Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/806 E. 2018/1028 K. 27.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/806
KARAR NO : 2018/1028
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/08/2011
KARAR TARİHİ : 27/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının mimar olup, …’te bulunan…’e ait hasarlı lojman binalarının onarımı çalışmalarında yüklenici … AŞ ile koordinatör alt yüklenici olan davalı … Şti.nin sözleşme ile kararlaştırılan işlerini yaptığını, diğer davalı ile… Ltd.nin ortaklık ilişkisi içinde olan kişiler olduğunu, davacının işçisi olan …’in 06/10/2007 tarihine kaza geçirip yaralandığını, davacının iş bedeli olarak davalı … Ltd’den aldığı çeki kazazede …’e verilmek üzere davalı şirket yetkilisi olan diğer davalıya tevdi ettiğini, davalının teslim aldığı bu çeki kazazede işçiye teslim etmediğini, davacıya da iade etmediğini, bu nedenle 20.000 TL tutarında haksız menfaat sağladığını belirterek söz konusu bedelin 20/02/2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının aralarındaki iş ilişkisi gereği üstlendiği bir kısım işleri eksik yapması ve yarım bırakması nedeniyle kendisine 05/12/2007
tarihli ihtarnamenin tebliğ edildiğini, bu kapsamda bir kısım cezai şartların ödenmesi gerektiğini, davacının geç teslim ettiği her gün için 3.500 TL ve mühendis bulundurmadığı için her gün için 1.500 TL ödemesi gerekirken ödemediği , ayrıca şantiyedeki molozları kaldırması gerekirken kaldırmaması nedeniyle bu işinde ücret karşılığında kendilerince yaptırıldığını, Taşeronluk Sözleşmesine konu iş devam ederken davacı işçilerinden … iş kazası geçirmesi nedeniyle davacı ile sulh görüşmeleri yapıldığını, ancak sonuç vermeyince olayın yargıya taşındığını, Çüngüş SCM nin… esas ve Çüngüş AHM… esas sayılı dosyaları üzerinde yargılamanın sürdüğünü, taşeronluk Sözleşmesi 17 maddesi gereği davacının iş kazası gereğince doğan tüm iş kazası nedeniyle doğan tüm tazminatları ödemekle yükümlü olduğunu, ayrıca yukarıda belirtilen eksik ve yarım bırakılan işler nedeniyle kendilerine 100.000 TL yi aşan borcu bulunduğunu, ayrıca ekli 20/02/2008 tarihli ibraname gereği davacının kendilerine hiçbir ödemesinin bulunmadığı yönünde imzasının olduğunu, davacının bilahare kazazede işçi ile sulh yoluna gidilmediğinden bu miktarların davaya konu çeke mahsup edilmesini isteyip, bunun kabul edilerek çek bedelinin davacının borçlarına mahsuben alındığını, bu nedenle davacının davasının yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Mahkememizce verilen nihai karar temyiz incelemesine konu edilerek Yargıtay … Hukuk Dairesine gönderilmiş, Yargıtay …Hukuk Dairesi… E. – … K. Sayılı ilamı ile;
“…mahkemece davalının bildirdiği deliller, bunların toplanması ile ilgili masraflar davalılara yükletilmek sureti ile toplanıp değerlendirilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken ispat külfetinin aidiyeti konusunda yanılgıya düşülerek davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür”
gerekçesiyle bozulmasına karar verilerek, mahkememizce bozma ilamına uyulmuş ve yeniden yapılan yargılama sonucunda bozma ilamında değinilen tespit nazarında; dosya resen seçilen bilirkişilere tevdi edilerek, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden rapor alınmıştır.
Bilirkişiler İnşaat Mühendisi…, Doç. Dr. … ve Mali Müşavir …tarafından ibraz edilen 03/08/2015 tarihli raporda; davacının davasının kabul koşullarının oluştuğu, davacının 20.000,00 TL asıl alacağını ancak 30/04/2008 tarihinden itibaren işleyecek kısa vadeli kredilerde uygulanan avans faizi de ayrıca eklenerek, davalılardan (ödemede tekerrür olmaması kaydıyla) talep ve tahsil etmesinin mümkün olduğu sonucunu ulaştıklarını, ancak mahkeme hiç kuşkusuz davalı savunmaları yönünde hüküm kurmakta da muhtar olduğu sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı tarafın itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, aynı bilirkişilerce tanzim edilen 02/11/2015 tarihli ek raporda; hak ediş raporları ve davalı tarafın itiraz konusu yapmış olduğu ve davacı tarafın kusuru ile oluşan nefaset kesintilerini belirten idarenin ihale dosyasının dava dosyası içeriğinde bulunamadığından mahkeme kararı doğrultusunda ek rapor tanzimi imkanı bulunmadığını, ilgili belge ve bilgilerin davalı tarafından mahkemeye iletilmesi halinde ek rapor tanziminin mümkün olabileceği bildirilmiştir.
(2)Bilirkişilerin ek raporu üzerine … A.Ş’ye müzekkere yazılarak dava konusu ihale dosyası ve hakediş raporları cevabı celp olunmuştur.
(3)Dosya 06/10/2015 tarihli celsenin 2 nolu ara kararı dahilinde uyuşmazlık konusunun çözümü için Öğr. Grv. …, Mali Müşavir… ve İnşaat Mühendisi …ç’a tevdi edilmiş, bilirkişilerce 05/02/2018 tarihinde tanzim edilen raporda; Davalı müteahhidin davacı taşeron adına … Güçlendirme işi beton numune kırım bedeli ile… firmasına olmak üzere toplamda 1.200 + 12.238 = 13.438,00 TL ödeme yaptığı, taşeron sözleşmesine göre
söz konusu kalemlerin ödeme yükümlülüğünün davacı taşeronda olduğu, davalı … Şti’nin bu çeki, davacı taşeronun yapmış olduğu ve sonradan düzeltilmesinin mümkün olmadığı anlaşılan hatalı bir imalatta olması gerekenden daha düşük kalitede bir beton kullanması sebebiyle İdare (…AŞ) tarafından müteahhidin hakedişinden 30.663,67 TL’nin kesildiği, davacı taşeronun işçilerinden …’in bir iş kazası geçirmesi sonucu taşeronun kaza geçiren işçisine verilmek üzere dava dosyasında da fotokopisi görülen 20.000,00- TL’lik bir çeki davalılardan müteahhit … Şti yetkilisi diğer davalı …’na verdiği, bu çekin davalı… Müh. tarafından, yukarıda bahsi geçen hatalı imalat için yapılan kesintiye mahsuben alındığının savlandığı ve bu kapsamda çekte yazan 20.000-TL tutarın, nihaî karar sayın Mahkeme’ye ait olmak üzere kaza geçiren işçiye ödenmemiş olduğunun anlaşıldığı, . izah olunan açılardan bakılınca, … AŞ. Genel Müdürlüğü İnşaat daire Başkanlığı Kesin Hesap Müdürlüğü’nün 24/07/2017 gün ve 24211820/641.03.01(Karakaya. 524) E. 41590 sayılı yazısı ekindeki evrak ile kök raporda yer bulan değerlendirmeler de gözetilerek, davacı savlarının delillerle doğrudan temas eden mahkemece benimsenmesi seçeneğinde, davacı yanın istemi yönünde hüküm kurmanın da sayın (Kök Rapor’da yer bulduğu üzere) Mahkemece benimsenebileceği, eğer davacı yan yararına hüküm kurulacak olursa, 30/4/2008 tarihinden itibaren, davacı yararına kısa vadeli avans faizi ölçüsünde faize de hükmetmenin mahkemece değerlendirilebilineceğinin mümkün görülebileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Somut olayda dosya kapsamı nazarında Yargıtay bozma ilamında da değinildiği üzere dava konusu edilen ve davalı firma tarafından davacıya verilen 20.000,00 TL bedelli çekin şantiye sahasında iş kazası geçiren dava dışı işçiye verilmek üzere davacı tarafından davalı şirket yetkilisi diğer davalı …’na verildiği sabittir.
Çekin hapis hakkının kullanıldığı iddiası nazarında mahsubun haklı sebeplerle yapıldığının davalı tarafça ispatı gereklidir. Bu minvalde bozma sonrasında hazırlanan bilirkişi raporları kapsamınca yapılan tespitlere göre; söz konusu çekin yapılan iş bedeline karşılık davalı tarafından davacıya verildiği noktasında bir ihtilaf bulunmamakta ise de taraflar arasında imza edilen taşeronluk sözleşmesinin 2, 8, 12 ve 13. maddeleri uyarınca işin, davalının asıl işverenle imzaladığı asıl sözleşme hükümleri nazarında belirlenen teknik özelliklere uygun olması gerektiği ve davacının davalıya bu yönde garanti sağlamış olduğu görülmektedir. Keza söz konusu bu garantinin süresinin de işin müteahhit ve idare tarafından geçici kabul tarihini takip eden onbeş (15) sene boyunca süreceği de sözleşme ile hüküm altına alınmıştır. Bunun yanında yapılan mali analizde davalı müteahhit tarafından dava dışı … Yemek adlı firmaya 12.238 TL ödendiği, bu hususta herhangi bir ihtilaf bulunmamakla birlikte sözleşmenin 2.3 maddesince bu neviden ödemelerin taşeron tarafından yapılması gerektiği ve sorumluluğun taşeron firmaya ait olduğunun kararlaştırıldığı ayrıca asıl işveren EÜAŞ tarafından davalı müteahhidin hak edişinden sonradan düzeltilmesi ve sökülmesi mümkün olmayan hatalı imalat ile olması gerekenden daha düşük kalitede beton kullanılmış olması nedeniyle 30.663,67 TL’lik kesintinin yapıldığı, ihale makamının eksik yapılan işin bedelini davalının hak edişinden kestiği bununla birlikte taşeron davacının eser sözleşmesi mahiyetindeki taşeronluk sözleşmesi ve garanti taahhütnamesi kapsamında eksik yapılan işten ve dolayısıyla beton sınıf fark fiyatı uygulamasından sorumlu tutulması gerektiğinin takdiriyle davalının çeke yönelik kullandığı hapis hakkı ve mahsup isteminin sunulan deliller, hak ediş belgeleri ve ticari defter ve belgeler nazarında haklı ve kabul edilebilir olduğu anlaşılmış, 12.238 TL ve 30.663,67 TL’lik bedellerin toplamı, dava konusu edilen çek bedelinden fazla olduğundan çekten mahsubu gereken fazla bir miktar bulunmadığından davanın reddine ilişkin aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın REDDİNE,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 297,00 TL den mahsubu ile bakiye 261,10 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
(3)Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Davalılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 2.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
(5)Davalılar tarafından bozma öncesi yapılan 140,50 TL yargılama gideri ile bozma sonrası yapılan (bilirkişi ücretlerinden oluşan) 4.200,00 TL yargılama masrafının (tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere) davacıdan tahsil edilerek davalılara verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekilleri ve davalı asilin yüzüne karşı 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”