğinden yoksun kaldığı, olayın meydana gelmesinde traktörde yolcu olan kızının herhangi bir kusurunun bulunmadığı belirtilerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili talebine ilişkin tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu meydana gelen trafik kazasında taraflara ait kusur durumları alınan bilirkişi ve ATK Trafik İhtisas Kurulu raporu ile tespit edilmiş, alınan her iki raporun da birbirini teyit eder nitelikte olduğu anlaşılmıştır. Davacının talep edebileceği tazminat miktarının dava konusu kazanın meydana gelmesindeki kusur oranına isabet eden miktarının alınan bilirkişi raporu ile 38.547,16 TL olduğu tespit edilmiş, bu tespit mahkememizce de dava konusu olaya, bilimsel verilere ve hayatın olağan akışına uygun bulunarak kabul ve takdir edilmiştir. Davacı tarafça kısmi alacak davası açılması ve daha önce ıslah ile bedelin 88.470,97 TL’ye çıkartılması sebebiyle davacının davasının kısmen kabulü ile, 38.547,16 TL’nin dava tarihi olan 14/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kız çocuklarında desteğe başlama yaşı 22 olarak esas alınması ve davacı annenin ev hanımı olması sebebiyle yetiştirme gideri tenzili yapılmaksızın destek tazminatının hesaplanması gerektiği gözönüne alınarak davanın kısmen kabulüne ve 38.547,16 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş, ilk ıslah ile dava konusu müdeabbih 88.470,97 TL’ye yükseltildiğinden kalan kısım içinse davanın reddine karar vermek gerekmitir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile, 38.547,16 TL’nin dava tarihi olan 14/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Kalan kısımlar yönünden davanın REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.633,15 TL harçtan, peşin alınan 25,20 TL peşin harç, 292,00 TL ıslah harcı, ve 144,65 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 461,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.171,30 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince kabul edilen miktar üzerinden (38.547,16 TL) 4.590,19 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince reddedilen miktar üzerinden (49.923,81 TL) 5.841,62 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Bilirkişi ücreti 1.700,00 TL ve 212,50 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.912,50 TL yargılama giderinin (davanın kabul ve red oranına göre) (0,4357) 833,27 TL ile başlangıçta yatırılan peşin harç + ıslah harçları 461,85 TL olmak üzere toplam 1.295,12 TL davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …