Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/375 E. 2018/1351 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA: Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ: 09/04/2012
KARAR TARİHİ: 19/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … AŞ’nin 18/04/2013 tarihinde 5 ortak ve 50.000,00 TL sermaye ile kurulduğunu, daha sonra sermayesini 1.800.000 TL’ye yükselttiğini, 08/12/2003 tarihinde Türk Akreditasyon Kurumu denetimlerinden geçerek A tipi araç muayene istasyonu olarak hizmet verme imtiyazını elde ettiğini, bu imtiyaz ve işletme üst yapı düzenini … AŞ’ne 2.300.000 TL’ye sattığını, elde ettiği gelir ile halen şirket merkezi olarak görünen … adresindeki binayı satın aldığını, şirketin 2010 ve 2011 yılı kurumlar vergisi beyannamesi ve yönetim kurulu faaliyet raporları incelendiğinde yönetim kurulunun planlı bir şekilde hareket ederek şirketin tek işletme varlığı olan araç muayene istasyonunu sattığı ve satıştan elde ettiği hasılat ile bir gayrimenkul aldığı, satış nedeni ile oluşan kârı dağıtarak şirketin ödeme gücünü tükettiği, ana sözleşmede yer almadığı halde şirket kaynaklarından hatta son kaynağını da yönetimde yer alan … Derneği’ne bağışladığı, elinde olan son varlığı da yönetim kurulu kararı ile satma kararı alındığı, şirketin varlığı kalmadığı ve tasfiye edilecek duyurusu yapıldığını, şirket ortaklarına baskı yapılarak hisselerinin satılmaya zorlandığını, yine şirketin 23/12/2011 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda alınan 2, 3 ve 4 nolu kararların kanuna aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini beyanla anılan nedenlerle davalı şirketin 23/12/2011 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda alınan 2, 3 ve 4 nolu kararların iptaline karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, davalı şirkette %0,5 (1/200) hisse sahibi olduğunu ve ödenmiş sermaye oranına göre hisse bedelinin 9.000,00 TL olduğunu, davacı yanın şirketteki hissesinin sermaye değerinin daha yüksek bir bedel ile satın alınmadığından huzurdaki davayı açtığını, davacı yana hissesini satması için 20.000,00 TL önerildiğini, ancak davacı tarafın 75.000-100.000 TL civarında bir bedel talep ettiği için anlaşılamadığını, davalı şirketin davaya konu edilen taşınmazı 28/07/2008 tarihinde satın aldığını, Araç Muayene İstasyonunun ise 04/09/2009 tarihinde satıldığını, satış işleminin 2.300.000 TL bedelle gerçekleştiğini, muayene satış istasyonunun satılma sebebinin muayene istasyonlarının özelleştirilmesi olduğunu, yine satın alınan taşınmaz hakkında Belediye tarafından yıkım kararı alındığını, davacı tarafın davalı şirketi gerçek dışı beyanlarla itham ettiğini, yine davacı tarafın iptalini talep ettiği genel kurul kararlarının yasaya uygun olduğunu, anılan nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davalı şirketin 23/12/2011 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda alınan 2, 3 ve 4 nolu kararların iptaline karar verilmesine yönelik genel kurul kararı iptali davasıdır.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Prof.Dr…. ve Öğr.Gör.Dr….tayin edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan raporda; davalı şirketin yönetim kurulu kararı ile 2010 yılı hesap döneminde 65.000,00 TL tutarlı dava dışı tüzel kişiliğe bağış yapmış olmasının şirketi ve ortaklarını zarara uğrattığından 23/12/2011 tarihli olağan genel kurulunun 2010 yılına ait 2 nolu yönetim kurulu ve denetçüi faaliyet raporlarının kabulüne, 3 nolu bilanço ve gelir tablosunun kabulüne ve 4 nolu yönetim kurulu ve denetçi ibrasına ilişkin kararların muhalefet şerhi tutanağa geçirilen davacı ortak tarafından iptalinin talep edilebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı şirketin ihyasına ilişkin olarak açılan İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; mahkemece … Esas-… Karar ve 01/12/2016 tarihli karar ile…Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün… sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde… Şirketi’nin yeniden ihyası ile sicile kaydına, son tasfiye memuru …’ın yeniden tasfiye memuru olarak görevlendirilmesine karar verildiği, mahkemece verilen işbu kararın Yargıtay denetiminden geçerek 23/11/2017 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının beyanları, İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı ihya davası, ibraz edilen deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 23/12/2011 tarihli genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinde şirkete ait taşınmazın satışına ilişkin herhangi bir karar alınmadığı, yeni yönetim kurulunun seçildiği ve dolayısıyla şirketin tasfiyesine yönelik bir durumun söz konusu olmadığı anlaşılmıştır. Daha önce sahip olunan araç muayene istasyonunun satışının daha önceki dönemde gerçekleşmiş olması ve iptali istenen genel kurul toplantısında bu konuda bir karar alınmamış olması nedeni ile bu husus değerlendirmeye açık değildir. Bu durumda davacının iptal talebinin somut nitelik taşıyan iki husus kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Bunlardan birinci taşınmaz alımı olup, davacı şirketin… Mahallesi, Demirciler Mevkiinde tapunun 122 pafta, 88 ada, 13 parsel numarasında kayıtlı 124,50 m2 yüzölçümlü, altında dörk dükkanı olan iş hanını dava dışı …AŞ’den 2.280.000 TL satış bedeli ile satın aldığına dair Beyoğlu Tapu Müdürlüğü’nün …yevmiye nolu ve 28/07/2008 tarihli tapu belgesi dosyada mevcut olup, taşınmazın alımının 2008 yılında yapılmış olduğu ve 2010 hesap dönemi itibari ile bu alım işleminin şirketi zarara uğratmadığı bellidir. İkincisi ise bağış işlemine ilişkin olup, bağış için davalı şirketin 2010 yılına ait ticari defterlerine göre düzenlenen kurumlar vergisi beyannamesi, bilanço, gelir tablosu ve mizanı incelendiğinde şirketin 1/09/2010 tarihli ve 55 sayılı yönetim kurulu kararı ile … Derneği’ne 65.000,00 TL bağışta bulunulmasına oybirliği ile karar verildiği görülmüş, bu bağışın yevmiye defterinin 45.sayfasında 689 kodlu kanunen kabul edilmeyen giderler hesabına intikal ettirildiği, ilişkili kişilerle gerçekleştirilen tranfer fiyatlandırılmasına ilişkin işlemler tablosunda yer aldığı, kanunen kabul edilmeyen giderler kapsamında kurumlar vergisi matrahına dahil edildiği görülmüştür. Yani kanunen kabul edilmeyen giderler kapsamında kurumlar vergisine tabi tutulsa da davalı şirketin farklı bir tüzel kişiliğe sahip … Derneğine ivazsız kaynak aktırımı anlamında yapılan bu bağışın, şirketin ve dolaylı olarak şirket ortaklarını zarara uğratacağı, bu nedenle davalı şirketin yönetim kurulu kararı ile 2010 yılı hesap döneminde 65.000,00 TL tutarlı dava dışı tüzel kişiliğe bağış yapmış olmasının şirketi ve ortaklarını zarara uğrattığı anlaşılmakla 23/12/2011 tarihli olağan genel kurulun 2.maddesi ile alınan 2010 yılına ait faliyet raporunun kabulü, 3.maddesi ile alınan bilanço ve gelir tablosunun kabulü ve 4.maddesi ile alınan yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin kararların ayrı ayrı iptallerine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalı şirketin 23/12/2011 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda gündemin 2.maddesi ile alınan 2010 yılına ait faliyet raporunun kabulü, 3.maddesi ile alınan bilanço ve gelir tablosunun kabulü ve 4.maddesi ile alınan yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin kararların ayrı ayrı iptallerine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 21,15 TL’nin mahsubu ile bakiye 14,75 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 400,00 TL bilirkişi ücreti ve 139,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 539,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …