Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/697 E. 2018/770 K. 07.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/697
KARAR NO : 2018/770
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 22/09/2014
KARAR TARİHİ : 07/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden 2.500 TL, … E. Sayılı dosyası üzerinden 12.000 TL, … E. Sayılı dosyası üzerinden 5.000 TL, … E. Sayılı dosyası üzerinden de 5.000 TL üzerinden çeşitli icra takipleri başlattığını, davalının daha sonra bu icra takiplerini usulsüz şekilde ve dosya borçluları farklı olmasına rağmen, müvekkiline hiçbir bildirim yapmadan tüm dosyaları İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden birleştirdiğini, gelinen aşamada müvekkilinin taşınmazının satış işlemlerinin başlatıldığını, müvekkilinin icra dosyaları nedeniyle davalıya hiçbir borcunun olmadığını, çekler ve senet üzerinde çeşitli tahrifatların yapıldığını belirterek, öncelikle ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptalini, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı hakkında başlatılan takiplerin borçluya usulüne uygun uygun olarak tebliğ edildiğini, yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğinden takiplerin kesinleştiğini, davacının dosya borçlarına itiraz etmeyip, satışın yapılacağı gün satış işlemlerini durdurmak ve müvekkilinin alacağını temin etmesini engellemek için huzurdaki davayı açtığını, icra dosyalarının birleştirilmesi hususunda yasa ve usule aykırı herhangi bir işlem bulunmadığını, dosya borçlusu tarafların aynı olduğunu, takibe dayanak çek ve senetler üzerinde tahrifat yapıldığı iddialarının hiçbir dayanağının olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, …Bankası …Müdürlüğüne, … Emniyet Müdürlüğüne,…Bankası … Şubesine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmış, belge asılları celbedilmiştir.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları ile celp olunan deliller, dosya kapsamı nazara alınarak taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu çek ve senet üzerindeki tahrifat iddiaları ve paraf yönünden grafolog bilirkişi…’ya tevdii olunan dosyaya tanzim olunan 13/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu “12.000” TL bedelli senet aslında; düzenleme tarihinin yıl kısmında “2010” rakamının birler basamağında evvelce aynı yerde bulunan “1” rakamından “0” rakamının sağ kavsine gelecek şekilde yararlanarak kalem ucu kalibresi, mürekkep renk tonu ve fulaj izi bakımından farklı esvafta kalem ile çiğneme, tamamlama ve üzerinden gitme (sürşarj) yoluyla “2010” mevcut haline getirilmiş olduğu, senedin tediye tarihinin rakamla belirtildiği kısmın gün bölümünde “28” rakamının onlar basamağında evvelce aynı yerde bulunan “3” rakammın üzerinde gitme (sürşarj) yoluyla “2” mevcut durumuna, birler basamağındaki “8” rakamının evvelce aynı yerde bulunan “0” rakamının üzerinden gitme (sürşaıj) ve tamamlama yoluyla “8” mevcut durumuna getirilmiş olduğu, senedin tediye tarihinin yazı ile belirtildiği kısmın gün bölümünde “28” rakamının onlar basamağında evvelce aynı yerde bulunan “3” rakamının kalem ucu kalibresi, mürekkep renk tonu ve fulaj izi bakımından farklı esvafta kalem ile üzerinden gitme (sürşarj) ve çiğneme yoluyla “2” mevcut durumuna getirilmiş olduğu, Senedin tediye tarihinin rakamla belirtildiği kısmın gün bölümünde “28” rakamının onlar basamağında evvelce aynı yerde bulunan “3” rakammın üzerinde gitme (sürşarj) yoluyla “2” mevcut durumuna, birler basamağındaki “8” rakamının evvelce aynı yerde bulunan “0” rakamının üzerinden gitme (sürşarj) ve tamamlama yoluyla “8” mevcut durumuna getirilmiş olduğu, Senedin tediye tarihinin yazı ile belirtildiği kısmın gün bölümünde “28” rakamının onlar basamağında evvelce aynı yerde bulunan “3” rakamının kalem ucu kalibresi, mürekkep renk tonu ve fulaj izi bakımından farklı esvafta kalem ile üzerinden gitme (sürşarj) ve çiğneme yoluyla “2” mevcut durumuna getirilmiş olduğu, inceleme konusu “12.000” TL bedelli senette paraf bulunmadığı, inceleme konusu “5.000” TL bedelli B- 3123391 numaralı çek aslında keşide tarihi kısmında ayın belirtildiği bölümde “5” okunur rakamının kalem ucu kalibresi, mürekkep renk tonu ve fulaj izi bakımından farklı esvafta bir kalemle evvelce aynı yerde bulunan “6” rakamının üzerinden gitme (sürşarj) yoluyla “5” mevcut haline getirilmiş olduğu, keşide tarihi alt kısmındaki paraf ile davacı …’a ait mevcut mukayese imza örnekleri arasında genel biçimsellikle, başlangıç biçimi, dönüş açı ve şekli bitiş şekli ve yeri ile işleklik derecesi, alışkanlıkları, tersim biçimi, alışkanlık vasıfları, ebat, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi gibi grafolojik tanı unsurları itibari ile farklılık saptanmadığı, davacı … ‘ın eli ürünü olduğu, inceleme konusu “5.000” TL bedelli B- 2174440 numaralı çek aslında keşide tarihi kısmında ayın belirtildiği bölümde “6” okunur rakamının kalem ucu kalibresi, mürekkep renk tonu ve fulaj izi bakımından farklı esvafta bîr kalemle evvelce aynı yerde bulunan “4” rakamının üzerinden gitme (sürşarj) yoluyla “6” mevcut haline getirilmiş olduğu, keşide tarihi alt kısmındaki paraf ile davacı …’a ait mevcut mukayese imza örnekleri arasında genel biçimsellikle başlangıç biçimi, dönüş açı ve şekli bitiş şekli ve yeri ile işleklik derecesi, alışkanlıktan, tersim biçimi, alışkanlık vasıflan, ebat, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi gibi grafolojik tanı unsurlan itibari ile farklılık saptanmadığı, davacı …’ın eli ürünü olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; sahtecilik iddiasına dayandırılan menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili dava konusu ettiği birleşen icra dosyalarına ilişkin borcun tümüne yönelik borçlu olmadıklarının tespitini istemiş olduğu halde harçlandırma toplam bedel üzerinden yatırılmamış olmakla davacı vekiline talebini açıklaması ve eksik harcı ikmal etmesi için süre verilmiş ara karar gereği yerine getirilmediğinden harçlandırılan asıl alacak miktarı üzerinden karar tesisi yoluna gidilmiştir.
Davacının iddiasının temeli tahrifat ve sahteciliğe dayandırılmıştır. Bu minvalde HMK 266. Maddesi dahilinde yazı ve imza örnekleri üzerinden alınan bilirkişi raporu teknik açıdan yol göstericidir. Rapor emsal uygulamalar dahilinde çek ve senet düzenlenme tarihlerinden önceki tarihler itibariyle tanzim olunan evrak metinleri de dahil olmak üzere yeterli sayıda celbolunan resmi belge üzerinden hazırlanmakla hükme esas alınabilir nitelikte görülmüş ve varılan teknik yöndeki nihai kanaate hakimliğimizce de iştirak edilmiştir.
Bu bağlamda uyuşmazlık konusu 12.000 TL bedelli senet yönünden düzenleme tarihi ile tediye tarihlerindeki rakamlarda değişiklikler yapıldığı sabit ise de bunlar üzerinde paraf bulunmadığı, yapılan bu değişikliklerden önceki hali itibariyle tediye tarihinin düzenleme tarihinden önce olarak göründüğü anlaşılmakla senedin kambio vasıflarını taşıyamayacağı takdir olunduğundan iş bu senede yönelik olarak davacının (talep miktarı asıl alacak bedeliyle sınırlı olmak üzere) borçsuzluğunun tespitine karar verilmesi gerekmiştir. Öte yandan İİK 72/5 fıkrası dahilinde davacı tarafça talep olunan tazminatın taraflar arasında imza edilen ve icra takip dosyalarına konu edilen diğer çekler de dikkate alınmak suretiyle takibin haksız ve kötüniyetle başlatıldığına dair yeterli kanaate erişilmediğinden reddi gerektiği takdir edilmiştir. “6102 sayılı TTK’nun 776/f maddesi uyarınca; bonolarda, düzenlenme tarihinin ve yerinin yazılması zorunludur. Yine aynı Kanun’un 778. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun’un 703/c maddesi gereğince; bononun vade tarihinin, düzenlenme gününden belirli bir süre sonraya ait bulunması gerekmektedir. Somut olayda, Adli Tıp Kurumu’nca düzenlenen 23.02.2016 tarihli bilirkişi raporuna göre; dayanak bononun 05/01/2011 olan vade tarihinin, yıl hanesinde yazılı en sondaki (1) rakamının aynı kalemle düzeltilerek 05/01/2016 haline dönüştürüldüğü tespit edilmiştir.
Bu durumda bononun tahrifattan önceki 05/01/2011 şeklinde yazılan vade tarihinin, senedin düzenleme tarihi olan 21/12/2011 tarihinden önce olduğu anlaşıldığından ve dolayısıyla senet kambiyo vasfını yitirdiğinden mahkemece, İİK’nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekirken… ” (emsal için bknz. Yargıtay 12. HD. 2016/27928 2018/1272 E.K sayılı ilamı )
Dava konusu diğer çekler üzerinde yapılan değişikliklerde ise mevcut parafın davacıya ait olduğu kesin ve net olarak ortaya konulduğundan iş bu çeklere yönelik sahtelik iddiasının haklı ve yerinde olmadığı takdir edilmiştir. Bu sebeple İstanbul … İcra Müd. … E. Sayılı dosyası üzerinden yürütülen takipte icra dosyası kapsamında birleşen (İstanbul 14. İcra Müd. 2010/30790 E. Sayılı ve yine birleşen İstanbul 14. İcra Müd. 2010/30789 E. Sayılı ve yine birleşen İstanbul … İcra Müd. … E. Sayılı dosyaları yönünden) takip dayanağı çeklerle ilgili olarak menfi tespit isteminin reddine karar verilmiştir. Reddolunan talebe dair dava açıldıktan sonra tedbir yoluyla icra dosyasına yatırılacak paranın alacaklıya verilmesinin tedbiren durdurulmasına karar verildiğinden davalı alacaklı taraf leyhine İİK 72/4 maddesince gereken şartlarının oluştuğu takdir edilmiş ve reddolunan çek bedelleri üzerinden % 20’lik oranlama dahilinde alacaklının alacağına geç ulaşması kapsamında hesaplanan 2.500 TL’nin davacıdan tahsiliyle davalıya verilmesine hükmedilmiştir.
Nihai olarak her ne kadar dava dilekçesinde uyuşmazlık konusu olduğu ifade edilmiş ise de 2.500,00 TL bedelli çek yönünden talep devam ettirilmeyip iş bu çekin menfi tespit istemine konu edilmediği bildirildiğinden buna dair ayrıca inceleme araştırma yapılması yoluna gidilmeyerek izahına çalışılan gerekçe dahilinde neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
A-)Davacının İstanbul … İcra Müd. … E. Sayılı dosyası üzerinden yürütülen takipte icra dosyası kapsamında birleşen (İstanbul 6. İcra müd. 2011/12525 E. Sayılı dosyası yönünden – 12.000,00-TL bedelli) takip konusu asıl alacak kapsamında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
B-)Davacının İstanbul … İcra Müd. … E. Sayılı dosyası üzerinden yürütülen takipte icra dosyası kapsamında birleşen (İstanbul 14. İcra Müd. 2010/30790 E. Sayılı ve yine birleşen İstanbul 14. İcra Müd. 2010/30789 E. Sayılı ve yine birleşen İstanbul … İcra Müd…. E. Sayılı dosyaları yönünden işbu dosyalar kapsamında davalıya borçlu olmadığına yönelik menfi tespit isteminin reddine,
C-)Davacı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığı takdir edilmekle reddine,
Ç-)Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin İİK 72/4 maddesi uyarınca reddedilen icra dosyaları yönünden (İstanbul 14. İcra Müd. 2010/30789, 2010/30790, 2010/30791) işbu dosyalardaki anapara miktarı toplamı üzerinden hesap edilen 2.500,00-TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 819,72 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 418,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 401,32 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(3)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca maktu vekalet ücretinden aşağı bir ücret takdir edilemeyeceğinden 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(4)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; 25,20 TL başvuru harcı, 418,40 TL peşin harç, 3,80 TL vekalet pulu, 600,00 TL bilirkişi ücretleri, 167,00 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 1.214,40 TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 594,80 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
(8)Davalı tarafından belgelendirilen herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı 5235 sayılı kanunun 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”