Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1484 E. 2018/669 K. 16.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/1484 Esas
KARAR NO : 2018/669
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2014
KARAR TARİHİ : 16/05/2018
YAZIM TARİHİ : 21/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, dava dışı … Ünvanı ile ticari faaliyette bulunan müvekkili ile davalı … şirketi arasında 11/02/2011 tarihinde … numaralı ve 1.000.000,00 TL limitli Genel Faktoring Sözleşmesinin imzalandığını, takiben … Noterliğinin 09/01/2012 tarih ve … yevmiye nolu temlik sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme ile müvekkilinin… Rektörlüğü nezdinde mevcut 08/08/2011 tarihli … nolu ve toplam 937.868,72 TL tutarındaki fatura alacaklarını davalı şirkete temlik ettiğini, temlik hususunun dava dışı …Rektörlüğüne noter marifeti ile tebliğ edildiğini, …temlik sözleşmesini tebliğ aldığını, kayıtlarına işlediğini, temlik sözleşmesinden doğan borcu vadesinde ödeyeceğini davalı tarafa yazılı olarak 13/01/2012 tarihinde bildirdiğini, davalı tarafın temlik konusu faturaların ödenmediği gerekçesiyle müvekkiline ve… Üni. Rektörlüğüne…Noterliğinin… nolu ihtarnamesi ile 06/09/2012 tarihi itibariyle 640.779,387 TL ana para 127.747,41 TL faktoring faizi olmak üzere toplam 768.249,79 TL’nin ödenmesini talep ettiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamsız takibe müvekkili tarafından borca ve ferilerine, diğer dosya borçlusu… Üniversitesi tarafından ise faize itiraz edildiğini, itiraz edilmekle müvekkili yönünden takibin durduğunu ancak ihtiyati hacizin infazı talep edilmiş olduğundan o aşamada yapılan tüm haciz işlemlerinin geçerliliğini sürdürdüğünü, taraflar arasındaki faktoring sözleşmesine dayalı olarak alacak temliki yapılmış muhatap …Üniversitesi Rektörlüğünün vadesinde iş bu temlik konusu alacağı davalı tarafa ödeyeceğini beyan ettiğini, davalı tarafın vadesi gelmeden takibe başlamasının yasaya ve usule aykırı olduğunu, faktoring şirketinin alacağı temlik edenin garanti sorumluğuna başvurabilmesi için sözleşmeden dönmesi ve ancak verdiği para ve ödeme tarihinden bu yana olan ticari faizini talep edebileceğini, davalının üniversite aleyhine takip başlatmakla, sözleşmeden dönmemiş olduğu ve bu vesile alacağın muaccel olmadan icraya başvurduğu hususun sabit olduğunu, davalı … şirketi ve müvekkili arasında akdedilen sözleşme gereğince fatura alacağının tahsil olunduktan sonra davalının müvekkiline verdği para, komisyon ve ücretlerden sonra faktoring şirketinin kalan fatura bedelini müvekkiline iade etmekle mükellef olduğunu, ancak davalının kendisi için faiz de isteyerek takibe giriştiğini, İstanbul Üniversitesi aleyhine başlatılan İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası dışında bırakılan yani takip konusu yapılmamış fatura alacaklarının da haricen tahsil ederek müvekkiline herhangi bir ödemede bulunmadığını, netice olarak davalı şirketin 640.779,38 TL ve 77.000,00 TL komisyon bedeli olmak üzere toplam 717.779,38 TL talep edebileceği bunun dışında yaptığı tüm tahsilatları müvekkili şirkete iade etmekle yükümlü olduğunu, ilamsız takibe itiraz edilmesine rağmen ve itirazın iptali davasında verilen hüküm gereğince alacakların vadesinin gelmediği ve takip yapılamayacağı sabit olduğu halde davalının işlemlerine devam ettiğini, belirtilen icra dosyaları üzerinden müvekkili adına kayıtlı ticari araçlar haczedilip muhafaza altına alındığını, taşınmazları haczedildiğini, bankalara haciz yazıları gönderildiğini, mahkemenin verdiği karardan sonra dahi ihtiyati hacize devam eden ve yenileyen davalının oluşan zararda kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunu, üniversiteye kiralanan araçların haczedilip, muhafaza altına alındığı için müvekkilinin kira gelirinden mahrum kaldığını, kira süresi hitamında yeni ihalelere giremediğini, hacizlerin halen devam ettiği için elinde kalan araçları satamadığını, belirterek izah olunan maddi kayıpların dışında maruz kaldığı hukuka aykırı işlem ve eylemler nedeni ile manevi olarak da çöküntüye uğradığını, aile fertleri ile sorunlar yaşandığını, eş ve baba olmasından kaynaklı sorumluluklarını yerine getiremediğini ve adeta hayat düzeninin altüst olduğunu, çevresinde müflis iş adamı muamelesine maruz kalan müvekkilinin yaşadığı elem keder ve ızdırabın ve kişilik haklarının ihlali nedeni ile de manevi tazminat isteme zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek istirdat talebinin kabulü ile faktoring ve temlik sözleşmesinden dolayı yapılan alacak temliki üzerine davalı tarafça icra yoluyla ve haricen yapılan tahsilattan müvekkiline iade ödemekle yükümlü olduğu 225.000,00 TL’nin ihtar tarihinden geçerli olmak üzere temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, müvekkili adına kayıtlı olup davalı tarafça haksız olarak haczedilen ve muhafaza altına alınan araçlardan yoksun kalınan kira bedeli olarak 120.000,00 TL’nin ticari faizi ile birlikte tahsiline, banka hesaplarına ve ayrıca tüm mal varlığına yönelik yapılan haciz işlemi ve alacağının yasal süresi içerisinde alamayan müvekkilinin ticari hayatına devam edememesi nedeni ile uğradığı zarar ve yoksun kaldığı kazanç olarak 5.000,00 TL’nin ticari faizi ile birlikte tahsiline, yasaya ve usule aykırı yapılan işlemler nedeni ile müvekkilinin ticari itibarının sarsılması kişilik haklarının ihlali ve yaşamış olduğu elem ve keder nedeni ile 150.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili aleyhine açılan davayı kabul etmediğini, huzurdaki davada İİK’nun 72. Maddesinin ve ayrıca TBK’nun 78. Maddesinin koşullarının bulunmadığının açık olduğunu, davacının beyanları ile de sabit olduğu üzere davaya konu faktoring borcunun davacı … tarafından ödenmediğini, dava konusu faktoring borcunun müvekkili şirkete temlik borçlusu… Üniversitesi tarafından borcun ifası olarak ödendiğini, davacı tarafından müvekkili şirkete ödeme yapılmadığından İstanbul Üniversitesi tarafından ödenen meblağın iadesini talep etmek hak ve yetkisinin hukuken mevcut olmadığını, davacı …’e ve … Üniversitesinin müvekkili şirkete borçlu olduğunu, dava dışı … Üni. Tarafından müvekkili şirkete olan borcun ifası yerine kaim olmak üzere yapılan ödemenin davacı …’e tarafından istirdadının talep edilmesinin de hukuken mümkün olmadığını, davacı ile müvekkili şirket arasında yapılan faktoring işlemleri ve faktoring işlemlerinden doğan müvekkili şirket alacağının tahsiline yönelik tüm işlemlerin yasal mevzuat hükümleri, usul ve esaslarına uygun olarak gerçekleştirildiğini, davacının dava dilekçesindeki beyan ve iddialarının aksine, konu faktoring işlemlerinden doğan borçtan ve borcun müvekkili şirkete geri ödenmesinden temlik işlemi ve temlik borçlusuna alacağın tahsili için başvurma ve başvurunun semeresiz kalması şartının aranmaksızın kayıtsız şartsız ve ön koşulsuz sorumlu olduğunu, faktoring işlemlerinden doğan borcun vadesinin dolması, alacağın tahsili talebiyle öncelikle temlik borçlusuna başvurma veya bu başvurunun semeresiz kalması şartlarına bağlı olmaksızın müvekkili şirket tarafından borcun tamamının tahsili talebiyle doğrudan davacıya rücu edebileceğinin açıkça sözleşmelerde düzenlendiğini ve davacı tarafından bu hususun çekincesiz kabul edildiğini, davacı tarafından imzalanan ve kabul edilen Genel Faktoring Sözleşmesinde davacının borçlu … firmasının faktoring borcundan doğan sorumluğu ve borcu geri ödeme yükümlülüğünü açıkça ve detaylı olarak düzenlendiğini, faktoring işlemlerinden doğan ve müvekkili şirkete olan faktoring borcunun vadesi gelmiş ve vadesinde davacı ve dava dışı fatura borçlusu tarafından müvekkili şirkete geri ödenmediğini, bu nedenle müvekkili şirketin talep ve takip tarihleri itibariyle muaccel alacağının tahsilini talep ve icra takibine konu ettiğini belirterek dava şartı mevcut olmayan, haksız, mesnetsiz ve kötü niyetle ikame edilen işbu davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlığın, taraflar arasındaki faktoring ve temlik sözleşmesinden kaynaklanan fazladan yapılan tahsilatın istirdadı, haksız haciz nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasının tetkikinde; davacısının …, davalısının …olduğu, davanın taraflar arasında akdedilen Faktoring Sözleşmesi uyarınca bu davamıza da konu teşkil eden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına konu olan ve faktoring ilişkisinin temelini oluşturan temlikler ve bu temlikler uyarınca verildiği belirtilen bonoya dayalı olarak davalı … tarafından yapılan takip sebebiyle davacı …’in davalı …ye borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit ve fazla yatan paranın istirdadına yönelik olduğu görüldü.
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK.nun 166. maddesi uyarınca “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.” denilmektedir.
Mahkememizdeki iş bu davanın tarafları ve konusu itibariyle birbirini etkileyecek nitelikte olduğu, anılan yasanın 4. fıkrası uyarınca “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır” denilmektedir. Öyleyse Mahkememizin iş bu dava dosyası ile İstanbul…Asliye Tcaret Mahkemesinin… Esas sayılı dosyası arasında, şahsi, fiili ve hukuki irtibat bulunduğu, her iki dava dosyasının aynı icra dosyası ve aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığı, her iki dava dosyasında da fazla ödenen bedelin istirdadının talep edildiği, bu bağlamda talep miktarları gözönüne alındığında her iki dava konusunun da aynı olma olasılığının bulunduğu gibi mükerrer talep ihtimalinin de bulunduğu ancak her iki dava dosyası arasındaki şahsi ve fiili, hukuki irtibat sebebiyle davaların birlikte görülmesi gerektiği bu bağlamda HMK 166. Maddesi uyarınca dava dosyaları arasında irtibat bulunduğu anlaşıldığından mahkememiz dosyası ile İstanbul …ATM’nin … Esas sayılı dosyasının birleştirilmesine ve mahkememizin işbu esasının birleştirilme nedeniyle kapatılmasına, yargılamaya İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden devam olunmasına karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz dosyası ile İstanbul …ATM’nin… Esas sayılı dava dosyası arasında, şahsi, fiili ve hukuki irtibat bulunduğu, her iki dava dosyasının aynı icra dosyası ve aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığı, her iki dava dosyasında da fazla ödenen bedelin istirdadının talep edildiği, bu bağlamda talep miktarları gözönüne alındığında her iki dava konusunun da aynı olma olasılığının bulunduğu gibi mükerrer talep ihtimalinin de bulunduğu ancak her iki dava dosyası arasındaki şahsi ve fiili, hukuki irtibat sebebiyle davaların birlikte görülmesi gerektiği bu bağlamda HMK 166. Maddesi uyarınca dava dosyaları arasında irtibat bulunduğu anlaşıldığından mahkememiz dosyası ile İstanbul …ATM’nin … Esas sayılı dosyasının BİRLEŞTİRİLMESİNE, yargılamanın …Esas sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine,
2-Mahkememiz dosyasının esasının bu şeklide kapatılmasına,
3-Harç, masraf ve vekalet ücretinin birleştirilen davada karara bağlanmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, esasa hükümle birlikte verilecek kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …