Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/232 E. 2018/1002 K. 19.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/232
KARAR NO : 2018/1002
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/07/2014
KARAR TARİHİ : 19/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 30/07/2012 tarihli “… Kampüsü” inşaatı taşeron sözleşmesi yapıldığını, sözleşmeye istinaden davalı tarafından davacıya yer teslimi yapıldığını ve inşaat işinin tamamlanarak teslim edildiğini, yapılan hizmetlerin davacı şirket tarafından gereklerine uygun olarak faturalandırıldığını, tüm hizmet ve edimlerin davacı tarafça yerine getirildiğini, ancak ödemelerin davalı tarafından yapılmadığını, davalı şirketin ödemelerini sözleşme çerçevesinde yapmadığından aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından icra takibine itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, davalı tarafın itirazlarını haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları incelendiğinde bu durumun ortaya çıkacağını, anılan nedenlerle davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ilişkinin müteahhitlik ve taşeronluk ilişkisi olduğunu, dava konusu yapılan iş kapsamında davalı şirketin üstlenmiş olduğu bir okulun elektrik işinin davacı firmaya taşeron edildiğini, hakediş olarak teslim edilen iş gereği de karşılıklı borç alacak ilişkisine girildiğini, bu süre zarfında davalı şirket tarafından davacıya olan borçların süresinde ödendiğini, bakiye borç alacak ilişkisi nedeniyle de işlerin sonunda karşılıklı mutabakata varılarak davalı şirketin davacıya olan bakiye tüm borcunun ödendiğini, hatta halihazırda davacıdan alacaklı olduğunu, bu konuda devam eden icra takibinin bulunduğunu, dava konusu iş ile ilgili olarak davacının maliyeti düşürmek vs.nedenlerle kendi işçilerinin davalı şirket yanında sigortalı olarak çalıştırılmasını ve tüm ücret ve diğer haklarının davalı şirket tarafından ödenerek daha sonra oluşacak hak edişlerinden mahsup edilmesinin talep edildiğini, davalı şirketçe de davacının bu talebine uygun olarak davacının tüm çalışanlarının davalı şirket nezdinde sigortalı gösterildiğini ve tüm ücretlerinin ödendiğini, iş bitiminde de yine davacının talebi gereği bu işçilerin çıkış işlemlerinin yapıldığını ve karşılıklı mutabakat yapılarak davacı firmaya iade fatura düzenlendiğini, dolayısı ile davacı lehine hak ve alacağın söz konusu olmadığını, anılan nedenlerle haksız ve yasaya aykırı işbu davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı ile davalı arasındaki taşeron sözleşmesi uyarınca, davalı tarafından sözleşme çerçevesinde gerekli ödemelerin yapılmaması sebebiyle, davacı tarafça başlatılan İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 441.330,72 TL asıl alacağın tahsili amacı ile 25/02/2014 tarihinde takip başlatıldığı, başlatılan takibe davalı tarafın itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, esas davanın ise yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Mali Müşavir… tayin edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 18/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda; davacının incelenen 2012-2014 yılı defter kayıtlarına göre davalıdan 12/0/2014 tarihi itibariyle 441.330,72 TL alacak kayıtlı olduğu, davalının incelenen 2012-2014 yılı defter kayıtlarına göre davacıya 12/02/2014 tarihi itibariyle 106.276,69 TL borçlu kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki cari hesap farkının 11/02/2014 tarih ve 611189 nolu faturadan kaynakladığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizce bu sefer dosyanın SGK Uzmanı, İnşaat Bilirkişisi ve Mali Müşavirden oluşan bir heyete tevdi edilerek tarafların defter ve kayıtları ile düzenlenen hak ediş belgeleri ile SGK kayıtları incelenmek sureti ile davacı tarafın hak edişlerden oluşan alacağının ve taraflar arasındaki cari hesap alacağının tespitine, yine davacı alacağının tespiti, davacının davalıdan hak edişlerden kaynaklı bir alacağı tespit edilecek olur ise söz konusu sözleşmeye konu edilen işyeri bildiriminin davalı şirketçe yapıldığı da gözönüne alınarak davalı şirket tarafından davacı şirket çalışanlarının SGK primlerinin ödendiği iddiası dikkate alınarak davalı tarafça davacı işçilerine ait SGK primleri ödenmiş ise bu miktarların davacı hak edişlerinden düşüm yapılmak sureti ile icra takip tarihi ve dava tarihi itibariyle ayrı ayrı davacı alacağının hesaplanması bakımından rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Mali Müşavir …, SGK Uzman… ve İnşaat Mühendisi …’in tayinine karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 22/09/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin 2012-2013-2014 yılına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, defterlerin HMK 222.maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı şirketin 2013-2014 yılına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, defterlerin HMK 222.maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin sahibi lehine delil olan ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davalı şirketten 441.330,72 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin sahibi lehine delil olan ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davacı şirkete 106.276,69 TL borçlu olduğu, davacı ile davalı arasındaki 441.330,72 TL – 106.276,69 TL = 335.054,03 TL cari hesap farkının davalı tarafından davacı şirkete düzenlenen 11/02/2014 tarihli 611189 nolu iade faturasından kaynaklandığı, davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunmayan davalı tarafından düzenlenen bu iade faturasının muhteviyatının davacının tüm çalışanlarının davalı şirket nezdinde sigortalı gösterilmiş ve tüm ücretlerin davalı şirket tarafından ödenmesi suretiyle düzenlendiği, davalı tarafından düzenlenen bu fatura içeriğinin doğru olduğu ve SGK primlerinin davalı şirket tarafından ödenmek suretiyle davacıya fatura edildiği, bu doğrultuda davacının davalı şirketten 106.276,69 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin takip tarihinden dava tarihine kadar davacı şirkete herhangi bir ödeme yapmadığı, davalı şirketin takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından davacının takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faiz oranı üzerinden faiz talep edebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Yine mahkememizce davacı tarafın itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan ek raporda; davanın tarafları arasında imzalanan taşeron sözleşmesi gereği davalı … Şirketine verilmesi gereken %3,5’lik payın (94.703,07 TL) davacı … hakedişinden düşülmüş olduğu, bu nedenle davalının söz konusu bu %3,5’lik payı tekrardan davacıdan talep etmesinin haklı olamayacağı, davanın taraflar arasında varılan mutabakata dayanarak davalı … Şirketi tarafından davacı … Şirketine kesildiği anlaşılan KDV dahil 335.054,03 TL tutarlı iade faturasının haklı bir fatura olduğu ve davacı … Şirketi’nin alacaklarından düşülmesi gerektiği, davacının davalı şirketten 106.276,69 TL alacaklı olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları, hakediş belgeleri, faturalar, tarafların ticari defter ve belgeleri ve bunlar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemeleri ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığından; davacı ile davalı arasında …Kampüsü inşaatının yapılması hususunda taşeron sözleşmesinin yapıldığı, davacı tarafından söz konusu işin tamamlanarak davalıya teslim edildiği, esasen taraflar arasında gerek hakedişler, gerekse davacı tarafından davalıya kesilen faturalar yönünden bir ihtilafın bulunmadığı, davacı tarafından kesilen faturaların hem davacı, hem davalı tarafın ticari defter ve belgelerinde kayıtlı olduğu, taraflar arasında ihtilafın sözleşme kapsamında davacının yükümlülüğünde olmasına rağmen davacıya ait işçilerin iş yeri sicil dosyası açtırması gerekirken iş yeri sicil dosyası açtırmayıp davacı uhdesinde çalışan işçilerin, davalı çalışanı gösterilmesi sebebi ile işçilik maliyetlerinin davalı tarafından karşılanmasından kaynaklı davalı tarafından davacıya kesilen 11/02/2014 tarih … nolu 335.054,03 TL’lik (KDV dahil) faturadan kaynaklandığı, her iki tarafın ticari defterlerine göre bu fatura öncesi davacının davalıdan 441.330,72 TL alacaklı olduğu, bu faturanın düşülmesi halinde davacının davalıdan 106.276,69 TL alacağının kaldığı, taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerine göre işçilerin SGK giderlerinden davacının sorumlu olduğu, bu itibarla davalı tarafından SGK gideri olarak kesilen 11/02/2014 tarih… nolu 335.054,03 TL’lik faturanın davacı alacağından düşülmesi gerektiği, bu itibarla davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 106.276,69 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından, takibin bu miktar üzerinden devamına karar vermek gerekmiş, yine İİK 67/2.maddesi uyarınca alacak faturaya ve cari hesaba dayalı olması nedeniyle belirlenebilir ve likit olduğundan davalı aleyhine hükmedilen alacak bedelinin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL / KISMEN REDDİ ile davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın, 106.276,69 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca hükmedilen 106.276,69 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 21.255,33 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kalan kısımlar yönünden davanın REDDİNE,
4-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 72.597,60 TL nispi karar harcından peşin alınan 5.330,25 TL + icra veznesine yatan 2.206,60 TL olmak üzere toplam 7.536,85 TL’nin mahsubu ile bakiye 65.060,75 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Yatırılan 7.536,85 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul edilen miktara göre hesap ve takdir olunan 11.252,14 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği reddedilen miktara göre hesap ve takdir olunan 26.053,24 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 4.599,00 TL bilirkişi ücreti ve yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 1.107,48 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …