Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/863 E. 2021/81 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2014/863 Esas
KARAR NO:2021/81

DAVA:İflas (İflasın Açılması)
DAVA TARİHİ:21/02/2012
KARAR TARİHİ:03/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Açılması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı arasındaki ticari satım sözleşmesi gereği davalı şirkete muhtelif cins, tip ve ebattaki malın satımı ve tesliminin gerçekleştirildiğini, davalı şirketin bu satım ilişkisinden kaynaklanan satım bedeli ödeme borcunu yerine getirmemesi üzerine alacağın tahsili için ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibi ile davalının borcu bulunmadığı ve fatura muhteviyatı malın teslim alınmadığı yolunda beyanda bulunarak haksız ve kötü niyetli olarak itirazda bulunduğunu, fakat taraflar arasındaki akdi ilişkinin inkar edilmediğini, taraflar arasındaki mevcut ticari ilişki nedeniyle davacı şirketin davalı borçludan takip konusu faturalar karşılığı 24.720,06TL asıl alacak ve 524,22TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.244,28TL alacaklı olduğunu belirterek, borcun ödenmemesi ve davalı şirketin haksız ve kötü niyetli itirazı karşısında İİK 174 ve devamı maddeleri hükümlerinden hareketle vaki itirazın kaldırılarak davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davalı firmanın yurt içinde devlet kurumları dahil olmak üzere bir çok firmaya gıda maddesi tedarik etmekte olduğu, firma faaliyetlerine devam etmekte olup, halen yurt genelinde bir çok şirketin gıda ve yemek işlerini yürüttüğünü, huzurdaki davanın konusu alacak ile ilgili davacı davacı tarafından ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi yapıldığını, söz konusu icra takibine davalı firmanın herhangi bir borcu bulunmadığından itiraz edildiğini, davacı yanın iddia ettiği gibi davacıya gönderilen tebligatın ve ödeme emrinin içeriğine bakıldığında iflasa ilişkin herhangi bir talep yada ihtar bulunmadığını, gönderilen ödeme emrinin ilamsız takiplerde gönderilen Örnek 7 numaralı belge olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı 13/04/2012 tarihli yetkisizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiş, taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, faturalar, sevk irsaliyeleri, kargo teslim belgeleri, davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, ticaret sicil gazetesi, ilanlar, Yargıtay içtihatı, cari hesap dökümleri, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
Davalı şirketin ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde; … Ticaret Sicil Memurluğunda … sicil numarası ile kayıtlı olan davalı şirketin son tescilini 14/02/2012 tarihinde yaptırdığı görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişiler SMMM …, Ticaret Hukuk Yard Doç Dr … ve İcra İflas Hukuku Prof Dr … tarafından tanzim olunan 22/07/2012 tarihli bilirkişi raporunda; davacı ile davalı arasında dava konusu alacakla ilgili aralarında bir sözleşmenin var olmadığını, davacı ile davalı arasında yasal defter ve belgelere göre aralarında ticari bir ilişkinin var olduğunu, davacı vekili vasıtasıyla 23/01/2012 tarihli 11 nolu örnek iflas yolu ile adi takipte ödeme emri tanzim edildiğini, borcun sebebi olarak muhtelif tarih ve meblağlı faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağı olduğunu, iş bu ödeme emrinin 26/01/2012 tarihinde daimi çalışan …’a tebliğ edildiğini, davalı yanın 7 günlük yasal süresi içerisinde 30/01/2012 tarihinde itiraz ettiğini ve davalının yapmış olduğu vaki itirazı üzerine takibin durmuş olduğunu, borçlunun itirazının yerinde olmaması sebebiyle depo kararı verilmesi gerektiğini ve depo emrine rağmen ödenmemesi durumunda bir sonraki oturumda iflasına karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından davalıya alacakla ilgili BKnun 101’de belirtilen usulüne uygun ihtarname çekilmediğinden temerrüt şartlarının oluşmamış olduğunu, yapılan incelemeler neticesinde, davalının takip tarihi itibariyle davacı yana 24.720,06TL borçlu olduğunu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 24.720,06TL alacaklı olduğunu, davalının dava tarihi itibariyle davacı yana 24.720,06TL borçlu olduğunu belirtmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 12/11/2013 tarihli bilirkişi ek raporunda; 26/12/2013 dava tarihi itibariyle depo emrine esas teşkil edecek miktarın 29.058,18TL olduğunu belirtmişlerdir.
Davalı …AŞ aleyhine açılan ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından verilen kararın incelenmesinde, 29/08/2012 tarihinde davacı … AŞ tarafından davalılar … Ltd Şti, … AŞ, … Hiz AŞ aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki alacakların tahsilline yönelik iflas davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda … esas … karar sayılı 20/11/2014 tarihli karar ile davalı şirketlerin iflasına karar verildiği, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek 09/05/2019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizin 17/06/2020 tarihli celse ara kararı ile, davacı tarafa iflas müdürlüğüne alacak kayıt kabul başvurusu yapılıp yapılmadığı hususunda beyanda bulunmak üzere süre verilmiş, davacı tarafça yazılı beyanda bulunulmamış ise de, 03/02/2021 tarihli celsedeki beyanında, alacak başvurusunda bulunduklarını, ancak henüz cevabi yazının tebliğ edilmediğini beyanla, davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibinde davalının itirazının kaldırılarak davalı şirketin iflasına karar verilmesi talebine ilişkindir.
2004 sayılı İİKnun 174.maddesinde “Alacaklı, borçlunun itiraz ve şikayetinin kaldırılmasını ve iflasına karar verilmesini ticaret mahkemesinden istiyebilir. Mahkeme 158 inci madde uyarınca iflas davasını karara bağlar.”denilmektedir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın 2004 sayılı İİK’nun 173.ve 174.maddesi uyarınca açılmış olarak açılmış iflas davasıdır. Anılan yasanın maddesinde alacaklı, borçlunun itiraz ve şikayetinin kaldırılmasını ve iflasına karar verilmesini yetkili mahkemeden isteyebileceği düzenlenmiştir. Mahkememizce iflas talebinin İİK’nun 166/2. Maddesi uyarınca yasal ilanlarının yapıldığı, davacının alacağının tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yapıldığı, yargılama aşamasında davalı şirket hakkında ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında 20/11/2014 tarihli karar ile iflasına karar verildiği, iflas kararının Yargıtay incelemesinden geçerek 09/05/2019 tarihinde kesinleştiği görülmekle, bu itibar ile aynı şirket hakkında ikinci bir iflas kararı verilemeyeceğinden, mahkememizdeki davanın konusunun kalmadığı anlaşılmakla, konusu kalmayan işbu dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMAĞINA,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 21,15TLnin mahsubu ile bakiye 38,15TLnin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/02/2021

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI