Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1571 E. 2018/380 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1571
KARAR NO : 2018/380
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 31/12/2014
KARAR TARİHİ : 22/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …nin maliki ve işleteni, …’nun sürücüsü ve diğer davalı …’nin trafik sigortacısı bulunduğu … plaka sayılı aracın 10/06/2012 tarihinde … mahallesinde tamamen kusurlu ve 1.53 promil alkollü olarak müvekkili …’ya çarparak yaraladığını, aynı kazada müvekkilinin eşinin de yaralandığını, sürücü … hakkında İstanbul …Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasıyla ceza davası açıldığını, söz konusu davada alınan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin raporuna göre…’un dava konusu olay nedeniyle asli kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin suçsuz bulunduğunu, müvekkilinin kaza nedeniyle malul kaldığını ve uzun süre çalışamadığını belirterek, öncelikle müvekkilinin ödenmemiş olan tazminatlarının büyük boyutlara ulaştığından kazaya neden olan … plakalı aracın kaydına 3. Kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir konulmasına, müvekkilinin kazadan itibaren çalışmadığı süreler ve bundan sonra da sürekli sakatlığı nedeniyle çalışma gücünü ömür boyu %18 kaybettiği gerçeği de dikkate alındığında bakiye haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik çalışamadığı günlere ilişkin olarak 9.000 TL, müvekkiline toplam 41.480 TL sürekli sakatlık tazminatı ödenmiş ise de davalı … tarafından bu zarar tam olarak karşılanmadığından fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 10.000 TL maddi ve müvekkilinin kaza sebebiyle çektiği derin acı ve ızdırap nedeniyle 20.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 19.000 TL maddi ve 20.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 39.000 TL tazminatın kaza tarihi olan 10.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalılardan (sigorta şirketinin sorumluluğu yanlızca ödemiş olduğu maddi tazminatı aşan ve dışında kalan kısım ve poliçe limiti ile sınırlı olmak ve manevi tazminatla sorumlu olmamak kaydıyda) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya nedeniyle müvekkili şirket tarafından davacıya 03.09.2013 ve 02.10.2014 tarihlerinde 41.480 TL ödeme yapıldığını, davacının müvekkili şirketten başka bir alacağı kalmadığını beyan ederek, müvekkilini ibra ettiğini, davacıya poliçe teminat limitleri ve kusur oranında ödeme yapıldığını, davacının da bunu kabul edip müvekkilini ibra etmişken huzurdaki davanın neden aleyhlerine yöneltildiğini anlayamadıklarını ve etik olarak doğru bulmadıklarını belirterek, müvekkili hakkında açılmış davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(3)Diğer davalılar … ve …’ya usulüne uygun tebligat yapılmış ancak cevap vermedikleri ve duruşmalara da katılmadıkları anlaşılmıştır.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, davalı … şirketinden sigorta poliçeleri özel ve genel şartları ile hasar dosyası, davacının tedavi gördüğü hastanelerden tıbbı belgeler celpedilmiş, Adli Tıp Kurumu’ndan kusur ve maluliyet oranının tespiti ilişkin raporlar alınmış, İstanbul… Asliye Ceza Mahkemesi’nin… E. Sayılı dosyası uyap üzerinden celp olunmuş, davacı tanıkları dinlenmiştir.
(2)Tanık Hasan Dal beyanında; “davacı benim kayınbiraderimdir, yaşadığı bu kaza nedeniyle çok sıkıntı çekti ayağa kalkması bir yılı buldu, halende ağrıları ve hareketlerinde kısıtlama var, kendi işlerini zar zor yapmaktadır, iyileşmesi 1,5 yılı buldu ekonomik nedenlede bundan dolayı sıkıntılar çekiyor diyeceklerim bundan ibarettir ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; kusurlu eylem neticesinde davacıda meydana gelen maluliyet zararının ve manevi zarar isteminin tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekili 22/03/2018 tarihli celsede; maddi tazminat talepleri yönünden karşı tarafla sulh olduklarını, bu yönden davanın konusuz kaldığını ancak manevi tazminat taleplerini sigorta şirketi dışındaki davalılar yönünden devam ettiğini beyanla manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Bu minvalde davacının maddi tazminat talebi karşılanmakla dava bu yönüyle konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar tesis edilmesi gerekmiştir.
6098 Sayılı TBK 56-(1) maddesi uyarınca; davacının manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirme kapsamında ise haksız fiile konu eylemin ağırlığı ve davalı sürücünün asli derecede kusurlu oluşu, celbolunan sosyal ve mali durum araştırma raporları, davacının kaza sebebiyle % 23.2 oranında daimi nitelikte maluliyetinin meydana gelmesi, keza kaza sonrası yaşadığı süreç, hak ve nesafet kuralları dikkate alınarak davacı leyhine takdiren 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği yönünde tam bir vicdani kanaate erişilmekle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1) Maddi tazminat yönünden sulh olunduğu anlaşılmakla dava konusuz kaldığından buna ilişkin davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
(2)Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
10.000,00 TL manevi tazminatın 10.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Şti ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
(3) (Manevi tazminat istemi yönünden) Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 683,10 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 133,21 TL harçtan mahsubu ile bakiye 549,89 TL harcın davalılar … Şti ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(4)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maktu vekalet ücretinden aşağı bir ücret takdir edilemeyeceğinden takdiren 2.180 TL maktu vekalet ücretinin davalılar … Şti ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Talep gibi sulh kapsamında maddi tazminata ilişkin sigorta şirketi ile davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
(6)Talep gibi kapsamında maddi tazminata ilişkin sigorta şirketleri ile davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
(7)Diğer davalılar tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(8)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, 5235 sayılı kanunun 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”