Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/574 E. 2018/266 K. 01.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/574
KARAR NO : 2018/266
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/09/2014
KARAR TARİHİ : 01/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1) Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil firma ile davalı / borçlu arasında düzenlenen 09/11/2009 tarihli sözleşme gereğince davalının sözleşmenin 1,3,9 maddeleri uyarınca yükümlülüklerini yerine getirmediğini, yapılan ihtarnamelere rağmen 4 senelik sözleşme kapsamında kota gereği 75.000,00-Euro + KDV kimyasal ürün alımı edimini sözleşme süresinin dolmasına rağmen yerine getirmediğini, işbu edimi yerine getirmeyen davalıların sözleşme gereği cezai şart ödemelerinin gerektiğini ve icra takibine itirazlarının haksız olduğunu beyanla uğranılan menfi zarara karşılık olarak fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla öncelikle davalıların İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki itirazının iptalini ve takibin devamını, sonrasında ise davalıların %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Her iki müvekkilinin de temiz bir ticari geçmişinin bulunduğunu ve basiretli bir tacir gibi davrandığını ancak davacının haksız ve hukuki mesnetten uzak iddialarıyla açılan işbu davanın reddinin gerektiğini, davacının henüz süresi dolmadan kararlaştırılan kotayı dolduramayacağını ileri sürerek sözleşmeyi fesh ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 3000 ürün kotalı olduğunu ve bu kotanın doldurulmasıyla yada kota doldurulmamış olsa bile 5 yıl süre sonunda sona erme hükmünü içerdiğini, ayrıca sözleşmede aylık ya da sipariş başına alınacak mal miktarı hakkında bir düzenleme bulunmadığını, davacının davalılar ile olan ticari ilişkisini diğer potansiyel müşterilerine referans olarak gösterdiğini, davalı müvekkillerinin fahiş kira artışlarına güvensiz bir seyir içinde olan kur artışına rağmen basiretli bir tacir gibi davranarak işletme faaliyetlerini sonlandırma kararı almak zorunda kaldığını beyanla davanın reddi ile davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, yargılama sürecinde yazılan müzekkereler ve tarafların sunmuş oldukları deliller kapsamında; taraflar arasında imzalanan 09/11/2009 tarihli sözleşme sureti, davalılara 01/03/013 ve 02/05/2013 tarihli ihtarname suretleri, …A.Ş. arasında imzalanan kira sözleşmesi, … A.Ş.’ye iade edilen makinalara ait imzalı tutanak, davalılardan …’ya ait 2009 hesap yılı kurumlar vergisi beyannamesi, tek düzen hesap planı ayrıntılı bilanço ve ayrıntılı gelir tablosu çıktıları celp olunmuştur.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için bilirkişiler mali müşavir… ile Hukukçu…’e tevdi edilmiş olup, tanzim olunan 07/10/2015 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın 07/05/2013 tarihinde borçlu olduğu iddiasıyla davalılar aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile toplam 29.504,85-Euro icra gideri vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek %6 yıllık faiz ile tahsilini talep ettiğini, davalıların işbu takibe itirazları sonucu icra takibinin durdurulduğunu ve itiraz nedeniyle itirazın iptali davasının açıldığını, dosya kapsamına 25/08/2007 – 15/07/2008 – 09/11/2009 tarihli sözleşme ve ihtarnamelerin sunulduğunu, davacı tarafın ticari defter yemiye kebir ve envanter defterleri incelendiğinde usulüne uygun tutulduğu ancak davalıların ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmadığının anlaşıldığı, dosya kapsamındaki taraflar arasında imzalanan sözleşme maddelerinin ve düzenlenmiş olan ihtarnamelerin incelendiği, tarafların ticari defter kayıtlarına göre davalıların sözleşme kapsamında almayı taahhüt ettiği bedelden daha eksik alım yapmış olduğunun görülebileceğini, davacı şirket ile davalı borçlu şirketler arasında imzalanan 09/11/2009 tarihli sözleşme uyarınca davalılara yapılan ihtarnamelere rağmen 4 senelik sözleşme kapsamında kota gereği 75.000,00-Euro + KDV kimyasal ürün alımı taahhüdünde bulunulduğu ancak sözleşme süresinin dolmasına rağmen yerine getirilmediği anlaşılmakla sözleşmenin 9. Maddesi gereği 84.057,00-Euro + KDV cezai şart ödeme yükümlülüğü doğduğu ancak icra takibindeki talebe bağlı kalmak gerekirse davacı tarafın davalılardan 29.500,00-Euro yani 2,3681 kur ile 69.858,95-TL alacaklı olduğunun hesaplandığını, davalının temerrüdüne dair bir belge ve iddia olmaması nedeniyle takip öncesine ilişkin işlemiş faiz hesaplaması yapılmadığını, tarafların icra inkâr tazminatı yada benzer taleplerinin sayın Mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatinde olduğunu bildirilmiştir
(3)Mahkememizin 09/02/2017 tarihli duruşma ara kararı gereğince dosya ek rapor sunmak üzere bilirkişilere tevdii edilmiş olup tanzim olunan 19/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … .. Şti tarafından dosyaya sunulan 2009 / 2014 yılları arası ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunu, davalı … .. A.Ş.’ye ait 2009 / 2013 yılları arası ticari defterlerin usulüne uygun tutulmadığını, Tasfiye halinde…A.Ş.’ye ait 2009 / 2013 yılları arası ticari defterlerin usulüne uygun tutulmadığını, dosya münderecatında yapılan incelemelere göre davacı yanın davalı yanlardan 29.500,00-Euro x 2,3681 kur olmak üzere 69.858,95-TL alacaklı olduğunu, davalı şirketlerin yıl sonu öz varlığı kontrol edildiğinde alacak bedelini davalıların fazlasıyla karşılayabildiğini ancak davalı şirketlerden olan Tasfiye halinde …A.Ş.’nin 2016 yılı öz varlığının -421.642,33-TL olduğu anlaşılmakla 2016 yılı sonu itibariyle borca batık ve acz halinde olduğunu, davacı tarafın 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 07/05/2013 tarihinden itibaren Euro alacağına Merkez Bankasının 1 yıl vadeli Euro mevduata verdiği en yüksek faiz oranı üzerinden faiz ve değişen oranlarda avans faiz talep edebileceği, tarafların inkar tazminatı ile diğer benzer taleplerinin sayın Mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatinde olduğunu bildirilmiştir
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık taraflar arasında imza edilen 09/11/2009 tarihli sözleşme kapsamında davalı tarafça işlem kotasının doldurulmaması nedeniyle davacının cezai şart alacağına hak kazanıp kazanmadığının tespiti noktasında toplamaktadır.
Her ne kadar davalılarca sözleşme süresinin dolmadığı ve feshin haklı olmadığı öne sürülmüş ise de bu savunmaya itibar edilmemiştir .
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde taraflar arasında imza edilen 09/11/2009 tarihli sözleşme uyarınca davalıların tüm temizlik ve kişisel bakım ürünlerini (winterhalter adı altında) davacıdan tedarik edeceği, sözleşmenin 4 yıllık olduğu, her iki davalı yönünden alıma yönelik toplam işlem kotasının 75,000,00 Euro+KDV olduğu, davalı alıcıların sözleşmede üstlendiği yükümlülüklerini kısmen veya tamamen yerine getirmemesi halinde cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığı görülmektedir.
Bilirkişi heyeti tarafından ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan incelemeyle davalı … … A.Ş.nin sözleşmenin feshi tarihi itibariyle davacıdan 30.257,05 EURO mal alımı yapmış olduğu, diğer davalı …A.Ş.nin ise yine bu zaman zarfı içerisinde davacıdan toplamda 21.991,34 EURO’luk mal alımı yaptığı, buna göre belirlenen kota miktarı itibariyle davalıların 22.251,61 EURO eksik alım yapmış olduğu belirtilmektedir .
Her ne kadar davacı tarafça davalılara gönderilen ilk ihtarname tarihi 01/03/2013 tarihli olsa da ihtarın feshe ilişkin olmayıp iş bu tarih itibariyle sözleşmenin kurulmasından itibaren üç buçuk yıllık bir sürenin geçtiği, davalılar tarafından gelinen süreçte kotanın büyük ölçüde doldurulmamış olduğu, belirlenen süre dahilinde ihtarnameye olumlu yanıt vermeyen davalıların ön görülen kota miktarının kalan kısa süre dilimi içerisinde doldurmalarının beklenemeyeceği gibi davacı tarafça sözleşmenin 02/05/2013 tarihinde feshedildiği, her iki ihtarname keşide tarihli itibariyle de davalıların davacıdan sözleşme konusu herhangi bir ürün almadıkları, gelinen bu süreçte davalılar tarafından öne sürülen sözleşme süresinin dolmadığından kaynaklı olarak sözleşmenin davacı tarafça feshedilmesinin hukuka aykırılık oluşturduğu yönündeki savunmasına itibar edilemeyeceği, bu durumun hakkın kötüye kullanılması yasağına da aykırılık oluşturacağı ve davacı tarafça tanzim olunan 01/03/2013 ve 02/05/2013 tarihli ihtarnameler nazarında feshin haklı sayılmasının gerekeceği takdir edildiğinden, davacının cezai şart alacağının sözleşmede yer alan bedel içerisinde kaldığı ve yine bilirkişi raporu dahilinde yapılan mali yöndeki tespite göre davalıların mahvına da sebep olacak ölçüde bulunmadığı anlaşılmakla davalılar tarafından uyuşmazlık konusu icra takibine yapılan itirazın kaldırılması gerektiği takdir edilmiştir. Alacağın likit nitelikte görülmediği ve tespiti yargılamayı gerektirdiğinden de icra inkar tazminatının reddine dair karar verilerek neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KABULÜ ile;
Davalıların İstanbul … İcra Müd. … esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazlarının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, asıl alacak miktarı olan 29.500,00-Euro üzerinden işbu bedele takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca kamu bankalarının Euro cinsinden uyguladığı (Talep gereği yıllık %6 oranını geçmemek kaydıyla) 1 yıllık en yüksek mevduat faizi uygulanmak suretiyle devamına,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir kabul edilemeyeceğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 4.772,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 845,05 TL + 348,20 TL (icra veznesine yatan) olmak üzere toplam 1.193,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.579,59 TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 8.035,75 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Davacı tarafından yapılan; 24,30 TL başvuru harcı, 1.193,25 TL peşin harç, 3,75 TL vekalet pulu, 1.650,00 TL bilirkişi ücreti, 206,20 TL müzekkere, posta, tebligat masraflarından oluşan toplam 3.077,50 TL yargılama masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(6)Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
Hakim …
¸

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince bu belge elektronik imza ile imzalanmıştır.”